Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Rabbime Sordum Tavukları Sev Dedi


Tenekeadam

Öne çıkan mesajlar

Vatan said:

Unakıtan’ın ticari başarısı Harvard’da ders olur


İSO tarafından açıklanan ‘Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu’ listesi AKP’nin iktidara geldiği tarihten 1 Mayıs 2009’a kadar Maliye Bakanı olarak görev yapan Kemal Unakıtan’ın ailesine ait A.B Gıda Sanayi’nin dikkat çeken performansını ortaya koydu. 2005 yılında ikinci 500’de adı bile olmayan A.B Gıda bu yıl açıklanan ilk 500 sanayi kuruluşu listesinde 434’üncü sırada kendine yer buldu

İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından açıklanan Türkiye sanayisinin en büyük 500 kuruluşu listesinde en dikkat çeken performansı Kemal Unakıtan’ın oğlu tarafından yönetilen ve ortakları arasında eşinin ve kızlarının olduğu A.B Gıda Sanayi Ticaret A.Ş gerçekleştirdi.

2005 yılında İSO tarafından açıklanan ikinci 500 listesinde yer bulamayan, yani Türkiye’nin ilk 1000 sanayi şirketi arasına giremeyen A.B Gıda’nın adı ilk olarak 2006 ikinci 500 listesinde yer aldı. 47.8 milyon TL’lik cirosu ile A.B Gıda, 2006 yılı ikinci 500 listesine 437’inci sıradan girdi. 2007 yılına gelindiğinde ise A.B Gıda’nın cirosunu yüzde 26.3 artırarak 60.4 milyon TL’ye çıkardığı gözlendi. A.B Gıda bu performansı ile 2007 yılında açıklanan ikinci 500 listesinde kendine 239’uncu sırada yer bulmayı başardı.

Bu yıl ise A.B Gıda ikinci 500 listesinden ’Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu’ listesine terfi etti ve kendine 434’üncü sırada yer buldu. A.B Gıda’nın cirosu kriz yılı olan 2008’de bir önceki yıla göre yüzde 112 gibi inanılmaz bir artış gösterdi ve 128.1 milyon TL’ye çıktı. Bu hızlı ciro artışı da A.B Gıda’yı en büyükler listesinde 434’üncü sıraya taşıdı.

Faaliyet kollarına göre yapılan listede ise gıda içki tütün alanında 80’inci olmayı başardı. Kendi sektöründe A.B Gıda Doğuş Çay, Kerevitaş, Aymar gibi şirketleri geçmeyi başardı.

Kurulduğunda iki tavuk kümesi bir de soğuk hava deposu vardı

2001: Abdullah Unakıtan, annesi Ahsen Unakıtan, kız kardeşleri Zeynep Unakıtan Basutçu ve Fatma Unakıtan ortaklığında AB Gıda kuruldu. İlk kurulduğunda Balıkesir ili Manyas ilçesi Yeniköy mevkiinde faaliyet gösteren kabuklu yumurta üretim tesislerinde sadece 2 adet tavuk kümesi, yumurta saklanan soğuk hava depoları ve civciv büyütme kümesi bulunuyordu.

2003: A.B Gıda, tam hasat zamanı düşük gümrük tarifesiyle 4 bin 400 ton mısır ithal edince piyasa kötü etkilendi. O dönem Maliye Bakanı olan Kemal Unakıtan, “Mısırları tavuklarımız için ithal ettik, sürekli yiyorlar” demişti. Abdullah Unakıtan mısırı gümrük vergisi yüzde 20 iken ithal etmiş, ithalatın ardından vergiler önce yüzde 45’e, sonra da yüzde 70’e çıkarılmıştı. Bu sayede Bakan’ın oğlu Abdullah Unakıtan’ın 360 milyar lira kazandığı iddia edilmişti.

2004: Avek ve Serab Gıda şirketlerine ortak olan Unakıtan’lar bu şirketlerdeki hisselerini devretti.

2005: A.B Gıda, Bandırma’da 2.5 milyon TL’lik yatırım için Hazine’den teşvik belgesi aldı ve KDV istisnası ile gelir vergisinden muafiyet kazandı. Zaten şirket de en büyük atılımını bu yatırım sayesinde yaptı. Yılda 60 bin fosforik asit işlenmeye başladı. Food Grade Fosforik Asit Tesisi Türkiye‘de bir ilk oldu. Fosforik asit rafinasyonu ile gıdada kullanılabilir fosforik asit üretimine de geçildi. Özellikle kanatlı hayvanlara yönelik yem sanayinde kalsiyum ve fosfor kaynağı olarak kullanılan maddeler üretildi. Şirket yıllık 72 bin ton üretim kapasitesi ile yurtiçinde liderliğe oynadı ve Avrupa ve Ortadoğu ülkelerine de ihracat yapmaya başladı.

2005: Türkiye’de bir ilk olarak fosfat tuzlarından biri olan STPP (sodyum tripolifosfat) üretimine başladı. Bu ürün özellikle deterjan ve seramik üretiminde yaygın şekilde kullanılan bir ürün olarak biliniyor.

2005: Telemobil adlı şirketin yönetimine Unakıtan kardeşler geçti.

2005: Maliye Bakanı Kemal Unakıtan‘ın kızları Zeynep ve Fatma Unakıtan, A.B Gıda‘nın Avrupa yakasındaki dağıtımını yapmak üzere FAB Gıda’yı kurdu. Abdullah Unakıtan, Şenol Ayvaz ile birlikte SAB Makine Limited şirketini kurdu.

2006: Kuş gribinin Türkiye’yi kasıp kavurduğu bir dönemde A.B Gıda’nın pastörize yumurtası marketlerde yerini aldı. Pastörize yumurta pazarının yüzde 90’ına sahip şirket, kuş gribi döneminde 1 haftada 1 milyon kutu ürün sattı. 2005 yılının başına kadar yumurtanın KDV‘si yüzde 8, likit yumurtanınki ise 18 idi. Abdullah Unakıtan‘ın sahibi olduğu A.B Gıda, likit yumurta yatırımı yapmaya başlayınca KDV de yüzde 8’e indi.

2008: Enerji alanında büyümek için Zeynep Unakıtan’ın büyük ortak olduğu ZİA Enerji şirketi kuruldu.

2008: A.B Gıda Sanayi A.Ş., Bandırma’da 600 MW kurulu güce sahip termik santral kurmak üzere EPDK’ya lisans başvurusu yaptı. Enerji uzmanları, Unakıtanlar’ın yapacağı yatırımın maliyetinin en az 600 milyon dolar olacağını vurguladı. EPDK santral için gerekli izni kısa sürede verdi.

2008: Abdullah Unakıtan, Başbakan Erdoğan’ın Davos çıkışından sonra ünlenen ’One Minute’ sözünü markaya dönüştürmek istedi. Babasının ABD Cleveland’daki kalp ameliyatından dönüşünde Abdullah Unakıtan bu isimle ilgili tescil başvurusunu geri çekti.

2009: A.B Gıda bünyesinde 7 bin 750 metrekarelik bir kek fabrikası kuruldu.


Kaynak İçin Tık

Tabi demokrasi,dini özgürlük,kişisel haklar,one minute,ergenekon,imam-hatipler,baykal zamanında karne vardı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Absolut said:

Ben olsam ben de yapardım gayet normal oğlunun şirketini kayırmak maliye bakanı iken.


nasıl normal hacı? nesi normal, ya da normallikten anladığımız nedir? Başbakan olursam diktator olurum gibi bişey mi bu biraz açıklayın.

Loxias said:

Evet bu biraz ilkokul öğrencisiyken, "la ben olsam tüm sınıfa 5 verirdim" demek kadar gerçekçi. Öğretmen olunca olmuyor pek o.


olmuyordan ziyade olmaması gerekiyor desek daha yerinde olur kanımca.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Hangi dozajda olursa olsun, sorumlu, yetkili görevdeki kişinin herhangi birini kayırması; gerek etik kurallar, gerekse yasalar açısından doğru bir davranış değildir. En basitinden, ortaokul ve lisede öğretmenim olan annem, sözlü sınav yapacağı günü, ya da defter kontrolü yapacağı günü bana bir kez bile söylememiş, bir kaç kez canımın yanmasına neden olmuştur :D. Bu tür şeyler eğitimden çok, ailevi kültür, onur, vicdan, sorumluluk-yetkini doğru kullanabilme, en önemlisi insana, insani değerlere verdiğin önemle ilgili bir şey sanırım.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Geçen sene İtalya'daydı sanırım. Adalet bakanı, eşi hakkında açılan önemli bir dava yüzünden "bu konuda tarafsızlığımı koruyabileceğime inanmıyorum" diyerek istifa etmişti.

Tey teeey...

Unakıtanlar yukarıya yakın bir aile. Kutsal, nadide insanlar. Sen ben zengin olacak değiliz ya, tabi ki onlar olacak. Hem ne var ki %5-10 mısır vergisiyle oynamışlarsa ya da yumurtanın kdv'si %18'ken sıvı yumurtanın vergisini %8'e çekmişlerse? Olabilir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...