Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Kim Sorumlu....


SekerPembe

Öne çıkan mesajlar

bu konu paticik'e fazla gelir, ciddi postlar bekleme boşuna. bariz dişi ismin olmasa 5-6 aşşağılama postundan sonra cevap bile gelmezdi büyük ihtimal eheh

linke baktım da, klasik new age bullshit. eski öğretileri al, biraz kabbalah ekle, biraz çeşitli occult kaynaklardan ekle, biraz marketing ekle, biraz mental mastürbasyon / feel good öğeleri ekle. piyasanın %90'ı bunlarla dolu zaten. en önemli disinformation taktiği doğru bilgiyle saçmalığı karıştırmaktır. tamamen saçmalarsan awareness'ı daha yüksek insanları kandıramazsın, anca işsiz ev kadınlarını kandırırsın. bunun truth/bullshit ratiosu idare eder gene.

bir sürü kavram ortaya atılmış mesela. tanrısal bilinç alt bilinç üst bilinç vs diye. bilinç okunarak değil, tecrübe edilerek anlaşılır. onbinlerce new age kitabı okusan da, seminerlere katılsanda belki yarım saatlik bir meditasyonda yaşayacağın efsane tecrübelerle kıyaslayamazsın. kendin bizzat tecrübe etmediğin sürece bu okudukların entellektüel çöp olarak zihnini doldurur. dinden farkı yok bunun. her türlü doktrinden uzak durmak lazım eğer gerçeği arıyorsan ki, gerçek subjektiftir. bizzat deneyimlemediğin hiçbirşeyi zihninde sağlam bir temele oturtmaman lazım. olasılık olarak durabilir, zararı yok ama sen farketmeden o olasılıklar fact olarak yerleşebilir.

letting go olayına gelirsek, zihinde biriken negatif patternleri, loop'a bağlamış anlamsız düşünceleri hoponono PUF diye bırakamazsın. önce onları oldukları haliyle, saf şekillerinde görmen gerekir. o zaman ne kadar temelsiz, zararlı ve saçma şeyler olduğunu gördüğünde letting go kısmı otomatik oluyor zaten. gidip bir shaman'a kendini cleanse ettirebilirsin ama o sadece yüzeyi kazır, senin iraden doğrultusunda bilinçli şekilde derinlere inerek yaptığın temizliğin yerini tutmaz.

sorumlu olan ego/lower self/separate self ne dersen de, onunla uğraşırken new age saçmalığında olduğu gibi kendini iyi hissetmezsin. tahmin edemeyeceğin derecede canının yanması lazım, taa ki benliğinee sarılmış ahtapot kollarını kesene kadar. hatta dünyadaki en zor şey egoyla olan mücadeledir denilebilir. bir nevi kendinle kapışırsın, ama aslında kendin değildir o. fakat öyle olduğuna inanırsın. mantık hiçbir işe yaramaz. bu süreç korkunç acı verir, boşluğa düşersin, deliliğin sınırlarında gidip gelirsin, bi an iradeni gevşetsen hemen üste çıkar, seni tekrar kandırır. çok insan bu aşamada intihar eder veya delirir zaten, kimiside kendinden veya toplumun yargılarından korkup vazgeçer, yolu yarım bırakır.

bu yol kesinlikle kolay değil, hele bu çağda. modern insanın tipik özellikleriyle hiçbir şekilde bağdaşmaz. sabırsız, kolaya kaçan, tembel, bencil, çıkarcı, materyalist, normlara göre hareket eden insanlar için yaratılıyor bu düşünce sistemleri zaten. hopononono hobbaaa i love you love and light saçmalıkları yolunu uzatır sadece, bonus olarak kendini farklı bir şekilde kandırmış olursun. herşeyden önce kendine karşı samimi olursan yol açılıyor bişekilde zaten. kestirme, kısayol falan yok. ADD generation'ın işine gelmiyor tabii bu.

artiz artiz konuştum da, bunlar benim kendi fikirlerim tabii. istediğini yap yoksa bana düşmez karışmak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • 4 hafta sonra ...
emanet hacı ne bu konudan ne senin dediklerinden pek bi cük anlamadım fakat anlamak için dikkatle okudum. pek alakadar olmadığım bi konu ondan herhalde. konuyu kısaca özetletip ne demek istediğini tekrar yazarmısın acaba rica etsem ? zihnin yapabileceği şeyler konusunu her zaman hayranlıkla dinlemişimdir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

emanetin dediği herşeye katılıyorum.

Özet geçmek gerekirse emanetin dediği şu:
Bir takım eski ve işe yarar bilgiler var. Bunları gelir bekleyip ticari kaygı ile pazarlayanlar var. Kısacası bu olaya selling bliss deniliyor. Bu olayın saçma olduğunu söylüyor ki bence de saçma. Bu olayın en güzel örneği de transdantal meditasyondur.
Dediği gibi piyasadaki kitapların oluşumların seminerlerin vb şeylerin büyük bir bölümü bu sistemde.
Onun dışında bahsettiği şey ise spiritüellik yolunda bizi nelerin beklediği. Bu yolda ilerlemiş bir sürü insan var dediklerinin hiçbir önemi yok. Gerçekten aydınlanmış insanların metinlerini okusanız veya bu insanlarla şahsi anlamda tanışıp sohbet etme imkanı yaşamış olsanız bile bir önemi yok. Çünkü herkesin yolu ayrıdır. Bu kişiler ancak size gezgin görevi görürler. Gittikleri yerleri bir gezgin gibi anlatırlar. Siz o yola çıkmadan o kişinin anlattığı ülkeleri yerleri vs göremezsiniz. Bu kitapların seminerlerin vb şeylerin çoğu yolculukta görülecek şeyleri bahseder ki çok gereksizdir. Bunu kısa sürede anladım ki bu bile farkındalıkla alakalıdır. Farkındalığım artmamış olsaydı bunu bile anlayamayacaktım.

Komple özet geçmek gerekirse bir yol var. O yola daha önce çıkmış insanların size önerdiği şeyler var. Anlattığı hikayeler var. Anlattıkları hikayelerin hiçbir önemi yok. Önerdikleri şeylerin bile bazen çok önemi yok. Herkesin kendi çıkacağı bir yol. Bu yolu yürümek için yolunun aydınlanması gerekiyor. Bunu sağlayacak olan şey farkındalık. Yolu yürüyecek olan ise bilinç.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...