Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

dünya dili ingilizce mi ?


Zyrobod

Öne çıkan mesajlar

Çok yer gezmedim de, Bologna gibi bir yerde ingilizce bilen adam bulamamıştık. Avrupa şehri dersin bir de, Floransa gene iyiydi gerçi, daha turistik olmasının avantajları sanırım. Ama kötü yani, heykel soruyoruz adamlara nerdedir diye 6-7 dükkan gezdikten sonra bulabildik. Zencilerde işportacı, satış yaparken akıyor ingilizce, soru sorarken tık yok.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

manve said:

Miami'de mc donald's a gitmek gibi bir hata yaptigimda, ingilizce siparis verememistim :(


hahahah...aynen yaaa...ben 11 eylül'den birkaç gün sonra miami aktarmalı bogota'ya gidecektim. uçağın kapısı açılır açılmaz beni zenci bayan polis karşıladı ve ispanyolca bir şeyler söyledi. "sorry, I don't speak Spanish" deyince de "oohhh,shittt!" deyişini unutamıyorum. Şaşkınlıktan gülerek patlamıştım kadının suratına.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Jeeztro said:

Çok yer gezmedim de, Bologna gibi bir yerde ingilizce bilen adam bulamamıştık. Avrupa şehri dersin bir de, Floransa gene iyiydi gerçi, daha turistik olmasının avantajları sanırım. Ama kötü yani, heykel soruyoruz adamlara nerdedir diye 6-7 dükkan gezdikten sonra bulabildik. Zencilerde işportacı, satış yaparken akıyor ingilizce, soru sorarken tık yok.


Ya heykeller filan genelde heryerde oyle, pariste sabahtan aksama kadar louvre calisanlarida dahil herkese altin kaplama jean d'arc heykelinin yerini sorduk, ismi dogru telaffuz ettigim halfe hepsi mavi ekran verdi, iki kisimi ne tanidi kadini onlarda heykeli bilmiyordu -_- dahs komigi bu kadar sene "pis fransizlar bilsede konusmiyor ingilizce" geyiginden sonra bir kere bile boyle birseyle karsilasmadim
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

rusyayla ilgili saç baş yolduran bi hikaye duymuştum. abimin arkadaşı hollandalı başka bi arkadaşıyla trans sibirya yapıyolar. bişe oluyo bi şehirden tren bileti almaya kalkıyolar. ikisi toplamda 8 farklı dil biliyor. rusça hariç sdfds bileti alamıyolar abi. bi türlü dertlerini anlatamıyolar gişedekine. rent a car yapıp daha merkezi bi yere gidiyolar sonra sdfsd çok gülmüştüm duyunca
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben size denk gelme anlatayım madem.

Almanya'ya indim. Hem almanca hem ingilizce biliyorum. Tuvaleti sordum, adam türk müsün kardeş? çekti.

Fransız bir hatunla tanıştım Almanya'da kanka olduk (hatta şu an İzmir'de yaşıyor lel); en sevdiği şarkıcı Tarkan, Türkiye diye ölüyor, etrafındaki tüm türklere yazıyordu ve 3. dil olarak türkçe öğreniyordu. Ki çatır çatır türkçe konuşuyor şu an.

Yine Almanya'da kaldığım yurtta yan odamda kalan tek bacaklı bir japon hatun vardı; ana dili kadar iyi türkçe konuşuyordu.

İsveç'e gidecektik, bir dönem isveççe öğrendim. Gittik neyse, yemek yerken bir adam geldi yanımıza, where are you from? dedi. Turkey diyince, AA BEN DE İSTANBUL'DA KALDIM 2 SENE CİHANGİR'DE :> dedi... (sapına kadar isveçli bu eleman.)

Avusturya'ya gittik, yolda yürürken tanıdık bir aksaan çalındı kulağıma; sahnedeki grup türkçe şarkı söylüyordu.

İtalya'da lokantaya oturduk, garson direk "ne alırsınız?" diye sordu. Arnavutmuş, anası babası evde türkçe konuşuyormuş vs.

Bosna'ya gittik, kimse ingilizce bilmiyordu ama kime ne sorsak türkçe cevap aldık.

