Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Şike soruşturması - 2. dalga


fizban

Öne çıkan mesajlar

uefa direk fener avrupaya gelemez demedi ki? yargı göstermediği için kanıt bile göremedi adamlar. geldiler basın üzerinden inceleme yaptılar ve haklı olarak fenerbahçeyi suçlu buldular. bundan sonra 3 seçenek sundular;

1- fenerbahçe kendisi çekilir
2- federasyon fenerin çekilmesini saglar
3- uefa olayı kendi adamlarıyla incelemye başlar, herhangi bi suç görülürse cezası çok daha büyük olur

sorun burda başlıyo zaten. sonuçta fenerbahçe yönetimi suçsuz oldugunu açıklıyo, e ortada kanıtlanmış bi suçu da yok? o zaman ben bu takımın arkasındayım diceksin, yollicaksın avrupaya. bi suç olursa sonuçlarına kendisi katlanıcak fenerbahçe. ama işte güvenemedi, sadece şüphe üzerinden suçlu gösterdi takımı
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Phyx said:

uefa direk fener avrupaya gelemez demedi ki? yargı göstermediği için kanıt bile göremedi adamlar. geldiler basın üzerinden inceleme yaptılar ve haklı olarak fenerbahçeyi suçlu buldular. bundan sonra 3 seçenek sundular;

1- fenerbahçe kendisi çekilir
2- federasyon fenerin çekilmesini saglar
3- uefa olayı kendi adamlarıyla incelemye başlar, herhangi bi suç görülürse cezası çok daha büyük olur

sorun burda başlıyo zaten. sonuçta fenerbahçe yönetimi suçsuz oldugunu açıklıyo, e ortada kanıtlanmış bi suçu da yok? o zaman ben bu takımın arkasındayım diceksin, yollicaksın avrupaya. bi suç olursa sonuçlarına kendisi katlanıcak fenerbahçe. ama işte güvenemedi, sadece şüphe üzerinden suçlu gösterdi takımı


basın uzerinden inceleme falan yapmadılar. mektubu oku. hersey yazıyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

toggie said:

Phyx said:

uefa direk fener avrupaya gelemez demedi ki? yargı göstermediği için kanıt bile göremedi adamlar. geldiler basın üzerinden inceleme yaptılar ve haklı olarak fenerbahçeyi suçlu buldular. bundan sonra 3 seçenek sundular;

1- fenerbahçe kendisi çekilir
2- federasyon fenerin çekilmesini saglar
3- uefa olayı kendi adamlarıyla incelemye başlar, herhangi bi suç görülürse cezası çok daha büyük olur

sorun burda başlıyo zaten. sonuçta fenerbahçe yönetimi suçsuz oldugunu açıklıyo, e ortada kanıtlanmış bi suçu da yok? o zaman ben bu takımın arkasındayım diceksin, yollicaksın avrupaya. bi suç olursa sonuçlarına kendisi katlanıcak fenerbahçe. ama işte güvenemedi, sadece şüphe üzerinden suçlu gösterdi takımı


basın uzerinden inceleme falan yapmadılar. mektubu oku. hersey yazıyor.


uefa said:

Sayın Başkan
Türkiye’de sürdürülen şike soruşturmasına, özellikle de Fenerbahçe’nin durumu hakkındaki önceki yazışmalarımıza istinaden:
Söz konusu kulüp ve/veya sorumlu yöneticilerinin şike yaptığına dair kuvvetli delillerin bulunduğu anlamış bulunmaktayız. Örneğin kulübün başkanı ve (bazıları yönetim kurulu üyesi) çok sayıda üst düzey yöneticisi şike zanlısı olarak temmuz ayının başından beri cezaevinde bulunmaktadır ve (çoğu basına da yansımış olan) bir dizi belgelenmiş kanıt kulübün şikeye karıştığı sonucuna yol açmaktadır. İstanbul Polisi de tutuklamaların şike suçlarına istinaden yapıldığını duyurmuştur.
Sonuç olarak, UEFA’nın amiral gemisi olan bir şampiyonaya (Şampiyonlar Ligi) şike yapmakla suçlandığı kamuoyuna yansımış, başkanı ve yöneticileri cezaevine konmuş, bugüne kadar elde edilen kanıtların kulübün şike suçunu işlediği sonucunu kuvvetle işaret eden bir kulübün katılması durumu ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu durumun UEFA ve tüm futbol cemaati tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını anlayışla karşılayacağınızdan eminiz.


abi sadece şu bölümde bile o kadar yanlış şey var ki. kulubun yüksek mevkilerdeki yöneticileri hapiste diye alamıyosan beşiktaşın uefada ne işi var? ayrıca feneri reddedip trabzonu kabul ettiğin sırada adamların başkanın yurtdışına çıkma yasagı var yahu. hani kura çekimlerine falan katılamadı adam(sonradan kaldırıldı o ayrı).
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ntvmsnbc:
46 günde 31 kilo verdi
Siyah-Beyazlıların hocası en sıkıntılı günlerini geçiriyor. Havutçu, üzüntüden 46 günde eridi. Havutçu'nun, cezaevine girerken 76 olan kilosu 45'e kadar düştü.

yazık abi bu ne ya , doğrumudur yalanmıdır bilmiyorum da , insanlara bunları yapmaya hakları yok, deliriyorum ya bir iddaaname hazırlamak neden aylarca sürüyor!!! tayfur hakkında 1 tane olay var en azından beşiktaş ile ilgili iddanameyi hazırla adamları çıkar mahkemeye suçluysa ceza verilsin değilse çıkarılsın, neden fenerbahcenin iddanamasini beklemek zorunda beşiktaşlılar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

tinu said:

Ntvmsnbc:
46 günde 31 kilo verdi
Siyah-Beyazlıların hocası en sıkıntılı günlerini geçiriyor. Havutçu, üzüntüden 46 günde eridi. Havutçu'nun, cezaevine girerken 76 olan kilosu 45'e kadar düştü.

yazık abi bu ne ya , doğrumudur yalanmıdır bilmiyorum da , insanlara bunları yapmaya hakları yok, deliriyorum ya bir iddaaname hazırlamak neden aylarca sürüyor!!! tayfur hakkında 1 tane olay var en azından beşiktaş ile ilgili iddanameyi hazırla adamları çıkar mahkemeye suçluysa ceza verilsin değilse çıkarılsın, neden fenerbahcenin iddanamasini beklemek zorunda beşiktaşlılar.


aziz yıldırım gunlerce hastanede surunurken baya dalga geçiodu insanlar. şimdi kendi adamlarının başlarına gelince mi bole oldu? yazık tabi hepsine yazık.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

kkk said:

tinu said:

Ntvmsnbc:
46 günde 31 kilo verdi
Siyah-Beyazlıların hocası en sıkıntılı günlerini geçiriyor. Havutçu, üzüntüden 46 günde eridi. Havutçu'nun, cezaevine girerken 76 olan kilosu 45'e kadar düştü.

yazık abi bu ne ya , doğrumudur yalanmıdır bilmiyorum da , insanlara bunları yapmaya hakları yok, deliriyorum ya bir iddaaname hazırlamak neden aylarca sürüyor!!! tayfur hakkında 1 tane olay var en azından beşiktaş ile ilgili iddanameyi hazırla adamları çıkar mahkemeye suçluysa ceza verilsin değilse çıkarılsın, neden fenerbahcenin iddanamasini beklemek zorunda beşiktaşlılar.


aziz yıldırım gunlerce hastanede surunurken baya dalga geçiodu insanlar. şimdi kendi adamlarının başlarına gelince mi bole oldu? yazık tabi hepsine yazık.



???? dalga geçenlere söyle onu sağlıkla ilgili hiç bir konuda dalga geçmedim, ayrıca bahsettiğim konu sağlıkla alakalı değil iyi oku, fenerbahce ve aziz yıldırım hakkında binlerce sayfalık dosyalar ve iddalar var, aziz yıldırım ve adamları suç örgütü kurmakla suçlanıyor ve baskınla göz altına alınıyor,

beşiktaş hakkında 1 maç var , bu da sadece şike iddası, yani bir suç örgütü felan alakası yok, ayrıca bu adamlar baskınla değil davetle gözaltına alındılar, bu adamları içerde tutma nedenleri, delilleri karartmaksa neden aziz yıldırım gibi baskınla değilde davetle göz altına alındılar,adamlar yurtdısından kendı ayaklarıyla yuruyerek geldi savcının karşısına ,delil karartcak adam o sırada karartırdı delilleri, hadi bütün bunları geçtim, sadece 1 maç ve 1 şike iddası var bunun iddaa dosyasını hazırlayıp mahkeme çıkartmak bu kadar zor mu? ben bundan bahsediyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ünal aysal yine açıklama yapmış

ünal aysal said:

Başkan Ünal Aysal’dan Açıklama

Sayın Hayri Kozak’ın 29 Ağustos Pazartesi Günü Radikal Gazetesi’nde yayınlanan söyleşisiyle ilgi olarak Başkan Ünal Aysal’ın Galatasaray camiasına yaptığı açıklama:

“Galatasaray’ın futbolumuzdaki şike olayları konusundaki duruşu ne yazık ki Divan Kurulu üyemiz, eski yöneticimiz Sayın Hayri Kozak tarafından tamamen yanlış yorumlanmıştır. Medyamız da dahil bir çok kesimin “her iltifat edeni dost, her doğruyu söyleyeni düşman” olarak gördüğü bir ortamda bu tür yanlış anlaşılmaları artık yadırgamıyoruz.

Sayın Kozak muhtemelen uluslararası medyayı ve uluslararası futbol camiasını, FIFA ve UEFA’nın şike konusuyla ilgili hassasiyetini, hatta Türkiye’de olup bitenleri dikkatle takip etmedikleri için, söyleşide yer alan bir çok yanlış hüküm ve kanaati karşısında bazı gerçekleri hatırlatma ve konuyla ilgili bilgileri güncelleme gereğini duydum.

1. Farkında Olunmayabilir Ama Dünya ve Türk Futbolu Uzun Bir Süredir Gözetim Altında

Şike soruşturmaları uzun bir süreden beri FIFA ve UEFA’nın gündeminde en üst sırada yer almakta. Sepp Blatter, özellikle Antalya’da 2009’da yapılan uluslararası turnuva sonrasında ortaya çıkan şike dedikoduları üzerine 9 Mayıs 2009’da yaptığı konuşmada FIFA’nın yeni “anti-corruption” programına 17,5 milyon poundluk ek bir bütçe ayırarak bu konudaki mücadelesini pekiştireceğini açıklamıştı. Aynı konuşmada Blatter: "Şike olayları sporun temelini oluşturan fair-play, saygı ve disiplini sarsmaktadır. Bu nedenle FIFA bu değerlere tecavüz edilmesi karşısında sıfır tolerans prensibini benimsemiştir” diyerek uluslararası futbol organizasyonlarının hassasiyetini açıkça dile getirmişti.

20 Kasım 2009’da, Şampiyonlar Ligi de dahil olmak üzere 12 Avrupa Ligi ile ilgili şike soruşturmalarının başlatılması üzerine bu kez UEFA Başkanı Michel Platini “Avrupa futbolundaki her hangi bir sahtekarlığa sıfır toleransla yaklaşacağız. UEFA, ilgili mahkemelerden bu işlere karışan kişi, kulüp ya da yetkilinin kim olduğuna bakılmaksızın en ağır cezayı vermesini talep edecektir” diyerek bir kez daha futbol camialarının dikkatini çekmişti.

UEFA’nın aynı toplantısında Disiplin Kurulu Başkanı Peter Limacher, “şike olaylarının Avrupa futbolunu vuran en büyük olay” olduğunu belirtmiş ve “şimdi bu işlere karışan hakemler, oyuncular ve yetkililerin adalet önüne çıkarılmaları için elimizden gelen her şeyi yapacağız" açıklamasını yapmıştı.

24 Mart 2010’da BBC muhabirlerinden Jonathan Head “Türk futbolunda uzun yıllardan beri şike söylentileri dolaşmakta ancak bu konuda herhangi bir yasa olmadığı için tevkif gibi olaylara pek rastlanmamaktadır” diye yazmış ve Türk futbolundaki yaraya dikkat çekmişti. O günlerde aralarında İBB sportif yöneticilerinden eski sporcumuz Arif Erdem’in de yer aldığı soruşturma dalgasını hatırlayacaksınız.

Daha pek çok olay ve dedikodunun uluslararası arenada yer aldığını düşünürsek Türk futbolunun son dönemde neden yakından izlendiği ve neden Nisan 2011’de ilgili yasanın devreye sokulduğu daha iyi anlaşılır.

2. Şike İddiaları Bir Ülke Futbolunu En Fazla Tehdit Edebilecek, Tehlikeye Atabilecek Olay Haline Gelmiştir

FIFA ve UEFA’nın böylesine hassas olduğu, Türk futbolunun kaçınılmaz olarak yakından takip edildiği bir dönemde tüm dünya gibi bizler de tüm ulusal ve uluslararası basın organlarında yer alan bir haberle geniş bir savcılık soruşturmasının başladığına tanık olduk. 3 Temmuz’daki operasyonun ardından haberler, telefon konuşmaları, bir takım fotoğraflar peş peşe medyada yer aldı.

Son dönemde sadece internet dünyasında “Türk futbolunda şike” konulu Türkçe haber sayısı 7 milyon 322 bini buldu, aynı konuda İngilizce yayınlanan haber sayısı da 522 bin.

FIFA ve UEFA’nın konuyla ilgili duruşunu izleyen herkes bu süreçte en tehlikeli tavrın umursamazlık, olayları yokmuş gibi kabul etmek olduğunu bilir. Alman Futbol Federasyonu Başkanı Theo Zwanziger’in Alman Liglerindeki şike olayları karşısında “hızlı hareket edeceğiz ve hiç bir şey halının altına süpürülmeyecektir” açıklaması (21 Kasım 2009) ve UEFA’nın bu tavır karşısında takdirlerini ifade etmesi hatırlardadır.

Galatasaray Spor Kulübü’nün ve kişisel olarak benim açıklamalarımı dikkatle okuyanlar göreceklerdir ki, Galatasaray Spor Kulübü olarak ilk günden beri TFF’nin alacağı kararları hiç bir surette etkilemeye çalışmadık. Tüm endişelerimiz ve uyarılarımız, karar almamanın çok kötü sonuçlara gebe olduğuna dikkati çekmekten ibaretti. Yine ilk günden itibaren soğukkanlılığımızı koruma ve rekabet duygularıyla hareket etmeme çağırılarını biz yaptık. TFF’ye “karar alın, alacağınız kararı desteleyeceğiz” sözünü biz verdik. Rekabet, fırsatçılık, bu ortamdan çıkar sağlamak aklımızın ucundan bile geçmedi.

Türk futbolu büyüktür çünkü Türk futbolunun Galatasaray’ı, Fenerbahçe’si, Beşiktaş’ı, Trabzonspor’u vardır. Onların olmadığı bir rekabet, sporun ruhuna aykırıdır.

Yukarıda bir kaç örneğini verdiğim son derece önemli nedenlerle karar almamanın karşımıza bir karar olarak çıkmasına tepki verdik. TFF’nin “Ligleri ertelemiyoruz, iddianameler elimize geçinceye kadar bir karar almayacağız” ve ardından etik kurulunun incelemesinden sonra “yeterince ikna olamadık” tavrına Türk futbolunu daha büyük tehlikelere sürükleyebileceği için karşı çıktık. Ve ne yazık ki, haklı çıktık.

Biz parmağımızı kesmekten çekinirsek dışarıdan gelip kolumuzu keserler dedik, kestiler. Daha da kötüsü, kendimizi yönetemez duruma düşeriz, inisiyatif elimizden alınır dedik, aldılar. Zamanlamasını göz önüne aldığınızda “Bu ateş üflemekle sönmez, çözüm zamana yayılamaz” açıklamamızın ne denli yerinde ve erken bir uyarı olduğu, örneğin süreç sonuçlanıncaya kadar yapılacak bir kupa iadesinin ya da bu tarz geçici bir tedbirin bile bu noktaya gelmeyi ne denli önleyebileceği ortaya çıkar.

3. Ne Yazık ki Süreç Bitmedi, Yeni Başlıyor

29 Ağustos’ta FIFA Güvenlik Kurulu Başkanı Chris Eaton medyamızda fazla yer bulmayan bir demeç verdi ve “Türkiye’deki şike olaylarının uluslararası bağlantıları olduğuna ilişkin elimizde deliller var” dedi.

Bu derhal FIFA yetkilileriyle görüşüp, gerekenleri yapmamız için büyük bir uyarı. Niyetlerimiz konusunda oluşan kuşkuları ortadan kaldırmak için aynı zamanda da büyük bir fırsat. Umarım bu kez çabuk hareket eder, işi zamana bırakmayız.

4. Mesele Fenerbahçe, Beşiktaş ya da Bilmem Ne Spor Meselesi Değildir, Mesele Türk Futbolu hatta Türk Sporu Meselesidir

Sayın Kozak’ın tespiti doğru, Fenerbahçe’siz bir lig bize de heyecan vermez. Yayıncı kuruluş ve dolayısıyla biz de dahil tüm Süper Lig kulüplerimizi maddi zarara uğratır. Takdir edersiniz ki, özellikle hiç de iç açıcı bir mali yapı devralmamışken bunların farkında olmamamız düşünülemez. Ama Galatasaray Spor Kulübü’nün etik anlayışı, suçun – eğer işlenmişse - kimin tarafından işlendiğine bakmaksızın aynı duruşu sergilemeyi gerektirir. Biri ezeli rakibimiz, bir diğeri küçük takım ayırımı yapmayız, yapamayız.

Bütün spor camiasının şunu bilmesini isterim; biz Galatasaray Spor Kulübü olarak, ne Fenerbahçe’nin, ne başka bir kulübün ne de herhangi bir kişinin suçu kanıtlanmamış iken suçlu muamelesi görmesini istemeyiz ve yasaların bize verdiği izin içinde buna karşı çıkarız. Bu olaylar rakiplerimizin değil de bizim başımıza gelseydi, onların da böyle düşüneceğine inanırız. Biz, futbol dünyamıza üyesi olduğumuz ailemiz olarak bakıyoruz. Kim olursa olsun ailemizin bir üyesinin çektiği acı ve üzüntü, uğradıkları haksızlık bizi büyütmez. Zaman ezeli rakiplerimizin, aynı zamanda ebedi dostu olduğumuzu da gösterecektir.

Eğer Sayın Kozak’ın bize karşı eleştirileri “fazla yumuşaksınız, daha dik durun” şeklinde olsaydı, duruşumuzu gözden geçirme gereğini duyardım ama bu duruş yüzünden Kozak’ın ifadesiyle “Türkiye Liglerinin doğal lideri olma fırsatını kaçırıyorsak” etik anlayışımızdan taviz vereceğimize “doğal liderliği” kaçıralım gitsin derim.

Sayın Kozak söyleşisinde Galatasaray’ın da bir zamanlar şike olayına karışmış olabileceğini ima etmiş. Doğrusu işlerimin yoğunluğu nedeniyle ve henüz o tarihlerde kulüp üyesi olmadığım için gelişmeleri yakından takip etmemiştim. Ama bu konuda bilgisi ya da belgesi olan varsa hemen ortaya çıksın diyebilecek kadar kendimize karşı da dürüst olduğumu belirtmek isterim.

Ben, böyle bir anlayışın liderliğini yapmak için oylarınızı istedim. Yanlış bir intiba verdiysem kusura bakmayın.


Ünal Aysal
Başkan
Galatasaray Spor Kulübü
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

'Kupayı elinizden alacağız' sözleri operasyonu öne çekti

Şike operasyonuyla ilgili telefonda Aziz Yıldırım'ı uyarmaya çalışırken teknik takibe takılan Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'nun bu bilgiye Tekirdağ'da tatil yapan kız kardeşi aracılığıyla ulaştığı ortaya çıktı.

'Köstebek' şüphesiyle bir gün erkene çekilen şike operasyonunun ayrıntılarına ulaşıldı. Akşam Gazetesi'nin haberine göre, futboldaki şike ve teşvik iddiaları üzerine Aralık 2010'da çalışma başlatan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Şube ekipleri tüm verileri topladıktan sonra 4 Temmuz 2011 sabahı operasyon planlıyordu. Ancak 2 Temmuz günü teknik takibe takılan bir telefon görüşmesi, polisin planını değiştirdi. Saat 12.00'de Aziz Yıldırım'ı arayan Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu'nun şu ifadeleri polisi alarma geçirdi: 'Kulüple ilgili önemli konular var. Toplantı yapmamız gerekiyor. Şimdi ben bir yere gidiyorum. Ondan sonra sizi arayacağım. Vatan Caddesi'ne gidiyorum. Bilinen işlerle ilgili değil, yeni bir şey. Kulüple ilgili başkanım kimseyle ilgili değil. 1 saat içinde öğrenip geleceğim size.' İşte bu konuşmanın ardından polis, operasyonu bir gün önceye alarak 3 Temmuz günü gerçekleştirdi.

Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu şüphelilere yönelik operasyon bilgisinin sızmasının ardından polis ayrı bir inceleme yaptı. Operasyon yapılacağı sinyalinin Şekip Mosturoğlu'na, Tekirdağ Kumbağ'daki yazlığında tatil yapan kız kardeşinden geldiği ortaya çıktı.

'BİZLE DEĞİL BAHİSLE İLGİLİ'

Buna göre, Mosturoğlu'nun kız kardeşi polis memuru olan komşusuyla futbol sohbeti yaptı. Şike soruşturmasını yürüten birimde görev yapan ancak operasyona katılmayan polis memuru, Mosturoğlu'unun kız kardeşi olduğundan habersiz yazlık komşusuyla Fenerbahçe konusunda iddialaştı. Şaka yollu 'Kupayı elinizden alacağız' dedi. Polis memurunun bu konuşmayı birkaç kez yinelemesi üzerine Mosturoğlu'nun kız kardeşi, durumu ağabeyine anlattı.

KURMAYLARIYLA 'YILDIRIM' TOPLANTI

Mosturoğlu, kız kardeşinden gelen haberi Aziz Yıldırım'a aktarınca operasyonun sekteye uğrama riski doğdu. Aziz Yıldırım, Mosturoğlu ve kurmaylarıyla bir araya gelerek durum değerlendirmesi yaptı. Operasyondan bir gün önce saat 14:22'de başlayan toplantı sonrası Fenerbahçeli kurmaylar, iddianın gerçek olup olmadığını araştırmaya başladı. Teknik takipte Mosturoğlu'nun saat 21:50 sıralarında Kumbağ'a giderek konuyla ilgili bazı kişilerle görüştüğü belirlendi. Mosturoğlu, aynı gün saat 23:42'de Aziz Yıldırım'ı arayarak 'Bu, bizle ilgili değil anladığım kadarıyla. Bahisle ilgili. Yarın daha geniş konuşuruz' dedi. Bunun üzerine plan değişikliğine gidildi ve polis sabah operasyonu başlattı. İlk olarak Aziz Yıldırım gözaltına aldı. Yapılan incelemede, polis memurunun da bilgisine başvuruldu. Polis memurunun 'Kupayı elinizden alacağız' lafının şaka olduğunu söylediği öğrenildi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Esh said:

Buna göre, Mosturoğlu'nun kız kardeşi polis memuru olan komşusuyla futbol sohbeti yaptı. Şike soruşturmasını yürüten birimde görev yapan ancak operasyona katılmayan polis memuru, Mosturoğlu'unun kız kardeşi olduğundan habersiz yazlık komşusuyla Fenerbahçe konusunda iddialaştı. Şaka yollu 'Kupayı elinizden alacağız' dedi. Polis memurunun bu konuşmayı birkaç kez yinelemesi üzerine Mosturoğlu'nun kız kardeşi, durumu ağabeyine anlattı.


lol
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Disiplin Talimatı'nın 58. maddesinin değiştirilmesini isteyen kulüpler 'Küme düşme yerine puan silme getirilsin, yöneticilere de ömür boyu men verilsin' önerisinde bulundu. G.Saray hariç tüm kulüplerin desteklediği bu öneriye G.Saray şiddetle karşı çıktı. Bunun üzerine Adnan Öztürk ile Ali Koç arasında ciddi bir gerilim yaşandı. Adnan Öztürk, 'Şike suçtur. Kurallar evrenseldir. O zaman UEFA'ya soralım' diye isyan etti. Koç da sinirlendi, 'Sorunlar olabilir, önemli olan çözümcül yaklaşmak' dedi.

GENİŞ katılımlı zirvede ise şike ile ilgili Bakan Suat Kılıç, şike cezasını ağır bulan kulüplere olumlu sinyal verdi: 'Yasayı TBMM çıkardı, şu anki durumda benim yasayı değiştirmem, mümkün değil. Ama çıkartırken yaptığınız gibi tüm partilere gidin, değiştirelim' dedi. Kılıç böylece kulüplere 1 yıl içinde bir değişim sinyali verdi. Değişim geriye dönük işleyecek.


Bi omurgalı biz kalmışız da kurtarmak için takla atmaya devam ediyorlar feneri bizimkiler ne kadar dayanıcak merak ediyorum :D
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Esh said:

Buna göre, Mosturoğlu'nun kız kardeşi polis memuru olan komşusuyla futbol sohbeti yaptı. Şike soruşturmasını yürüten birimde görev yapan ancak operasyona katılmayan polis memuru, Mosturoğlu'unun kız kardeşi olduğundan habersiz yazlık komşusuyla Fenerbahçe konusunda iddialaştı. Şaka yollu 'Kupayı elinizden alacağız' dedi. Polis memurunun bu konuşmayı birkaç kez yinelemesi üzerine Mosturoğlu'nun kız kardeşi, durumu ağabeyine anlattı.

Mosturoğlu'nun kızkardeşi bizim Lise'de Türkçe öğretmeniydi, benim de hocamdı ahah:)..Hatta güya bize bilet verecekti yalan etmişti, "Shake ip" diye dalga geçmiştik sfds...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...