sg-1 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Dış dünyaya uyum sağlamaktan kastın nedir anlamakta zorlanıyorum. Küreselleşme, liberalleşme vs diyorsan zaten Kemalizm'in etkilendiği akımlardan biri solculuk olduğu için bunları kabullenmesi elbette zor olacaktır. Ha "muhafazakarlar bunlara çok daha kolay uyum sağladı" diyorsan bu kesim zaten para kazanmayı sever, hele bir de Özal/Tayyip kendi zenginlerini yaratınca bu tip "görsel" bir değişim kaçınılmaz oldu. Ama hala içerik aynı. Düğün yaparlar kilolarca altın takılır, ama bir bardak içki arasan bulamazsın. Taş çatlasa bir saat yemek yiyecekleri restoranda mescit ararlar. Fetva konusu tamamen falso zaten, Bardakoğlu ağzıyla kuş tutsa yaranamaz. "Şöyle olunca şöyle olur da böyle olunca böyle olur"lar omurgasızlıktır. Bir kadınla bir erkek aynı odada yanyana bulunamazsa asansöre binmek topyekün cehennemlik olmak demektir. El zinası, göz zinası diye kavramlar olduğu sürece hiçbir modern yaşam tarzından bahsedemeyiz. Sonuçta mühim olan bunların zihne yerleştirilmesi, "flört zinadır" diye yazar orada, ama sonra Bardakoğlu dansözlük yapar, sonuçta verilen mesajlar istenen yerlere ulaşır, ne şiş yanar ne kebap. Hadi geçmiş olsun. Menderes'in baskıcı rejimine doğru uygun adımla gidiyoruz.
Saeros Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 izmir'de ortalık yerde öpüşüyorlar falan lan sevgililer, gavur izmir ffs
sir Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 daha önce biçok topikte sorduğum gibi, şimdi de soruyorum: 6 sene önce yapmakta serbest olup da bugün yapılması yasak olan bişey var mı hak ve özgürlükler açısından? hangi yasa çıkartılmış laikliğe veya demokrasiye karşı? hangi gazeteciler menderes dönemindeki gibi "muhalefetten dolayı" hapse atılmış, ya da hangi muhalif gazete kapatılmış? aç oku, hürriyet, milliyet, vatan, sözcü, birgün..aç izle ulusal kanal, kanalb, ata tv..aç skyturkte nihat genç izle..nerde baskıcı rejim? nerde yaşam tarzına hükümet eliyle müdahale? bardakoğlu hiçbi din aliminin flörtü zinayla eş tutmadığını söyledi, bu mu kıvırma oluyo şimdi? kaldı ki bütün dinler evlilik öncesi cinselliğe günah olarak yaklaşır zaten, diyanet işlerinden "evlenmeyi beklemeyin, sevişin" tadında bi açıklama mı bekliyosunuz anlamadım ki.. ve diğer örneğe bittim gerçekten..adam düğün yapmış, altın takmış ama içki içmemiş!! bak sen şu çağdışı yaratığa yahu! gidip senin düğününce içki içmene karıştığı zaman ver bu örneği sen en iyisi =) cemaatçi bi zihniyete yatkın olduğun, verdiğin örneklerden, sunduğun argümanlardan belli zaten. tektipleştirmeyi filan da çok seviyosunuz maşallah =)
Genel Yönetici orc_lord Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Genel Yönetici Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Spastik_Serce said: abi "sincan" ya. şaşırmıyorum. Allah korusun. bazı yönleriyle katılmamak mümkün değil..
sg-1 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Ulusal kanal mı kaldı, sağolsun sahipleri ergenekoncu çıktı. Nihat Genç'i de iyi ezberlemişsin, kendisi 2 aydır program yapmıyor nerdeyse, Yalçın Küçük olayından sonra o da çekildi. Kanaltürk'ün de hali malum. Gazetelere de zaten güvenmiyorum, o muhalif medya zamanında Çölaşan'a da yol vermişti. Zaten dikkat ettiysen Tayyip'in taktiği kapatmak değil ele geçirmek, say bak kaç tane şakşakçı gazete televizyon var. Bu adamlar daha geldikleri gün kaçak kuran kurslarının cezalarını 2 seneden 6 aya indirdiler ki para cezasına çevrilebilsin. Zinayı suç saymaya hazırlanıyorlardı ki, AB "e daha bismillah hemen b.kunu çıkarmayın" dedi. Ben mi uyduruyorum, "meyhaneler şehir dışına taşınsın" denildiğini? Ben mi uyduruyorum "dindar cumhurbaşkanı seçeceğiz" deyip de dindarlığı cumhurbaşkanlığı için bir kriter yaptıklarını? Ben mi uyduruyorum "başörtüsünü ulemaya soralım, katili kurbanın ailesi affetsin" dediklerini? Şimdi böyle dediklerinde ters sesler çok çıkıyor, yarın medyada bu ters sesler kalkmayınca olacakları düşünmek bile istemiyorum. Bittiğin örnek güzel bir kriterdir aslında, o muhafazakar kesim düğün yaptığında bir bardak bile içki dağıtılmaz, gelenler arasında içmek isteyenler olsa bile. Kendisi içmiyorsa gelene de içirmez. Böyledir, bu kadardır misafirlerine bile saygıları. Ha, misafir belki kendi görgüsüyle içmemeyi tercih edecektir, ama bunu bile sınamayı kabullenemez o muhafazakar evsahibi.
Aket-Atum Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 sir said: daha önce biçok topikte sorduğum gibi, şimdi de soruyorum: 6 sene önce yapmakta serbest olup da bugün yapılması yasak olan bişey var mı hak ve özgürlükler açısından? uhmm...içki yasağı? ufak ufak başladı bu bariz ortada...
sir Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 adam düğün yapıyo, ailesini, akrabasını çağırıyo..hepsi sünni diyelim, hepsi de içki içmenin günah olduğunu düşünüyo. ne var içki servis etmemeyi tercih etmesinde? çağdaşlıktan anladığınız bu mu abi sizin? sen kendi düğününde istersen git her masaya 5 şişe rakı açtır, karışan mı var? hergün türkiyenin dört bir yanındaki meyhane, bar vesaire gibi yerlerde şişeler dolusu içki tüketiliyo, yalan mı? nerde baskı, nerde yasak? meyhaneler taşındı mı şehir dışına? taşınmadı. taksimde ya da kadıköyde takip ettiğim kadarıyla her zamanki mekanlarda içilebildiği gibi, üzerine yeni içkili mekanlar da açıldı. bana "türk diye içki vermediler" veya "bi kadeh rakı bile yasak artık!" falan gibi fasafisolarla gelmeyin plz =) nihat genç'i de emin çölaşanı da daha yeni izledim digiturkte, hangi kanallar olduğunu hatırlayamadım şimdi ama aynı saatte yayınlanmışlardı nerdeyse =) nihat genç'in tekrarı da olabilir bilemiyorum. sadece senin hergün quotelayıp buraya koyduğun gazeteciler var, onları düşün bi. baskıcı bi iktidarda o yazılar yazılabilir miydi, o yazıları yazanlar ortalıkta rahatça dolaşabilir ve istedikleri şekilde yazı yazabilirler miydi? bugün emin çölaşan da istese herhangi bi gazetede yazmaya başlayabilir, eminim bisürü gazeteden de teklif yağıyodur. başörtüsünün dini bir gereklilik olup olmadığının ulemaya sorulması bence gayet normal. dini meselelerde devlet karar verecekse zaten nerde kaldı laiklik? zaten itiraz ettiğim nokta bu, devlet, insanlara dinlerini nasıl yaşamaları gerektiğini, nasıl giyinirlerse iyi vatandaş, nasıl giyinirlerse kaka vatandaş olunacağını dikte etme hakkını görüyo kendinde. herkes kendi inancını veya inançsızlığını özgür bi şekilde yaşıycak. belki de siz gerçekten baskı görmediğiniz için, beğenmediğiniz her gelişmeyi baskı zannediyosunuz. gidin kürtlerle, ermenilerle, alevilerle konuşun biraz, baskıyı anlatsınlar size bi. senin davet edildiğin bi düğünde "içki vermiyolar" diye serzenişte bulunmana gülerler muhtemelen =) bu gecelik benden bu kadar, ailenizin liboşu iyi geceler diler =)
Dark_Soul Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 2, 2008 Ortam müsait olmadığı için (karşılarında durabilecek sğlam kurumlar hala varken) yasak koyamıyorlar(oturduğum semtte 1 senedir içki ruhsatı alabilen bar-meyhane yok),çaktırmadan azar azar herşeye bı kılıf bularak,millete masal anlatarak(toplumun herkesimini kucaklıyacaz vs.)kuzu muamelesi yaparak emin adımlarla ilerliyorlar,akp yide kemalizme tercih ediyosundur bence.
