Cuce Mesaj tarihi: Temmuz 10, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 10, 2005 Kimse sana acı cekmiyceğini solemediki zaten, don babam don don babam don, yamultuyo evet ama dğer yinede.[signature][hline]Beş Hececiler Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Othranx Mesaj tarihi: Aralık 12, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 12, 2005 ben de 40 dk dayanabildim filme , ama diğer filmlere ait yorumlara bakarken absolutun şu yorumunu gördüm said: Bu arada space odessy (yanlış yazdım herhalde) konu olarak çok hosuma gitmişti ama uzay yolculuğunda zamanı anlatmak için geçirilen o kadar vakit ruh hastası etmişti. Birde filmin başında yaklaşık 2-3 dakika kadar tamamen karanlık sessiz bir ortam yapmıştı yönetmek, izleyiciler zaman ve yokluk hakkında fikir sahibi olsun diye. Yaklaşık 4 gün boyunca yatmadan önce uyku ilacı niyetine izleyerek bitirebilmiştik. izleyesim var ama herkes kaldıramaz bunlardan biri de benim sanırım[signature][hline]"If chess is a trade, GO is a philosophy" Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BabacumMostors Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 yani şimdi ben birkaç domuzun yine domuzlardan öğütülerek hazırlanmış bir yemeği yemesini kameraya çeksem ardından da bir güzelce de sçmasını çeksem koysam desem ki; "insan yaşamak için öteki insanların ardında kalan mirasını yiyerek büyür gelişir kendini devam ettirir ve ölünce o da bir başka insan grubunun geleceğinin oluşmasını sağlar ama en sonunda insanlık bu kısır döngü içerisinde sürekli olarak sabit bir harekete devam ederken insan denilen varlık en sonunda olduğu yerde duran ivmesiz, hareketsiz bir nesneye/objeye dönüşür. Bok." hmm evet biraz daha üsütünde çalışırsam bunu 2 saatlik bir süreye dağıtıp orurup afiyetle filme çekeiblirim[signature][hline]Akıl defterim (blog) HeadShot Studios S.D.N. Türkler Orta-Asya'dayken günlük ihtiyaçları için savaşırlarmış; "-Hanım, baltamı getir. Ekmek almaya gidiyorum" Bir filminde Şahin K. buyurmuş ki; Yalayın lan beni allahsızlar! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BabacumMostors Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 oh yeah ateşi getir bize prometheus medeniyete erdir aydınlat bizi! athena bilgeliğinle kutsa medeniyet anahtarımızı bizi hakim kıl[signature][hline]Akıl defterim (blog) HeadShot Studios S.D.N. Türkler Orta-Asya'dayken günlük ihtiyaçları için savaşırlarmış; "-Hanım, baltamı getir. Ekmek almaya gidiyorum" Bir filminde Şahin K. buyurmuş ki; Yalayın lan beni allahsızlar! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
OutTrader Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 spoiler içeriyor söyleyeyim. ha tabi hiçbiriniz bu filmi seyretmeyeceğinden rahatça izleyin bu sırada ne kitap ne film hakkında fikriniz var biraz aydınlatayım film uyarlama değil arthur c clarke ile kubrick aynı anda aynı fikir üzerinden bir proje olarak yürüttü 2001i birisi kitap yazdı, diğeri film yaptı. film teknolojiye olan bir nefret kusmadır, filmin başındaki kemik sahnesi insanın evrimini anlatır. nasıl anlatır derseniz insanı diğer maymunlardan ayıran özelliktir alet(teknoloji tabi o zaman) kullanmak. insanın elinin evrimi özellikle baş parmağın evrimi(kavramayı sağlayan) onu diğerlerinden ayırmıştır. havada uzay mekiğine dönen kemik teknoloji bağımlılığının(aslında mutual bişeydir diyebiliriz sonuçta hal diye bi varlık yaratılıyor) insan tarihine yayılışını gösteriyor daha sonra yavaş yavaş akan sahnelerden şikayet etmişsiniz. tabikide xwinglerin win win uçuşarak birbirlerine ateş ettiği ve bu sırada uzayda ses olmamasını sesin duyulamayacağını yayılamayacağını gayet iyi biliyor olmanıza rağmen o filme süper uzay filmi vada vada derken bunda kulağınıza gelen tek ses astronotun nefes sesi olunca rahatsız oluyorsunuz. ve burdan anlıyoruz ki kubrick başarılı oluyor, çünkü herif insanın uzayın o koca boşluğunda ne kadar aciz olduğunu göstermek istiyor. ama tabikide size göre aciz olamaz çünkü size göre insan uzay mekiğine bindimi civ civ birbirine laserle ateş etmeye başlar, anakin gibi 100000 gemi patlatır. evreni kurtarır. hayır arkadaşlar böyle olmuyor. hatta şuna bakın daha iyi anlarsınız bunun dışında, yıl 1968 iken, sinema izleyicisi sizin gibi değildi. kubrick bir külttü ne kadar isterdim o zamanlarda yaşayıpta sinemada onun filmine gitmek. ama napalım biz internetten indirdik dvdsini aldık, bir önce izlediğimiz film star trekti mr spak şunu yapmıştı, bunda neden kamera hareketleri yavaştı bilmemne.. arkadaşlar fahrenheit 451'i okudunuz mu bilmiyorum. orada sadece hızlı giden arabalar diye bir olay vardı. min hız sınırı 100 km gibi bişiydi. siz böyle bir dönemde yaşıyorsunuz. baksanıza savaş sahnesi diye yediriyorlar kamerayı yukarı aşağı sallayıp, iki tane hızlı sahneyi kesip yapışıtırıp size kavga dövüş olduğunu düşündürüyorlar. şimdide sizin siyah fon üzerine bir kaç yıldız atıldığında onun uzay filmi olduğunu sanmanız gayet kolay. çünkü aksini düşünmeye alışmıyorsunuz, niye uğraşasınız ki.. insan aya çıkalı 4 yıl olmuş. bir adam çıkmış uzayda istasyon diye fikir uydurmuş, uzay mekiğindeki hostesi çekmek için bütün seti döndüren düzenek kurmuş, ay üssü kurmuş, bilmemne yapmış bunlar izleyipte anlayamazsınız. bunun sebebi olduğunuz "şeyin" rahatlığından uzağa gitmek istememeniz pardon ama siz uyuzsunuz diye, anlamaya veya algılamaya uğraşmıyorsunuz diye bilinen nerdeyse bütün sinema camiasini sinema tanrısı diye andığı, 20 30 yıl önce çektiği filmlerin etkisinin hala her sinemada görüldüğü, spielberge ilham olmuş hocalık etmiş, tom cruise gibi günümüzün oyuncularına yine ilham olmuş onları sinema ile tanıştırmış(adamın öldüğü yıl tom cruise oscarda ağlıyordu bariz) bir adamı kötüleyemezsiniz, ben anlamıyorsam uzak durayım aman o sinema değildir diyemezsiniz. izlemeyin kardeşim, yormayın gözünüzü, aklınızı ne gerek. ası ayıp kubrick'e Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BabacumMostors Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 ama daha açık bir dille derdini anlatabilirdi.. toplumun çoğunluğu değil de kapalı bişr kısmı anladığı sürece ne gibi bir değeri olabilir ki? azınlığa hitap etmesi, çoğunluğu geride bırakması benim eleştirdiğim yanı. evet kubrick dünya sineması için bir mihenk taşıdır fakat 2001 filmi sosyal değil akademik olmuştur yani insanların çoğunun anlaması için filmin yanına bir de öğretim görevlisi tutmak gerekmektedir. ha kubrick der ki "skmişim toplumu arkadaş ben kendi kapalı sosyal çevreme yaptım bu filmi gerisi beni bağlamaz" o zaman bize de bok yemek düşer, hadi çıkalım kerevetine hiç sevmem toplum için olmadığı halde topluma mal edilmeye çalışılan eserleri[signature][hline]Akıl defterim (blog) HeadShot Studios S.D.N. Türkler Orta-Asya'dayken günlük ihtiyaçları için savaşırlarmış; "-Hanım, baltamı getir. Ekmek almaya gidiyorum" Bir filminde Şahin K. buyurmuş ki; Yalayın lan beni allahsızlar! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 13, 2005 bence toplum kaygısından bir hayli uzak bi filmdi bu, çok da severim, seve seve de 4 defa izledim, hakkında bir çok eleştiri, inceleme, makale okudum, kendimce bişeyler anladım-gerçekten dünya sinemasında bir kilometre taşıdır bu film. ancak tabii ki herkese hitab etmez, herkes de bi filmi anlamak için bu kadar kasmak zorunda değil, beğenmeyenleri, sıkılanları, uyuyanları anlayışla karşılıyorum bu film için :) ancak sinema sizin için bir eğlence, bir vakit geçsin diye yaptığınız bi aktiviteden biraz fazlasıysa, muhakkak izleyin derim.[signature][hline]BabacumMostors, 30 Kasım 2005 23:32 tarihinde demiş ki: Rapperzâde Ceza Efendi'den geliyor diss mâkâmından; yoğurt koydum dolaba, oy sagopam, o telekler boğazına kaça Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
paspatur Mesaj tarihi: Şubat 21, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 21, 2010 Up. Efem bugün Stanley Kubrick special weekend kapsamında izlediğim ilk film 2001: a space odyssey idi. Açıkçası yakın çevremden çok methini duyduğum için oldukça heyecanlıydım. Ama biraz hayal kırıklığına uğradım. Sıkılmanın yanı sıra finali anlayamamış olmak beni üzdü... Dönemin koşullarına (1968) göre sağlam sahneler olduğu söylenebilir ancak ne anlatıyor, finalden ne sonuç çıkarmalıyız bilemedim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
lord_gorthaur Mesaj tarihi: Şubat 21, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 21, 2010 Dünyanı sev, uzaylıdan kork Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BiTcH_oFBaT Mesaj tarihi: Şubat 21, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 21, 2010 kitap daha açıklayıcı :p Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Azmodai Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 overrated bir film diye dusunmustum ilk basta ben de, ama sonra dusundum de, o uzay istasyonu sahneleri falan cok guzeldi. Ben isterim oyle bir mekan arkadas. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BonePART Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 o zamanin teknolojisinde su dolu kovaya boya damlatarak yaptigi grafiklerle felan efsane yaratan bi adam bide normal kafayla deil lsd ile otla felan izlendiginde daha mantikli gelicegine inaniyorum eauhea bu arada anlamadim filmi diyosaniz anlasilir filmleri war onnara buyrun shining olur clockwork orange olur hatta softcore porno eyes wide shot olur Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BiTcH_oFBaT Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 finali adam yıldızların çocuğu oluyor. kitap böyle diyor :p ben 2001'i kitabını okumadan izlemiştim. askere gitmeden önce 2001 i bitirmiş 2010'u da bitirmek üzereydim. araya askerlik girince şimdilerde devam edip 3001'e kadar geldim. neyse, clarke'la birlitke zaten herşeyi yapmış kubrick. hatta clarke 2010'u filmdeki senaryonun devamlı olarak yazmış vs vs Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mirage Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Yalnız yorumlarda dikkatimi çeken bir nokta var. O zamana göre efektleri çok iyiydi falan denmiş. O zamana göre sıradışı olan filmin efektleri değil aslında, kurgusu. O zamanlarda uzaya o şekilde yapılacak bir yolculuk, HAL 9000 gibi bir bilgisayar ve filmdeki diğer benzeri öğeler bir çok kişi tarafından hayal bile edilemiyormuş. O zamanlarda filmi izleyenlerin tepkisi "off efektlere bak" değil, "off nasıl olabilir böyle bir şey" şeklindeymiş yani. Wikipedia said: HAL is depicted as being capable not only of speech, speech recognition, facial recognition, and natural language processing, but also lip reading, art appreciation, interpreting emotions, expressing emotions, reasoning, and playing chess, in addition to maintaining all systems on an interplanetary voyage. Yapay zeka bir akademik alan olarak anca 50'lerin sonunda ortaya çıktı. Yukardaki alıntıdaki özellikler günümüzde olağan şeyler olsa da hala tam olarak kullanılamıyor. 60'larda bilgisayarların bu tip şeyleri yapabileceğini hayal etmek bile zormuş bir çok insan için. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BonePART Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 bu arada kitapta cok anlasilir deil aslinda ya diyorum ya uyusturucu kotu bisi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 abi donemin kosullarında yarattıpı efektler falan diyonuzda, 68'de animasyon kısa filmlerde stopmotionlarda pixalizationlarda öle numaraların besi 1 paraydı yanı. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cuce Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Mirage said: Wikipedia said: HAL is depicted as being capable not only of speech, speech recognition, facial recognition, and natural language processing, but also lip reading, art appreciation, interpreting emotions, expressing emotions, reasoning, and playing chess, in addition to maintaining all systems on an interplanetary voyage. Yapay zeka bir akademik alan olarak anca 50'lerin sonunda ortaya çıktı. Yukardaki alıntıdaki özellikler günümüzde olağan şeyler olsa da hala tam olarak kullanılamıyor. 60'larda bilgisayarların bu tip şeyleri yapabileceğini hayal etmek bile zormuş bir çok insan için. valla pek zor değil, 60ların basında hatta 50lerin sonunda bircok cizgiromanda (hatta mainstream cizgiromanlarda) benzer conseptlerde robotlar var. kubrickede laf soktum ohhh derdinde değilim ama böle yane Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BiTcH_oFBaT Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Tamamda bu kubrick'in efsane zekasından öte arthur c clark'ın yaratıclığıdır. sonuçta adam kitabını yazmış. Kubrick'i görsel yaratıcılığı ayrı bir efsane o ayrı. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mirage Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 22, 2010 Kubrick'le ilgili bir iddiam yok zaten. Sadece filmin bıraktığı etki hakkında yazdım o yorumlarımı. O dönemde filmi izlemiş hocalarımın yalancısıyım. O dönemdeki çizgi romanlar hakkında bir bilgim yok ama HAL kadar büyük bir etki yaratmamışlardır diye tahmin ediyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mc_Lovin Mesaj tarihi: Mayıs 16, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 16, 2013 Bu filmi bugün izledim. Çok korktuğumu söylesem kendimi yanlış ifade etmiş olmam sanıyorum. Allah yazdıysa bozsun. Tövbe tövbe estağfurullah yarabbim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mc_Lovin Mesaj tarihi: Mayıs 16, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 16, 2013 Tüylerim diken diken oldu hep. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Mayıs 16, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 16, 2013 4 gün 4 gece izliyip zor bitirmiştik eşimle accaip yavaş gelmişti film. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar