Brigand Mesaj tarihi: Nisan 28, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 28, 2007 1) Cumhurbaşkanı'nı halk seçmemeli. Türkiye'de halkımız genel olarak bilinçsiz, eğitimsiz. Bu akp'yi de başa halk getirdi, çok çabuk kanabiliyorlar. Halkın seçeceği bizi daha ileriye götüremez. Biz şu andaki halkımıza yaraşır bir Cumhurbaşkanı değil, Türkiye'yi ileri götürecek ve torunlarımızı çocuklarımı çok daha çağdaş, bilim ilim ve mantık çerçeveleri içinde yetiştirebilecek bir ülke için Cumhurbaşkanı istiyoruz. Eğer halk seçerse, mesela tayyibi şu anda cumhurbaşkanı seçmişti halk, ordu buna çok zor müdahele eder. Halk sen şunu seçtin ama ben bunu istemiyorum demesi orduyu çok zor durumda bırakır. 2) Siyaset, başkbakan olmak, milletvekili olmak bir ülkeyi temsil etmek anlamına gelmez. Ülkede tek karar vermek anlamına gelmez. Bu nedenle şu ana kadar tayyib ve saz arkadaşlarının koltukları sıcak duruyor ise, ordu demokrasiye önem verdiği içindir. Çünkü zaten Ahmet Necdet Sezer gibi bir Cumhurbaşkanımız var iken askerimizin de çi rahattı. Ama artık o gittikten sonra Türkiye'deki bazı değerlerin kaybolmamasını sağlayacak hiçkimse kalmıyor ki bu nedenle asker cumhurbaşkanını laik, Atatürkçü birisi olarak seçmek istiyor. 1. maddede dediğim gibi, şu anki Türkiye kimi hakediyor? Kimi istiyor? soruları ile Çankaya Köşkü verilmez. Bizim çocuklarımız torunlarımız neyi haketmeli ile Çankaya köşkü verilir... 3) Akp'yi seçen insanlar umudunu kaybetmiş, hayattan birşey beklemeyen, insanlık için bir katkısı olmayanlar... Yani Türkiye'nin çoğunluğudur. Bunun nedeni ise yoksulluktur. Halk yoksullaştıkça çareyi dinde, allahta arar. tayyib ve saz arkadaşları halkı yoksullaştırdıkça din duyguları ile daha da çok sömürüyorlar. 4) Türkiye çağdaş bir ülkedir, ve islam çağdaşlık ile çatışmaktadır. Bir din bile olsa (dinlere pek inanmam), islam günümüz çağdaş dünyasına ayak uyduramamış bir dindir bence. Dünyadaki islam devletlerini görüyorsunuz işte... 5) Tayyib ve saz arkadaşları Atatürk düşmanıdır. Atatürk ilkelerine karşıdırlar, Atatürk'ün yaptığı devrimlere karşıdırlar. 6) http://www.cumhuriyetinizesahipcikin.com/recep-tayyip-erdogan/ Bu siteyi gezin güzelce. 7) Onların o seyrek bıyıklarına uyuz oluyom. [spo]sarışın kadınların şeylerinde kıllara benziyor.[/spo] NOT: horacegoesskiing oraya buraya imza atarım deme. Anca parmak basarsınız siz ve sizin düşüncenizdeki insanlar. Türk Silahlı Kuvvetleri olmasa adamlar Türkiye Birleşmiş İslam Emirlikleri haline getirecekler. Türbansız sokaklara kadınlar çıkamayacak. Küpe takan erkekleri linç edecekler. Oruç tutmayanları taşlayacaklar. Kuran Kursuna gitmeyenleri dışlayacaklar. Okullardan fen bilimleri derslerini kaldıracaklar. Din dersleri belki de 4-6 saate çıkacak. Biliyor musun İzmir'de Milli Eğitim Müdürlüğünden okullara Fen Öğretmenlerine "Darwin teorisi hakkında görüşlerinizi yazınız" faksı geldi. Darwin teorisi belki bilmezsin ama günümüzdeki evrim teorisidir, charles darwin tarafından 1859'da insanlık halkına sunulmuştur. Ama tayyib ve saz arkadaşlarına göre insanı allah yarattı, başka güç yok, yağmur yağıyor allah yağdırıyor, insanlar ölüyor azrail can alıyor... Sen dediğim gibi mümkünse imza atma, parmak bas... [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 01:41 tarihinde, Brigand tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Vodan Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Buyur sizin içinizden olan Ahmet Hakan muhtıra gecesinde televizyondan yaptığı yorumları bugünkü köşesinde teyid ediyor. İyi bir özeleştiri olarak görülebilecek, bize hasan celal güzel'in falan yazısını dayatanlara (kendi içlerinden biri tarafından kaleme alınmış) verilebilecek en iyi cevaptır. said: Darbeci mi oldum? BİR gece ansızın "muhtıra" geldi. Ve ben değerlendirme yapmaya başladım. Dedim ki: Keşke Bülent Arınç, Milli Görüş kökeninin etkisiyle dayatma yapmasaydı... Keşke iktidar, uzlaşmacı davransaydı... Keşke Vecdi Gönül aday gösterilseydi... Keşke Erdoğan, Baykal'a gitseydi... Keşke Meclis'te yapılan çocukça oyunlara başvurulmasaydı... Keşke muhalefet partilerinin Meclis'e gelmesini sağlayacak bir politika izlenseydi... Ben "Keşke" dedikçe... Yani ben bu cümleleri sıraladıkça... "Eski dostlar", bütün tepkilerini bana yöneltmesin mi? Diyorlar ki: "Vay! Biz seni böyle bilmezdik Ahmet Hakan! Sen de mi darbeci oldun? Muhtırayı mı meşrulaştırıyorsun?" * * * Hayır kardeşim! "Muhtıra"yı meşrulaştırıyor falan değilim. İsterseniz bir kez daha gür sesle haykırayım: Her makul ve normal insan gibi ben de "muhtıra"ya karşıyım! Ama unutmayın ki: "Darbe" ya da "muhtıra" devreye girdiğinde sözün gücü biter. Bu nedenle... Sözün gücünün geçerli olduğu dönemde, "sözünün gücü olanlar" ne yapmıştır meselesi önemlidir. "Muhtıra karşıtıyız" diye bu meseleyi gündeme getiremeyecek miyiz? Ne yani? Sivil siyaset sorumlu davranmayacak, iktidarıyla muhalefetiyle ülkeyi darboğaza sokacak, oluşan zemin üzerine "muhtıra" gelecek... Ve bize de sadece ve sadece "Muhtıraya karşıyız" demek mi düşecek? "Muhtıraya karşıyız" diyeceğiz ve ötesini söyleyemeyecek miyiz? * * * Ben ötesini de söylerim arkadaş! Mesela şunu söylerim: Tamam, Abdullah Gül'ü seviyor, beğeniyorduk. Mutedil kişiliğinden, mütebbessim halinden memnunduk. Ancak... Tayyip Erdoğan da gulyabani değildi ki. Ona neden itiraz ediliyorsa Gül'e de aynı noktadan itiraz edileceği fark edilmeliydi. Mesela şunu söylerim: "Cumhurbaşkanı / Başbakan / Meclis Başkanı"nın, aynı siyasi sembollere ve çizgiye sahip kişilerden oluşması, Türkiye'nin gerçek fotoğrafını yansıtmayacaktı. Bu duruma dikkat edilmeliydi. Mesela şunu söylerim: Hem "367 şart değil" deyip hem de "367"yi bulmak için çocukça oyunlar çevrilmemeliydi. "Dediğim oldu" havasına giren Bülent Arınç'ın, "Ben ne yaman bir siyasetçiyim" gösterisine razı olunmamalıydı. Mesela şunu söylerim: CHP uzlaşma diyerek "İlle de bizim dediğimiz olacak... Olmazsa bizim güvendiğimiz dağlar var" tutumunu almamalıydı. "Uzlaşma" deyip Başbakan'a meydan savaşı açmamalıydı. İktidar da "Diretelim, yoksa taviz vermiş oluruz" tavrına girmemeliydi. Mesela şunu söylerim: İktidar 4.5 yıllık süreç içerisinde "merkez sağ" bir parti olmak ile "eski günlerine arada selam çakan" bir parti arasında gidip gelmemeliydi. Kuşkuyu ve korkuyu beslemek yerine umudu ve güveni tazelemeliydi. Kısacası demem o ki: Hem "muhtıra" eleştirisi yapmak, hem de ülkeyi darboğaza götürenlerin sorumluluğunu hatırlatmak meşru ve mümkündür. İlk kez... BU zamana kadar iktidarlar, askerden gelen açıklamalar karşısında "Adres biz değiliz" ya da olayı anlamazlıktan gelip, "Askerimizle aynı görüşteyiz" falan türünden açıklamalar yapardı. İLK KEZ... Bu hükümet farklı davranarak, "Evet, adres biziz" demiş ve ardından da net tavrını koymuştur. Hem de sorumlu davranarak. Yani "diklenmeden" ama "dik durarak". Bu önemlidir. * * * Bu zamana kadar muhalefet, askerden gelen açıklamalar karşısında "Yaşasın! İktidara muhtıra verildi" falan diyerek mutlu ve mesut olurdu. Askerin muhtırasını iktidarı sıkıştırmanın aracı olarak kullanırdı. Bazı CHP sözcülerinin ilk etapta yaptıkları açıklamaları bir tarafa bırakırsak... İLK KEZ... CHP Lideri Baykal'dan DYP Lideri Ağar'a, ANAVATAN Lideri Mumcu'ya kadar muhalefet, farklı davranmış ve "Demokrasi zorlanmamalı" demiştir. Yani "muhtıra"yı kullanmaya kalkışmamıştır. Bu da önemlidir. Ahmet Hakan Sadece bold yaptığım kısımda saçmalamış olduğunu düşünüyorum ve katılmıyorum. Bunun dışında yüksek bi antipati duyduğum bu yazarın yazısının geri kalanına bende imzamı atıyorum lol Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yeahh1986 Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 demokraside halk ne isterse o olur. halk bunu istiyorsa o olur. o zaman aydın kesim ya yurtdışına gider yada kalır savaşır. ama siz hükümete meydan okursanız ona oy verenlere de meydan okumuş sayılırsınız. demek istediğim ordunun uğraştığı keşke sadece hükümet olabilseydi. ama hükümet yandaşlarını da unutmamak lazım. kuruluş zamanında utanmadan Atatürk'ü bile yargılayabilen cahil halkı. [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 04:32 tarihinde, yeahh1986 tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Vodan Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 arada bi edit olmuş bizim mesaj boşa çıkmış bizde kaldıralım [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 05:20 tarihinde, Vodan tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yeahh1986 Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 %34 lük bütünleşme > %66 lık bütünleşmeme. bkz şekil a günümüz ülkesi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Vodan Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 İş hükümet vs ordu olayına dönerse geri kafalılar %34'ü bile rüyalarında görürler. [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 05:19 tarihinde, Vodan tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nedanko Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Ben bu muhtira'yi hic bir sekilde desteklemiyorum, bu bir donemdir ve bunlar Turk siyasetine deneyim olacaktir, hep boyle, bu tip bir surecten gecerken birileri hayt hoyt dedigi icin bu durumdayiz. Boyle gidersede 100 yil sonra ayni noktada kalacagiz. Hic bir sekilde desteklemiyorum bu aciklamayi, Turk siyaset tarihine dusmus baska bir kara leke. AKP yi de kutluyorum, mirin kirin etmedi, direkt ustune aldi, geri adim atmadi, orduya yerini gosterdi, bunun demokrasi ve hukuk icinde cozulecegini soyledi. (Eh bu tip aciklamalarda moda oldu bende uyayim, bosu bosuna refleks yapmayin. Ne AKP sempatizaniyim, ne ordu dusmaniyim, goruslerimi genele oturtmayin) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fistan Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 geri adım atmadı demişsinde, kedi gibiler. böle elinde balık vardır vermeyeceksindir kediye ama kedi yaklaşırda yaklaşır, hatta kedide balıgı alamayacagını bilir, pist dersin 25 metre kaçar. çok yaklaşırsa geri adım atmadan "pist" diyverir "yerini bilen ordu!" Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nedanko Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Olay kimin guclu kimin gucsuz oldugu degil. Sen olayi yanlis anlamissin.. Askerin isi siyaset yapmak degildir, o zaman diktatorlukden ne farki kalir ki? Sence bu durum Ataturk'un hedeflerine ideallerine cok mu uyuyor? Askerin yeri ulkeyi korumaktir, inandigi degerlerde olabilir ama hic bir zaman siyasete karisamaz, demokrasilerde bunun kesinlikle yeri yoktur. O tutulan balikda Turk milleti galiba, cunku hafizamiz cok zayif, bu kadar hayt hoyt oldu halen oluyor, yani bunun bir surec oldugunun farkinda olmali