sg-1 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 @Sir, o örnekte anlatmak istediğim şeyi anlamamakta ısrar ediyorsun. Soru aslında şu kadar kolay: Değişen, modernleşen, çağa ayak uyduran muhafazakarlık a) benim düğünümde hiçbir şartta içki içilemez b) siz servisinizde bulundurun, isteyen içer isteyen içmez mi der? Bunlardan hangisi diğerine göre daha hoşgörülüdür? Şu soruya kıvırtmadan, aslanlar gibi a veya b diye yanıt versen işler çok kolay olacak. Şu zamanda içkili mekanları kaldırmaya niyetlensinler bakalım, bak bi kere denediler neler oldu. Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer. Başörtüsü dini bir olay olduğu için ulemaya sorulması normal olabilir, ama bir devlet böyle birşeyi sormak zorunda mıdır? Kendisine dini referanslar almalı mıdır? Bu sözleri söyleyen sokaktaki vatandaş olsa neyse, ama şimdiye kadar hiçbir siyasi böyle birşey söylememişken T.C. başbakanı söyleyince olmuyor, olamıyor, sonra kapama davası açılıyor. Üstelik bu tek örnek de değil. Kaçak kuran kurslarının cezasının 6 aya indirilmesini de özgürlük ve demokrasiye bağlarsın sanmıştım, ama yapmamışsın, hayret! Kürtlere, ermenilere hangi baskıyı soracağım, sen bunun sonunda soykırım savunuculupuna kadar gideceksin sanırım. Ama aleviler konusunda hemfikiriz, neyse ki süper özgürlükçü, liberal demokrat AKP geldi de Aleviler'in bütün sorunları çözüldü, artık ibadethane sayılan cemevlerini devlet desteğiyle rahatça kurabiliyorlar, ne mutlu onlara.
sg-1 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Bekir Coşkun said: ’İslam’ın yeni yüzü...’ NEWSWEEK’te yayınlanan bir haber-analizin başlığı bu: "İslam’ın yeni yüzü..." Usame Bin Ladin’in saldırısından sonra, radikal İslam’ın önünü kesmek için ABD’nin model aradığını hatırlatan Newsweek’e göre model: Türkiye... Bakınca; laik Türkiye Cumhuriyeti’nin tekmelenip, yerine getirilmek istenen modelin adına niye "Ilımlı İslam" denildiğini de daha iyi anlamak olası. Newsweek, "Entelektüel ve teolojik olarak en önemli çalışmaların büyük bir kısmı merkezi Ankara’da olan bir grup bilgin tarafından yapılıyor" diyor. AKP’nin projeyi desteklediği belirtilen haber-analizde müjde (!) cümlesi ise şöyle: "İslam’ın yeni bir vizyonu şekilleniyor." Nerede?.. Türkiye’de... * Şimdi ABD’nin AKP’ye niye bayıldığını daha iyi anlamalısınız. Ve bizler yazıp söylediğimizde inanmadıysanız, Newsweek’e bakmalısınız: Cihat yöntemlerini uygulayan Müslümanlara karşı, yeni bir İslami model yaratıyor. Kim? ABD... Tezgáhın kurulduğu yer: Ankara... Dergi "İslam’ın yeni yüzü"ne açıklık getirirken Tayyip Erdoğan’ın şu cümlesini veriyor: "Dinin kuralları aynı, ancak insanın dine ilişkin tavırları değişiyor..." O kadarını biliyoruz: Başta türban, elde şampanya bardağı... Kılık tesettür, ama hanımefendi resepsiyonda... İçki yasak ama faiz serbest... Erkeklerin görüntüsü İngiliz gibi, kadınların Suudi... Dekolte afiş yasak, ama yandaşların, oğulların, damatların ahlaki olmayan ticaretleri serbest... Dillerinde din-iman... Ama strateji ortakları, kutsal toprakları yerle bir eden ABD... Demek ki "İslam’ın yeni yüzü" böyle bir şey. * Newsweek’in sözünü ettiği modeli tamı tamına yaşama geçirmek için, elbette Mustafa Kemal Cumhuriyeti’nin silinmesi gerekiyor. İşte; Amerikan Newsweek bunu görüyor, ama bizim davar sürüsü görmüyorsa, ne yapacaksınız?.. Ne?..
Leopar Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Bekir Coşkun said: Başta türban, elde şampanya bardağı... Kılık tesettür, ama hanımefendi resepsiyonda... İçki yasak ama faiz serbest... Erkeklerin görüntüsü İngiliz gibi, kadınların Suudi... Dekolte afiş yasak, ama yandaşların, oğulların, damatların ahlaki olmayan ticaretleri serbest... turkiyenin su anda icinde bulundugu durumu cok guzel ozetleyen, dikkat edilesi bir paragraf olmus bu.
Bone Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Apache said: Sincan’da, biri 18 diğeri 17 yaşındaki iki sevgili, iddialarına göre el ele tutuştukları için aralarında kadınların da bulunduğu mahallelilerin saldırısına uğradı. Ankara Sincan değil mi burası... E hata etmiş yahu adamlar. Ankara Sincan, biraz İstanbul Fatih'e benzer. Orda elele tutuşmak yemez. Spastik_Serce said: abi "sincan" ya. şaşırmıyorum. Allah korusun.
Llama Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 said: İşte; Amerikan Newsweek bunu görüyor, ama bizim davar sürüsü görmüyorsa, ne yapacaksınız?.. ne güzel yazıyor bu adam yaa valla billa ahh emin hocam nerdesin sende yaa
Laurelin Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 guzel yazmis ilimli islam denen sey grip asisi gibi bisey zayiflatilmis senin kontrolunde olan mikrobu iceri sokuyorsun iste asil gribe karsi ilimli islam=abd ve ozellikle hristiyan gudumlu islam merkez ussu utah ilimli islamin ne oldugunu asil gidip adam gibi bu zihniyete inancli diye oy veren insanlara anlaticaksiniz ayni taktikleri kullanip hristiyanlarin yonetiminde bir islam bak bakalim bunu kolay kolay kabul ediyorlarmi?
