sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 O korktuğunuz ideoloji bu ülkenin kurucu ideolojisi Atatürkçülük. O saydığın hiçbir ideolojinin yanına bile yaklaşamayacağı derecede yenilikçi, çağdaş, tek hedefi anadolu insanını kulluktan kurtarmak olan bir fikir akımı, bir devrimler toplamı. Ama yukarıda yazdığım güruhların hiçbirisinin işine gelmeyen fikirler tabi bunlar. O yüzden saldırmaya tam gaz devam.
Sam Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 kendini içinde bulunduğu halktan üstün gören tiplemeleri hiçbir zaman anlayamadım, aynı dilden konuşmadığımız belli.
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Evet, aynı dilden konuşmuyoruz, hiçbir zaman böyle bir iddiam olmadı çünkü.
sir Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 bizim işimize gelmeyen bu ideolojik düşünce kalıbının tamamı zaten, demokrasinin ve "birey"in önünde duran en büyük engel bu çünkü. insanların istediği gibi kimliğini, kültürünü, dilini yaşamasının önünde duran her ideoloji baskıcıdır, otoriterdir, dolayısıyla anti-demokratiktir.
Sam Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 sg-1 said: Kurtlar sofrasının ortasındaki bir ülkenin demokrasisini savaşarak kazanmamış, birileri tarafından hediye edilmiş halkının "saldım çayıra mevlam kayıra" şeklinde başıboş bırakılamayacağını, ... biliyoruz, bu yeter. halktan üstün değilsen o zaman sükut et de kendi karar versin yöneticilerine.
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Atatürkçülüğün neresi baskıcı, bi açar mısın?
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Sam said: sg-1 said: Kurtlar sofrasının ortasındaki bir ülkenin demokrasisini savaşarak kazanmamış, birileri tarafından hediye edilmiş halkının "saldım çayıra mevlam kayıra" şeklinde başıboş bırakılamayacağını, ... biliyoruz, bu yeter. halktan üstün değilsen o zaman sükut et de kendi karar versin yöneticilerine. said: iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Halkı gerekirse halka rağmen kurtarmaktır vazifemiz.
Redeagle Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Sam said: sg-1 said: Kurtlar sofrasının ortasındaki bir ülkenin demokrasisini savaşarak kazanmamış, birileri tarafından hediye edilmiş halkının "saldım çayıra mevlam kayıra" şeklinde başıboş bırakılamayacağını, ... biliyoruz, bu yeter. halktan üstün değilsen o zaman sükut et de kendi karar versin yöneticilerine. İradenin karar verdiği yöneticilerle 3. dünya ülkeleriyle yarışır duruma geldik zaten. Eleştirincede "siz üstün müsünüz" safsatası. Millet ve yöneticiler adam olamamış, yönetememişler, seçememişler ki bu noktadayız. Yok üstün müsün yok bilmem ne... Üstüm olsaydım bile tek kişi bu ülkenin ne işine yarayacak? Kitlece cahil kaldıktan sonra benim statüm neymiş bu ülke için çok mu farkedecek? Ama yok, çoğunluk seçtiyse bir bildikleri vardır mantığı işe geliyor tabi o yüzden.
Sam Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 gaflet ve delalet içinde olanın sen olmadığını nereden biliyorsun peki, halktan ayrı veya üstün değilsen?
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Ülkemi bölmeye çalışmıyorum, dinin sosyal hayatta egemen olmasını istemiyorum, ülkemin başka ülkelerin kumandasında onların çıkarlarına uşaklık ederek yönetilmesine karşıyım. Buysa gaflet dalalet, evet, Mustafa Kemal'in Vahdettin tarafından vatan haini ilan edildiği gibi bir vatan hainiyim.
Sam Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 evet ben de aynı tarif ettiğin gibiyim, demek ki halka sormadan halkın yerine karar vermekten vazgeçme zamanın gelmiş.
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Gördüğün gibi bu saydıklarımın olmasını engellemeye ikimiz yetmiyoruz.
Sam Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 halk ben, halk sen, halk hepimiziz. halk sen değilsen, halk ben değilsem, halk hepimiz değilsek, halk kim o halde zaten? senin görüşün de halkın görüşü, benimki de. işte burada temsili demokrasi devreye giriyor, halkın ortak kararlar alabilmesi için insan medeniyetinin ulaşabildiği en ileri nokta şimdilik.
sg-1 Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 13, 2008 Bu saydıklarım anayasanın değiştirilemeyen maddelerine ait. Bunlar temsili meclis istese dahi değiştirilemeyecek şekilde kodlanmış yasalar. Buna rağmen ülke bu saydıklarımızın, hani "olmasını istemiyoruz" dediklerimizin tehdidi altında. Bu sana birşey ifade ediyor mu?
Öne çıkan mesajlar