insanlar, bu sureci tam sindiricekken disardan bir tepki herseyi allak bullak ediyor, yine basa sariyor. Simdi ordu bu durumu duzeltse 10 yil sonra sag sol olayi, yine ordu darbe yapti, 20 yil sonra yine din olayi yine ordu bilmene yapti, muz cumhuriyetinden ne farkimiz kalir ki o zaman? Simdi anayasa mahkemesi ne karar verirse versin hic bir anlami olmayacak, tamamen bunun golgesinde kalacak. Nerede kaldi yarginin bagimsizliga olan guven? Ya cignemeden yutmak isteriz, yada cigneyip yutarken sirtimiza vurulur cikaririz tekrar cigneriz. Bunun bir sonu olmali. [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 05:16 tarihinde, nedanko tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yeahh1986 Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 her çözümün temelinde halk vardır arkadaşlar. insanlar bugün teror lehine bağırabiliyorsa, uzun yıllardır doğru düzgün siyasetçi çıkaramıyorsa. bugün her türlü sistem bozuksa. bunun nedeni idealler değil bencilliktir, koyun gibi güdülmektir. günümüzde vatanını gerçekten seven. ekmek parası dışında ülke için düşünen çalışan kaç insan kalmıştır. bunu düşünmek lazım. bugün darbe olur 30 yıl sonra yine aynısı olur. siz fikirleri değişteremedikçe hiçbirşey olmaz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 bir link vermek istiyorum ben, üzülerek okudum, hak da verdim ekşi sözlükten yarın meydana gideceksiniz, gidin. gidin, ve umuyorum ki bir düşüncelilik sergilenirse, söylenecek, ordu karşıtı sözlerinizi de haykırın. işi insanı sayı olarak görmek olan ordunun, sizin yerinize karar vermesine karşı çıkın. artık ülkenizi seviyorsanız, yeniçeri ocağına karşı çıkın, bunu istemezük e karşı çıkın, iki adım ileri bir adım geriye karşı çıkın. kürdüyle, ermenisiyle, müslümanıyla, ateistiyle, herkesin zenci, herkesin türk olduğu gün, bizim aydınlık günümüzdür. sonumuzu görebildiğimiz, kendimize ait, artık en azından 5 yıllık bir politika hazırlama ihtimalimiz olan gündür. ordunun, biz olduğunu düşünmeyin, aranızda gitmeyenler, görmeyenler vardır, ordu biz değildir. muhtıra veren, darbe yapacak olan ordu biz değildir. o ordunun git dediği, vur dediği, öl dediği bizdir. kürdistanla korkutulduk, köylülere bok yedirdik, şeriatla korkutulduk, komunizmle korkutulduk, ülke olarak bunlarla korkutulduk, ne oldu? şimdi gerçek kürdistan tehlikesi dibimizde olmasına rağmen ne oluyor. tehlike ne? tehlikenin gerçekten farkında mıyız? çok güçlü türkiye ordusu, amenna güçlü olsun düşmanımız çok, ama bu ordu kurtuluş savaşından beri, üç kuruş parayla satıldığı hariç, kendinden başka kimseyi vurmadı. gençler tarihinizi okuyun, ne durumda olduğunuzu bilin. ve sesinizi siz çıkarın. [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 06:14 tarihinde, horacegoesskiing tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Daesu Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 tamamda ordunun politikaya karışmasının sebebi apolitik gençler degilmidir zaten ? şimdi hiçbirşey yapmayan bir 80sonrası kuşak ortada, bunlar yapmayınca otomatikman ordu bişey yapmak zorunda ben o yüzden orduya haksızsın diyemiyorum. gelgörki halkta son dönem sesini duyuruyor ankarada toplanıldı bugun ögleden sonra istanbulda toplanılacak, işin kötüsü halkı görmezden gelen bir siyasi oluşum başımızda bu noktada ordunun söz sahibi olmasınıda gene dogal karşılıyorum, halk birşey söylüyor tepemizdekiler tınlamıyor gidip meclise molotov salladıgımız zamanmı ordu girsin araya ? halk mı ayaklansın not:sözlük linki gözden kaçmış bakıyorum [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 06:43 tarihinde, Daesu tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nedanko Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Gencligin apolitize olma sebebide zaten ordu degil mi? Evren darbesi degil mi? Bu bir surectir, en mantikli olan bu sureci ne kadar az zarar ne kadar cok deneyimle atlatacagimizin cozumunu aramak, yangina korukle gitmek degil. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Daesu Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 evren insan degilki adam gibi bir çözümü sunacak olan siyasiler oturdu onların adam gibi bir uzlaşmaya varmasını bekliyor herkez heyhat herşey aynen devam ederde ordu masaya elini koyarsa ben orduya degil yönetime ve bu millete kızgın ve kırgın olurum. [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 06:59 tarihinde, Daesu tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Soulless Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Nedanko koru korune bazi ideallere bagli olanlara guvenerek o ideallerin arkasina gizlenip hemde dibini kaziyor yobazlar.Sinsi hainligin onde gideni. Senin zihniyetin kendi ayaklari ustunde duracak egitimde bir halk oldugu zaman ise yarar , su haliyle teoriyi savunacagim derken pratikte olanlara seyirci kalirsin. Ordu karismasin tamam , kim karisacak ? Senmi dur diyeceksin ? Hayir kendi kendine aglanacak herkes , serefsizler beyin yikamayla , cahil halkin dinini somurerek 1/4 in oyunu toplayacaklar sonrada butun devlet kademelerine sizacaklar , kadrolasacaklar halkin tamamini sindirmeye calisacaklar.Hayir! Horace gibi heriflerin bu ulkenin ustundeki keneler oldugunu dusunuyorum. Kanini emiyorlar Turkiye'nin. Dinlerini kendi kendilerine yasama ozgurluklerine karisanmi var ? Ama hayir , yetmiyor.Geri kalan halkinda bogazindan asagi itecekler zorla kendi pisliklerini.Aman demokrasi elden gidiyor diye sizlanmasini biliyorsunuz , neredesiniz papazlar , ermeniler , yargitay uyeleri , incil basan misyonerler domuz bagiyla baglanip kesilirken. Bu hayvanlar nereden cesaret buluyor? Nereden cesaret buluyor bunlarda laik duzeni degistirmek istediklerini yuzsuz bir sekilde soyleyebiliyorlar.Icki icilen yerleri sehir disina tasimaya calisiyorlar.23 Nisan kutlamalarinda ataturk resimlerini indirip yerine kuran okuma sacmaligi yerlestirmeye calisiyorlar? Nereden buluyorlar cesaretide zina yasasi getirmeye calisiyorlar? Kim oluyorlarda cumhuriyetin sonu geldi diyen adami butun ulusu temsil eden makama oldu bitti cikarmaya calisiyorlar. Bu heriflerin niyeti hukumete gelmek , basbakan , meclis baskani , milletvekili gorevleri yapmak degil sadece.Rejimi degistirmek istiyorlar.Orduyu ve Atamizi yeterince yipratabilirlerse , halki sindirip daha neler yaparlar. Bunlara hayir diyemezken kimse , cikip onlerinde duran orduya laf soylemesini bilen korkak ve ikiyuzludur. Demokrasiyi ve halkin 1/4 unun oylarini kullanarak dinsel zehirlerini butun millete ve laik duzene bulastiranlar asil o demokrasinin dusmanidir. Burnunun dibinden oteyi goremeyenler veya niyeti zaten kotu olanlar anlamazmis gibi konusuyor bunu sadece. Horace sanada 2 cift lafim var.Ince biyiklariniz , sikmabaslariniz ve seriat ozentiniz bu halkin cogunu tiksindiriyor.Kanlimi gelecegiz kansizmi diyen itlere kapak olsun.Darbelimi gideceksiniz , darbesizmi !!! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fedaykin Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Evet ordu bir gece ansızın gelebiliriz dedi Evet bu bir postmodern darbedir Evet bunun yaşanmaması çok daha iyi olurdu Ama hayır bunun sebebi ordu değildir Evet bunun sebebi AKP'nin ben yaptım oldu demesidir Evet bunun sebebi AKP'nin "kanlı mı geleceğiz kansız mı" diyenlerin mirasçıları olmalarıdır Evet bunun sebebi AKP'nin başındaki adamın "camiler süngümüz" demesidir Evet AKP'nin süngüsü bize gireceğine bizim süngümüz onlara girmelidir Hayır bunun en güzel yolu ordunun süngüsünü sokması değildir Evet bunun en güzel yolu bizlerin sürekli meydanlarda bunu haykırmamız ve önlerine set çekmemizdir Hayır tanklar daha yürümemiştir ama şeriatçılar yollarında yürümeye devam eder ve biz sessiz kalırsak yürümesi gerekebilir Ve evet şeriatçı diktanın gelmesinin önündeki her türlü güce hep destek tam destek Düşmanını tanı, seni güzel sözlerle kandırmasına izin verme. Sana karşı kullandığı bu güzel sözler bir gün gelecek artık işlerine gelmediğinde senin için işlemeyecek. Yan yana o sözleri söylediğin insanlar sana islami demokrasi adı altında her türlü anti-demokratik uygulamayı reva görecekler. Düşmanını tanı, silkin ve ayağa kalk Evet tehlikenin farkındayız ve bugün meydanlardayız. Yarın çok geç olmadan [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 09:02 tarihinde, fedaykin tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Netcafe Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 genel kurmay ne yapsa haklidir..orduya laf yok.. Bu Ülkede Gercekten Atatürkcülügü Anlamis Atatürkün Yolundan Giden Ona Sadik Kalan Ve Onun Laiklik İnancina Sahip Cikip Onun Ilke Ve Inkilaplarina Yurekten Bagli Ve Bu Ilke Ve Inkilaplari Sonuna Kadar Inanip Onlari Her Ne Pahasina Olursa Olsun Koruyacak Bir Kurum Var Oda Türk Silahli Kuvvetleridir...Ve Bu Asla Degismeyecektir.O Yuzden TSK Ne Yapsa Yeridir Ve Haklidir. Bu Bildiride Bence CUK Oturdu Yerine.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Valla ortada sorun olduğu kesin ama bunun suçunu tek başına akp ye atmak sandık sonrası gene aynı işlerle uğraşmaktan kurtarmaz bizi. En nihayetinde cumhurbaşkanını nasıl seçeceğini bilmeyen bir devletin vatandaşlarıyız. Demek ki sistem dibe vurmuş. Görüyorum ki, "Vay asker nasıl koydu çocuğu" ya da "hükümet nasıl altında kalmadı ama" diye gündem belirliyoruz hala. Tayyip ben demokratım dedi sandıktan kaçtı, gerilimde payı var. Madem sandıkta kendinden eminsin, hadi seçim diyeceksin sonraki mecliste kaç milletvekilin varsa onla cumhurbaşkanını seçmeye razı olacaksın. Yalan konuştun Tayyip, siyaseten güç kazanmak adına. Baykal'ın ne olduğunu zaten ben bilmiyorum. 89 senesinde Erbakan cumhurbaşkanlığı seçiminde bu nitelikli bilmem ne sayısıını ortaya attığında, Baykal'ın genel sekreteri olduğu SHP neden bu tartışmayı anayasa mahkemesine taşımadı? Demek ki Baykal da samimi değil bu konuda, her zaman ki gibi krizden medet umar havalarda. Ağar ve Mumcu, onlar da demokratım diye geziyorlar ortalıkta ama grup kararı aldırıp vekilleri meclise gitmekten alıkoyuyorlar üstüne meclise gidenler hakkında işlem başlatıyorlar (Ağar başlatmış, Mumcu en başında dedi zaten gidenlerle bir daha işim olmaz diye). Askerin ne dediği zaten yıllardır belirsiz. Madem tarafsın çık konuş açık açık, seçtirmem ben AKP'li cumhurbaşkanı de. Halk zaten kriz mübtelası, action olsa diye bekliyor. Anayasa mahkemesi ne karar verse ortalığın durulması zaman alacak. 367 gerekirdi dese bir türlü gerekmez dese öbür türlü. Ilımlı İslamcı, şeriatçı, AKPci, odun kafalı, küfürbaz huun der ki; " ben böyle işin ta anasını avradını... " [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 09:48 tarihinde, huun tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Netcafe Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 said: Ilımlı İslamcı, şeriatçı, AKPci, odun kafalı, küfürbaz huun der ki; " ben böyle işin ta anasını avradını... Bende Derimki +1 [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 09:56 tarihinde, Netcafe tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Brigand Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Ordunun bu yaptığı çok yerindeydi gerçekten. Olayı bu duruma getirenler suçludur. Geri kafalı yobaz siyasetçi/ler suçludur. Bu ülkede yaşayabiliyorsak unutulmamalıdır ki bu Ordunun ve Atatürk'ün sayesindedir. Tarihini milli değerlerini bilmeyenler ancak buna karşı çıkar. Bu ülkede yaşamayı haketmeyenler buna karşı çıkar. Bu ülkenin gerilemesini isteyenler 'bu ülkenin ileriye gitmesini isteyenler ülkede yaşamasın gitsinler istemiyoruz' der. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Netcafe Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 sonuna kdr katiliyorum dediklerine... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Buraya uzun uzun yazsam da horace gibi açık açık fethullah gülen'i desteklemiş kişilerin karşı çıkacağından eminim. Şu günlerde en çok konuşulan konu darbedir şüphesiz. "Darbe ülkeyi geriye götürür", "Genelkurmay darbe yapacak", "AKP karşıtları darbe yanlısı", "Zaten ordu daha önce de darbe yapacaktır" gibi sözler sarfediliyor. Bir oturup düşünün arkadaşlar. Ağzına sürekli darbe lafı alan kimler? Gündeme zorla darbe iddiaları getirmekle uğraşan kimler? AKP karşıtları mı? Bu yüzden mi bu AKP karşıtları postal yalayıcısı ilan ediliyor? Darbe iddialarını en çok Nokta dergisi körüklemiştir. Askeri zedeleyebilecek belgeler sunmuş -ki bunlar resmi olmayan veya sahte belgeler olmuştur- ve orduyu darbecilikle suçlamıştır. Benzeri şekilde, AKP yandaşları da, "Siz AKP karşıtıysanız, demek ki darbe istiyorsunuz" demektedir. Bütün darbe tartışmaları bundan doğmuştur. Nedense en çok darbeyi konuşmak isteyen kişiler de hep bu AKP yandaşlarından çıkıyor. Düşündünüz mü hiç, neden AKP karşıtları darbe istemezken, AKP yandaşları her seferinde bu kişileri "darbe yanlısı" diye nitelendiriyor? Çünkü darbe olmasını en çok bunlar istiyor. Hani 40 kere diyince 41incide gerçekleşirmiş ya, bunlar ona inanıyor. 40 kere darbe diyince, 41 darbe dediklerinde darbenin gerçekleşeceğine inanıyorlar. Sanki darbe karşıtı değillermiş gibi görünüp, darbeye zemin hazırlıyorlar. Mevlana ne demiştir? "Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol." Her müslümanın, bırakın müslümanı, insan kendisine "insan" diyorsa uyguluması gereken sözdür bu. Ancak karşımızda Takiye ustaları bulunmaktır. Ne demek takiye? "mezhep gizleme, olduğundan farklı görünme" Yani Mevlana'nın felsefesine taban tabana zıttır. Darbe karşıtı sözler söylemeleri de bu yüzdendir. Aslında darbenin olmasını en çok bunlar istemektedir. Bir programda izlemiştim. Orda birisi şöyle bir açıklama yapmıştı: "Biz oturmuş 12 Eylül'ü tartışıyoruz, 28 Şubat'ı tartışıyoruz. Oysa asıl önemli olan 12 Eylül, 28 Şubat değildir, 11 Eylül, 27 Şubat'tır. Sen ülkeyi 11 Eylül'lere, 27 Şubat'lara taşırsan, iş işten geçmiştir. 12 Eylül, 28 Şubat, kaçınılmaz olur. Engellenmesi gereken 12 Eylüller, 28 Şubatlar değil, 11 Eylüller ve 27 Şubatlar olmalıdır" 11 Eylül'ü görmezden gelip 12 Eylül'ü tartışanlar, aslında 12 Eylül'ün yaşanmasını en çok isteyen kişilerdir. Aynen o programda denildiği gibi, biz 11 Eylül'ü engellemeliyiz. 11 Eylül engellenirse zaten 12 Eylül de engellenmiş olur. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Bir demokrasi lafıdır gidiyor. Birilerin ağzında demokrasi sakızı, ellerinde demokrasi oyuncağı, diledikleri gibi eğleniyorlar. Demokrasi ne demektir diye gidip sorsan bunlara, bilemezler. Ama sürekli demokrasi üstünden ahkam keserler. Neden? Çünkü zamanında kendileri demiştir "demokrasi bizim için amaç değil, araçtır". Demokrasi dersi vermek isterler bize, ama demokrasiyi benimsedikleri için değil, demokrasiyi kullanmak istedikleri için. Bunlara göre demokrasi tanımı çok basit. if (çıkarıma uyuyorsa) x = demokrasi; if (çıkarıma uymuyorsa) x = demokrasi karşıtı; Demokrasi ne demektir? halkın yöneticilerini eşit haklarda seçme hakkını tanıyan yönetim biçimidir. Ancak demokrasi öyle bir eğrilip bükülüyor ki, oligarşi haline döndürülüyor. Nasıl mı? Göstereyim. 14 Nisan mitinginde halk tepkisini göstermek isteyince "demokrasi karşıtı" ilan ediliyor. Cumhurbaşkanı açıklama yaptığında "demokrasi karşıtı" ilan ediliyor. Genelkurmay başkanı basın açıklaması yaptığında "demokrasi karşıtı" ilan ediliyor. Ancak Bülent Arınç'ın çıkıp "dindar cumhurbaşkanı istiyoruz" demesi demokrasi. Başbakanın halkına "ananı da al git lan" demesi demokrasi. Başbakanın halkına "bindirilmiş kıtasınız siz" diye hakaret etmesi demokrasi. Abdullah Gül'ün Köşke tesettürlü hanımını da çıkarması demokrasi. 23 Nisan'ı kaldırmaya uğraşmak da demokrasi. Atatürk'e hakaret etmek de demokrasi. Şimdi, dikkat ederseniz, İstenilen şey şu: İktidar sandıkla gelir, sandıkla gider. Bir sonraki seçime kadar iktidarın yaptığı herşey mutlak gücüdür, hakkıdır. Kendisine karşı çıkan herkes suçludur. Erken seçim istemek, devlet karşıtlığıdır. Tepkisini dile getirmek isyandır. E bu size de oligarşiyi, tiranlığı, diktatörlüğü çağrıştır mıyor mu? Demokrasi halkın istediği kişiyi yönetime atamasıdır. Halk bu iktidarı istemiyorsa, bu nasıl demokrasi karşıtlığı olur, akıl var, nizam var, mantık var. [ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 11:32 tarihinde, Bone tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Brigand Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Dediklerine tamamen katılıyorum Bone. Demokrasiyi bu ülkeye Atatürk getirdi, yanında demokrasinin asla bozulamaması için kendi ilke ve inkılaplarını getirdi. Ama şimdi demokrasi kullanılarak Atatürk ilke ve inkılapları yıkılmaya çalışılıyor. Adam açık açık islam devleti kurmak istiyor. Akp'yi savunanlar, orduyu karşısına alanların hepsi islam devleti isteyenlerdir. Gidiniz arabistanda yaşayınız. Kimse bilmez ki Türk demek müslüman demek değildir. Türkler sonradan müslüman olmuşlardır. Müslümanlık Türkler'e hep zarar vermiştir. Ben Türk'üm! Benim ilk önceliğim budur! Eğer ilk önceliğini ve benliğini Müslüman olarak görenler gidin arabistanda yaşayın. Oradaki beyaz arapların sizden farkı ne? Sizler Türk değilsiniz, sizler Arapsınız!..[ Mesaj 29 Nisan 2007, Pazar - 11:36 tarihinde, Brigand tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nedanko Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 29, 2007 Ben ekleyeyim, bu surecten tamamen AKP sorumludur, benim bu anlamda AKP'yi falan korudugum yok, ama askerin her turlu mudahalesine karsiyim. Bugun Turkiye'de olsam her zaman ki gibi butun bu mitinglere katilmistim. Bir tepki verilecekse sivil bir tepki verilmeli bunu sonuna kadar desteklerim. Her kosulda her zaman. Ama asker isin icine girerse orada dur derim.. Mitingin sloganini gordum cok hos olmus, ne seriat ne darbe falan diye basliyor, bu olmali.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar