karizmatik metalci nasıl olunur? / Emaleth

[Emaleth]

melepa, yine ben geldim :)

bundan önce çeşitli yazılarını buraya koyduğumuz "nasıl davranmalı" yazı dizinin ilk yazısı karizmatik metalcilik mefhumuyla ilgiliydi. aha da aşağıda okuyabilirsiniz :)

not: yazı 98 ya da 99da yazıldığı için bazı detaylar demode olmuş olabilir tabe, idare ediceksiniz :)

nasıl davranmalı serisinin kalanı için:
2. kızları nasıl tavlamalı
3. erkekleri nasıl tavlamalı
4. karşı cinsle nasıl tanışmalı
5. sıkıcı biri olmak için ne yapmak lazım

---------------------------------------------------
Karizmatik Metalci Nasıl Olunur?

[Bu mesaj ghaldszar tarafından 15 Haziran 2004 01:25 tarihinde değiştirilmiştir]

[Infeqted]

-

[Bu mesaj Infeqted tarafından 14 Haziran 2004 15:10 tarihinde değiştirilmiştir]

[Thestral]

Son cümle çok güzel =)

Beni ilgilendiren bir yazı olmadığını bilsemde gerçekten güzel yazmışsın.[signature][hline]Götür Beni Bu Issız Sokaklardan

[Norton_Antor]

becne en önemlisi "metalciyim" dememektir.

[Martin_Solveig]

senin avatardaki gibi olmalı bence.[signature][hline]Lyn

[ghost_boo]

emaleth bu yazılarını tekrar yayımlar mısın? =)

[Villians]

açılmıooo

[Emaleth]

hmmm, bakiim bi ben onlara.
en son londra gezisi yazısını tekrar post ettim, bunlara da bakarız bi ara...

[Darqainu]

"kızları nası tavlamalı" yazısını pek sevmiştim tekrarını istiyoruz lütfen :=)

[BeIlow]

edebiyat bölümü açıldı mı o_O

[tunca]

ana ben bunu okumadım euhe çok merak ettim ema plx yaz tekrar nasıl olcaz karizmatik metalci =D

[aquila]

kendiniz olun.

[Emaleth]

akila özetlemiş işte negzel benim yazımın özünü.
daha sonra yapıştırıcam ben de, şu anda elimin altında değil yazıcık...

[tunca]

aqu ayar mı verion len =p ben emanın yazılarını sevdiğim için şeyettim yoksa ben zaten son derece karizmatik, kara metalci bir insanım =p

[LethE]

foruma çevirsem olur mu dedim..
fencer olmak la ilgili birşey çıktı

[Ardeth]

o değilde ema abla bana "nasıl sıkıcı olunmaz" yazısı lazım ühü ocağına düştüm d:

[Emaleth]

boyrın "karizmatik metalci nasıl olunur", non serviam dergisinin 15. sayısında yayınlanmıştı (98 fila olsa gerek).
kendisi aynı zamanda "nası davranmalı" serisinin ilk yazısıdır, girişin uzaması naha bu yüzdendir (küçülttüm isteyen atlasın diye).

ha bi de, bazı detaylar fazlasıyla 90lara ait, olsun varsın. yazı da eski zaten..

encoy gülüm.

----------------------------

Size yaratıcılığımın doruğunda olduğumu müjdeler, alkışlar ve haykırışlar arasında yeni bir yazı dizisini işbu satırlarla başlattığımı duyururum. "Bütün dergilerde var, bizde neden olmasın ayol?" anlayışıyla başlatılan bu yeni dizide, Güzin Abla tadında bir takım öneriler bulacaksınız. Yazılanları uygulayıp uygulamamak size kalmış, ama uygulamayanların ortamımızda ingilizlerin "loser" tabir ettiği modda dolaşacağını bilmenizi sağlamak boynumun borcudur. Planlarıma göre dizi interaktif bir boyutta seyredecek. Yani ben bu ay girişi yaptıktan sonra, aranızdan kasık durumda kalanlar "peki [ema]cım, şu ortamda nasıl şeetmeliyim?" şeklinde sorular soracaklar, ben de büyük bir ukalalık ve bilgelikle cevaplar yazacağım, hep beraber geçinip gideceğiz.

Giriş olarak "aile büyüklerinin misafir geldiği durumlarda nasıl yapmalıyız da dedemiz bizi sakin ve akıllı evlat görsün ve bize bol keseden harçlık fışkırtsın, biz de o paraları şişe şişe bira ve konser biletlerine harcayabilelim?" ya da "Hasbel kader pahalı bi lokantaya gittik, lavuk gibi davranmak istemiyoz, etraftakilere süper cool görünebilmek için nasıl davranmalıyız?" veyahut "Gece bardayız, hırt gibi sabit durduğumuz için hiçbir kız dönüp bakmadı, dans edelim diyoruz ama palyaço gibi görünmeden nasıl dans edilir bilmiyoz. Bi el at [ema]cım, nasıl davranmalıyız?" şeklindeki sorulara cevap yazmam mümkün değil, çünki henüz bööle sorular gelmedi (hehe)... Bu tip ayrıntılı inceleme gerektiren hassas konulara, soru arz eden mektup ve e-mailler geldikçe el atmayı planlıyom. Ama şimdilik bi girizgah olarak çok genel bi mevzudan kemirmeye başlayabiliriz. Metal alemlerinde karizmatik olmanın yollarını bilmek istemeyen varsa, hemen sonraki sayfadan devam etsin bakiim, ilgili arkadaşlar toplansın ve kendilerine çökecek bir yer bulsunlar, çıt çıkaranı tek ayağa dikerim.

Şimdiik, ilk evvela söylenmesi gereken şey, abartıya kaçmamanız gerektiğidir. Bu her konu için geçerli, bir tane Blind Guardian kolyesi takarsanız önemli değil, ama hem Anathema, hem WASP, hem Emperor kolyesi, hem de bir ters haç takıp, altına da Cannibal Corpse tişörtünü çeker, bi de daha da ileri gidip tırtık pantalon filan giyerseniz, bizim arkadaşlar arasında "lavuk metalci" olarak adlandırdığımız abuk kişiliğe zahmetsiz bürünebilirsiniz.

Metal tişörtlerle ilgili altı çizilmesi gereken birkaç ayrıntı var. Birincisi, kendi bedeninizi bulamadığımız için gecelik formatındaki tişörtleri, bir de üstüne para verip almak kadar komik birşey yoktur. Kolları dirseklere kadar inen, eteği ise kıç bölgesini kapattığı yetmezmiş gibi yerlere sürünmek için çaba gösteren tişörtleri giymeyin. Bunlar sizi hödük gibi gösterir. Beden bulamıyorsanız ya giymeyiverin ya da başka bi çare bulun.

İkincisi, eğer bu konuda kabiliyetli değilseniz, kendinize tişört yapmayın. Ben şahsen bir metalci olarak, bileği ancak bir patatesle karşılaştırılabilecek kişilerce imal edilen, orası burası çamaşır suyuyla gelişi güzel açılmış hatta fazla çamaşır suyu emen yerleri paralanmış, üzerine yamuk pentagramlar çizilmiş ve death, fuck, metal gibi klişe laflar yazılmış tişörtleri utanmadan giyen müzikdaşlarımı gördükçe içimden "keh keh" diyorum. Yapmayın böyle şeyler...

Üçüncüsü, eğer karizma yapmak istiyorsanız, pazarda satılan kalitesiz tişörtlerden giymeyin.

Son olarak üzülerek belirtmeliyim ki, aslında metal tişörtlerin çoğu karizma düşmanıdır. Üzerinize yakıştırıyor ve süper cool grupları seçiyorsanız başka tabii... Bu konuda Çağlan (non serviam'ın editörü nefis insan /ema)size bilgi verebilir, kendisi metal tişörtten başka birşey giymez, karizması dillere destandır (!?)

Bel altı giysilerinden en mükemmelinin pantalon olduğunu söylemek yanlış olmaz. Kot pantalon vazgeçilmez, deri pantalon külttür. Deri giyen bir metalcinin hala karizma yoksunu olması için ya lapgöt ya da doğuştan hödük olması gerekir. Yazdıklarımı fazla ciddiye alıp, Kapalı Çarşı’dan üç plili deri pantalon alıp "o da deri bu da deri" mantığıyla kıçına giyerek arkadaş ortamlarında rezil olanların doğuştan hödük olduğunu varsaymak yanlış olmaz...

Siyah kotlar her metalcinin dolabında bulunmalı, çekinmeden giyilmelidir. Bayan metalcilerin uzun etekler giymelerinde pek bir sakınca yoktur, burada bilinmesi gereken şey eteklerin fazla alacalı bulacalı olmamaları gerektiği ve "kısa boylu" olanları şahken şahbaz edip "yer cücesi" haline getirebilecekleridir.

Bunlar dışında yaz aylarında pantalon içinde pişmemek için şort ve mini etek gibi konfeksiyon ürünlerinden de faydalanılabilir. Fakat şortun özellikle erkekler için karizma eksilten birşey olduğu unutulmamalı, gerekli önlemler alınmalıdır. Mini etek ise bacakların sütun olması halinde karizmadan bile üstün faydalar sağlayabilir.

Gelelim diğer ayrıntılara... Postal metalcinin dostudur, tersini söyleyenlere inanmayın. Beyler için spor ayakkabılar, hanımlar için tank tadındaki topuklu çizmeler kullanılabilir. Ayakkabılarla ilgili söylenecek son ve en önemli şey, sandaletin insanlık onuruna aykırı olduğudur. Ayaklarınızı göstererek bir yere varamazsınız, sandalet iğrençtir... (Peki itiraf ediyorum, bu sadece benim fikrim...)

Aksesuarlarla ilgili söylenebilecek tek şey "moda" olandan kaçmak gerektiğidir. Örneğin aklı başında bir metalci bayan, Eminönünde yer tezgahlarında 150 bin liraya satılan, hem Yoncimik hayranı 8-12 yaş grubu küçük kızlar, hem de Mahsun Kırmızıgül hastası kenar mahalle dilberleri tarafından zevkle takılan dövme kolyelere kredi vermez.
Yüzük aksesuarların en hası olup, dombili parmaklara takılması durumunda parmakları bir dizi kokteyl sosis gibi gösterebilir. Bu arada, kurukafa yüzüklerin miladı 10 sene önce dolmuştur, bilmeyenlere duyurulur.
Kolye seçimi önemli bir mevzudur, anlat anlat bitmez ama bir kalemde geçilebilecek küçük bir ayrıntıyı belirtmekte fayda var: Genellikle yaka üzerine kadar sallanan kolyeler pek hoş durmaz...
Piercing ve dövme her yerde ve her zaman cooldur, bunlara kısaca karizmaya giden en emin yollar diyebiliriz.
Aksesuarlarla ilgili son bir detay, fazla aksesuarın kişiyi züccaciyeci dükkanı gibi gösterdiğidir. Özellikle erkekler az ama öz takılsalar iyi olur...

Dış görünüş bitti sayılır, sayfada yer sıkıntısına girmeden davranış kurallarına geçsek iyi olacak. Eğlence ortamlarından başlayalım: Bir kere karizmatik olmak için mıh gibi kıpırdamadan durmak ve bakışları ufuklara dikmek gerektiğini söyleyenler yalancının önde gidenleridir. Pekala hoplayıp zıplayarak da karizma yapabilirsiniz, dikkat edilmesi gereken şey hareketlerin kontrollü olmasıdır. Evet metalci bira içer, gerektiğinde de dağıtır ama, yerlere kusmak, arkadaşlarının üstüne yığılmak, alakasız müzikler eşliğinde kafa sallamak ve karşı cinsin burnuna doğru "kimse beni anlamıyor, ben yalnızım, aynı zamanda da korkunç abazayım" şeklinde monologlar geçmek hiç mi hiç karizmatik davranışlar değildir. Karizmatik metalci içer, içer, içer, gerekiyorsa gidip kilitli kapılar arkasında kusar ve eğer isterse dönüp içmeye devam eder, isterse ortamdan ikiler, asla ve asla yerlerde sürünmez. Bunu beceremeyen bir midesi varsa ya içmez, ya dengeli içer. Unutmayınız ki çakır keyif olmak iyi, leş gibi sarhoş olmak kötüdür.
Alkolün etkilerini azaltmak için, dışarı çıkmadan önce "altlık" tabir edilen müthiş türk icadını uygulayabilirsiniz: Bir kaba zeytinyağını dökün, istediğiniz şeylerle tatlandırın (tuz, biber, kekik, limon, nane, vesaire…), ekmeği banıp banıp yiyin, en az bir çay bardağı zeytinyağı tükettikten sonra mideniz her türlü maceraya atılmaya hazırdır.

Konserler camiamızın en müstesna etkinlikleridir. Varsa karizmanızı gösterebileceğiniz en iyi fırsatları yaratan konserlerde de yapılmaması gereken şeyler var tabii: Bu lafım özellikle hanım arkadaşlara, konserden önce birayı fazla kaçırıp jöle kıvamına gelmiş, souncheck sırasında arkadaşlarının üzerine yığılan, dengesini kaybedip çığlık atarak yere düşen, tanıdığı tanımadığı herkesten "bissigara" isteyen, avaz avaz bağırarak konuşan ve ne yazık ki seyrettiği konserden hiç birşey hatırlamayacağı belli olan hatunlar kadar sıkıcı birşey yoktur.
Bir de beylere dokunduralım (genelde bu lavukluklar onlardan çıkıyor), konserlerde grup yuhalamak, bir grup sahnedeyken diğer bir grubun adını bağırmak, beğenmediği grup sahnedeyken gürültü yapmak ve en önemlisi sahnede müziğini ortaya koymaya çalışan gruba "sktirin ordan" gibi yavşak sataşmalarda bulunmak sadece karizma değil, aynı zamanda akıl yoksunu hareketlerdir. Bu tip davranışlardan dergi olarak hicap duyduğumuz defalarca belirtildi, bir kere daha söylemekte fayda görüyorum.

Bu temel kurallar dışında söylenebilecek fazla birşey yok. Aslında bu konuda tek gerçek ya göründüğünüz gibi olmanız ya da olduğunuz gibi görünmeniz gerektiğidir. Gerisi fasa fiso...

Özetlemek için diyebilirim ki, yaşınızı, karakterinizi, kapasitenizi ve Seda Sayan’ın deyişiyle "bekraaud"unuzu iyice bilip ona göre davranmanız ve görünmeniz sizin için en iyisidir. Kendinizi Filiz Akın gibi hissedip, Marilyn Manson gibi göstermeye çalışırsanız, en iyi ihtimalle Ciguli gibi görünürsünüz.

[Malibu]

süfer bi yazıymış ya bu yeni okudum daa.

hürmetler aplacım :)

[GONDARCENGIZ]

zaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa muhabbete gel

[oldun]

http://static.tvtropes.org/pmwiki/pub/images/MTG-ThreadNecromancer_3198.jpg

[HymnOfSnuk]

beş kilo zincir tak kralı gelse alamaz seni.