DÜNYA DİLİ TÜRKÇE!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Rewendor said:

Sibirya'nın ortasında anlarım da koskoca Moskova'da, dev başkentte, turist şehrinde, iş şehrinde bulamadık biz, anlattım işte :)

Bu arada Almanca konuşan sayısı İngilizce'den fazla, ya da bize öyle denk geldi, onu fark ettik.


abimler şirketçe moskovaya fuara gitmişlerdi. standa hostes bulmuşlar ingilizce biliyo diye. abimin dediğine göre onun rusçası kızın türkçesinden ve ingilizcesinden iyiymiş sdfds ama işte hatun taş olduğu için müşteri çekmişler baya :D
o dediğine ben de dikkat ettim bulunduğum ünideki rusların çoğu ingilizce yerine almanca öğrenmişler bugüne kadar çinlilerin zaten alayı öyle. rusyanın tarihteki olayları vs etkiliymiş almanca öğretilmesinde

@deadwoll

miami-orlando arası 97mph ile radara takıldım polis durdurdu biraz chasing hadisesinden sonra. baktı ehliyete. türk müsün edi. ahuahuah evet lan türküm dedim tabi yırtıcaz sandık :D nasılsın dedi iyiyim sen nasılsın dedim şöyle böyle dedi. sonra sordum nerden biliyosun diye 2 sene ayvalıkta yaşadım dedi. geliyorum dedi gitti. biz halla yırttık diye sevinirken 251.75 dalırs evrak imzalattı ahuha hiç unutmam en sevdiğim yabancı dil macerasıdır :D
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

deadwoll said:

Ben size denk gelme anlatayım madem.

Almanya'ya indim. Hem almanca hem ingilizce biliyorum. Tuvaleti sordum, adam türk müsün kardeş? çekti.

Fransız bir hatunla tanıştım Almanya'da kanka olduk (hatta şu an İzmir'de yaşıyor lel); en sevdiği şarkıcı Tarkan, Türkiye diye ölüyor, etrafındaki tüm türklere yazıyordu ve 3. dil olarak türkçe öğreniyordu. Ki çatır çatır türkçe konuşuyor şu an.

Yine Almanya'da kaldığım yurtta yan odamda kalan tek bacaklı bir japon hatun vardı; ana dili kadar iyi türkçe konuşuyordu.

İsveç'e gidecektik, bir dönem isveççe öğrendim. Gittik neyse, yemek yerken bir adam geldi yanımıza, where are you from? dedi. Turkey diyince, AA BEN DE İSTANBUL'DA KALDIM 2 SENE CİHANGİR'DE :> dedi... (sapına kadar isveçli bu eleman.)

Avusturya'ya gittik, yolda yürürken tanıdık bir aksaan çalındı kulağıma; sahnedeki grup türkçe şarkı söylüyordu.

İtalya'da lokantaya oturduk, garson direk "ne alırsınız?" diye sordu. Arnavutmuş, anası babası evde türkçe konuşuyormuş vs.

Bosna'ya gittik, kimse ingilizce bilmiyordu ama kime ne sorsak türkçe cevap aldık.

DÜNYA DİLİ TÜRKÇE!


madem hatıralar anlatılıyor ben de anlatayım(yahu bunları ben daha önce anlatmış olabilirim başka konuda,hatırlamıyorum,neyse idare edin).

Türkiye'nin dünya 3üncüsü olduğu dünya kupasında Kolombiya'daydım ve biz oradayken 3.lük-4.lük maçı yapma durumumuz ortaya çıktı. Fakat tam da o maçın oynanacağı saatte Meksika'ya geçecektik patronun yanımda gezen yeni mezun oğlu ile(iş öğretiyordum elemana).
Aldım karşıma bunu.
Dedim ki:
-Oğlum Cem. Benim yaşım 28. Bundan sonra Türkiye'nin dünya kupasında bir daha böyle bir başarıya ulaşıp ulaşamayacağını bilmiyorum ama ben bu maçı izleyeceğim. Onun için şu biletlerin saatini değiştirelim.
-Tamam abi.
dedi ve hemen uçak biletini değiştirmek üzere yola çıktık.

Binaya vardığımızda MEXICAN AIRLINES'ın üst katlardan birinde (kaçıncı olduğunu hatırlamıyorum)olduğunu öğrendik. Asansöre bindik. Hangi kattaysa düğmeye bastık. Vardık o kata.Önce patronun oğlu indi. Sonra tam ben inecekken kısa boylu ama acaip şişman bir adam bodoslama daldı asansöre ve bana çarpıp sağa doğru savrulmama neden oldu. Diz kapağımı asansörün köşesine o kadar sert çarptım ki can havliyle "yavaş ulan!Ayı!!"diye bağırdım.
Çoktan asansörden çıkmıştım.Bir taraftan da dizimi ovuşturmaya devam ediyordum ki arkadan gelen son derece kalın ses ile dondum kaldım:
-Yavaş ulan ayı mı?Biraz ayıp olmuyor mu?

Ben nasıl arkaya döndüm, nasıl elimi adama doğru uzattım, nasıl
-Kusura bakma abi, ama çok canımı acıttın gerçekten
dedim ve adam da hemen elini uzatıp
-Yok aslında, haklısınız, özür dilerim
diyip bana doğru hamle yaptı?
Valahi aynen böyle oldu.

İşin ilginç tarafı bana çarpan adam Galatasaray Lisesi mezunu bir Ermeni asıllı Türk vatandaşı. 2 tane Türk arkadaşı ile birlikte (onlar da Galatasaray Lisesi mezunu) ekonomik krizde işlerini kaybetmişler ve bir şekilde Vegas'ta ki kumarhanelerden birinde iş bulmuşlar. Kısa sürede Amerikalı patron bunların iyi birer işletmeci olduğunu fark etmiş ve 3üne birden teklifte bulunmuş. "Bogota'daki kumarhanemi işletir misiniz?"demiş. Bizim kafadarlar kabul etmişler ve sonuçta bana çarpan adam 3 senedir arkadaşları ile o kumarhaneyi yönetiyormuş. Ertesi gün Kolombiya saatiyle sabah 7'de olan Türkiye-Güney Kore maçını kumarhanede dev ekrandan izlememiz için beni ve patronun oğlunu davet etti. Neticede kabul ettik ve inanılmaz bir hatıra oldu bizim için. Türkiye'den binlerce km uzakta Sivaslı garsonlar,body guardlar, krupiyerler ile birlikte inek şabanın golüne sevindik.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bir tek Osmanlı hariç çünkü mal oğlu malların akılları fikirleri belden aşağı çalışmış.
Türkçe'yi bile sallamamışlar.
Yoksa Avusturya kapılarından Pakistan sınırına kadar Türkçe konuşulabilirdi.

Aslında Suriye,Irak,İran,Gürcistan,Bulgaristan ve Yunanistan'da Türkçe konuşarak; yerel dili hiç bilmeden iletişim kurmak mümkün.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

KuddusiMavra said:

dana22 said:

nan adam bogota daki casinoya sivas li eleman mi doldurmus..


:))) evet. Ermeni vatandaş dahil 3ü de Sivaslılar :)))

İşin komiği benzer bir Sivaslı anım daha var.
Hem de Güney Afrika'da.
B)-


Sivas da ne bereketli memleketmiş.

Geçen gün bir gazetede (Hürriyet'ti galiba) istatistik okumuştum, İstanbul'da en çok Sivas'lı varmış sayı olarak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Chemical said:

Auril said:

senko said:

heryerde ingilizce konusuyorlar.
alman ingilizcesi
fransiz ingilizcesi
ingiliz ingilizcesi


almanca ingilizcesi favorim, çok temiz konuşuyorlar
fransızlar berbat

bi tanesi sree sreee diye yırtınıyordu 3 demek istiyormuş meğersem


dutchlar iyi yalnız.


ingilizceyi de almanca gibi konuşmaya çalışıyorlar teach kelimesini bilmiyorlar I will learn you diyorlar eğitimlerde hemde 1 tane de değil nerdeyse alayı.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...