Komodo Mesaj tarihi: Aralık 19, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 19, 2015 horacegoesskiing said: unutma, unutturma https://www.facebook.com/gizem.uzden.3 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 ben erkek okulunda ful disiplin, saçlar biraz uzun olunca favorilerden tutup çekilen, dayak yenen şekilde okudum da ne oldu. resmen yıllarca büyüyünce anlarsın denen şeyleri anlamayı bekledik meğer kimsenin bişe anladığı bildiği yokmuş lan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Daesu Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Laurelin said: Aluriel said: andımız yada istiklal marşı vs o zaman da saçma geliyordu belki ama sebebi kesinlikle şu an saçma gelme sebebiyle aynı değildi. aksini iddia eden yalan söylüyordur %99 vardi benim rahatsiz olan arkadasim, niye ben varligimi armagan ediyom diye isyanlardaydi. sonra kahvrengi cuppeli adamlar geldi birgun, the heval is strong with this one diyip alip goturduler cocugu :( http://i.imgur.com/nqiyYCX.jpg Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Grego Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 horacegoesskiing said: ben erkek okulunda ful disiplin, saçlar biraz uzun olunca favorilerden tutup çekilen, dayak yenen şekilde okudum da ne oldu. resmen yıllarca büyüyünce anlarsın denen şeyleri anlamayı bekledik meğer kimsenin bişe anladığı bildiği yokmuş lan. bu favori çekme kuran kurslarında yaygındı ya, okullara sonradan düştü. din her daim o konuda bir adım önde. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
paparnoz Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Ben gayet keyifle okurdum, istiklal marşını da öyle. Verilen görevi yerine getirmek, o işi tamamlamak disipline bir şekilde sıralı marşlar söylemek hoşuma gidiyordu. Gençliğe Hitabe, İstiklal Marşının 10 kıtası bir çoğumuzun zorunlu öğrendiği metinlerdir. Arif Nihat Asya şiirleri ezberler okurdum. 10 Kasım'da hüzünlenir, ağlardım. Zaten sorunda burada başlıyor. Maalesef belli bir yaştan sonra sorgulamayı öğreniyoruz, okulda hatta aile içinde sorgulama isteğimiz ve merakımız törpüleniyor. İstiklal Marşınıda, Andımızda o dönemde sorguluyorduk ama arkadaş içi sorgulanıyorduk. Niye varlığım armağan olsun, büyükleri niye sayıyoruz onlar bizim topumuzu çalıyor gibi çocukça sorgulamalar. Larda yüzen alsancak hala mantıklı gelmiyor. Bunları sorguluyoruz ama istediğimiz cevapları alamıyoruz, bu ciddi bir törpüleme yaratıyor. Aynı şeyi din dersinde yaşamıştım. Benim babam döver, senin baban döver, Aslan kaplanı yer. Dindar bir ailenin çocuğu gelirdi Allah hepsinden büyük hepsini yener derdi. Allah ne derdik. O kainatın efendisi derdi. Neredeymiş derdik, her yerde derdi. Din dersine girerdik anlatmıştım bir başlıkta namaz kılardık vs. Yani çok feci bir beyin yıkama faaliyeti var, hala daha okullarda devam ediyor. Oğlan geldi mesela Allah büyük, Allah yalan söyleyenin cezasını verir dimi baba dedi bana. Dedim Allah yok şirinler ne kadar gerçekse, sonic mario ne kadar varsa oda o kadar gerçek dedim, yalan söylemek karşıdaki insanı kandırmak olduğu için anlamsızdır dedim. Oğlan bana küstü seninle konuşmuyorum deyip içeri gitti. Daha yaş 6. İlkokul 1. sınıf Takıldığı arkadaşları da Muhammed ve Abdullah. İstiklal marşını açıp açıp youtube'dan dinliyor bana okuyor. Durduk yere. 1. sınıfa başlamadan önce animasyon