Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Postmodern Ayrılıkçılık.


bao

Öne çıkan mesajlar

Son dönemde dünyada alışılagelmişten farklı bir ayrılıkçılık anlayışı gözlemliyoruz:

Artık alıştığımız gibi azınlıkların/etnik grupların milliyetçi söyleme dayalı olarak bağımsızlık talebinde bulunmasının dışında (ki bu klasik anlamda ayrılıkçılık da devam ediyor) ; yeni bir ayrılıkçılık anlayışıyla daha karşı karşıyayız:

Zengin bölgenin fakirden ayrılma isteği.

Bugün bolivya'da ülke gaz rezervlerinin %80 inden fazlasına sahip "zengin" tarija bölgesi, pek de yasal olmayan bir referandumla özerkliğini ilan etti, bağımsızlığı hedefliyor.

Almanyada bayern, ispanyada katalan, belçikada flamenk, çekoslovakyada çekler de benzer örnekleri oluşturuyorlar. kiminde hiç etnik unsur yok, kimisinde etnik unsur ekonomik değerlerle örtüşüyor.

Sanki, milliyetçilik fukhuyama'nın dediği gibi tarihin çöplüğüne atılıyor. bi tür geçiş dönemi. ancak yine de ipuçlarını görüyoruz.

Geleceğin ayrılıkçı eğilimi, zengin bölgenin fakirinden, geri kalmış kısımdan, ötekinden ayrılmayı arzu edeceği bir model olacak gibi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ideoloji fln pek sökmez derken? federe kürt devleti pek bağımsızlığa uzak değil. kosova yeni bağımsız oldu. aphazya yolda. dünyada hala var milliyetçi akım.

sadece çok farklı bi ayrılıkçılığın, türkiyeyi önümüzdeki on yılda etkileyebilecek bi ayrılıkçılık anlayışının gelişmekte olduğundan bahsediyorum.

hippy_tarkan said:
ayrıca fakir olmazsa,zengin nasıl zengin kalacak.çok saçmalamış oradakiler hemen fikirlerini geri alsınlar.


ve işlerin pek böle işlediğini de sanmıyorum. bu göreceli zengin bölge, diğer bölgeden ayrılmak istiyor ki, kaynaklarını o bölge için harcamak zorunda kalmasın. o bölgeye gitmesin vergileri. o bölgede siyasi-ekonomik istikrarsızlık varsa, oraya ölü yatırım yapmak zorunda kalmasın.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Haksızda olmayan bir şey toplulukların bölünmek istemesi.Siz hani islamiyeti nasıl ret ediyorsanız onlarda seçmediği için hangi ülke vatandaşı olarak doğacağını isterse çıkabilir ve kendi topluluklarınıda oluşturabilirler.

Ama bunu halkın refahını bozarak,şiddet kullanarak yapamazlar vs...

Dipnot : O toprakların kazanılması için milyonlarca kan dökülmüş olan topraklarda bölünmeyi savunmuyorum.Örnek = Türkiye...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ayrılıkçılık tek bir dinamikle açıklanamaz bence; dediğin gibi zengin bölgelerin özerklik kazanma arzusu sıklıkla karşılaşılan bir örnek.

İspanya'da zengin Katalanların veya sanayisi gelişmiş Baskların ayrılık çabaları gibi... ancak öte yandan Birleşik Krallık'da geleneksel olarak en yoksul bölge olan İrlanda'da (son 10 yılda müthiş bir çıkış yaptılar) ayrılıkçı hareketler hep etkin olmuşken kişi başına gelirin 33000 dolar olduğu İskoçya'da bu tarz bir eğilime rastlanmaz.

Çekoslovakya örneği de ilginçtir çünkü sanayileşmiş çekler değil tarımla uğraşan slovaklardan gelmiştir ayrılma isteği. Türkiye'de de bazılarına göre bir Kürt devleti asla kurulamaz çünkü bölgenin geliri Türkiye ortalamasının çok altında.

Öte yandan günümüzde fakir toplum bulmak pek zor değil; Afrika ve Asya'da ufak maaşlara çalışmak için bekleyen yüzmilyonlar var.

Ayrılıkçılıkla milliyetçiliğin azalması hakkında kurduğun bağı anlayamadım çünkü ayrılıkçı hareketler var olduğuna göre milliyetçilik devam ediyor demektir. Belki şekil değiştirdiği söylenebilir bu da mikro-milliyetçilik gibi bir kavramı doğurmuştur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

oyle bir bag var ama katalan ve bask bolgesi etnisiteye dayali ayrilikcilik istiyor.

zaten ispanyada franco sonrasi, icinde cumhuriyetcisi, demokrati, sosyalisti, etnik grup temsilcileri olan bir konvansiyonla meclis kurdular. temeli ulusculuga dayanmiyor.

flaman ayrilikciligi buyuk oranda zengin-fakir ayrimi ile alakali. cekoslovakyadaki bolunme ise slovakyanin cok fakir olmasi, ceklerin cok daha zengin olmalarina baglansa da, o bolge, yapi itibariyla sorunlu zaten.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

eldar said:

Ayrılıkçılıkla milliyetçiliğin azalması hakkında kurduğun bağı anlayamadım çünkü ayrılıkçı hareketler var olduğuna göre milliyetçilik devam ediyor demektir. Belki şekil değiştirdiği söylenebilir bu da mikro-milliyetçilik gibi bir kavramı doğurmuştur.


Ben çok net yazdığımı düşünüyodum ama anlayamayanlar için açıklayayım tekrar:

klasik anlamda ayrılıkçılık elbette devam ediyor dedim. yani farklı bir etnik özellik barındıran bölge, milliyetçiliğe dayalı bi ayrılma talep ediyor. bu bildiğimiz ve bekleddiğimiz anlamda bir ayrılıkçılık talebi.

daha somut bir örnek vermek gerekirse bağımsızlık kazanmak isteyen kürt federe devletiden bahsedebiliriz.

ama benim vurgulamak istediğim, bu ayrılıkçılık anlayışından farklı bir ayrılıkçılık fikri de yayılıyor, artık zengin bölge fakir bölgeyi tutmak istemiyor, kendi üretip kazandığını kendisi harcamak istiyor, oraya yatırım yapmak, para harcamak istemiyor.
(bu toprakları kanımızla suladık, vermeyiz yerine ; bu taprakları paramızla beslemek istemioruz, kendi kazandığımızı kendimiz harcamak istiyoruz anlayışı bir nevi)

olasılık: (bunu böle açık açık yazmayı değil, sizin çıkarımı yapmanızı umardım ama) belki de batı türkiyenin doğusundan ayrılmayı isteyeceği bi günün gelebileceğini sölüyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bence bu bağlamda bi çeşit "adem-i merkeziyet" önümüzdeki yıllarda yeniden gündeme gelebilir. ve aslında gerçek anlamda "demokrasi" için bu sistem daha işlevsel olabilir. yani yerel yönetimler bir merkez tarafından denetlenecek, ekonomik bağlamda hem bağımsızlık, hem de sorunsuz bir paylaşım ağı oluşturulacak.

ayrıca bu istenen "ayrılığın" sağlanması için illa radikal bi kopma, eskisine düşman yeni bi devlet kurma gibi bişeyin yaşanması da gerekmiyo bana kalırsa. şu anda kuzey ırakta kurulacak bir kürt devleti bence türkiyenin desteği olmadan pek ayakta duramaz, zaten bölge kürtleri de yavaş yavaş "bağımsız kürdistan" söylemini bırakıp "federasyon istiyoruz"a geçmeye başladılar.

burada ekonomik etkenler kadar, sosyokültürel öğeler ve kimlikler de ön plana çıkıyo. katalan-bask ayrımında dil çok önemli bi unsurdu mesela, bizdeki türkçe-kürtçe meselesine benziyo.

tabi bölgeye yapılan yatırımların istihdam yaratmaktan çok feodal sistemi daha da beslemesi büyük bi mesele. bunun yüzünden doğru dürüst bir ekonomik kalkınma yaşanmadı bölgede. ama yaşansaydı bile, bu kadar keskin olmasa da, devletin resmi ideolojisi yüzünden yine bir "ayrılıkçı" söylem gelişirdi diye tahmin ediyorum. benim gördüğüm kadarıyla kürtlerin en çok istediği şey kendi kendilerini yönetmek ve kendi dillerini konuşmak. burada tabi milliyetçiliğin yanısıra senelerce asimile edilmeye çalışılmış, baskı görmüş bir kimliği yaşatma çabası var.

tabi bunları tartışmadan önce "vatan-millet-sakarya" anlayışının biraz geride bırakılması gerekiyor. "bu topraklar atalarımızın kanıyla sulandı" sözü doğru, ama eksik. çünkü, tıpkı bugünkü toplumumuz gibi, atalarımız da çok farklı kültür ve kimliklerle birarada yaşıyordu. onları birarada tutan tek bir "ulus" veya tek bir kimlik yoktu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...