Ekoilibrium Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Finklorpeyniri said: olur olur. milyon yıl önce ocellus stigma falan gibi yapılar vardı göz yerine. sadece ışığı algılayabilen falan. gelişiyor sonuç olarak bişeyler. atom görebilenin daha iyi survive edebildiği bir setupta mümkün dfjhsd şu göz yapısının katkatkatkatkat gelişmişi olması lazım Göremezsin. atomu mikroskopla da göremezsin fiziksel olarak anlamsız atomu görebilmen. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Black-ice Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 utanma ne yazdın hadi :))) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Ekoilibrium said: Finklorpeyniri said: olur olur. milyon yıl önce ocellus stigma falan gibi yapılar vardı göz yerine. sadece ışığı algılayabilen falan. gelişiyor sonuç olarak bişeyler. atom görebilenin daha iyi survive edebildiği bir setupta mümkün dfjhsd şu göz yapısının katkatkatkatkat gelişmişi olması lazım Göremezsin. atomu mikroskopla da göremezsin fiziksel olarak anlamsız atomu görebilmen. ilk canlılarında ışığı görmeleri mantıksızdı. neye göre mantıksız atomu görebilmen? yaşamın tek formu bu mu olmak zorunda? gayet sci-fi bi soru sorulmuş. olsa bi derece mantığa nasıl oturur günümüz bilgilerince olarak yorumluyoruz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 yani yazdığın şey 'atom görüp naaabcan git pattiz soy' gibi kaldı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ekoilibrium Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 2 kere anlatıldı, atomun radiusu ışığın dalga boyundan az olduğu için göremezsin. Yıldız patlatıp çıkan gama raylerle atom görmeye çalışacaksan bilmiyorum tabi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 görebildiğin şey ışık olduğu için onunla karşılaştırıyosun. tek görme çeşidi ışıkla görmek değil Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Osso Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 gonlumle goruyorum ben mesela Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ekoilibrium Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 aynen açıklama yapıyorum saçma sapan yorumlar gelmeden. yarasa'da beyninde 'görüyor' duymuyor. şekil oluşturuyor. toprak solucanıda titreşimle beyninde 'görüyor'. illa ışıkla görmen gerekmiyor atomu. hani günümüzde yaşayan canlılarda var farklı görme şekilleri. görmek ışığı algılamak olarak geçmiyor zaten literatürde herhangi bir uyartıyı alarak beyinde şekil oluşturmak olarak geçiyor. yani fizyolojide öyle bilmiyorum gerisi. olasılıksızlık dağına tırmanmak'ta okumadın mı olm sen bunları? ben orda okuyup sunum konusu olarak seçmiştim. üzerine dawkinsin derneğine mail attım böle böle sunum yapacağım çok ilgimi çekti makalenin tamamı ve popüler bilim haline getirilmemiş kısmı var mı herhangi bir yayınızda diye? adamlar mail attıydı onu bulursam yollayayım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 saçma sapan yorumlar gelmiş Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
cempostaci Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Black-ice said: utanma ne yazdın hadi :))) yok utanma değil ya konudan çok alakasız bir şeydi ondan editledim :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ekoilibrium Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Canlılarda çözünürlüğü o kadar yüksek hislerin oluşması mümkün değil. Mümkün değil yeterli vurguyu vermiyor bile. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Nigger_of_the_sand Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Dawkins, Neil Degrasse Tyson ile bir panelinde "yarasaların sesle görmesi oldukça olası" demişti. Yani kesin olarak görüyorlar diyemiyoruz sanırım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Suark Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 çarpıp duruolar abi zztn sdsf Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 yaşamın milyarlarca yıl suyun içinde elektriksel uyarımlarla aminoasitlerin etrafında çeperler oluşması ve rnanın oluşumuyla başlayıp sana kadar gelmesi ve senin şu anda oturduğun yerden varolmayan sanal bir platforma yazı yazman nasıl mümkün olabiliyorsa oda mümkün olabilir. evrimsel çizgide şu anda bizim bildiğimiz kadarıyla atom hissetmeye veya görmeye sebep olabilecek bir oluşum veya durum var mı? yok. ama olamaz değil. anadal okuyosun 'mümkün değil' tabirini kullanmayalım lise mezunu gibi lütfen ya. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ekoilibrium Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 O saydıkların fiziksel olarak mümkün çünkü. Alçaktan uç rica ediyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 ben düne kadar atomun görülebilir hale gelebilen birşey olduğunuda bilmiyodum. hatta bunu gördün mü dediğimde 'yalandır abi öle birşey olamaz' dedin ama olmuş. kodumun kartalı 3 metre karın altından 1 saat önce geçip gitmiş farenin 'KOKUSUNU' görebiliyorsa çok daha gelişmiş göz yapıları neden hiç varolamasın. penguenlerin 400 metre suyun altında o basınca dayanabilen gözleri varsa neden molekül fragmanları hissedebilen göz oluşamasın. pitonlar ısı görüyor. baya termoreseptörleriyle baya termal visionları var. yapının gözle alakası bile alakası yok ama birleşiyor beyinde. şu anda bile göz görme duyu tipleri araştırmaya kalksan beynin uçar gider bunlar olamaz dersin yani. ama var bir çok şey. tek tek atom görmek gibi algılamadım ben soruyu zaten ama belli fragmanları görebilmek yada hareket sezebilmek imkansız falan değil. ÇOK UÇUK tabi ki ama imkansız ve olasılıksız değil Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ayfon Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Finklorpeyniri said: yaşamın milyarlarca yıl suyun içinde elektriksel uyarımlarla aminoasitlerin etrafında çeperler oluşması ve rnanın oluşumuyla başlayıp sana kadar gelmesi ve senin şu anda oturduğun yerden varolmayan sanal bir platforma yazı yazman nasıl mümkün olabiliyorsa oda mümkün olabilir. evrimsel çizgide şu anda bizim bildiğimiz kadarıyla atom hissetmeye veya görmeye sebep olabilecek bir oluşum veya durum var mı? yok. ama olamaz değil. anadal okuyosun 'mümkün değil' tabirini kullanmayalım lise mezunu gibi lütfen ya. Allah özene bezene yaratmis. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ekoilibrium Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Yahu olay gözün görebilmesi değil. Atomik çözünürlükte datayı taşıyabilecek ışık o kadar yüksek enerjiye sahip ki yıldızlar patlayınca galaksiler inflak edince falan çıkıyor. Problem göz değil, ışık. Işık taşımıyor o datayı. Ses hiç taşımıyor koku hiç taşımıyor. Varsa nuclear magnetic resonance algılayabilecek, scanning tunneling microscope yapabilecek doku fikrin paylaş lütfen. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 işte diyorum ki bende yaşamın başlangıcında hiçbir algı yok sıfır direk. sonra dokunma gelişiyor kemotaksiyle falan. görme yok hala kokuda yok. milyonlarca yıl içinde bir çok farklı doku değişiyor. sonra bu dokular birbirleriyle demin verdiğim örneklerdeki gibi çok farklı kombolar yaparak çok çok farklı duyumlar oluşuyor. şimdi ben insanı yaşamın sonu olarak görmüyorum göremiyorum. zaten aklı başında tek adam çıkıp evrimin son halkasıyız bizden sonrası yok diyemez.isadan muhammedden farkı kalmayacağı için. eğer bir bakteri için nasıl ki dokunmak görmek koklamak imkansızın ötesindeyse ki gelişimi düşünmek korkunç bir durum zaten. devamını tahayyül edebiliyor olabilmek 'imkansız' değil. senin 200 senede dünya ile alakalı edindiğin bilgiyle mümkünatı yok tabi ki. zaten şu anda böyle birşey var mı falan gibi sormuyor arkadaş. bakteri-insan gelişimini karşılaştırdığın zaman atom görebilcek yapılar bana çok daha az sci-fi geliyor. orangutanka yüzde 98.8 falan gibi bir yüzdeyle aynı dna'ya sahip olup evrimsel olarak gelişimdeki farka bakar mısın? adam hala orangutan biz uzaya çıktık doku falan üretiyoruz labratuarda. dnayla oynayıp canlılığın tanımını falan büküyoruz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 yaşam başladığında doku yok lan doku yok. bakteri için bizim algımızla görmek neyse bizim için atom görmek benzer olasılıklara sahip bence Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fistan Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 cok iyi gozumuz olsa evet atomlari da uzaydaki gezegenleri de net bi sekilde goruruz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