yapmayı, kendi çizgi filmini üretmeyi, kendi karakterlerini yaratmayı hedefliyordu. Hatta ön çalışma babında kağıtlara resimler yaptık, sonra bunları fotoğrafladı, bilgisayara aktarıp çizeceğini söyledi (yarım kaldı tabii) Her gün buna benzer çeşitli fikirlerle gelirdi. Hiç öğretmeme ve uygulamama rağmen tableti alıp kendi istediği videoyu zorla izletmek için televizyona yansıtan bir çocuktu. Her sabah bambaşka bir fikirle çıka geliyordu yanıma Şimdi sadece okulda öğrendiklerini tekrar etmek istiyor. Okul resmen geriletiyor. Toplama - çıkarma yapan çocuk gitti, eliyle bile hesaplayamayan bir oğlan geldi. Sürekli kendini anlatmayı seven oğlan gitti, kendi ile alakalı hiç bir şey anlatmayan ketum bir oğlan geldi. Okulun tek tipleştirici etkisi çok yoğun ve baskın. Resmen çocukları beyinsiz ve maskesiz bir hale sokuyor. Another Brick In The Wall, eskiden de anlamlı ve gönlümü fetheden bir şarkıydı, klibini de severdim. Şimdi bir baba olarak dinleyince tüylerim diken diken ediyor. Erkin Koray'a ince bir eleştiri yöneltirdim ama şimdi çok iyi anlıyorum. Okul binaları, öğretmenler, sıralar - derslikler, eğitim sistemi tamamen lağım gibi. Lağımları yeryüzüne taşımışsın çocuklarda Gregor Samsa gibi bir sabah ansızın hamam böceği oluyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 fatih kolejinde okuyan arkadasim vardi, cevik biri kaziga oturtucaz diye geziyordu 28 subat donemi, okulu filanda gordum kac defa ortami ama cinsel sapikti ve aynen devam etti din filan sallamadan indoktrinasyon yedik hepimiz, ben iki dunyayida yasadim hani. hardcore mhp kafasi olmam lazimdi bi yanda carsambali dindar anne tarafi, obur yanda tipik turk milliyetcisi, inancli subay baba 4 yasima kadar anneannemlerde kaldim eyupte, eyup sultan avlusunda kosturuyordum cocuklugumda, kabus gorsem dua ezberletirlerdi ordan kucukyali sahile eve geliyorum etraf cehapli teyze dolu filan, dedemelrin balkonda daha sokaktan gecen sariklilara ve sakallilara "selaminaleykum" dermisim, traslilara filanda "gunaydin" dermisim heh surda 4-5 sene oncesine kadar koyu milliyetciydim, iyi kotu muslumanim diyebiliyordum. uzun adam sagolsun bir nesil beyaz turk allahsiz devlet dusmani olarak yetisiyor <3 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
paparnoz Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Yani Erdoğan farklı yerden yıktı mevzuyu aslında amacı kitleyi dindarlaştırma, farklılaştırma amacı taşıyordu. Şimdi herkes kurucu ideoloji dahil olmak üzere türk-islam sentezini terk ediyor. Irkçı arkadaşlar bile ırkçılıklarını terk etmeye bunun büyük saçmalık olduğunu ve çocukça, aptalca bir tavır olduğunu algılamaya başladılar. Tabii bunun en büyük etkeni internet. İnternet olmasaydı sıkışmışlık hissi %49.5 dışındaki bireyleri kasıp kavururdu. Muhtemelen sende geçmişteki sen olarak kalırdın. Dünya'daki trans bireylerle iletişimini güçlendiren, onlarla temas kurmanı ve öğrenmeni sağlayan unsur internetin ta kendisi. Erdoğan ve internetin özgür ortamı birbirini güzel bir şekilde itti. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 paparnoz said: Ben gayet keyifle okurdum, istiklal marşını da öyle. Verilen görevi yerine getirmek, o işi tamamlamak disipline bir şekilde sıralı marşlar söylemek hoşuma gidiyordu. Gençliğe Hitabe, İstiklal Marşının 10 kıtası bir çoğumuzun zorunlu öğrendiği metinlerdir. Arif Nihat Asya şiirleri ezberler okurdum. 10 Kasım'da hüzünlenir, ağlardım. Zaten sorunda burada başlıyor. Maalesef belli bir yaştan sonra sorgulamayı öğreniyoruz, okulda hatta aile içinde sorgulama isteğimiz ve merakımız törpüleniyor. İstiklal Marşınıda, Andımızda o dönemde sorguluyorduk ama arkadaş içi sorgulanıyorduk. Niye varlığım armağan olsun, büyükleri niye sayıyoruz onlar bizim topumuzu çalıyor gibi çocukça sorgulamalar. Larda yüzen alsancak hala mantıklı gelmiyor. Bunları sorguluyoruz ama istediğimiz cevapları alamıyoruz, bu ciddi bir törpüleme yaratıyor. Aynı şeyi din dersinde yaşamıştım. Benim babam döver, senin baban döver, Aslan kaplanı yer. Dindar bir ailenin çocuğu gelirdi Allah hepsinden büyük hepsini yener derdi. Allah ne derdik. O kainatın efendisi derdi. Neredeymiş derdik, her yerde derdi. Din dersine girerdik anlatmıştım bir başlıkta namaz kılardık vs. Yani çok feci bir beyin yıkama faaliyeti var, hala daha okullarda devam ediyor. Oğlan geldi mesela Allah büyük, Allah yalan söyleyenin cezasını verir dimi baba dedi bana. Dedim Allah yok şirinler ne kadar gerçekse, sonic mario ne kadar varsa oda o kadar gerçek dedim, yalan söylemek karşıdaki insanı kandırmak olduğu için anlamsızdır dedim. Oğlan bana küstü seninle konuşmuyorum deyip içeri gitti. Daha yaş 6. İlkokul 1. sınıf Takıldığı arkadaşları da Muhammed ve Abdullah. İstiklal marşını açıp açıp youtube'dan dinliyor bana okuyor. Durduk yere. 1. sınıfa başlamadan önce animasyon yapmayı, kendi çizgi filmini üretmeyi, kendi karakterlerini yaratmayı hedefliyordu. Hatta ön çalışma babında kağıtlara resimler yaptık, sonra bunları fotoğrafladı, bilgisayara aktarıp çizeceğini söyledi (yarım kaldı tabii) Her gün buna benzer çeşitli fikirlerle gelirdi. Hiç öğretmeme ve uygulamama rağmen tableti alıp kendi istediği videoyu zorla izletmek için televizyona yansıtan bir çocuktu. Her sabah bambaşka bir fikirle çıka geliyordu yanıma Şimdi sadece okulda öğrendiklerini tekrar etmek istiyor. Okul resmen geriletiyor. Toplama - çıkarma yapan çocuk gitti, eliyle bile hesaplayamayan bir oğlan geldi. Sürekli kendini anlatmayı seven oğlan gitti, kendi ile alakalı hiç bir şey anlatmayan ketum bir oğlan geldi. Okulun tek tipleştirici etkisi çok yoğun ve baskın. Resmen çocukları beyinsiz ve maskesiz bir hale sokuyor. Another Brick In The Wall, eskiden de anlamlı ve gönlümü fetheden bir şarkıydı, klibini de severdim. Şimdi bir baba olarak dinleyince tüylerim diken diken ediyor. Erkin Koray'a ince bir eleştiri yöneltirdim ama şimdi çok iyi anlıyorum. Okul binaları, öğretmenler, sıralar - derslikler, eğitim sistemi tamamen lağım gibi. Lağımları yeryüzüne taşımışsın çocuklarda Gregor Samsa gibi bir sabah ansızın hamam böceği oluyor. ya o sorgulama kismi konusunda zirveye yasadim ben, secmesi zorunlu olan secmeli muzik, resim dersi vardi, liste verirlerdi birsuru ders var ama hoca diyor bunlari seciceksiniz diye, derslik yok, hoca yok ozel okul olmasina ragmen. bale yapmak istedim yapamazsin dediler, piyano calmak istedim hayir anca blok flut calarsin dediler. 7. sinifta kafeteryada otururken daha "omrumuzde ne ise yariycak bunlar" diye isyan etmistim, muzikci nobetciymis duymus tak diye birakmisti beni, muzikten kurul karari ile gectim saka gibi. sirf o aptal flutu calmak istemedim diye bugun cezalandiriliyorum, ses uzerine calisiyorum su anda ve muzik bilgimin kitligi yuzunden ekstra caba sarfetmek zorunda kaliyorum, belki o "kirarsin" diye dokundurmadiklari piyano ile resital yapicaktim buyuyunce? o piyano o okulda hoca calsin, ogrenci dinlesin diyemi olmali? matematik dersini ezbere verirlerdi, cok iyi hatirliyorum bole blok olarak toplama, cikarma gidiyorlar, mantik yoluyla carpmanin degisme ozelligini kesfedip soruyu kestirmeden yaptim "ben onu daha ogretmedim, ogrettigim gibi yap" dedi kadin. islemleri kagitta yapmadim diye kac sorum gecersiz sayilmistir omrumde, kisayol kullandim diye kac defa azar isitmisimdir. denklem goruyorum, kafamdan sadelestiriyorum. mantikla cozuyorum "hayir kagitta gorucem her islemi" diyor herkes gurur duyar "benim cocugum zeki" diye, cok makbul birsey gibi gozukur ama bu egitim sistemi hele turkiyede gerizekalilar tarafindan gerizekalilar icin tasarlandigindan zeki olan aci ceker. olumsuzluk gibi herkesin kendi cocugu icin istedigi ama ne istediginin farkinda olmadigi bir lanettir zeka, caliskan olmak zeki olmaktan hani 100 kat daha degerlidir, cemaatciler o sekilde domine eder egitim sistemini. belki benden super bir teorik fizikci olucakti veya iyi bir piyanist olucaktim, ne isime yaradi zeka? aksine bok etti hayatimi, mutluluk algimi degistirdi ve insanligin cogundan kopardi. donanimhaberde misal bu postu yazabilirmiydim veya yazma motivasyonum olurmuydu? birsuru cocuk harcaniyor bu ulkede, tarihi degistirme potansiyeli olan insanlar dandrik aile sirketlerinde karga kovaliyor bu ulkede gerizekalilar ise ulkeyi yonetiyor iste, siyaset zaten gerizekaliligin prim yaptigi tek yer aptalin bol oldugu topraklarda, make america great again! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 ben de fatih kolejinde okudum zaten ahah. olm çok acaip lan. yazın ismailağa kuran kursuna git dayak ye, kışın okula git öğretmene hocam de dayak ye. sınıfta atatürk resmi, büstü kaynıyor, dedemin evinde kitapta haritada nerede atatürk varsa suratı karalanmış çizilmiş. ananın babanın büyüklerinin uyardığı kızılbaşlarla, gavurlarla komonislerle tanışıyon bakıyon hiç biri canavar değil. ermeni olduğunu bilmediğin bir arkadaşın bir gün sana gizli gizli gerçek adını söylüyor falan. laik layt müslüman arkadaş ben sizi sürekli namaz kılıyorsunuz zannediyordum diyor, atayiz arkadaş ya sen hariç lan falan diyor. sonra sonra internet filan işte iyice insanın gözü açılıyor ta ebesinin kobesindeki adam bile evde royal dansk açınca iğne iplikle karşılaşıyomuş onu görüyon. artık devlet zulmü bize fazla geliyor zannediyorsun ki bir bakıyorsun mağdurun çocuğu bu sefer geleneksel olarak muktedir yanında yer alacak şekilde büyümüş. lan hepsi might makes right mı abi bu nedir ne olacak falan diyosun bi bakıyosun götünün kılları ağarmış. öyle öyle ölüyoz işte. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Laurelin said: gerizekalilar ise ulkeyi yonetiyor iste, siyaset zaten gerizekaliligin prim yaptigi tek yer aptalin bol oldugu topraklarda, make america great again! gerizekalılık, avamlık, bidon kafalılık popülizmin fayda sağladı her alanda geçerli. yoksa koyun diyon koyuyolar zaten. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 ya olay %49 degil, ulkedeki siyasetcilerin ezici cogunlugu embesil parti farketmeksizin, gercektenm kafasi calisan uzak duruyor, bulasmiyor cunki ben zevkle okuyorum senin yorumlari misal, "alin abicim forumunuzu" diyen insan degilsin su an kesinlikle, hicbirimiz burda ayni degiliz 10 sene sonra bazen gercekten insanlari uyandirmak icin kotuluk gerekiyor, naziler aptalliklari ile fark etmeden dunyayi daha guzel bir yer yaptilar, fabrikalarda cocuklari somurenler dunyayi daha guzel bir yer yaptilar, kole tuccarlari dunyayi daha guzel bir yer yaptilar, diyalektikten kacis yok hani. ben hep "eli sopali diktator" konseptini savunurdum, cok sukur bir tane geldi iste basimiza :P ilerisi icin cok karamsar degilim o yuzden uzun vadede ISIS de dunyayi daha guzel bir yer yapicak bence ama sorun uzun vadede hepimiz olmus olucaz keynesin dedigi gibi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 gönlümde yatan bir diktatör var yine ya Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
XLegolas Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 edit. ya of kafamı karıştırdınız gece gece Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 house/10, would pick the ending again http://i.imgur.com/Kbyfhag.png Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
huun Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 sağlıklı bir ortamda büyüyen olmadı mı sizin aranızda? niye herşeye bu kadar anlam yüklemişsiniz ki büyürken hiç anlamadım. ben sağımda solumda bağıran 50 kişi olmasa istiklal marşını okurken sırıtırım arada, "lan bu dombili bilmiyor" dersiniz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
XLegolas Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 en güzeli tübü açıp turşuya dönmüş vücudunu patlatmak Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Turkiyede saglikli ortam vardida bizmi buyumedik :P Bende isterdim bole ismi bilinmeyen bir avrupa kasabasinda kucuk iki katli evde buyumeyi, cocuklugunda dis ortamla ilgili en buyuk derdi kasabasinin bayik olmasi olan, okul cikisi turkiyede satilmayan oyuncaklari ile oyniyan, 2 den cok televizyon kanali izleyebilen bir cocuk olmak isterdim. Pokemonun cocugun teki camdan atladi diye yasaklandigi bir ulkede buyuduk. Tek derdi yakicak cop bulamamak olan bir ulkede yasamak isterdim bende bole mumkunse turkiyede bir hafta icinde olan gerilimleri 1 senede yasiyan bir ulkede Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
horacegoesskiing Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 huun said: sağlıklı bir ortamda büyüyen olmadı mı sizin aranızda? sen de dahil olmadı. olması da mümkün değil. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Editor Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Türküm, doğruyum, çalışkanım. İlkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene ! Hadi iyi geceler size... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Aluriel Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 gerçek andımız bu değil Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 ilkokulda saçma gelmiyordu çünkü o zaman bayağı milliyetçiydim, devir de zaten "anadolu'dan görünüm" devriydi. sonrasında bayağı saçma geldi ama 6 yaşında çocukların varlığını armağan etme olayı filan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
