Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Bugün Ne Seyrettiniz?


sabonis

Öne çıkan mesajlar

Gerçi dün izledim de yazmaya vakit olmadı bugün yazayım

Quantum of Solace (2008) 70/100


Son James Bond filmi olan Quantum of Solace'de Bond rolünde yine Daniel Craig var. Daha önce hiç karşılaşılmamış bilinmeyen bir örgütün amacını anlamaya çalışan ve önceki olaylardan dolayı yıpranmış, psikolojik olarak çökmüş Bond'un yine oradan oraya koşturduğu film diğer Bond filmlerine göre oldukça farklı bir yapıda. Bir önceki aile babası kılıklı Bond'dan sonra Craig daha iyi bir seçim olsa da film genel yapısı itibariyle iyice aksiyona, dövüşe kayarak serinin çizgisinin biraz dışında kalmış. Son dönem sinemasındaki aksiyon bombardmanı dolayısıyla reyting kaygısı yüzünden muhtemelen böyle bir seçim yapılmış. Yine aynı sebeplerle de son dönemin muhteşem ve başarılı üçlemesi Bourne serisi örnek alınarak hem aksiyon-dövüş hem de "rogue agent" konsepti kurgulanmış. Genel olarak konusu diğer Bond filmlerine göre fazlasıyla tırt ve vasat, aksyondan konuya ye kalmamış gibi adeta. Tarzı farklı ve birkaç filmdir iyice sırıtmaya başlayan "Amerikalılar" yine işin içinde. Aksiyon ve vakit geçirmek için iyi ama fazla bir şey beklemeyin.

Die Welle (2008) 77/100


Alman sinemasında (hayır porno sektörünü kastetmiyorum) Das Experiment'ten sonra yeni bir psikoloji filmi olarak yine yaşanmış olaylardan yola çıkan die Welle (dalga) filmi bir lisede geçiyor. Öğrencilere demokrasinin iyiliğini anlatmak için proje olarak gruplara ayırıp her grupta farklı yönetim biçimlerini işleyen lisede, anarşist ve serbest takılan tarih hocası isteği dışında tam zıttı olan otokrasi projesine atanır. Öğrencilerinin "Bir daha Nazi Almanyası gelmez saçmalamayın" demesi üzerine durumun ciddiyetini anlatmak için bir deney yapan hoca "Die Welle" adı altında bir yalandan örgüt kurmuş olalım diyerek öğrencileri yavaş yavaş otokrasiye sokar. Önce kıyafet sonra tavır ve en son karakter olarak aşırı derecede bundan etkilenen öğrenciler bir süre sonra bunun bir proje olduğunu unutup ciddiye almaya ve sonunda gerçek anlamda büyüyüp örgütlenmeye başlarlar, ve sonuçta işler çığrından çıkar. Oldukça güzel bir film. Biraz daha derin işlenebilirmiş sanki konusu ama bu haliyle bile yeterince başarılı. Almanca olması almanca bilmeyenlerde kulak tırmalaması sorunu yaşatabilir (yıllardır kullanmadığım almancamı hatırlamama faydası oldu benim tam tersine o bakımdan iyi). Tavsiye ederim, oldukça başarılı.

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Pineapple Express (2008) 56/100


İsmini sonuna kadar hakeden rezalet film Superbad'in yapımcılarındanmış. Superbad'e göre çok daha başarılı normale göre de bayağı bir film olmuş. Boş vakit varsa izleyin ama izlemeyen de bir şey kaçırmaz. Boş geyik bir film. Hayatta pek bir başarısı olmayan adamımız tesadüfen uyuşturucu kaçakçısı çeteler arası cinayeti görür ve hayatı bir anda rayından çıkar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Pineapple benden 10 üzerinden 8 i aldı :)

You Don't Mess With the Zohan 9/10

demin izledim.ve hakkaten çok güzel absurd bir film olmus.baya güldüm
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

heeeyyyy gidi yıldız savaşları. adam 30 sene önce bir film yapıyor, hala uzay deyince aklımıza gelen şeyi sabitliyor.
herhalde 79586. defa seyrettim, yine sevdim, yine bayıldım, yine ilk defa seyredermiş gibi heyecan yaptım.
hatta bugün yarın diğerlerini de seyretçem.



99/100

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Rewendor said:
Pineapple Express (2008) 56/100


İsmini sonuna kadar hakeden rezalet film Superbad'in yapımcılarındanmış. Superbad'e göre çok daha başarılı normale göre de bayağı bir film olmuş. Boş vakit varsa izleyin ama izlemeyen de bir şey kaçırmaz. Boş geyik bir film. Hayatta pek bir başarısı olmayan adamımız tesadüfen uyuşturucu kaçakçısı çeteler arası cinayeti görür ve hayatı bir anda rayından çıkar.


YU-HA! diyorum.

Superbad imbalatör filmdir, Pineapple Express sönük kalır yanında biraz, ama James Franco'nun hatrına 70/100 alır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş


Step Into Liquid

En sevdiğim 25film listesinde her zaman olacak bi belgesel. afişte de göreceğiniz gibi tag line:
No stuntmen. No stereotypes. No other feeling comes close.
film harika! acaip bişi. dünyanın bi çok yerinde surf yapan eski, yeni bir çok surfer ile konuşuyorlar ki aralarında çok büyük isimler de var; Laird hamilton, dave kalama,gerry lopez, taj burrow, keala kennelley... neyse trailerını bi izleyin.
http://www.youtube.com/watch?v=D0-0inHN9vo
http://www.youtube.com/watch?v=YqzHvcwJmQY

bu da filmden aparılmış sahnelerden bazıları.. ama filmde çoook daha fazlası var.
http://www.youtube.com/watch?v=C91ZOHEcEu8

çok eğlenceli ve sıcak bi belgesel film. müzik seçimleri çok başarılı. trailerdaki seçimler o kadar iyi değil yalnız.

BRay liste fiyatı 29$ ama kolaylıkla blu-ray'ini 17$'dan ucuza alabilirsiniz..

kesinlikle değecek
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş



çok eğlenceli inanılmaz güzel bir film. öylesine zaman geçirmek için açtım ama cidden çok eğlendim. çok güzel ince espriler ve ince ayarlar var. 8.3 / 10 verdim


bu arada yukarda dark city gördüm aman aman :D

sunshine'ıda ayrıca çok severim. çok kaliteli bir film değil belki ama beni çok etkilemişti. güneşe gitmek ve o gezegenleri görmek için baktıkları aralar filan. çok etkileyici idi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş



Romanını yeni okumuşken taze taze izliyeyim dedim. Romandaki yerlerin ve karakterlerin çoğu hayal ettiğim gibi olmuş. Değiştirdikleri bir iki önemli nokta var ama çok da rahatsız etmiyor. Genelde romanda geçen önemli olayların hepsine değinmişler ama basitleştirmişler. Dolayısıyla heycanı kaçmış epey. Zaten romanı okuduktan sonra filmin heycanlı olmasını beklemek zor olur.

Tavsiyem romanı okumamış olanların filmi izlememesi. Roman çoook daha heycanlı olduğu için ilk romanı okursanız alacağınız zevk çok daha fazla. Filmi de okuduklarınızı görselleştirmek için izlersiniz. Ayrıca Tom Hanks ve Audrey Tautou cuk diye oturmuş rollere. Amelie'den sonra bunu da izleyince artık Fransız güzeli deyince Audrey canlanıyor gözümde. :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...