SeaGle Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 İngilizce konusunda daha ileriye gitmem, matlab öğrenmeye hafiften başlamam, solid üzerine daha fazla eğilip diğre modelleme ve analiz programlarına giriş yapmam lazım. OLM VAKİT YOK AMA.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
fede Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 wastyrx said: fede said: 24 saatim boş. hiç bişey yepmıyorum ucuz iş gücü.. tamam gelicem tamam ahaha Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 bab bi 6aylık warp verenin 6yıl kölesi olurum. 6ay farklı bi uzay zaman içinde olayım ben. sonra bu warpa girdiğim saniyenin 1sn sonrasına geleyim.. bak muhteşem! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
BabacumMostors Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 3 gündür evdeyim.. almanca çalışıyorum.. ama bu konu da bitsin ya okul ödevine yada yazdığım hikayelerin düzenlemedsine başlauyacapım Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Fin Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 bos zamanim cok az oluyor o kadar bikkin oluyorumki yapmak istedigim bisey olsa bile useniyorum Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 5 sene sonra ulan keske dersin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Suark Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 dasaaa said: boş zaman ne abi bazen yapman gerekenler o kadar ayağını bağlıyor, hayat o kadar dibe çekiyor ki yapmak istediğini boş zamanın olsa dahi yapamıyorsun. lame soru bide insan kafayı boşaltmak bomboş işlerle uğraşmak istio. Ulen eve gidiorm, yolda giderken 50 tane plan yapıorm. Sora gidince duş alıp müzik açıp yatıorm. Hayır bu işlerin içinde temizlik falan da var. sadsafafs Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
kermit Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Absolut said: 5 sene sonra ulan keske dersin., hahahahaha adam tam bi baba olmuş Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Suark Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Law said: Şimdi özgürlüğün bir çok tanımı var. Benim en sevdiğim tanım zannadersem descartese ait "Özgürlük yapmak istemediğiniz şeyleri yapmak zorunda olmayışınız halidir" demişdir. mesela buna ben çok karşı çıkarım. Çünkü bişeyi yapmak isteyip istemediğini sen belirlemiosun, bilincinden önce oluşuyor bişeyi isteyip istememek. E sonra, bilincin onu yapıp yapmamaya karar veriyor ancak ( gerçi lol onu da bilinçaltı etkiliyor ). Bu durumda, istediğini yapmazsan,istemediğini yaparsan; artık kim/ne sebep oluyorsa o isteme/istememe olayına; ona karşı çıkıp kendi iradeni koyup özgür oluyorsun. Özgürlük, bana göre , tam tersi. İstediğini yapmama ve istemediğini yapma. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Law Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Paylaş Mesaj tarihi: Mart 11, 2011 Zaten özgürlüğün kesin bir tanımı yok, her feylesof ayrı bir tanım yapmış. Bence özgürlük tam anlamıyla bir bilinçsizlik halidir yani hiç var olmamak aslında özgürlüğün kendisidir. Var olmakla yani var olduğunun idrakına varmanla birlikde zaten özgürlükden bahsedilemez. Sartre demişdi galiba "yaşamaya mahkumuz". (O yüzden uyumayı çok severim özellikle uykuya dalma anı benim için enfesdir, hatta "mutlu insanın en mutlu olduğu an uykuya daldığı andır ve mutsuz bir insanın en mutsuz oluğu an uyanduğı andır, insan hayatı bir tür hata olmalıdır" demiş schopenhauer.) Ha ama madem varım ve bir şekilde varlığımı kendi irademle sonlandıramıyorum, yada diğer faktörlerle sonlanmadı şimdiye kadar. O halde var olduğum gerçeğini kabul edip yaşamaya ve herşeyden önce kendime tahammül etmeye (yani kendim derken, istek ve arzularımdan bahsediyorum) mahkumum. Ve yine her var olduğunun bilincinde olan canlı yani insan, aslında özgürlük tanımını farklı algılar, bir öğrenci için okulun bitmesi, bir işçi için patron olması, bir mahkum için serbest kalması, aslında bu sürer gider. Bitmez her bir kouşul ve durum kendi avantaj ve dezavantajları ile geldiğinden, hisler aynı kalır sadece sıkıntı veren konular değişir. O sıkıntının kaynağıda aslında biz kendimiz oluyoruz. Zihin faşistdir demiş osho, nereye gidersen git ne yaparsan yap ondan kaçamazsın yani aslından kendinden kaçamazsın kendine mahkumsun bir şekilde. Değer yargılarına mahkumsun, inançlarına mahkumsun vs. Çünkü var olmakla birlikte doğamız gereği hep isteriz, hep isteriz, elde ettikçe yenisini başka birşeyi isteriz. Özgürlük aslında var olandan daha iyi bir konuma geçme çabasından başkada bir halt değil bu anlamda. Kaşrı çıktığın descartesin tanımıda özgürlüğün sadece farklı bir yorumu yani bimlerce tanım getirebiliriz. Mesela sende farklı bir tanım getirmişsin. Ama ben yinede severim descartesin yorumunu :). Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar