proggorp Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 sanat bi yalandır tabii ki.zaten var olan notaları belli bi sıraya ve ölçüye koyuyorsun o güzel oluyor sırasını değiştirirsen olmuyo.diğer sanat dalları da aynı şekilde... ama bu yalanı yaşamak çok muazzam bişey.ondan gereklidir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 herkes begenmedigi ver gerekli gormedigi seye sacma yasaklansin zaman kaybi desin! foruma emsaj atarak yerine koyamiyicagi zamani carcur eden insanciklardan baslayalim tartismaya acaba her sene ne kadar kaynak ve zaman internette luzumsuz lakirdilara harcaniyor? buyrun burdan yakin Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Chaotic said: istatistik bilimi vasıtasıyla olacak zaten ve eğer bitirebilirsek şubat ayı civarında konuyla ilgili raporumuzu da hazırlamış olacağız. al işe sana istatistik, 20 kişiyle konuştum 20si de fikrime destek vermedi diyebilirsin d: Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Estel_Anorien Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 20 Kasım 2005 tarihli bir karalamam.. Çoktan höst ulan ne diyorsun dengesiz denyo kıvamındaki serzenişleri ve bağırışları duyar gibiyim ama olsun varsın. Şiir boktur. Daha iyi birşey değildir. Bok; Sıçana kadar acı çektirir, sıçtıktan sonra keyif verir (kimisi üzerine bir sigara yakar), sifonu çektikten sonra gider... Şiir de böyledir. Yazana kadar adamın içini kanırtır, yazdıktan sonra heheyt be güzel yazmışım şeklinde bir sevinç ve beğeni yaratır (sıçanlar bu safhada bokun üzerine tüy dikebilirler) daha sonra ise bir defterin veya deviantartın bir köşesinde kaybolur gider. Bir de bu boku beğeniyorsunuz... Sanat dediğimiz şey ise kusmuktan ibarettir. İçi dolan, sıkılan, sıkışan, gerilen, duygularla yüklenen, söyleyecek sözü olan insan sanat yapar, içini döker. Midesinde birikmiş duygu kelebeklerini (ortaya çıkartır dememi bekliyorsunuz ama) KUSAR. Bu kusmuk ise sanat eseridir... İster müzik olsun ister resim ister yazı ister şiir. Sanatçının yaptığı kendi içindekini dışarı kusmaktan başka birşey değildir. Sanatçı dediğimiz insan aynen hasta biri gibi kustuktan sonra rahatlar. Bu rahatlama kimi zaman kendisine para olarak bile dönebilirken ortaya koyduğu kusmuk kimi başka insanlarda duygular uyandırır ve midelerini bulandırır. Kelebekler uçmaya başlar. Midesi bulanan sanatçı adayı ise ya gitar çalmaya başlar ya şiir yazmaya başlar ve bir şekilde yemiş olduğu bu kusmuğu kendi kusmuğuyla birlikte dışarı çıkartmak için sanat yapmaya çalışmaya başlar. Eğer kendini parmaklamayı becerirse sonunda o da kusar ve bu döngü tekrar başlar. O yüzden arkadaşlar rica ediyorum Kusmayın kendinizi tutun.. sonunda da patlayın e mi?! Ya da kusacaksanız da tuvalete kusun Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquatik Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Edebiyat, müzik, resim ve diğer tüm sanat dalları, saçma olsalar da olmasalar da yaşamın anlamıdırlar, okuduğunuz tek bir kitap, dinlediğiniz tek bir şarkı ya da gördüğünüz tek bir resmin( sanat eseri olanlarını kastediyorum ) duygularınızı, düşüncelerinizi, hatta tüm yaşamınızı ve yaşam felsefenizi etkileme gücü vardır.Sanat ya da sanatçılar olmasaydı dünya şimdikinden çok daha kötü bir yer olurdu.İyi ki varlar ve iyi ki dünyayı yaşanabilir, katlanılabilir bir hale getiriyorlar... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 arkadaşım sen bi kere konu başlığını yanlış seçmişin, onu gören saydıracak elbet. sanat dalları üzerine bir eleştiri diye açacaksın sonra da ben bu sanat üzerinden dönen trilyonlardan hoşlanmıyorum diye açıklayacaksın. daha bide tez yazıyorum diyosun cık cık cık d: Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
moonfall Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Chaotic'in görüşünü tam olarak öğrenmeden insanlar cidden saldırmış. Bence Chaotic'in yaptığı tek hata 3dk lık şarjla bişeyler anlatmaya çalışmak, tam olarak yazabilseydi daha sağlıklı karşılıklar alırdı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
trapt Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 katılıyorum..biraz sert olmuş.. kusura bakmasın Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Bu konulara ilgisi olmayana saçma gelebilir AMA onun ilgisini çekmiyor diye saçma olmaz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Müzik resim saçma değil ama herkese okutulması saçma. Bariz şekilde yeteneği ve ilgisi olmayan öğrencilerin zamanını çalmak bence. Yeteneği ve ilgisi olanlar okusun, öbürleri başka derse girsin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Phobos Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Sanat Tarihi 4. sınıf öğrencisi olarak okullardaki zoraki resim ve müzik derslerine bir derece karşıyım. Bu dersler ilköğretim döneminde verilmesi gerekir, böylece çocuğun bünyesinde bunlara yatkınlık varsa ailesi ya da kendisi tarafından ilerleyen dönemlerde ona göre bir yol çizebilir. Özellikle gelir düzeyi düşük olan ailelerin çocuklarını sanat kurslarına gönderemeyeceğini düşünürsek bu onlar için belki de tek şans olabilir. Ama iş lise ve üniversiteye geldiğinde ise bu derslere tamamen karşıyım. Lisedeyken herkes "ben doktor olcam, ben öğretmen olcam" edasıyla kendi kafasında ufak tefek düşünceler oluşturuyor ve 2. sınıftan itibaren ilgi duydukları alana yönelerek ona göre bir eğitim alıyorlar(Sözel-EA-Sayısal). Üniversite 1. sınıfta zorunlu seçmeli derslerimiz vardı bunlar arasında yine resim ve müzik bulunuyordu. Ben sanat tarihi okumak yerine iktisat okusaydım alacağım o derslerin gerçektende benim geleceğim için ne faydası olacak? Onun yerine bana üniversitede gittiğim bölüm ile alakalı birşeyler okutulması gerekir ki okul bittiğinde rahat bir şekilde ekmek paramı kazanabileyim, belirli bir refah düzeyine ulaşayım. O düzeye ulaştıktan sonra da zaten içimde yaratıcı bir ruh varsa otomatik olarak dışarıya çıkar zaten. İlk cümlede de belirttiğim gibi sanata karşı değilim, sadece okullarda belirli bir seviyeden sonra verilen ve zorunlu olan bu tarz derslere karşıyım. (Saldıracaksanız bu düşüncem için saldırın :P) Dipnot: 11 sene boyunca bir kez olsun flütten doğru düzgün bir ses çıkaramadım, gururluyum B)- Ama Allah için süper resim çizerdim :P Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 ona herkez karsi zaten secmesi zorunlu secmeli ders nedir ya anca turkiyede var iste secmeli ders sistemi guzelde okullarin imkanalri dar oldugundan ogretmen olmuyor 5-6 secmeli ders avrsa maksimum 2 si okutulabiliyor (ki bu muzik resimdir banko) ha bizim okulda rahatti ya muzik seciyordun ya resim resim sectim allahin kirosu kazara resimci olmus bir adam giriyordu ayda 8 dersi avrsa 1 inde ders yapar geri kalan 7 de serbest birakirdi milelt bu yuzden resim abanirdi muzikci ders yapiyor diye Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
-Dark_Angel- Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Asıl bilim yerine yapılan tüm yatırımlar sanata yapılsa insanlar bilinçsizce bilim kullanmaktansa biraz düşünebilse sanatla duyguya insanlığa itilen insanlarla Dünya çok daha güzel bi yer olur.Hala bilimin getirdiği şeylerin "teknoloji"nin dünyayı daha iyi yaptığına inanan varmı ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ShadowFury Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Bu derslerin olması saçma değil. Hatta mantıklı(ilköğretim+lise 1 için konuşuyorum) Bu dersleri severmiydim? Kesinlikle hayır. Resimde yeteneğim yoktu, müzikte de hocamız kompleksliydi bi halt öğrenmez, onun saçmalıklarını dinlerdik, öyle geçer giderdi. Bence bu tip dersler(resim,müzik, hatta ek olarak beden eğitimi falan) 1)Yetenek kapsamına alınmalı. Yani müzik yeteneği olmayan çocuğa ille de blok flüt çalıcaksın ulan diye dayatmak saçmalık. Aynı şekilde resim yeteneği olmayana model burda, çiz ulan demek te aynı, fiziksel kuvveti olmayana takla at diye diretmek ya da okul bahçesi etrafında 5 tur attırmak ta aynı. 2)Bu derslerin hakkının verilmesi lazım. Yani adam gibi öğretmen tutulsa, eğitimi doğru düzgün verilse gayet süper olurdu bence. Müziği blok flütle kısıtlamak gibi bi saçmalık ta olmazdı heralde. Aynısı diğer şeyler için de geçerli tabi. 3)Zorlama yöntemiyle dayatılmamalı, sevdirilmeye çalışılmalı. Yani not zoruyla çocukları buna itmek, yeteneği olmayanı dersten nefret ettiricek kadar zorlamak falan filan. Kısacası: Bence sorun derslerde değil, sistemin işleyişinde. Uygun bir yöntemle bu dersler son derece işlevsel hale gelebilir, hakettikleri önem verilebilir. Tabi bu sistemle zor biraz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bleda Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 sir said: wtf? yeteneksiz bir arkadaşımızın serzenişi midir bu yoksa? insan yaratıcı bir varlıktır. öğrendikleriyle bişeyler yapmak ister. sanat bir dürtüdür, bir ihtiyaçtır, alışkanlıktır. ne engellenmesi, insanlar daha çok yönlendirilmeli bence sanata. sir, kimi görüşlerini çok yanlış buluyorumda bu konuda sana tek diyebilecegim şey şu olur: "I kneel before you." Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ardeth Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 -Dark_Angel- said: Hala bilimin getirdiği şeylerin "teknoloji"nin dünyayı daha iyi yaptığına inanan varmı ? Bilim adamlarını başkalarıyla karıştırmışın sen bir çok bilim adamının asıl amacı sadece doğadaki fenomenleri açıklamaktır yani antik çağda ortaya çıkan "natural philosophy"den farkı yoktur hatta fiziğin ilk adı "natural philosophy"dir. Ortaya çıkan bilgileri ise başkalarının kullanıp teknoloji haline getirilmesi tamamen başka insanların işidir, bilim adamların amacı teknoloji yapmak değil doğayı açıklamaktır (tabi doğa bilimcilerinin, matematikçilerin amacı ne bilmiyorum :p). Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Baggio Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 18, 2007 ShadowFury said: 1)Yetenek kapsamına alınmalı. Yani müzik yeteneği olmayan çocuğa ille de blok flüt çalıcaksın ulan diye dayatmak saçmalık. Aynı şekilde resim yeteneği olmayana model burda, çiz ulan demek te aynı, fiziksel kuvveti olmayana takla at diye diretmek ya da okul bahçesi etrafında 5 tur attırmak ta aynı. Kimse fiziksel yetersizligi olan birine canini cikaracak seyler yaptirmaz. Muzigin de en azindan temelleri atilmali ki, o yasta pek bilincli olmayan birey ilerde buyuyup muzige merak salarsa "nota ne lan, diyez de nesi" demesin, resim de benzer sekilde. Zaten bu derslerin hocalari da (kompleksli istisnalar olabilir) resmin/muzigin/turnikenin kalitesine degil, ne kadar ozen gosterdigine bakar not verirken. Onlari yetenek kapsamina almak oralardan gecmis, belli bir olgunluga erismis bizlere mantikli gorunebilir de, o yasta "muzige resme yetenegin var mi evladim, yoksa hic derse girmeye kasma cik bahcede top oyna" deseler yuzde kacimiz o derse girerdi sence? :p Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar