Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

F-tipinden mektup (yorumsuz)


calimero

Öne çıkan mesajlar

Antimodes, sen insanın şartlandırılmasından bahsediyorsun, bir nevi toplumsal beyin yıkama öneriyorsun o halde "tekrar programlanabilmesi için". Bunun bu kadar köklü bir karakter deişikliği için "yeterli" olup olmayacağı bambaşka bir tartışma konusuyken etik açısından yaklaşımı bambaşka bir konu.

Ha, "şu anda yapılan da benzer bir şartlandırma değil mi" diyebilirsin. Ama şu anki durum dış etken olmadan doğal gidiş yolu arada böyle bir fark var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

valla bütün bireylerin kaynakların eşit paylaştırılmasıyla tatmin olacağı bir toplum var mıydı tarihte ya da böyle bir toplumu 'üretmek' mümkün mü ona da bakmak lazım şayet bireylerin bu davranışlarının mevcut düzen dolayısıyla olduğunu düşünüyorsak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sam said:
valla bütün bireylerin kaynakların eşit paylaştırılmasıyla tatmin olacağı bir toplum var mıydı tarihte ya da böyle bir toplumu 'üretmek' mümkün mü ona da bakmak lazım şayet bireylerin bu davranışlarının mevcut düzen dolayısıyla olduğunu düşünüyorsak.


Bunu sağlamanın tek yolu var, ama o zaman da bir "Savage" gelip bozabilir her an her şeyi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Rewendor said:
Sam said:
valla bütün bireylerin kaynakların eşit paylaştırılmasıyla tatmin olacağı bir toplum var mıydı tarihte ya da böyle bir toplumu 'üretmek' mümkün mü ona da bakmak lazım şayet bireylerin bu davranışlarının mevcut düzen dolayısıyla olduğunu düşünüyorsak.


Bunu sağlamanın tek yolu var, ama o zaman da bir "Savage" gelip bozabilir her an her şeyi.


Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tam tersine, modern çağ her türlü öze tecavüz etmekten geçiyor.
Şehirleşmeyle kıç kıça oturur olduk, ötekinin baskısı iyice arttı.
Globalleşme dediğiniz kültürel ve ekonomik tecavüzün ta kendisidir.
Hapishaneler, akıl hastaneleri ve okullar modernite ve rasyonalitenin içselleştirildiği baskı kurumları zaten.
Totaliter düzende dışsal olan baskı unsuru, liberal düzende içselleşmiş baskı haline dönüyor.
Totaliter düzende özünüze sahipsiniz, ancak birileri o öze aykırı davranmaya zorluyor sizi.
Diğerindeyse devlet eliyle zorla bazı süreçlerden geçerek "normal"leştiriliyorsunuz ve zaten kendi kendinize devletin size uygulamasına gerek kalmayan baskıyı uyguluyorsunuz.
Tüm bunların üstüne de yeni çağ hedonizminin kapitalizme oturmasını da birleştirin, oh ne ala! Karşı koyması çok daha zor ve komplike bir yapı olduğunu en azından itiraf etmek gerekiyor.
Zaten Foucault'nun bahsettiği Panopticon da tam buna tekabül ediyor.
Panopticon bir hapishane mimarisi modeli. Gardiyanın ortada oturduğu, hücrelerdeki tüm mahkumları aynı anda görebildiği bir mimari. Wikipedia'dan bulabilirsiniz. Modern toplumlarımız da git gide bu şekilde yapılanmaya başladı. Ki bu, diğer iktidar yapılanmalarına göre daha da korkunç geliyor bana.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Antimodes52 said:
Tam tersine, modern çağ her türlü öze tecavüz etmekten geçiyor.
Şehirleşmeyle kıç kıça oturur olduk, ötekinin baskısı iyice arttı.
Globalleşme dediğiniz kültürel ve ekonomik tecavüzün ta kendisidir.
Hapishaneler, akıl hastaneleri ve okullar modernite ve rasyonalitenin içselleştirildiği baskı kurumları zaten.
Totaliter düzende dışsal olan baskı unsuru, liberal düzende içselleşmiş baskı haline dönüyor.
Totaliter düzende özünüze sahipsiniz, ancak birileri o öze aykırı davranmaya zorluyor sizi.
Diğerindeyse devlet eliyle zorla bazı süreçlerden geçerek "normal"leştiriliyorsunuz ve zaten kendi kendinize devletin size uygulamasına gerek kalmayan baskıyı uyguluyorsunuz.
Tüm bunların üstüne de yeni çağ hedonizminin kapitalizme oturmasını da birleştirin, oh ne ala! Karşı koyması çok daha zor ve komplike bir yapı olduğunu en azından itiraf etmek gerekiyor.
Zaten Foucault'nun bahsettiği Panopticon da tam buna tekabül ediyor.
Panopticon bir hapishane mimarisi modeli. Gardiyanın ortada oturduğu, hücrelerdeki tüm mahkumları aynı anda görebildiği bir mimari. Wikipedia'dan bulabilirsiniz. Modern toplumlarımız da git gide bu şekilde yapılanmaya başladı. Ki bu, diğer iktidar yapılanmalarına göre daha da korkunç geliyor bana.


Antimodes tamam teorik komunizm diye buna diyorum ben. Ama pratikte uygulanamaz işte bu, bahsettiğim bu.

Şu anki sistem "en iyi" sistem değil zaten, ama daha iyi alternatif komunizm değil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Viktor said:
zeitgeistcilar su allahin cezasi videoyu cikarmasaydi bu topicde ne tartisilicakti cok merak ediyorum

Zeitgeist'ı izlemedim, komplo teorisyeni de değilim.
Tüm bunların arkasında küçük bir grubun dünyayı yönettiğine falan da inanmıyorum.
Yazdığımı okumadan bilip bilmeden atıp tutma lütfen, kendini küçük düşürüyorsun.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

valla benim gördüğüm dünyanın her tarafında insanlar devletlerin istediklerinin tam tersine düşünmeye doğru gidiyor her geçen gün. diğer bilumum devlet dışı güç odakları için de geçerli aynı şey. insanların boş zamanı artıp, gelir seviyesi rahat yaşam sağlayacak kadar arttıkça kendilerini eğitebiliyorlar artık internet sağolsun. ama tabii herkes için geçerli değil, yetişme ve çevre dışında insanın içinde olması lazım bazı şeylerin.

dolayısıyla herkesin eşit şartlarda olmasından herkes hiçbir zaman tatmin olmayacağı gibi toplumun sisteme uydurulmasındansa sistemin topluma uydurulması her zaman için daha makul. elbette ki eşit haklar, düşünce özgürlüğü gibi temel kavramlar bulunduğu sürece.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Viktor said:
zeitgeistcilar su allahin cezasi videoyu cikarmasaydi bu topicde ne tartisilicakti cok merak ediyorum

Ayrıca çok ayıp bir şey şu yaptığın, bilmiyorum farkında mısın ama küfür etsen daha iyi.
Emek verip 1 sayfa yazı yazdım, okuduğum kurcaladığım kaç tane kitaptan alıntı verdim, referans verdim. Katılmayan insanlar bile en azından tartışma nezaketini gösteriyorlar. Hiç birini okumayıp üstüne çok bilmiş bir şekilde bana youtube enteli etiketi yapıştırman düpedüz ayıp.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Neyse, toparlamak gerekirse yazdıklarımın amacı zaten sizi komünist yapmak ya da o tür bir şeye inandırmak değil.
Tartışmanın çıkış noktası da, anlatmaya çalıştığım şey de, yeni dönem neoliberal kapitalizminde de komünizm fikri felsefi anlamda temellendirilebilir, komünizm imkansız değildir.
Ha bir gün gerçek komünizmi yaşarız, yaşamayız, orasını hiç birimiz bilemeyiz. Benim tek derdim felsefi temellendirmeler açısından komünizmin de hala mümkün olduğu, komünizm olmasa bile kapitalizmin vazgeçilmez olmadığını iddia etmek.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Doğrular çeşitlilik gösterir. Size göre doğru , başkalarının doğrularıya farklı olabilir.

Burada doğrudan sosyalizm için eleştiri yapan insanları gördüm. Ama zaten bilgisayarların başında, sıcacık evde sosyalizmi anlamak pek mümkün değil. Ama pencereden dışarı baktığımızda gerçekten insanların neye ihtiyacı olduğu gözükür herhalde. Çöplükte bile yemek arayan insanların varlığından haberdar bir şekilde..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

firatram said:
Doğrular çeşitlilik gösterir. Size göre doğru , başkalarının doğrularıya farklı olabilir.

Burada doğrudan sosyalizm için eleştiri yapan insanları gördüm. Ama zaten bilgisayarların başında, sıcacık evde sosyalizmi anlamak pek mümkün değil. Ama pencereden dışarı baktığımızda gerçekten insanların neye ihtiyacı olduğu gözükür herhalde. Çöplükte bile yemek arayan insanların varlığından haberdar bir şekilde..


sosyalizmi değil komunizmi eleştirdim ben. Bir uç kısmı yani.

Ha o çöplükte yemek arayan insanlar komunizm geldiğinde olmayacak sanıyorsan fazla saflık bu. Geçmişteki komunist rejim devletlerine bir göz at derim. Herhangi birine.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bende bir önceki mesajıma bak derim.

SSCB'de bana göre emperyalizm beslemekteydi yapısında. Misal SSCB orduları afganistan'a girdiğinde ne kadar ağaç varsa kesmiş, rusya'ya ham madde olarak götürmüştür. E bunun şimdiki olaylardan farkı nedir ?

Gerçekçi düşünmek lazım, küreselleşme ve gelişen teknoloji ile azalan insan ilişkileri vs. yüzünden sosyalizmi ütopya olarak düşünmek bile zor olmaya başlıyor. Dünya giderek sömüren-sömürülen ilişkisine batıyor.

Ama çıkıpta mücadele eden insanlara "boş" lakabını yakıştırmayı pek doğru bulmuyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Rewendor said:
firatram said:
Doğrular çeşitlilik gösterir. Size göre doğru , başkalarının doğrularıya farklı olabilir.

Burada doğrudan sosyalizm için eleştiri yapan insanları gördüm. Ama zaten bilgisayarların başında, sıcacık evde sosyalizmi anlamak pek mümkün değil. Ama pencereden dışarı baktığımızda gerçekten insanların neye ihtiyacı olduğu gözükür herhalde. Çöplükte bile yemek arayan insanların varlığından haberdar bir şekilde..


sosyalizmi değil komunizmi eleştirdim ben. Bir uç kısmı yani.

Ha o çöplükte yemek arayan insanlar komunizm geldiğinde olmayacak sanıyorsan fazla saflık bu. Geçmişteki komunist rejim devletlerine bir göz at derim. Herhangi birine.
komunizmin olmasi icin, dunya capinda komunist devrimin gerceklesmesi lazim.

tek sscb ile, tek kuba'yla olcak is degil yani. sscb lenin sonrasi o yuzden sicti mesela, basta almanya olmak uzere endustriyel devletlerde devrimin baslamasini beklediler, girisimler oldu ama devrim basarili olamadi, got gibi kaldilar. Lenin oldugu ana kadar devrimi bekledi. Stalin ise bakti devrim olmayacak, yikilmamamiz lazim diye socialism in one country geyiklerini baslatti, ama lenin'in (ki bence mukemmel bi adamdir) dedigi gibi, mumkun birsey degil bu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...