Activision Mesaj tarihi: Mart 18, 2007 Mesaj tarihi: Mart 18, 2007 Bugün tarihlerden 18 mart 2007 aradan tam 92 yıl geçti ama ne biz ne dünya unutabildi bu tarihi. 250 bin den fazla asker şehit verdik bir okadar ettik Hepsi nur içinde yatsın.
circirbocugu Mesaj tarihi: Mart 18, 2007 Mesaj tarihi: Mart 18, 2007 Türküm demenin gururunu yaşatan hadiselerden biri..Şehitlerimizin ruhu şad olsun..
A-R-E-S Mesaj tarihi: Mart 18, 2007 Mesaj tarihi: Mart 18, 2007 Hepsinin mekanı cennet olsun,ruhları şad olsun..Herkesin hayatında bir defa da olsa gidip oraları görmesi lazım... [ Mesaj 18 March 2007, Sunday - 18:28 tarihinde, A-R-E-S tarafından güncellenmiştir ]
Apache Mesaj tarihi: Mart 19, 2007 Mesaj tarihi: Mart 19, 2007 düşününce çok iğrenç geliyor.92 yıl önce toprağımıza canımıza kast etmiş bir birliğe girmeye çalışıyoruz.ama liberal dünya anlayışı işte kapris barındırmıyor.
Nostredamus Mesaj tarihi: Mart 22, 2007 Mesaj tarihi: Mart 22, 2007 said: Hepsinin mekanı cennet olsun,ruhları şad olsun..Herkesin hayatında bir defa da olsa gidip oraları görmesi lazım... +1
Natanyal Mesaj tarihi: Mart 22, 2007 Mesaj tarihi: Mart 22, 2007 Yarın akşam sınıftaki 9 arkadaşla birlikte gidiyoruz,güzel olacak
Heinz_Guderian Mesaj tarihi: Mayıs 27, 2007 Mesaj tarihi: Mayıs 27, 2007 Vatan dediğin bu aslanlar, bir de bunları doğuran aslan anaları!
FIRAT Mesaj tarihi: Temmuz 28, 2007 Mesaj tarihi: Temmuz 28, 2007 mekanları cennet ruhları şad toprakları bol olsun.. onlar olmasa şuanda biz de yoktuk.. kurtuluş savaşının kazanılmasına zemin hazırlayan ve halka bu yolda cesaret veren bu kahramanların önünde saygı ve sevgiyle eğiliyorum.. Ne Mutlu Türk'üm Diyene!
paristr Mesaj tarihi: Ağustos 1, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 1, 2007 Bir yanda vatan topraklarını korumak için açlık yokluk içinde savaşan, o siperlerde çoğu zaman günde bir yada iki öğün üzüm suyu ve çorba içerek savaşan insanları düşünüyorum,,, Diğer yanda bugünü düşünüyorum. Sahillerimizdeki tatil yerlerine o gün savaşan yabancıların torunlarının gelip eğlenip dinlenmelerini, bizim tarafta savaşanların torunlarının ise hizmet etmelerini.... O gün verilmeyen toprakların bugün çıkarılan kanunlarla satılmasını,, O gün kurtulmaya çalışılan ve akabinde ödenen borçları almak için şimdi göbek attığımızı,, Ve bugün parayı bastırıp her işletmemizi aldıklarını, bizimde onların şirketlerinde çalıştığımızı,, Ve Ya o gün o siperlerde savaşanlar neden savaştılar? Neden öldüler neden sakat kaldılar? Bir hiç uğruna mı? Acaba bu günleri görseler ne düşünürlerdi.... Bugün artık o destanla övünecek durumda değiliz bence, unutmalıyız o destanı yada hatırlayıp utanmalıyız. Ama bir yandan Çanakkaleyi görüp okuyup ordaki saldırıya direnen ecdadımıza methiye dizerken diğer yandan vatanı parça parça o gün saldırıda bulunanlara satmak... Bu bir tezat değil mi...
Laurelin Mesaj tarihi: Ağustos 2, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 2, 2007 savas mavas olmadi ingilizler saldirdi bizden aksakalli dedeler yatirlar ve iyi sahatte olsunlar iman gucuyle cikip ingilzileri yok etti agizlarini burunalrini carpti buhar ettiler anzaklari milli egitimin yalancisiyim valla
xieon Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2007 Beyler Çanakkale savaşındaki generalin adi neydi türk tarafını yöneten? Limon Von Sanders gibi birşeydi tam olarak bilen var mi?
malik Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 4, 2007 won diye yazılıyordu sanırım. öyleydi ya doğru işte. alman general.
Delirium Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2007 yani gordugun uzere paristr ataların bile senin paylastıgın bu hastalıklı dusman ırk anlayısını paylasmıyor, cunku savasan insanlar degil, devletler. bunu da unutmazsın umarım. [ Mesaj 05 Ağustos 2007, Pazar - 23:05 tarihinde, Delirium tarafından güncellenmiştir ]
BullDoG Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 5, 2007 bu canakkalede tek garibime giden su bulutun icinde kaybolan birlik onun dısında birde su 300 kiloluk mermiyi o adam nasıl kaldırdı o olay var fotografı var cok celimsiz bi abimiz ama gercekten ama asıl muhim olan ister saldıranı olsun ister savunanı hepsinin topragı bol olsun
firatram Mesaj tarihi: Ağustos 22, 2007 Mesaj tarihi: Ağustos 22, 2007 Bulldog o fotodaki mermi yalan ama kaldırdıgı dogru... Seyid alinin taburuna bomba dusuyor.Etraf kan yara falan tabur yok oluyor seyid ali ve arkadası yaralanarak kurtuluyorlar.Seyid ali arkadaki bombayı goruyor arkadasına "sunu sırtıma yukleyelim" diyor.Ve yukluyorda gidiyor koyuyor top'a.Birinci atıs gemiyi ıskalıyor.2. topuda aynı sekilde ıskalıyor.3.topuda en buyuk savas gemisinin kıcına isabet ettiriyor.Tak yerle bir. Ondan sonra bunla fotograf cektirmek istiyorlar.Seyid ali ne yapıp ettiyse kaldıramıyor o anda bombayı.Sonra galiba maket yaptırıyorlar...
tutsakemanet Mesaj tarihi: Şubat 27, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 27, 2008 Çanakkale geçilmezin hihayesinde de her şey insan gücüdür önce bunu bilelim hiç bir dini olay yoktur ama bizim millet her olağandışı olayı dine endekslediği için rehberlerimiz halka bazı şeyler anlatır ne bulut inmiştir nede yeşil bereliler gelmiştir 18 mart yurtdunu seven insanlarımız tarafından kazanılmıştır
roket adam Mesaj tarihi: Şubat 27, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 27, 2008 tutsakemanet said: Çanakkale geçilmezin hihayesinde de her şey insan gücüdür önce bunu bilelim hiç bir dini olay yoktur ama bizim millet her olağandışı olayı dine endekslediği için rehberlerimiz halka bazı şeyler anlatır ne bulut inmiştir nede yeşil bereliler gelmiştir 18 mart yurtdunu seven insanlarımız tarafından kazanılmıştır Hey gözünü sevdiğim nihilisti. Olm Çanakkale destanlaşmış bir savaştır ve destansı öğelerin olması da gayet normaldir. Yok efenm öyle bişi olmadı demek oldukça saçma bişi sonuçta DESTAN. Diğer bi örnek mesela, zeus tek takılıodu afrodit herkül falan yoktu aslında mitolojide yanlış yazmışlar hiç 13132 tane tanrı olur mu?
Laurelin Mesaj tarihi: Şubat 28, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2008 90 sene once meydana gelmis belgeleri fotograflari zarti zurtu olan ve neredeyse dakikasi dakikasina bilinen bir savasin destani olmaz
eldar Mesaj tarihi: Şubat 28, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2008 Ben de içeriği okumadan destan sıfatını eleştirmek için gelmiştim. Çanakkale Savaşı'ında destan yazdık denebilir de, tarih bölümünde bu savaş destan diye tanımlanmamalı.
roket adam Mesaj tarihi: Şubat 28, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 28, 2008 Çanakkale Destanı diye bi olay yok diyorsunuz yani? TDK sözlüğünde destan kelimesi için verilen örneklerin birinde de bu yazmakta da, kafam karıştı şimdi.
eldar Mesaj tarihi: Şubat 29, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 29, 2008 Sözlükte ne anlamda örnek verildiğini yazsaydın daha iyi olurdu. Zira orada Çanakkale destanı Türk edebiyatından bir şiir örneği olarak veriliyor. Çanakkale destanı tanımının bilimsel bir değeri yoktur, ama sen savaştaki kahramanlıkları abartmak için kullanabilirsin. Bir tarih kitabında Çanakkale Savaşı olarak geçer; Çanakkale destanı vs. diye değil.
SturmVogel Mesaj tarihi: Şubat 29, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 29, 2008 Viktor said: 90 sene once meydana gelmis belgeleri fotograflari zarti zurtu olan ve neredeyse dakikasi dakikasina bilinen bir savasin destani olmaz Engin Ardıç son yazılarından birinde bunu anlattı zaten: Aynalı çarşı Biz "çılgın Türk" diye kurtuluş savaşımızı yürütenlere denildiğini sanıyorduk, meğerse bunun kitabını yazan da "çılgın Türk" çıktı... Sayın Turgut Özakman... Yeni bir kitap yazmış (romanmış bu, öyle diyorlar), bu sefer Çanakkale'yi anlatmış. Önümüzdeki hafta çıkıyormuş. Umarım öteki gibi bu da resimlidir, daha kolay okunuyor. Resimli roman. Kitabı basın çarşısında pazarlayan gazete, Özakman'a da "çılgın Türk" diyor. Al çılgınım ver çılgınım... Bir çılgın bir çılgına, bre çılgın... Bu durumda bizler de "akıllı Türk" oluyoruz, teşekkür ederim. Gazete bu işi azıcık da "hükümete uyuzluk etmek için" üstlenmiş, hiç anlamadık. Zamanlama mükemmel, Kuzey Irak'ta çatışmalar sürerken Çanakkale satmak çok iyi fikir. Üstelik mart ayı da yaklaşıyor. Zaten Sayın Özakman da "kitabı yazarken şehitler omuz başımdaydı" demiş. Şehitlerimiz, onun yazdıklarını "denetlemişler" . Bir ekip çalışması gerçekleştirilmiş. Benim de babamın amcası Çanakkale'de şehit düştüğüne göre, veraset ve intikal yoluyla telif hakkım doğar mı acaba? Öte yandan Sayın Özakman "kitabı yazarken ucuz kahramanlık hikâyelerine, hamaset edebiyatına, şovence anlatıma hiç yer vermedim" diyor ki, inanırım! Belki de şehitler engel olmuşlardır. Elbette çok satacaktır, insanlar tarih öğrenme konusunda derin bir susuzluk, açlık içindeler bu ülkede... Bu vesileyle, Çanakkale gerçeğinin anlaşılmasına biz de karınca kararınca katkıda bulunalım: Bir: Çanakkale çarpışmaları "kurtuluş savaşımızın bir parçası" değildir. Arada beş yıllık bir fark vardır üstelik. İki: Birinci Dünya Savaşı'na, Almanya'nın ittirmesiyle biz kendimiz girdik, yani kaşındık. İlk kurşunu da biz attık. Üç: Düşmanların buna cevap vermeleri, Çanakkale'ye dayanmaları son derece "doğaldı" . Kimse durduk yerde bize saldırmış değildir. Evet, saldıranlar emperyalistti, ama biz de emperyalisttik! "Mazlumluk edebiyatı" gülünç oluyor. Dört: Çanakkale çarpışmaları savaş boyunca sürmedi, toplamı bir yıldan azdır. Düşmanlar söktüremeyince çekilip gittiler ve üç yıl boyunca orada tek kurşun atılmadı. Beş: Ortada henüz bir "Atatürk" yok, yalnızca "Miralay Mustafa Kemal Bey" vardı. Atatürk bu çarpışmalarda albay rütbesindeydi. Komutan bir Alman'dı, Liman von Sanders'ti, Vehip Paşa, Cevat Paşa, Esat Paşa yardımcılarıydı. Altı: Çanakkale'de "milli ordu" değil, "imparatorluk ordusu" çarpıştı. Türk'ün yanında Kürt de vardı, Arap da, Yahudi de. Yedi: Kayıplarımız hep şişirildiği gibi üç yüz bin, beş yüz bin değil, 55 bin ölü ve 140 bin yaralıdır. Sekiz: Bu gerçeklerin öğrenilmesi, Çanakkale başarımıza gölge düşürmez, değerini zedelemez, yalnızca "neyin ne olduğunu" daha iyi anlamamıza yarar sağlar. Dokuz: Şimdi bir sürü cahil ve aptal, benim bu yazıma çok kızacaktır. On: Kızsalar da şeyettim, yazdım, kızmasalar da yazdım.
throine Mesaj tarihi: Şubat 29, 2008 Mesaj tarihi: Şubat 29, 2008 250.000 insan öldü diyorsunuz ve bundan gurur duyabiliyorsunuz? 1.000.000 kişi ölseydi başınız göğe mi erecekti? Her faciadan destan yaratıyorsunuz. İlginç..
Öne çıkan mesajlar