sir Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 ederler ederler merak etmeyin =) siz kapitalizmi de, demokrasiyi de doğru işletin, doğuya kaymaktansa batıya kaymayı bin kat tercih eder bu ülkenin insanları. hem aşı niçin yapılır? daha büyük bi hastalığa yakalanmıyalım diye. türkiye'de muhafazakar kesimin islamı yeniden yorumlaması ve modernleştirmesi elbette radikal islami terörün tırmandığı şu zamanlarda takdir edilecek batı tarafından. bu, dini kurallarla yönetileceğimiz anlamına gelmiyo, sadece gündelik yaşamda islamla modern yaşam arasında bir denge tutturulduğu ve diğer radikal islami ülkelerde olduğu gibi halk üzerinde bir baskının uygulanmadığı anlamına geliyo. ve batının da bunu takdir ettiği aşikar. yoksa "demokrasi götürelim" diye mazallah dalıverirlerdi zaten. ya da bizi iran, suudi arabistan gibi ülkelerle aynı kefeye koyarlardı. AB'ye üye olmayı siz "batı güdümünde olmak" olarak görüyosanız zaten tartışabileceğimiz ortak bi zemin bulmak mümkün değil. "içişlerimize karışıyolaaar" yaygarası da koparırsınız siz şimdi =) tabi bizim davarlara göre herşey görünüşte, aman tanrım ne çelişkili insanlar, elde şarap başta türban, olamaz, bunlar kesin şeriat istiyo!?!
Horizon Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 sg-1 said: Değişen, modernleşen, çağa ayak uyduran muhafazakarlık a) benim düğünümde hiçbir şartta içki içilemez b) siz servisinizde bulundurun, isteyen içer isteyen içmez mi der? Bunlardan hangisi diğerine göre daha hoşgörülüdür? Şimdi kendi düğününde insanların içki servisi yapıp sapmamasının hoşgörü ile pek alakası yok , bunu buraya ne anlamda yazdığın da belli değil. Yani ne hoşgörüsüz adam canım bize içki servisi yapmadı diyebilirsin. Ama bunu oturup bak adam böyle yapmadı bunlar böyle işte diye kötülemeye çalışmak çok saçma ve komik oluyor. Sana orda yemek servisi de yapmayabilir , o da hoşgörürüslük ki düğünlerde içki servisi kıstas değildir. Sanki bizim kendi genel kültürümüzde düğünler içki servisi olmadan yapılmazmış gibi buraya bunu yazmana kusura bakma ama "oha" dedim. Benim fikrimi sorarsan da hayatta içki servisi yaptırmam , neden dersen yok günahtı münahtı ayağına değil , içkiyi ağzıyla içemeyen şahırların düğünde çok çirkin görüntüler verme sebebidir. Çok yaşadım böyle şeyler ve lanet olsun dedim , tam bir rezilliktir. İnsanın kendi düğününde böyle rezilliklere yer vermeyi önlemek istemesi de gayet doğaldır. Hayatında çok önemli tek günün içinde kötü hatıralar istemezsin çünkü.
Horizon Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Dinin gelişmesi , teknoloji ve modernleşme ile dine inanan insanların da yaşam biçimlerinin gelişmesi neden garip geliyor bunu çözemedim. İlla aşırı noktamı olması gerekiyor ? , ya şeriatçı ya din düşmanı gibi ? İşte arayı bulamayan zihniyetin , arayı bulmuşları anlayamaması şekil 1-A örnekteki gibidir. Üzerine bu kesim bu arayı bulamayanların uluslararası değerlere adapte olamadığı kadar adapte olunca bir hazımsızlıktır alıp başını gidiyor. "Çalış senin de olur." Kimse şunu bilmiyor mu ? burarada demogoji yapmadan konuşacak , saptırma yapmadan konuşacak hiç mi adam kalmadı yahu ? Din kul ile Allah arasındadır. Ben kimseye sen müslüman değilsin ya da müslümansın diyemem. O Allah' ın taktiridir. Başörtülü elinde içkiler vs. e günahsa onun günahı. Herşeyi dine uygun ama faiz serbest demiş , e bu da onun günahıdır. Sanki biri çıkıp yeni bir kitap yazıyor ve oraya içki günah değil faiz günah değil ama başını örtmek günah diyor. Yoo , kim yaparsa da yapsın , birilerine insanlara dikte edilmedikçe sanane insanların yaşam biçminden. Burada kim kime diyebilir , sen hergün onla bunla hayat kadınları ile yatıp kalkıyorsun , gece kuluplerine gidiyorsun. Sızacak kadar içkileri içiyorsun , bankaya koymuşsun milyarları faizlerini yiyorsun vs. gibi gibi. Bunu toplum karşısında bir yazar insanlara kötülemek için nasıl yazamaz ise , diğerini de yazamaz. Oraya buraya bu şekilde demogojik siyasi taraf olarak yazılan hiçbir yazı ve yazar ne tarafı desteklerse desteklerin tırnağımın ucu kadar değeri yok. Şahsiyetsiz insanlar.
Esh Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 bence "an ex por& kal vas flam" daha uygun bu ba$liga.
Horizon Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Başlık ile ilgili de yazıyim , unutmuşum. Bu tarz olaylar herzaman oldu herzaman vardı. Oturup bunu muhalefetin görevi olan ve her konuda haklı haksız muhalafet yapan partiler gibi , aaa işte hükümet onun yüzünden çoğaldı bunlar demek. Kendini kandırmaktan başka birşey değildir. Bu haberleri yapan gazetelerin açık görevini de burda herkes biliyor. Hertürlü karalama ihtimali olabilcek haberi siyasi iktidara genellemektir. Artık okadar abuk sabuk yalan yanlış haberi saptırarak bu şekilde vermeye başladılarki , insanlar inanmıyor veya takmıyor artık bunlara. Çünki normal insanların yaşadıkları gün içerisinde hiçbiyerde bu tarz olaylar nedense olmuyor. Orda burda kendiliğinden istisnai olan ya da "yaptırılan" olaylar toplum içinde yer etmiyor çünkü yok böyle bir genelleme veya bu olayların yaygınlığı gibi birşey. Orda ya biri para verip yaptıracak , ya da toplanıcak bikaç serseri pislik adam yapıcaklar. Sonra burda aha işte bakın siz bölesiniz dicekler. Kusura bakmayın o siz böylesiniz diyenlerin kendileri nekadar acizler ki ne kadar küçük düşmüşler ki artık böyle ucuz genellemelerle karalama yapıyorlar. Bi de burda oturup alın size münferit olay sinsilesi gibi yazanlara da hayret ediyorum. Bu tarz olayların sayısı herzaman böyle idi , ama gazeteler umursamıyordu böyle umursamak için dertleri yoktu , ne oldu da bazılarının çıkarlarına ters düşüldü , bu olayları takip edin , hastaneleri karış karış gezin türbanlı yakalayın. Hatta olmayan olaydan olay yaratın. Yapmaca zorlama , önceden yok şimdi var gibi yalan tezleri de atın çöpe.
Bleda2 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Lopeth said: eklemsizsiniz Hyr, yanlışsın. Omurgasızlar.
sg-1 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 sir said: ederler ederler merak etmeyin =) siz kapitalizmi de, demokrasiyi de doğru işletin, doğuya kaymaktansa batıya kaymayı bin kat tercih eder bu ülkenin insanları. hem aşı niçin yapılır? daha büyük bi hastalığa yakalanmıyalım diye. türkiye'de muhafazakar kesimin islamı yeniden yorumlaması ve modernleştirmesi elbette radikal islami terörün tırmandığı şu zamanlarda takdir edilecek batı tarafından. bu, dini kurallarla yönetileceğimiz anlamına gelmiyo, sadece gündelik yaşamda islamla modern yaşam arasında bir denge tutturulduğu ve diğer radikal islami ülkelerde olduğu gibi halk üzerinde bir baskının uygulanmadığı anlamına geliyo. ve batının da bunu takdir ettiği aşikar. yoksa "demokrasi götürelim" diye mazallah dalıverirlerdi zaten. ya da bizi iran, suudi arabistan gibi ülkelerle aynı kefeye koyarlardı. AB'ye üye olmayı siz "batı güdümünde olmak" olarak görüyosanız zaten tartışabileceğimiz ortak bi zemin bulmak mümkün değil. "içişlerimize karışıyolaaar" yaygarası da koparırsınız siz şimdi =) tabi bizim davarlara göre herşey görünüşte, aman tanrım ne çelişkili insanlar, elde şarap başta türban, olamaz, bunlar kesin şeriat istiyo!?! Elde şarap değil, kadehi, içinde meyve suyu var. Eğer siz de ılımlı islam denilen şeyin BOP kapsamında Türkiye'ye dayatıldığı gerçeğini göremiyorsanız o ortak zemin zaten sağlanmaz. "AB'ye hayır" mı demiş birileri ki bir anda AB düşmanı haline getirilmişiz?! AB'ye evet, ama herkes nasıl girmişse o şartlarda evet. Ekstra dayatmalara, kuklalaştırmaya hayır. Geçenlerde Fransa meclisinde bir yasa maddesi süratle kabul edildi, ne olduğunu bileniniz var mı? Bilmeyenler için hemen söyleyeyim: "Nüfusu toplam AB nüfusunun yüzde beşinden fazla olan bir aday ülkenin Topluluk'a katılabilmesi için o Fransa'da referandum düzenlenmesi gerekecek." Bu ne şimdi? Fransa'da referandumda hayır dediklerinde biz kıçımızı yırtsak giremeyeceğiz AB'ye veya milletin yarısını itlaf etmek gerekecek. Yani olay AB'ye almak değil zaten, olay kuklalaştırmak, alsalar da almasalar da oyuncakları yapmak, diledikleri gibi at oynatmak. Bunun da yolu halkın en hassas noktası dinden vurmak, halkı kullaştırmak. E tabi bunu radikallik seviyesinde değil, halkı isyan ettirecek kadar değil, kul köle seviyesinde tutmak. Misal yasalara recm cezası koymamak, ama zinayı suç saymak. Zina nerede suç, dinde. E bu da şeriatın ılımlı versiyonudur zaten.
Nefr Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 Mesaj tarihi: Haziran 3, 2008 sir said: nerde yaşam tarzına hükümet eliyle müdahale? yok bence de acikca, o konuda katiliyorum sana, ama zaten buralarda genelde tartisilan -tartisilandan kastim viktor fedaykin falan gibi tartisma ve cevabi okuma yetenegine sahip insanlarin mesajlari tabii; yoksa kuru kalabaligi kastetmiyorum- hukumetin acikca yarattigi baskidan cok, maalesef kontrol etmekte zorlandiklari tabanlarinin asiri cikislarina karsi yumusak tavirlari benim anladigim kadariyla benim rahatsizligim kendi adima akpnin seriat getirme cabasinda oldugunu dusunmem degil; bunu acikca reddedip tavir almaktan uzak olmasi. dolayisiyla iktidarda olmalarinin yarattigi bir yanlis izlenim oldugunu dusunuyorum ulke genelinde bundan 6 yil once kendi iclerine kapanik olan yobazlar, artik -hukumet yasalarla desteklemiyor olsa da- yavas yavas buralar komple bizim moduna giriyorlar, acikca tepki almadiklari icin de hiz kesmiyorlar. ayni sekilde 6 sene once kendi halinde yasayan ilimli kesimin bir kismi da bunlara yaranabilmek icin 6 sene oncesine gore cok daha yakin yobazliga. bu da bir kamplasma yaratiyor tabii; yakin tarhimizdeki sag - sol gruplasmasini gunumuzde akpci - laik diye yasiyoruz ayni nedenle akp iktidarinin zarari bu benim gozumde, yoksa tayyipin seriat getirmesinden, abdullahin 4. kariyi almasindan korkuyor degilim, boyle bir niyetleri olduguna inanmiyorum yonetimdeki kayda deger adamlarin. ha gercekten boyle bir noktaya gelinirse hangi yonde tavir alacaklarindan, kendi tabanlarindaki asiri uclara karsi tavir almayi basarip basaramayacaklarindan cok ciddi sekilde kuskuluyum ayri, ama aciktan veya gizli boyle bir hedefe yoneldiklerine pek ihtimal vermiyorum
Öne çıkan mesajlar