Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Kemal Atatürk"ün baş örtmek hakkındaki söyledikleri (tam sayfa!)

fightersfight

Son yazan: fightersfight
yeri: Konu Dışı

 Paylaş

Öne çıkan mesajlar

fightersfight Explorer

fightersfight

Mesaj tarihi:
Mesaj tarihi:
Kasaba ve şehirlerde yabancıların dikkati ençok örtünme şekli üzerinde toplanıyor. Buna bakanlar kadınlarımızın hiçbirşey görmediklerini sanıyor. Bununla beraber din gereği olan örtünme, kısaca belirtmek gerekirse, denebilir ki; kadınların sıkıntı çekmesine yol açmayacak ve adaba aykırı olmayacak şekilde basit olmalıdır. Örtünme şekli kadını hayatından, varlığından tecrit edecek bir şekilde olmamalıdır.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt,s. 87

yorum:türban adaba aykırı olmayacak bir şekilde basittir.ve kadını hayatından tecrit etmiyor,türbanla üniversitelere bile girmek isteyen kızlarımız mevcuttur.

[hr]
“Muhterem Hanımlar, düşmanlarımızı aldatan bu dış görüntü bilhassa kadınlarımızın şeklinden, giyim tarzından ve örtünme şeklinden kaynaklanıyor. Onların aldanmalarına yol açan diğer bir nokta da yabancılarla temas edebilecek mevkide bulunan kadınlarımızın tavır ve hareketlerinin millî tavır ve hareketlerimizin timsali olmayıp, belki Avrupa tavır ve hareketlerinin taklitçisi olarak görülmesidir. Filhakika, memleketimizin bazı yerlerinde, en ziyade büyük şehirlerinde giyim tarzımız, kıyafetimiz bizim olmaktan çıkmıştır. Şehirlerdeki kadınlarımızın giyim tarzı ve örtünmesinde iki şekil tecelli ediyor; ya ifrat, ya tefrit görülüyor. Yani ya ne olduğu bilinemiyen, çok kapalı, çok karanlık bir dış görünüm gösteren bir kıyafet, - veyahut Avrupanm en serbest balolarında bile dış kıyafet olarak arzedilemiyecek kadar açık bir giyim. Bunun her ikisi de şeriatın tavsiyesi, dinin emri haricindedir. Bizim dinimiz kadını o tefritten de, bu ifrattan da tenzih eder. 0 şekiller dinimizin muktezası değil, muhalifidir. Dinimizin tavsiye ettiği tesettür hem hayata, hem fazilete uygundur. Kadınlarımız şeriatın tavsiyesi, dinin emri mucibince örtünselerdi, ne o kadar kapanacaklar, ne o kadar açılacaklardı. Dînî örtünme, kadınlar için zorluk çıkarmayacak, kadınların toplum hayatında, ekonomik hayatta, çalışma hayatında ve ilim hayatında erkeklerle ortak çalışmalar yapmasına mani bulunmayacak bir normal şekildedir. Bu normal şekil, toplumumuzun ahlak ve terbiyesine aykırı değildir.”
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 11. Cilt, s. 149-151

YORUM:şeriatın tavsiyesi demek Atatürkün de dedigi gibi dinin emri demektir.dini örtünme kadınlar için zorluk çıkarmıycak diyor Atatürk.Evet türban bu yönden uygundur.türbanlı kadınlar üniversitelerde erkeklerle ortak çalışmalar yapabilmektedir.
"çok kapalı, çok karanlık bir dış görünüm gösteren bir kıyafet, - veyahut Avrupanm en serbest balolarında bile dış kıyafet olarak arzedilemiyecek kadar açık bir giyim."
diyor Atatürk.
Türban çok karanlık ve dış görünüm gösteren bir kıyafet degildir.Aksine renkli renkli takanlar vardır.Kızlarımız kot pantolonlarının üstüne bile takıyor.


[hr]
Daha selametle, daha dürüst olarak yürüyeceğimiz yol vardır. Büyük Türk kadınını mesaimizde müşterek kılmak, hayatımızı onunla birlikte yürütmek, Türk kadınını ilmi, ahlakî, içtimai, iktisadi hayatta erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve destekçisi yapmak yoludur. Eğer kadınlarımız dinin tavsiye ve emrettiği bir kıyafetle, faziletin icabettirdiği hareket tarzıyla içimizde bulunur; milletin ilim, sanat, içtimaiyat hareketlerine iştirak ederse bu hali, emin olunuz; milletin en mutaassıbı daha takdir etmekten geri duramaz. Bilakis o halin aleyhinde söylenecek sözlere karşı, belki onun müteşebbislerinden daha fazla savunucusu olur.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 11. Cilt, s. 149-151

YORUM:Kadınlarımız dinin tavsiyesi veya emrettigi bir kıyafetle (türban,başörtüsü,şapka,vs vs. içimizde bulunuyor.sosyal hayatta,dışarda,üniversitede içimizde bulunup ilim ögreniyorlar.
fakat hala bu forumdaki gençlerimiz buna karşıalr.dolayısıyla Atatürk ede karşılar.

[hr]
Gezilerim sırasında köylerde değil özellikle kasaba ve şehirlerde kadın arkadaşlarımızın yüzlerini ve gözlerini çok sıkı ve özenle kapatmakta olduklarını gördüm. Özellikle bu sıcak mevsimde bu durumun kendileri için mutlaka işkence ve ıstırap nedeni olduğunu tahmin ediyorum. Erkek arkadaşlar bu biraz bizim bencilliğimizin eseridir. Çok namuslu ve dikkatli olduğumuzun gereğidir. Fakat saygıdeğer arkadaşlar, kadınlarımız da, bizim gibi anlayışlı ve düşünceli insanlardır. Onlara ahlakla ilgili kutsal kavramları aşılamak, millî ahlakımızı anlatmak ve onların beynini ışıkla, temizlikle donatmak esası üzerinde bulunduktan sonra fazla bencilliğe gerek kalmaz. Onlar yüzlerini dünyaya göstersinler. Ve gözleriyle dünyayı dikkatle görebilsinler. Bunda korkulacak bir şey yoktur.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt, s. 211.

YORUM:Atatürk burda açıkça kara çarşaftan bahsetmektedir.Türban ile kadınlar gözlerini ve yüzlerini kapatmamakta,vücutlarını degişik yazlık/kışlık kumaşlarla örtmektedirler.

[hr]

*** “Bazı yerlerde kadınlar görüyorum ki başına bir bez veya bir peştemal veya buna benzer bir şeyler atarak yüzünü gözünü gizler ve yanından geçen erkeklere karşı ya arkasını çevirir veya yere oturarak yumulur. Bu tavrın anlamı ve işareti nedir? Baylar uygar bir millet anası, millet kızı bu garip şekle, bu vahşi duruma girer mi? Bu durum, milleti çok gülünç gösteren bir görüntüdür. Derhal düzeltilmesi gerekir.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt, s. 217

YORUM:türban takan kızlarımız yanindan geçen erkeklere karşı arkasını çevirmiyor,ve oturarak yumulmuyor.çarşı pazar gezmekteler.
*** “Bizim kadınlarımız, bazı yerlerde Avrupa kadınlarını bile gıptaya sevkedecek kadar ilerlemişlerdir ve eğer kadınlarımız yalnız bu yönü düşünür ve yalnız şıklıkta, zerafette Avrupa kadınlarını bile geçmeyi amaç kabul ederse kadınlık hayatında, dolayısıyla bütün milletin hayatında varmak istediğimiz mutlu inkilaba ulaşmakta kolaylık sağlayamayız.”


[hr]
“Kadınlık meselesinde dış görünüş ve kıyafet ikinci derecededir. Asıl mücadele alanı, kadınlarımız için görünüş ve kıyafette başarıdan daha çok, asıl başarılı olunması gereken alan ışıkla, kültürle, gerçek faziletle süslenmek ve donanmaktır. Ben saygıdeğer hanımlarımızın Avrupa kadınlarından daha aşağıda kalmayacak, tersine pek çok yönlerde onların üstüne çıkacak ışık ve kültürle donanacaklarına kesinlikle kuşku duymayan ve buna kesinlikle emin olanlardanım.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt, s. 151 - 153.

YORUM:
Kadınlık meselesinde dış görünüş ve kıyafet ikinci derecededir demiş Kemal Atatürk.Fakat ulusalcılarımız,bir bez parçası için türbanlı kızlarımızın egitim haklarını yasaklıyorlar.
Türbanlı kızlarımız üniversitelerde kültürle,gerçek faziletle süslemek istiyorlar fakat giysilerine karışılıyor.

[hr]


Evet Atatürk ün tüm yazısı böyle.Bu yazılar diger konudada oldugu halde "yazının sadece bir parçasını koymuşssun"
diyen moderator absolut e saygılarımı sunarım.

Bu konuyu lutfen kişisel tartışmaya döküp kahvehane azıyla hakaretlerle süslemeyin.
En azından Atatürk" e saygınız varsa dogru düzgün,bu demeçler hakkında tartışalım.
yok hala tartışıcak birşey yok diyenler Mein Kampf ı güne başlarken her sabah okusunlar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
fightersfight Explorer

fightersfight

Mesaj tarihi:
  • Konuyu açan
Mesaj tarihi:
Redeagle said:
Arkadaşlar rica ediyorum, şuna yem atmayın.
edit: İlgileneni azaldı diye Atatürk üzerinden laf çarpıtmaya çalışıyor. Sulamayın kurur gider.



fightersfight said:
Bu konuyu lutfen kişisel tartışmaya döküp kahvehane azıyla hakaretlerle süslemeyin.
En azından Atatürk" e saygınız varsa dogru düzgün,bu demeçler hakkında tartışalım.



canım niye göz göre göre yalan söylüyorsun?
Bu yazı nutukdan alınmadır.Kaynagıda yazıyor yukarda sayfası cildi.inanmazsan açıp kitabi bak.niye iftira atıyorsun?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
Masakari Grand Master

Masakari

Mesaj tarihi:
Mesaj tarihi:
fightersfight said:
Redeagle said:
Arkadaşlar rica ediyorum, şuna yem atmayın.
edit: İlgileneni azaldı diye Atatürk üzerinden laf çarpıtmaya çalışıyor. Sulamayın kurur gider.



fightersfight said:
Bu konuyu lutfen kişisel tartışmaya döküp kahvehane azıyla hakaretlerle süslemeyin.
En azından Atatürk" e saygınız varsa dogru düzgün,bu demeçler hakkında tartışalım.



canım niye göz göre göre yalan söylüyorsun?
Bu yazı nutukdan alınmadır.Kaynagıda yazıyor yukarda sayfası cildi.inanmazsan açıp kitabi bak.niye iftira atıyorsun?


hangi nutuk ici bosaltılıp kendı cıkarları dogrultusunda cevırı yapılan son verısyon mu?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
fightersfight Explorer

fightersfight

Mesaj tarihi:
  • Konuyu açan
Mesaj tarihi:
Masakari said:
fightersfight said:
Redeagle said:
Arkadaşlar rica ediyorum, şuna yem atmayın.
edit: İlgileneni azaldı diye Atatürk üzerinden laf çarpıtmaya çalışıyor. Sulamayın kurur gider.



fightersfight said:
Bu konuyu lutfen kişisel tartışmaya döküp kahvehane azıyla hakaretlerle süslemeyin.
En azından Atatürk" e saygınız varsa dogru düzgün,bu demeçler hakkında tartışalım.



canım niye göz göre göre yalan söylüyorsun?
Bu yazı nutukdan alınmadır.Kaynagıda yazıyor yukarda sayfası cildi.inanmazsan açıp kitabi bak.niye iftira atıyorsun?


hangi nutuk ici bosaltılıp kendı cıkarları dogrultusunda cevırı yapılan son verısyon mu?
hayır remzi kitabevindeki yada DnR daki herhangi bir versiyon.Aksini kanıtlamadıgın müddetçe lütfen çamur atma.

Varsa Bu Yazılar YALANDIR diyen,gelsin kanıtlasın,laf salatası yapmayın.

+ayrıca ne çevirisi ya arapçamı yazılmış nutuk hey allahım.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
fightersfight Explorer

fightersfight

Mesaj tarihi:
  • Konuyu açan
Mesaj tarihi:
f said:
Bu konuyu lutfen kişisel tartışmaya döküp kahvehane azıyla hakaretlerle süslemeyin.
En azından Atatürk" e saygınız varsa dogru düzgün,bu demeçler hakkında tartışalım.




f said:
Bu konuyu lutfen kişisel tartışmaya döküp kahvehane azıyla hakaretlerle süslemeyin.
En azından Atatürk" e saygınız varsa dogru düzgün,bu demeçler hakkında tartışalım.



kaç kere yazayım daha.bu mu saygınız?
Atatürkün söyledikleri hakkında fikriniz yoksa
DONT FEET THE TROLL.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
PhysX Experienced

PhysX

Mesaj tarihi:
Mesaj tarihi:
Kasaba ve şehirlerde yabancıların dikkati ençok örtünme şekli üzerinde toplanıyor. Buna bakanlar kadınlarımızın hiçbirşey görmediklerini sanıyor. Bununla beraber din gereği olan örtünme, kısaca belirtmek gerekirse, denebilir ki; kadınların sıkıntı çekmesine yol açmayacak ve adaba aykırı olmayacak şekilde basit olmalıdır. Örtünme şekli kadını hayatından, varlığından tecrit edecek bir şekilde olmamalıdır.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt,s. 87

fightersfight said:
yorum:türban adaba aykırı olmayacak bir şekilde basittir.ve kadını hayatından tecrit etmiyor,türbanla üniversitelere bile girmek isteyen kızlarımız mevcuttur.


cevap: din olarak örtün me sözcük öbeğini aklın türbanda olduğundan direk başını örtme olarak anlamışsın, din olarak örtünme sözü vücut içindir ve geneldir. Atatürk bu sözünde vücudun örtülmesi gereken ayıp yerlerinin örtülme şeklini kastetmiştir.


[hr]
“Muhterem Hanımlar, düşmanlarımızı aldatan bu dış görüntü bilhassa kadınlarımızın şeklinden, giyim tarzından ve örtünme şeklinden kaynaklanıyor. Onların aldanmalarına yol açan diğer bir nokta da yabancılarla temas edebilecek mevkide bulunan kadınlarımızın tavır ve hareketlerinin millî tavır ve hareketlerimizin timsali olmayıp, belki Avrupa tavır ve hareketlerinin taklitçisi olarak görülmesidir. Filhakika, memleketimizin bazı yerlerinde, en ziyade büyük şehirlerinde giyim tarzımız, kıyafetimiz bizim olmaktan çıkmıştır. Şehirlerdeki kadınlarımızın giyim tarzı ve örtünmesinde iki şekil tecelli ediyor; ya ifrat, ya tefrit görülüyor. Yani ya ne olduğu bilinemiyen, çok kapalı, çok karanlık bir dış görünüm gösteren bir kıyafet, - veyahut Avrupanm en serbest balolarında bile dış kıyafet olarak arzedilemiyecek kadar açık bir giyim. Bunun her ikisi de şeriatın tavsiyesi, dinin emri haricindedir. Bizim dinimiz kadını o tefritten de, bu ifrattan da tenzih eder. 0 şekiller dinimizin muktezası değil, muhalifidir. Dinimizin tavsiye ettiği tesettür hem hayata, hem fazilete uygundur. Kadınlarımız şeriatın tavsiyesi, dinin emri mucibince örtünselerdi, ne o kadar kapanacaklar, ne o kadar açılacaklardı. Dînî örtünme, kadınlar için zorluk çıkarmayacak, kadınların toplum hayatında, ekonomik hayatta, çalışma hayatında ve ilim hayatında erkeklerle ortak çalışmalar yapmasına mani bulunmayacak bir normal şekildedir. Bu normal şekil, toplumumuzun ahlak ve terbiyesine aykırı değildir.”
Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 11. Cilt, s. 149-151

fightersfight said:
YORUM:şeriatın tavsiyesi demek Atatürkün de dedigi gibi dinin emri demektir.dini örtünme kadınlar için zorluk çıkarmıycak diyor Atatürk.Evet türban bu yönden uygundur.türbanlı kadınlar üniversitelerde erkeklerle ortak çalışmalar yapabilmektedir.
"çok kapalı, çok karanlık bir dış görünüm gösteren bir kıyafet, - veyahut Avrupanm en serbest balolarında bile dış kıyafet olarak arzedilemiyecek kadar açık bir giyim."
diyor Atatürk.
Türban çok karanlık ve dış görünüm gösteren bir kıyafet degildir.Aksine renkli renkli takanlar vardır.Kızlarımız kot pantolonlarının üstüne bile takıyor.


TDK(türk dil kurumuna) göre şeriat: "kur'an'daki ayetlerden, peygamberin sözlerinden çıkarılan, dinî temellere dayanan müslümanlık kanunları, islâm hukuku." demektir. Bu şeriat irandaki şeriat ile karıştırılmamalıdır. İrandaki şeriat hiçbir kitaptan çıkarılamaz derecede "cani"dir. Buradaki sözü de üzgünüm yanlış anlamışsın. Bu yorumuna cevabım sana ilk yorumuna verdiğim ile aynı.

[hr]
Daha selametle, daha dürüst olarak yürüyeceğimiz yol vardır. Büyük Türk kadınını mesaimizde müşterek kılmak, hayatımızı onunla birlikte yürütmek, Türk kadınını ilmi, ahlakî, içtimai, iktisadi hayatta erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve destekçisi yapmak yoludur. Eğer kadınlarımız dinin tavsiye ve emrettiği bir kıyafetle, faziletin icabettirdiği hareket tarzıyla içimizde bulunur; milletin ilim, sanat, içtimaiyat hareketlerine iştirak ederse bu hali, emin olunuz; milletin en mutaassıbı daha takdir etmekten geri duramaz. Bilakis o halin aleyhinde söylenecek sözlere karşı, belki onun müteşebbislerinden daha fazla savunucusu olur.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 11. Cilt, s. 149-151

fightersfight said:
YORUM:Kadınlarımız dinin tavsiyesi veya emrettigi bir kıyafetle (türban,başörtüsü,şapka,vs vs. içimizde bulunuyor.sosyal hayatta,dışarda,üniversitede içimizde bulunup ilim ögreniyorlar.
fakat hala bu forumdaki gençlerimiz buna karşıalr.dolayısıyla Atatürk ede karşılar.


cevabım: senin o sosyal hayatta içimizde bulunup ilim öğreniyorlar dediğin sevgili kardeşlerimiz ne yazık ki anlamsız şekilde kişilere aynı hürmeti aynı hizmeti göstermiyorlar ve din ile devlet işlerinin ayrılması olan laikliğe karşılar ki atatürkün savunduğu kıyafet modern kıyafettir. ve modern kıyafette türban diye birşey? yoktur. O yüzden bu yorumu çarpıtmaya çalışmışsın. istersen o dönemin atatürkün bahsettiği kadın kıyafetlerini araştırabilirsin.

[hr]
Gezilerim sırasında köylerde değil özellikle kasaba ve şehirlerde kadın arkadaşlarımızın yüzlerini ve gözlerini çok sıkı ve özenle kapatmakta olduklarını gördüm. Özellikle bu sıcak mevsimde bu durumun kendileri için mutlaka işkence ve ıstırap nedeni olduğunu tahmin ediyorum. Erkek arkadaşlar bu biraz bizim bencilliğimizin eseridir. Çok namuslu ve dikkatli olduğumuzun gereğidir. Fakat saygıdeğer arkadaşlar, kadınlarımız da, bizim gibi anlayışlı ve düşünceli insanlardır. Onlara ahlakla ilgili kutsal kavramları aşılamak, millî ahlakımızı anlatmak ve onların beynini ışıkla, temizlikle donatmak esası üzerinde bulunduktan sonra fazla bencilliğe gerek kalmaz. Onlar yüzlerini dünyaya göstersinler. Ve gözleriyle dünyayı dikkatle görebilsinler. Bunda korkulacak bir şey yoktur.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt, s. 211.

fightersfight said:
YORUM:Atatürk burda açıkça kara çarşaftan bahsetmektedir.Türban ile kadınlar gözlerini ve yüzlerini kapatmamakta,vücutlarını degişik yazlık/kışlık kumaşlarla örtmektedirler.


cevap: Atatürk burada tüm cümlelerinde olduğu gibi gereksiz örtünmeyi erkeklerin bencilliğine bağlamıştır ve onlara sadece gerektiği biçimde örtünün gereksiz biçimde örtünmek sizi zora sokar demiştir. Yazlık /kışlık olması farketmez sonuçta gereksiz örtünmek anlamsızdır.

[hr]

*** “Bazı yerlerde kadınlar görüyorum ki başına bir bez veya bir peştemal veya buna benzer bir şeyler atarak yüzünü gözünü gizler ve yanından geçen erkeklere karşı ya arkasını çevirir veya yere oturarak yumulur. Bu tavrın anlamı ve işareti nedir? Baylar uygar bir millet anası, millet kızı bu garip şekle, bu vahşi duruma girer mi? Bu durum, milleti çok gülünç gösteren bir görüntüdür. Derhal düzeltilmesi gerekir.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt, s. 217

fightersfight said:
YORUM:türban takan kızlarımız yanindan geçen erkeklere karşı arkasını çevirmiyor,ve oturarak yumulmuyor.çarşı pazar gezmekteler.
*** “Bizim kadınlarımız, bazı yerlerde Avrupa kadınlarını bile gıptaya sevkedecek kadar ilerlemişlerdir ve eğer kadınlarımız yalnız bu yönü düşünür ve yalnız şıklıkta, zerafette Avrupa kadınlarını bile geçmeyi amaç kabul ederse kadınlık hayatında, dolayısıyla bütün milletin hayatında varmak istediğimiz mutlu inkilaba ulaşmakta kolaylık sağlayamayız.”


cevap: senin yorumunda ilerlemiş dediğin kadınlarımızın %60'ı evde oturuyor ve eğitimsiz. Türkiye bu sorunu aşmaya çalışırken sen Atatürkün gereksiz yerlerinizi örtmeyin dediği kadınlarımızın saçlarını örtmeye çalışmasını savunuyorsun. Yere oturup çökmüyor diye de şükrediyorsun. ilgiyle karşıladım

[hr]
“Kadınlık meselesinde dış görünüş ve kıyafet ikinci derecededir. Asıl mücadele alanı, kadınlarımız için görünüş ve kıyafette başarıdan daha çok, asıl başarılı olunması gereken alan ışıkla, kültürle, gerçek faziletle süslenmek ve donanmaktır. Ben saygıdeğer hanımlarımızın Avrupa kadınlarından daha aşağıda kalmayacak, tersine pek çok yönlerde onların üstüne çıkacak ışık ve kültürle donanacaklarına kesinlikle kuşku duymayan ve buna kesinlikle emin olanlardanım.”Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, II. Cilt, s. 151 - 153.

fightersfight said:
YORUM:
Kadınlık meselesinde dış görünüş ve kıyafet ikinci derecededir demiş Kemal Atatürk.Fakat ulusalcılarımız,bir bez parçası için türbanlı kızlarımızın egitim haklarını yasaklıyorlar.
Türbanlı kızlarımız üniversitelerde kültürle,gerçek faziletle süslemek istiyorlar fakat giysilerine karışılıyor.
[hr]


cevabı daha önceki mesajlarda gizli ama açıklayayım mustafa kemal her şeyden önce zihne önem vermiştir fakat onun zihnine uymayan bir örtünme biçimine sahip bir insan; kıyafetten ziyade atatürkün zihnine terstir.

Cevap verebileceğim ölçüde cevap vermeye çalıştım zihnimdekini yazıya tam dökemedim çünkü yazma kabiliyetim çok iyi değil..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
fightersfight Explorer

fightersfight

Mesaj tarihi:
  • Konuyu açan
Mesaj tarihi:
Physx said:
TDK(türk dil kurumuna) göre şeriat: "kur'an'daki ayetlerden, peygamberin sözlerinden çıkarılan, dinî temellere dayanan müslümanlık kanunları, islâm hukuku." demektir. Bu şeriat irandaki şeriat ile karıştırılmamalıdır. İrandaki şeriat hiçbir kitaptan çıkarılamaz derecede "cani"dir. Buradaki sözü de üzgünüm yanlış anlamışsın. Bu yorumuna cevabım sana ilk yorumuna verdiğim ile aynı.


hayır gayet senin dedigin gibi anladım fakat sen anlamak istememişsin.
Laiklik devlete mahsus bir olgudur.Bir insan kendi içinde şeriat yani islam hukukuna göre yaşayabilir.Devlet laik olmak zorundadır,birey islam kurallarına göre yaşayabilir devlet kurallarını ihlal etmedikçe.

Ayrıca Atatürk ün bahsettigi örtünme,Kıçın bedenin örtünmesi degil saçın örtünmesidir bunu gayet iyi biliyoruz.Zaten sokakta çıplak dolaşan yok ,ona örtünme degil giyinme denir.
Ayrıca örtünme genel olarak vücudu kapsar diyorsun,kafayıda vücudumuzdan sayarsak zaten senin dediginde öyle.


Ayrıca bu konudaki tek adam akıllı cevabı verdigin için saygılarımı sunuyorum :)

bir ayrıntı daha,
Atatürk tabiki türbanı desteklememiştir,türban takanların hakkını güvence altına almıştır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
PhysX Experienced

PhysX

Mesaj tarihi:
Mesaj tarihi:
fightersfight said:
Physx said:
TDK(türk dil kurumuna) göre şeriat: "kur'an'daki ayetlerden, peygamberin sözlerinden çıkarılan, dinî temellere dayanan müslümanlık kanunları, islâm hukuku." demektir. Bu şeriat irandaki şeriat ile karıştırılmamalıdır. İrandaki şeriat hiçbir kitaptan çıkarılamaz derecede "cani"dir. Buradaki sözü de üzgünüm yanlış anlamışsın. Bu yorumuna cevabım sana ilk yorumuna verdiğim ile aynı.


hayır gayet senin dedigin gibi anladım fakat sen anlamak istememişsin.
Laiklik devlete mahsus bir olgudur.Bir insan kendi içinde şeriat yani islam hukukuna göre yaşayabilir.Devlet laik olmak zorundadır,birey islam kurallarına göre yaşayabilir devlet kurallarını ihlal etmedikçe.

Ayrıca Atatürk ün bahsettigi örtünme,Kıçın bedenin örtünmesi degil saçın örtünmesidir bunu gayet iyi biliyoruz.Zaten sokakta çıplak dolaşan yok ,ona örtünme degil giyinme denir.


Ayrıca bu konudaki tek adam akıllı cevabı verdigin için saygılarımı sunuyorum Ç:)


Laiklik devlete mahsustur evet tıp okuyan türbanlı bir arkadaşımız mezun olunca doktor olmak isteyecektir doktor olunca devlet hastanesine girecektir(özel hastaneler kaldırılacaktı yeni kanun hazırlıyordı:)) bu durumda devletin laik olması zedelenecek ne yazık ki..

atatürkün örtünme dediği saçtır diyorsun.. bana o metinde saçı bırak baş bile bulamazsın.. Sen atatürkün saçı örtmeyi savunacağını düşünerek yanılmışsın bence :)

ayrıca ona örtünme de denir, örtünmek bir tarafın giysi ile kapatılmasıdır.

Sormak istediğin/itiraz ettiğin başka şey var mı?

fightersfight said:
bir ayrıntı daha,
Atatürk tabiki türbanı desteklememiştir,türban takanların hakkını güvence altına almıştır.


editine edit ile cevap veriyim. o devirde türban yoktu, olmayan birşey de güvence altına alınamaz :)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş
Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
 Paylaş
Konu listesine dön
×
×
  • Yeni Oluştur...