screwy Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 finklor haksiz Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Finklorpeyniri Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 bunu diyen screwy ise haklıyım demektir. of çok şükür allahım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ShadowFury Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Paylaş Mesaj tarihi: Mayıs 2, 2013 Dediğim gibi, tek limit biyolojik/evrimsel sebepler değil. Isıyı "görebilen" hayvanlar dediklerimiz aslında ısıyı algılamıyor, ısınan objelerin yaydığı infrared radyasyonu görüyor(o da görünür spektrumun dalgaboyundan daha yüksekti yamulmuyorsam, ama aynı elektromanyetik spektrum üzerinde o da). Ses ile atomları görebilmek için yine çözünürlük problemi çekiceksin, bu sefer ses dalgalarının dalgaboyuyla uğraşman gerekecek -ki bu biyolojik olarak daha zor. Elektromanyetik olarak(yani görerek) algılarken kullandığın dalgaboyu 400-700 nm. Yani algılayabileceğin en küçük obje 0.0004 mm(mor renkli olursa filan o da) Duyma eşiğin ise 20Hz-20kHz arası. 20kHz frekansa sahip bir dalganın dalgaboyu yaklaşık 330/20000~0.016m (Yani yarasalar gibi beynimizde sonar verisi işleyebilseydik "görebileceğimiz" en küçük obje 16 mm olacaktı) Her şey için aynı durum söz konusu. Görebileceğin min. Eğer cisim dalgaboyundan daha küçükse büyük ihtimalle cisimle etkileşime girmeden geçip gidecek (tesadüfen cisme denk gelme ihtimali de var ama çözünürlük anlamında fayda sağlamayacak kadar düşük oranda gerçekleşiyor sanırım). Hadi diyelim pokemon gibi çat diye evrim geçirdik bütün spektrumu görebiliyoruz: Bu sefer diğer fiziksel problemler devreye girecek. O kadar yüksek frekansa sahip Gamma ışınları hücrelerle etkileşime girmiyorlar, göz hücrelerinin içinden geçip gidecekler. İçinden geçip gitmeyenler ise daha büyük problem: o kadar yüksek frekanslı dalgaların enerjisi çok yüksek ve bileşiklerin kimyasal yapısını bozabiliyorlar(bkz: Ionizing radiation) (Konuya yabancıysan diye bir de not düşeyim: elektromanyetik dalgaların enerjisi arttıkça frekansları artar, frekans arttıkça da dalgaboyu düşer) Mesela şu linke göre 124 nm lik bir dalga Hidrojen ve Oksijeni koparabiliyormuş. Karbon için 250 nm demişler. Bunlardan daha küçük dalgaboyuna sahip dalgalar, senin karbon bazlı organik kimyanı yoketmek için yeterli. İstediğin kadar evrim geçir, karbondan yapılma bir gözle bu limitin üstüne çıkman mümkün değil mesela. http://en.wikipedia.org/wiki/Ionizing_radiation said: The boundary of greatest interest is for low intensity photon radiation striking organic material. Since the first ionization energy of hydrogen and oxygen are both 14 eV,[2] the spectrum of ionizing radiation is commonly defined to start at approximately 10 eV (equivalent to a far ultraviolet wavelength of 124 nanometers).[3][4] Some sources use the ionization energy of air to define the boundary at 33.97 eV (36.50 nm).[5]:305 Others draw a boundary at 100 eV (12.4 nm).[6] Since the energy of a carbon-carbon bond is 4.9 eV (250 nm),[7] it might be just as reasonable to draw a conservative boundary there. (Although cleavage of such bonds would produce free radicals, not ions.) All of these figures lie partway within the spectrum of ultraviolet light. X-rays and gamma rays are above all of these definitions and are always considered ionizing radiation. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar