PassivE_KesH Mesaj tarihi: Nisan 26, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 26, 2007 evet aktif eğitim ne demek? bende ege tıp a gitmeyi düşünüyorum ama bakalım... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Kartan Mesaj tarihi: Nisan 26, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 26, 2007 Söyle ki klasik olarak amfide alinan sunum sayimiz çok az.Yani klasik bir sistemde haftada 5*8=40 saat amfide ve ya labaratuarda oturman gerekirken bu miktar bizde 20-26 saat arasi...Geri kalan zaman arastirma yapmamiz için veriliyor,bos zaman diyebiliriz^^ Ve ögrenmemiz gereken konulari amfide verilen sunumlardan degil,kütüphanede veya internette arastirma yaparak ögrenmemiz isteniyor.Yani ezberden çok,arastirmaya dayali bir egitim biçimi. Amfi dersleri disinda pdö (probleme dayali ögrenme) oturumlarimiz var, 2 haftada 3 kere oluyor,ve 8-9 kisilik gruplar ve basimizda bir ögretim görevlisi ile tartisma oturumlari bunlar.Her oturumda bize konumuzla ilgili senaryo veriliyor,bu senaryoyu adim adim okuyarak problemin ne olacagi ve nasil olustuguna iliskin teoriler yürütüyoruz.Her senaryo bittiginde bilmediklerimizle ilgili ögrenme hedefleri çikariyoruz ve bu hedeflerin bir sonraki oturuma çesitli kaynaklardan çalisilip ögrenilmis olarak gelinmesi isteniyor.Tabi ilk defa duydugumuz bir konuyu kendi basimiza ögrenmemiz ve tartismamiz zor olacagi için amfide verilen dersler yardimci oluyor.Hedefleri kütüphanede gerekli kaynaklardan çalisarak tamamliyoruz,internete de ara sira bakmak gerekiyor (medikal kaynaklar; pubmed vs) Bu pdö oturumlari sirasinda ögretim görevlileri hiçbir sekilde konuyu anlatmiyor,bunu ve hedef çikarmayi grup halinde yapiyoruz.Aktif egitimin temeli çok basitçe bu,detaylari devam ederim daha sonra su anda yarinki sinavima çalismam gerekiyor :) Kendi açimdan kesinlikle bir tip fakültesi için en rahat sistem,türkiye'de baslayan ilk üniversite 9 eylül oldugu için en ileri seviyesi de diyebiliriz.Çok rahatsiniz orasi kesin, bir tek sene sonu notuna yansiyan sinavlarimizi 2 haftada bir oluyoruz.Bu ilk basta zor gelse de sinav olmaya alisiyorsunuz.Ders sayimiz oldukça az, bos zamanlarimiz çok fazla,hem tip okuyup hem de wow oynayabiliyorum ki normalde imkansiz sayilir.Diger bir güzel yönü ise hoca derdi çekmiyorsunuz çünkü sürekli onlarla içiçesiniz.Onlar da sizi taniyor tabi,bir sorunuz oldugu zaman çok rahatlikla bir hocanin anabilim dalindaki odasina gidip sorularinizla onu rahatsiz edebiliyorsunuz.Sahsen üniversiteye gelmeden önce bile egitmenlerime daha mesafeliydim,su anda ise pdö oturumlarinda karsimdaki ege tip fakültesinde okuyup uzman olmus ,ardindan 2 üniversitede farmakoloji bölümünün kurucusu olan,su anda ise esrefpasa hastanesinin bashekimi olan farmokoloji profesörümle karsilikli birbirimize takilip gülüsebiliyor,ders ile ilgili problemim oldugunda kapisina gidebiliyorum. Daha söylenebilecek bir çok sey var,merak ettiginiz seyler varsa yanitlamaya çalisirim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Lethious Mesaj tarihi: Nisan 26, 2007 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 26, 2007 ezberden çok araştırmaya dayalı olması çok iyi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fin Mesaj tarihi: Nisan 27, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 27, 2007 ege tıpta okuyan oda arkadasım var tam olarak ne lzm ? [ Mesaj 27 Nisan 2007, Cuma - 20:27 tarihinde, Fin tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
PassivE_KesH Mesaj tarihi: Nisan 27, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 27, 2007 dayanamadı ayrıldı odandan bak =) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
slayer__ Mesaj tarihi: Nisan 30, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2007 9 eylül tıpta okuyorum 2. sınıfım bazı açılardan memnunum bazı açılardan değilim aktif eğitim pek bi fason birşey eğer konuları entegre şekilde düşünebilme yeteneğiniz varsa sallıyorsunuz sallıyorsunuz olay bu =) kartan ın da dediği gibi acaip boş vaktiniz oluyor 2 haftalık modul(konu gibi diyebiliriz)lerde 1 hafta yayıyorsunuz 3 haftalıklarda 2 hafta yayıyorsunuz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Pyro Mesaj tarihi: Nisan 30, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2007 seneye ola hayrola diyorum bu tıp konusunda kendi adıma hehe.kartan a da ayrıca t$kler. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Theghosthand Mesaj tarihi: Nisan 30, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 30, 2007 Cerrahpaşa 5. sınıfım.Yazayım mı diyene yazmayın diyorum ama Çalışmayı seviyorsanız ve hayaliniz doktor olmaksa yazın yoksa sallayın bi mühendislik yaz.Gez, toz, takıl, rahat oku. Misal arkadaşım 3 yıllık notunu gösterdi benim tek bir staj notum onun resmen 20 katı.Birde adamlar kasılıyor nasıl çalışacam diye. [ Mesaj 01 Mayıs 2007, Salı - 02:09 tarihinde, Theghosthand tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
matama Mesaj tarihi: Mayıs 1, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 1, 2007 zaten montofol gibi ezber oldugu icin tip muhendislikten kolay beyin kullanma yok Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Theghosthand Mesaj tarihi: Mayıs 1, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 1, 2007 Kim demiş beyin kullanmak yok diye?Sadece ezberle olmaz temel bilimlerde ders geçersin klinikte gümlersin.Hem ezberlicen hemde beynini kullanacan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
PassivE_KesH Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 beynini kullanmadan insanların hayatını kurtarabilmekte büyük bir erdem olsa gerek ! ? kedi, ciğer....kedidir kedi.... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Alcadras Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 İstanbul Bilim Üniversitesi nasıldır arkadaşlar? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 süperdir. Kalitelidir. İşinin ehlidir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Alcadras Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Orası da var aklımda. Yani özel üniversitelerde orayı düşünüyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 güzel seçim olabilir de bence tıp okuma ömür törpüsü Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Alcadras Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 ya aslında ben eskdien tıp isterdim. böyle kesip biçmeler falan. ama eskidendi. işin zorluklarını bilmiyordum. sonradan yavaş yavaş öğrenmeye başladım tabi. ama annemle babamlar o kadar çok istiyorlar ki. zorlamıyorlar, etkilemiyorlar. sadece okumamı istiyorlar. kıramıyorum allah kahretsin. kafam çok karışık şu günlerde. puan normal tıpa yetmiyor, anca özel üniversitelerin paralılarına yetiyor. 330 falan geliyor puan. babam seni paralı okutmayı göze alıyorum dedi. ama o kadar para vermesini istemiyorum adamın. çok para. ne yapsam bilmiyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 yazık günah ya. sırf eğitim masrafı 120 milyar falan. Bence müh. falan oku :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Alcadras Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 bence de. :p o parayı bankaya koyarım, gecelik faiziyle sülalemi geçindiririm. :d [ Mesaj 05 Temmuz 2007, Perşembe - 22:38 tarihinde, Alcadras tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ColdShadow Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 5, 2007 doktorlar, eğitimciler en çok değer verilmesi gereken kişiler. türkiye de bu mesleklerde sadece kendi farkını gösteren kişiler o kadar emek verdiği şeyin karşılığını alabiliyorlar. eğer bu seviyeye ulaşmayı gerçekten düşünüyorsan güzel seçim olacaktır. onun harici bunun için mi bu kadar kastım, uğraştım diyeceksin... yaf bu mesleklere gerçekten gereken değer verilmiyor türkiye de. ülkedeki insanların kaderlerini belirleyen en önemli iki meslek. teki geleceğinizi emenet ettiğiniz öğretmenler diğeri de hayatınızı emanet ettiğiniz doktorlar... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Horrible Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 12, 2007 @alcadras senle tamamen aynı durumdayım ya =/ tıp istemiyorum fazla ama ailem o kdr çok istiyor ki... Kafam iyice karıştı Bu arada yazılanların hepsini okumadım ama bildiğim kadarıyla ege üni tıp fakültesi 9 eylül'ünkünden daha ii... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mino Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 13, 2007 Aile zorlamasına gelmeyin sakın. Annem de zorla tıp okudu 3. senede bıraktı. Şimdi nefret ediyor ailesinden yeteneklerini keşfetmedikleri için. Arkadaşım da var doktor şu an mecburi hizmet yapıyor. İstanbul'da Gebze çekti ballı bir arkadaş, gene de bazen kafayı sıyırabiliyor. Bir çok kez düşünün bu kararı verirken, hatta her kararı verirken, kendi kafanızda oluşturduğunuz hayal ve gerçekler arasında dağlar kadar fark olabiliyor. Dikkat edin derim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Famy Mesaj tarihi: Ocak 14, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2008 matama said: zaten montofol gibi ezber oldugu icin tip muhendislikten kolay beyin kullanma yok kimsin sen ya boyle bi yorum için hem tıp hem muhendislik okudun sanırım... tıptan biliosundur ozaman doğumda meydana gelen sıkışma,kordon dolanması sonucu beyin böyle oksijensiz kalıyor,sonuçlarına da hep beraber tanık oluyoruz... beyin kullanmadan oku bakalım tıbbı da görelim... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
medusa748 Mesaj tarihi: Ocak 14, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2008 Adli Tıp nedir? Adli soruşturma ve yargı sürecinde bir olayın aydınlatılması, mahkemelerin teknik konularda bilgi edinerek olayı çözebilmesi için bilirkişilik hizmetine gereksinim olabilmektedir. Bilirkişilik çok değişik alanlarda olabilir. Adli tıp bu bilirkişilik hizmetlerinin içinde en yaygın olarak bilinen çalışma alanlarından birisidir ve hukuk ile tıp uygulamalarının kesiştiği bir alandır. Adli tıp dendiğinde ilk akla gelen otopsi olmakla birlikte, otopsi adli tıbbın uygulama alanlarının yalnızca bir bölümünü oluşturmaktadır. Bununla birlikte tüm bilirkişilik hizmetleri geniş bir şemsiye altında toplanacak olursa, bu şemsiyenin adını “adli bilimler” koyabiliriz. Adli bilimler şemsiyesinin çalışma mekanizmasında adli tıbbın önemli bir yeri ve işlevi bulunmaktadır. Parçaları biraraya getirerek, uyum içinde çalışmayı sağlayan bir düzenek gibi tanımlanabilir. Türkiye’de ise değişik disiplinler arasındaki ayırımlar ve bir ekip çalışmasının koşulları çok belirginleşmemiştir. Adli tıp uzmanı veya adli tabip kimdir? Adli tıp; iç hastalıkları, genel cerrahi, cildiye gibi bir tıpta uzmanlık alanıdır. Tıp fakültesinden mezun olduktan sonra hekimlerin adli tıp uzmanlık eğitimi almaları gerekmektedir. Bir ölüm veya yaralanmada, kişilerin görmüş olabileceği zararın saptanması ve ölçülmesi amacıyla yapılan otopsi ya da canlı muayeneleri, kimliklendirme amaçlı değişik incelemeler, ilaç ve madde kullanımlarının aydınlatılması, yazılı belge incelemeleri, silah tür ve kullanım alanları, ceza sorumluluğu ve hukuki sorumluluk, hukuki yaklaşımlar uzmanlık eğitimi içinde çalışılan alanlardan bazılarıdır. Bu eğitimi tamamlayan hekimler, adli tıp uzmanı veya adli tabip olarak anılmaktadır Adli tıp içinde ve eğitiminde çok değişik çalışma alanlarının yer alması ve büyük şemsiyenin altında yer alıp da adli tıp ile birlikte çalışan, ama ayrı bir disiplin olan alanların da genellikle bu isimle anılması, Türkiye’de resmi bilirkişilik yapılanması olarak hizmet sunan Adli Tıp Kurumu’nun kuruluş ve işleyişinden kaynaklanmaktadır. Adli Tıp Kurumu nedir? Adli Tıp Kurumu mahkemelerin resmi bilirkişilik kurumu olarak yasa ile kurulmuştur. Adalet Bakanlığına bağlı bir kuruluş olarak hizmet vermektedir. Merkezi İstanbul’dadır. Adli Tıp Kurumu Başkanı'nın adli tıp uzmanı olması gerekmektedir ve adli tıp uzmanları arasından, Adalet Bakanı tarafından yapılan teklifle Adalet Bakanı, Başbakan Yardımcısı, Başbakan ve Cumhurbaşkanının imzaladığı dörtlü bir kararname ile atanmaktadır. Merkeze bağlı olarak çalışan Grup Başkanlıkları ile Şube Müdürlükleri de değişik illerde hizmeti yürütmektedir. Merkezde hizmet İhtisas Daireleri ve İhtisas Kurullarının çalışmaları ile yürütülmektedir. İhtisas Daireleri Morg İhtisas Dairesi – otopsi, kemik ve organ incelemeleri Fizik İncelemeler İhtisas Dairesi – yazılı belge, silah vb incelemeler Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesi – ilaç, zehir, madde incelemeleri Biyoloji İhtisas Dairesi – doku, leke vb incelemeler, kimliklendirme, babalık araştırmaları Gözlem İhtisas Dairesi – hukuki sorumluluk, ceza sorumluluğu gibi adli psikiyatrik muayeneler Trafik İhtisas Dairesi – trafik kazalarında kusur vb incelemeler İhtisas Kurulları 1. İhtisas Kurulu – ölümlü olaylar 2. İhtisas Kurulu – yaralanmalar, ırza geçmeler... 3. İhtisas Kurulu – kaza yaralanmaları, maluliyet 4. İhtisas Kurulu – ceza sorumluluğu, hukuki sorumluluk vb 5. İhtisas Kurulu – Zehirlenmeler, babalık değerlendirmeleri vb görevleri üstlenmektedir. Kaynak:http://www.tr.net/saglik/adli_tip_1.shtml Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Famy Mesaj tarihi: Şubat 1, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 1, 2008 up! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
khalad Mesaj tarihi: Şubat 2, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 2, 2008 Sınavdan sonra istediklerin değil puanın verdikleri oluyor bence aceleye getirme tıp dediğin zaten nedir ki ölene kadar mı okuycan ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar