Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Halka Açık Balık Restoranı ?!


sg-1

Öne çıkan mesajlar

sir said:
her anlamda "milli" kalmak veya "tam bağımsız" olmak bence faydasız görünüyo



"tam bağımsız" konusunda başka birşeyi kastedmediysen cidden saçmalamışsın kusura bakma.

"milli" kalma konusuysa tartışılır. Bizim gibi ülkelerde kaosa nedne olmaktan başka bir işe yaramıyor bence.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

tam bağımsızlığı açayım biraz, elbette başka bi ülkenin güdümünde yaşamak, başka bi ülke hükumetinin bizim adımıza karar vermesini falan kastetmiyorum. ama bi kuzey kore, iran, küba gibi de olmamalıyız bana kalırsa.

evrensel hukuk kurallarına bağlı, bütün ülkelerin birbirini denetlediği, eleştirdiği ve yönetimde eşit söz sahibi olduğu, ortak çıkarlar için birlikte hareket eden, ekonomik anlamda entegrasyonu sağlamış bir birliğe girmek bence ülkemiz açısından olumlu olacaktır. eh böyle bi birliğe girince "tam bağımsız" olamazsınız tabii. kaldı ki nato, aihm, bm gibi kuruluşlar veya gümrük birliği gibi anlaşmalar sayesinde zaten tam bağımsız da sayılmayız.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
bence biz AB'yi türkiyeye alalım, her anlamda daha üstünüz nasılsa. ideolojimiz de sağlam çok şükür.

Hah Her Türk üç çocuk doğursun mu o zaman soyumuzu kurtmaya çalışan dış güçleri böyle ekarte edelim.Atatürkün kurduğu Cumhuriyetin , devletin resmi ideolojisi bu yani deil mi.Dünya Türk olsun.Hatta gidip her duvara da yazalım bunu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Nato, BM ve diğerlerinden istediğin zaman çıkabilirsin eğer ülke çıkarların zarar görüyorsa ve bu oluşumlara kendi çıkarlarımız doğrultusunda girdik. Bu bizim
Bağımsız bir ülke olmadığımız anlamına gelmez. Kendi irademizle o antlaşmaları imzaladık ve irademiz ile de antlaşmayı tek taraflı feshederiz.

Bir kuzey kore, iran ve kuba gibide asla olmadık. Hatta Kıbrıs çıkartması ile hiç bir gücü tanımayıp kendi çıkarlarımız için bölgeye barış getirdik sonunda her ne kadar amborga yesekde yıllarca. Ama bunlar bağımsız bir ülke olduğumuza işarettir. Yani o zamanlar öyleydi. Ama sonraki iktidarlar bozdular işi Kenan Evren in güdümlü darbesi ilede perçinlendi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
tam bağımsızlığı açayım biraz, elbette başka bi ülkenin güdümünde yaşamak, başka bi ülke hükumetinin bizim adımıza karar vermesini falan kastetmiyorum. ama bi kuzey kore, iran, küba gibi de olmamalıyız bana kalırsa.

evrensel hukuk kurallarına bağlı, bütün ülkelerin birbirini denetlediği, eleştirdiği ve yönetimde eşit söz sahibi olduğu, ortak çıkarlar için birlikte hareket eden, ekonomik anlamda entegrasyonu sağlamış bir birliğe girmek bence ülkemiz açısından olumlu olacaktır. eh böyle bi birliğe girince "tam bağımsız" olamazsınız tabii. kaldı ki nato, aihm, bm gibi kuruluşlar veya gümrük birliği gibi anlaşmalar sayesinde zaten tam bağımsız da sayılmayız.

Çok güzel açmışsın tam bağımsızlığı içe kapalılık gibi algılamışsın ki alakası yok.Uluslar arası anlaşmalara işine gelmezse imza atmazsın.Atarsan zaten kanun yerine geçiyor.Bunun da bağımsızlıkla alakası yok.Saçmaladın daha da saçmalayarak batırıyorsun.Bir birliğe girdiğinde burada söz hakkın olmazsa zaten mandasındır o birliğin içinde olmazsın, başkasının güdümünde o birliğe girersin.Abde ,Natoda tek bir ülkenin kontrolünde mi?Bir ülkenin bile kararı alınmazsa o kararı nasıl uygulayacaklarını kara kara düşünüyorlar iki konumda da.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

siz ulusal egemenlik olarak algılamışsınız sir'ün dediğini ki evet sir'ün kastettiği anlamda türkiye tam bağımsız sayılmaz. aihm hüküm veriyor, paşa paşa tazminat ödüyoruz. bm karar veriyor, paşa paşa barış gücü yolluyoruz. nato karar veriyor, ha keza.

her ülkenin belli sorumlulukları var ki haklar kazanıyorlar bu sayede. aksi takdirde işte görüldü milletler cemiyeti senin dediğin gibi herkesin işine gelince salladığı bir kurumdu. bir nevi briç klübü olmaktan öteye geçemedi, dağıldı ve ikinci dünya savaşı. elbette dersini aldı herkes.

tek tabanca takılırsın öyle castro gibi, "heloloooy tam bağımsızım" diye geçinirsin. o da başka bir ekol. hoş gerçi ben de ulu önder kim jong-bilmemkim'in kuzey kore'sinde yaşamak istemem heh
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
tam bağımsızlığı açayım biraz, elbette başka bi ülkenin güdümünde yaşamak, başka bi ülke hükumetinin bizim adımıza karar vermesini falan kastetmiyorum. ama bi kuzey kore, iran, küba gibi de olmamalıyız bana kalırsa.

evrensel hukuk kurallarına bağlı, bütün ülkelerin birbirini denetlediği, eleştirdiği ve yönetimde eşit söz sahibi olduğu, ortak çıkarlar için birlikte hareket eden, ekonomik anlamda entegrasyonu sağlamış bir birliğe girmek bence ülkemiz açısından olumlu olacaktır. eh böyle bi birliğe girince "tam bağımsız" olamazsınız tabii. kaldı ki nato, aihm, bm gibi kuruluşlar veya gümrük birliği gibi anlaşmalar sayesinde zaten tam bağımsız da sayılmayız.


Türkiye ne zaman Kore, İran olmuş veya öyle bi yöne ilerlemiş, anlamadım.

AB'nin kuruluş amacı her ne kadar ekonomik birliktelikse de günümüzde bir birlik haline gelmesinin ana sebebi soğuk savaşın sonuyla ABD'yi dengeleyecek bir güç haline gelebilmekti. Açık sınırlar, ortak para birimi vs Avrupa'yı bir Avrupa Birleşik Devletleri haline getirmekti. Bunu en çok isteyen iki ülke Almanya ve Fransa, buna karşı çıkansa ABD'nin finosu İngiltere (adamlar para birimlerini bile dğeiştirmediler). Türkiye'nin AB'de yer alması en çok ABD'ye yarayacağından sürekli olarak İngiltere ve ABD bizim üyeliğimizi gazlarken en büyük iki ret ise Almanya ve Fransa'dan geliyor.
Sonuç olarak Türkiye'nin AB'ye girmesi aslında ABD'nin AB'ye bir truva atı sokmasıdır, girer girmez aslan payı bir kalkınma yardımı ve birkaç yıl içinde AP'de en büyük oy potansiyeli demektir. Bunu da Avrupa'nın patron devletleri istemez.
Türkiye'nin AB'ye girmesi verilecek çok büyük tavizlerle mümkün olabilir ancak. Yani o estonya, letonya gibi b.ktan kenar mahalle avrupası gibi değil, aslanlar gibi, lozan'ı montrö'yü tartışarak, çeyrekli buçuklu sevr imzalayarak AB'ye girilebilir. Güney Kıbrıs'ın sınır sorununa rağmen(ki AB'nin yasal şartıdır, sınır sorunlu olmamak) güle oynaya alındığını düşününce Türkiye'den istenenleri dayatma olarak görmek zor değildir.
Bulgaristan'dan istediklerini isteseler bile kabulüm, yetkim olsa anında imzalarım. Ama bununla kalmayacak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sam said:
siz ulusal egemenlik olarak algılamışsınız sir'ün dediğini ki evet sir'ün kastettiği anlamda türkiye tam bağımsız sayılmaz. aihm hüküm veriyor, paşa paşa tazminat ödüyoruz. bm karar veriyor, paşa paşa barış gücü yolluyoruz. nato karar veriyor, ha keza.


İlgisi bile yok o antlaşmaları Türkiye Devleti kendi çıkarları doğrultusunda imzalamışdır ve istediği zaman ben bu antlaşmayı feshettim diyebilir. Kaldıki bu kararlara uymak zorunda değilsiniz yapılacak yaptırım en fazla sizi Natodan atmak ve BM çıkarmak olur ve ülke olarak uluslarası arenada prestij kaybedersiniz. Bu durum hiç bir şekilde bağımsızlık ile ilgili bir konu değil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...