vulga Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 çalıştığınız kurumlarda bilmemkaç maddelik (bir çoğu saçma) davranış kurallarını da içeren sözleşmelere imza atıp paşa paşa uyuyorsunuz sesiniz çıkmıyor da devlet gibi koca bir organizasyonun size sağladığı hizmetlerin sürekliliğini korumak için sizden doğru, çalışkan, saygılı olma gibi erdemlere sahip olacağınıza dair söz istemesine karşı çıkarak mı karakterinizi ispatlamaya çalışıyorsunuz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 iyi de 6 yaşında çocuklar birşeye imza atmıyor, imzaları da yok ve reşit de değiller yani. çalışkanlık vs istemek ayrıca kötü birşey değil de 6 yaşında çocuğun varlığını istemesin yani devlet. o kadar ufak çocuklara yemin ettirmek her şekilde yanlış ayrıca. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Karsi cikmiyoruz, sacma diyrouz, sunun kadar sacma said: Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasa'ya sadakatten ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim Gercekten cok uyuyorlar ebu yemine dimi, hukukun ustunlugu olsun, huzur ve refah olsun, demokrasi ve insan haklari olsun filan, vekillerimizin hepsi bole namusu ve serefi uzerine ettigi yemindeki gibi hariket ediyor, anayasayi tanimiyorum diye icisleri bakani yok filan Hep diyordumya fasisti bile kalitesiz bu ulkenin diye, iyiki oyleymis dedim. Simdi uyandim bole acayip bir distopya gordum ruyamda. Okul gibi birrerdeydim, turk milleyetciligin ic bolgelere yayilma hizi, kanunsuz dusuncelerdeki artis, teroroist sempatizanlari ile ilgili yapilan ihbar sayilarini filan acikliyorlardi. Dosyadan sorumlu olan tip resim cikarip yavasca yanima geldi, bak arkadasin ailenle ilgili bu resimleri teslim etmis gecmiste, dikkatli ol dedi filan. Ondan sonra kapiya degisik uniformali bir polis geldi, yari opak posette bir kelle teslim etti. Sorumlu olan kursunun ustune koydu bakin diye, millet dalga gecti game of thronesdan x karakterinin kafasinimi yolladilar ahahahah diye, kafayi gosterdi "sizin tanidiginiz, 2 hafta once yakalanmis. Kimsenin aklina farkli bisiler gelmesin niye kayboldugu hakkinda diye yollamislar" dedi. Mindfuck olan sey bizim forumdaki peygamber samanin kellesiydi posetteki, ortamda herkes sustu filan, sonra biri dalga gecti ve herkes alay etmeye baslayip sohbete devam etti. Kedileri topliyorlardi sokaktan, sehir disina cikmak istiyenleri vagonlara koyup arama merkezlerine goturuyorlardi, sorguladiktan ve arama yaptiktan sonra ucaga binmelerine izin veriyorlardi polis esliginde. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Llama Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 20, 2015 di said: Hepiniz kucuk birer Baran'diniz tabi. Andinizi ogrendiginiz an sacma gelmisti, olamaz, bizi boyle asimile edemezler demistiniz. Andinizin sacma oldugu dusuncesini o anda tamamen kendiniz dusunup o andan itibaren oldugu sekilde kabul ettiniz ve ilkokulun ilk gununden itibaren bu konuda cevrenize sikayetler yagdirdiniz. Cunku hepiniz cok akilli, anasinin karnindan 35 kilo beyinle cikmis tiplerdiniz... abi benim dedelerimi osmanlı asimile etmiş zorlana türkleştirmiş yetmemiş avrupadan alıp buraya getirmiş. yerimizden yurdumuzdan etmiş. hani ben izmirliyim 4 kuşak öncesine kadar hatta beş bile olabilir. ama hani öyle düşüncede büyümedik yok dışlanıyoruz bilmem ne sadece saçma idi ilkokul çocuklarına and okutmak git liseye okut ki belki orada geçen cümleler anlam kazansın zaten and okunurken birbirimize pandik atar güldürmeye çalışırdık kim okudu ki andı zaten Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar