Akhlaur Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Deli meli söylemiyor ha kendi söylüyordur.
goldbären Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 SEVGİLİ GINALY, eğer okuyo musun bilmem ama şu alıntılanan grafiklerden bir iki tanesini platonik kızlara anlattım acayip prim yaptım, özellikle ego paylaşımı ve insanların marka değeri konularında. ancak sana borcumu nasıl öderim bilmiyorum... bir isviçre banka hesabı verirsen gerekeni yaparım.
Marty Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 ben de sinsi sinsi mericlik yaparken bu marka degeri mevzusuyla kizi guldurup iyice sinsilesirken aklima gelmisti ondan acmistim bu basligi. tabi borc odeme falan gibi bi niyetim yok. baska grafikler, aciklamalar yapsin da elimde malzeme bulunsun istiyorum.
Maxuth Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Ginalye olan talep duzeyi artiyor her gecen gun Ama adam marka sonuçta, her istenileni yaparsa marka degeri duser
nomsaR Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Maxuth said: Ginalye olan talep duzeyi artiyor her gecen gun Ama adam marka sonuçta, her istenileni yaparsa marka degeri duser hahaha
gecko Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 5, 2010 Maxuth said: Ginalye olan talep duzeyi artiyor her gecen gun Ama adam marka sonuçta, her istenileni yaparsa marka degeri duser çekirge.
ginaly2 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 9 günlük bayram tatili geldi, bir boşluk, efendime söyliyim bi naapcaanı bilememe hali. gogıla girdim, ginaly yazdım, 6. sırada bu topik çıktı, baktım özlem büyük, hasret büyük, alayım feykimi bi öpeyim çocukların gözlerinden dedim. fatih sana niye küseyim lan hıyar mısın olm. istanbula gidince bi yoğunluk bi keşmekeş içine düştüm ondan ihmal ettim seni. herkesin huzurunda özür dilerim senden :(
LucifeL Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 ben banlanmanı istemem yapmış olduğun grafikli postlarını özledim açıkcası :D
ginaly2 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 ben de hatırlamıyorum. niye banlanmıştım lan?
Pickles Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 kızların huzurunu kaçırıyomuşsun diyolar ondan banlamışlar
yumy Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 birazdan fakelik ve aylık açılan üyelikler sayısı arasındaki ilişkiyi anlatan bir grafik s*çar, o zaman anlarız.
ginaly2 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Dynun said: fake misin lan aşkolsun lan tanımadın mı beni.
Ardeth Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 15, 2010 ginaly gerçek misin? gerçeksen hoşgeldin değilsen defol git
ginaly2 Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 Ardeth said: ginaly gerçek misin? gerçeksen hoşgeldin değilsen defol git aşkolsun sina.
dasaaa Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 at first i was like o_O! but then i lol'd ^_^
siddharta Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 moncici said: ginaly said: napae said: NEDEN YA? karşılıklı birbirini memnun etmen gerekmez mi ilişkide? sadece karakter meselesi değil ki. karşılıklı memnun etmesi gerekir, hatta bunu şurada açıklamıştık. farzedelim ki ilişkide iki taraf da bahsi geçen D konumunda dengeye geldiler. ikisi mutlu mesut ilişkilerine devam ederken hayatları dinamik olduğu için sürekli yeni durumlar, yeni ortamlar, yeni düşünceler içerisine gireceklerdir. bu durumda iki tarafın da birbirinden istekleri olacaktır. mesela hayatlarına facebook girdiğinde facebookla ilgili yok işte girmeyelim falan tarzı istekler ya da işte yeni bir ortama girecekler, buraya gitmeni istemiyorum şeklinde engelleyici istekler, ne bilim ayağımı yıka, sırtımı kesele falan. burada eğer taraflardan biri sürekli karşısındakinin istediklerini yerine getirirse sıkıntı başgösterir. Peki neden sürekli sevdiğinin isteklerini yerine getirmek sıkıntı yaratır? Olaya marketing perspektifinden yaklaşalım. Her insan bir markadır. Burada aytunç da bir marka. Her markanın değeri ile o markanın tüketiciye sundukları arasında bir denge vardır. Bu dengeyi şöyle açıklayalım: Starbucks'ın belli bir marka değeri vardır. Günümüzde oldukça da güçlüdür bu değer. Starbucks'ın bir de müşterileri vardır. Bunlar markayı çok değerli buldukları için sürekli olarak bu markayı kullanmak isterler. Tüketiciler sürekli olarak markayı zorlarlar, her şeyi isterler. Eğer Starbucks bu isteklerin hepsini karşılamaya kalkarsa kendi marka değerini kaybeder. Mesela Türkiye'de demleme çayı herkes sevdiği için Starbucks demleme çay satmaz. Şu an satmaya başlasa herkes abanır ama bir süre sonra bu durum Starbucksın marka değerini düşürür. Tüketici talebi bitmez çünkü, çaydan sonra simit ister, simit biter tost ister derken sıradan bir cafeye dönüşür Starbucks. Bu durumda napıyor Starbucks? Herzaman istekler doğrultusunda gitmiyor ve değerini koruyor. Çoğu marka ise müşteri kaybetme korkusu ile bunu yapamıyor ve değerlerini kaybediyorlar. Örneğimize geri dönersek, erkeklerin çoğu da elindeki kızı kaybetme korkusu ile kızların her türlü talebini karşılamaya çalışıyor. Kız da aynen Starbucks müşterisi gibi istedikçe istiyor, aldıkça alıyor. Bir süre sonra erkek, her şeyi yapan, sıradan bir insana dönüşüyor. Bir ayırt edici özelliği, bir marka değeri kalmıyor yani. O yüzden diyoruz ki sevgili Aytunç, canın sağolsun, stratejik bir positioning hatası yapmış olabilirsin, yeni kızlara yelken aç, bu dediklerimi de aklının bi köşesinde bulundur. ahuauhuah bu ne lan. süpermiş. abi anam avradım olsun bu ne ya ahahahasdşlfksdsdfas.
Ardeth Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 18, 2010 ginaly2 said: Ardeth said: ginaly gerçek misin? gerçeksen hoşgeldin değilsen defol git aşkolsun sina. bağa bak duygularımızla oynama eyer feyksen yakanı bırakmam bi konuda grafikli bişey yapana kadar inanma sdfds
ginaly2 Mesaj tarihi: Kasım 22, 2010 Mesaj tarihi: Kasım 22, 2010 konu yok ortada, olsa çakarız bi grafik. ayıbediyon beni gaybediyon.
Öne çıkan mesajlar