Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

DEHŞET: beslediğimiz kedi kapımızın önünde canice öldürüldü!!


bebekk

Öne çıkan mesajlar

yaklaşık 7 yıldır ailece kedi bakıyoruz. Evimizin içinde 5, terasımızda yaklaşık 20 tane, izmirdeki öğrenci ewimde 2 tane ve sokakta da gezen ama gene de isimlendirilmiş ve bizim tarafımızdan beslenen günde en az 2 kez beslenen 6-7 tane de kedimiz var. dolayısıyla komşular durumdan şikayetçi, çocukları sokakta kedileri sürekli kovalar halde.

dün akşam dışarı çıkmak için kapımı açtığımda kapının
önünde AĞZINDAN DARBE ALARAK KANLAR İÇİNDE YATAN "MANCARLAR" isimli kedimizi ölü halde bulduk.Vücudu hala sıcaktı, fakat ne kalp masajı ne de suni tenefüs onu geri getiremedi. Olaydan birkaç saat önce aynı kedi çocuklar tarafından sıkıştırılmaya çalışılıyordu. Anlaşılan sözlü uyarılarımız pek de fayda etmemişti. O kadar acı ki yarım saat öncesinde ciğer verdiğimiz ve yemeyip onu daha 1 aylık olan bebeklerine taşıyan anne kedimiz ölmüştü.

Sokakta çocuklara sorduğumda birbirlerini işaret ettiler; fakat anneleri tarafından çocuklar içeri sokularak susturuldu. Bize "Aman bir kedi, bir sürü kedi var nasılsa", "kapımızın önüne kakalarını yapıyorlardı", "evlere girip dolaşıyorlardı" diye salak saçma yorumlardan sonra hepsini savcılıkla uğraşacakları konusunda uyardım.

Olay olduğunda zaten 155 aradım, işin komik yanı ki beni zabıta yönlendirdi zabıt tutması için, sanki bu bir mal ya! Zabıta karakola yönlendirdi. Karakol telefonda ilgilenmeyince başka bir karakolda soluğu aldım. Başkomiser adımı verip kendi mıntıkamızdaki karakola yönlendirdi. Ve olaylar bundan sonra karıştı.

8-9 kişilik sürekli kedileri kovalayan çocuk grubunun hiçbiri cezaya ehli olmadığı için ve olaydan önce 2 tanesini gördüğümüz için polislere "onların yapıp yapmadığını bilmiyoruz, fakat olaydan haberdarlar" diye ifade verip şikayetçi oldum. Çünkü olayın komşularca yapılmış bir ibret mi yoksa çocuklarca yapılmış bir katliam mı olduğunu bilmiyorduk. Prosedür gereği çocukların gündüz vakti, sosyal hizmetlerin sivil araçlarınla gelinip alınması gerekirken, Gece 1.30da bir polis minibüsü gelip çocukların ailelerini karakola götürmeye çalıştı. Ve olaylar tekrar gelişti.

Bahsi geçen çocuklardan biri uzaktan akrabımız olması ve mahallelinin zaten kedi sevmemesinin dolayı "bir kedi için polis mi çağırılır, bir kedi için mahallenin bla bla" diye hakaretlerinden ebeveynlerin üstümüze yürümeye çalışmasından ve üstümüze yürümeye çalışmalarından sonra polis başımıza bir iş gelmemesi için bizi içeri soktu.

Kedi sevdiğimiz ve baktığımız için yemedğimiz hakaret kalmadı. Kedilerimiz terastan çıkmamasına rağmen gece gündüz sadece bizim beslememize ve kakalarınızı bizim temizlememize rağmen komşularımız kedilerimizi istemiyor. Korkulan ve tehdit edilen durum kedilere zehirli herhangi bir şey yapılabilecek olması.

Ölen kedimizle ilgili yasal süreç başladı, fakat bu baskı ve karmaşanın bitmeyeceğinden eminiz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Olay cok kotu, yapanlara ya da yaptiranlara kotek lazim bir guzel lakin 30 kadar kedi benim de sikayetci olacagim birsey olurdu.

Hepsine yemek, asi, dezenfektan yetistiremenin ne kadar zor oldugunu dusunursek pire bit olaylarinin da oldugunu varsayiyorum.

Yapmayin etmeyin. Hayvanlara yardim etmek degil bu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu hikayeyi biliyorum yalnız ben, başka biryere yazdınız mı?
hay.sev'e mesela?

bi de o kafaları hiç anlamıyorum ben birsürü kedir var ne demek ya. hepsini bir temiz döveceksin aslında. cidden varya gram acımam allahın belaları.
şiddet bildiğim kadarıyla suç değil kabahat.
şuan da zaten suç kapsamına girmesi için bir eylem devam ediyor faili de belli değil, yapılacak birşey oloduğunu zannetmiyorum.

çok acı bir durum farkındayım.
ama önce yasalarımızın değişmesi lazım maalesef. umarım bu toplanan imzalar falan bir tepki yaratır da suç kapsamına girer.
çok ciddi bir uğraş var çünkü.

başınız sağolsun tekrar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

30 tane kedi olmasının sebebi şöyle ki, bu kediler mahallede özgürce dolaşan kedilerdi ve bizim sadece ewimizin içinde baktığımız kediler vardı. Fakat herkes bahçesine, terasına tel çekince gidebilcekleri tek yer bizim teras oldu. Kimse yemek vermediği ve çöp konteynırlarının da ağızları kapalı olduğu için beslenebilcekleri tek yer biz olduk.

30 kedinin hepsinin her gün kakaları temizleniyor, besleniyor. Bizim için kolay değil. Komşular için baktığımda da 2-3 günde bir tesadüfen bahçelerine ya da kapılarına kaka yapmış olmaları da bu kadar büyütülecek safhada değil. Yıllardır bu mahallede kedi vardı. Yıllardır dolaşıyorlardı.

Eğer son cümlenizden yanlış anlamadıysam "Yapmayin etmeyin. Hayvanlara yardim etmek degil bu." cümleniz de bize ise hayvanlara başka nasıl yardım etmemizi beklersiniz?
Barınaklar sağlıklı hayvanları almıyor, biz sayıca artmamaları için ancak kısırlaştırıyoruz. Besliyoruz. Komşularımızın önerdiği gibi toplayıp ormana mı salmamız daha doğru olur yoksa alıp başka mahallelerde nasıl beslenceklerini ya da muamele görceklerini bilmediğimiz halde sokağa salmamız mı daha doğru olur?

Eğer aklınıza bir çözüm önerisi geliyorsa biz buna açığız (sokağa atmak dışında) Çünkü emin olun bu kadar kedinin beslenmesi, bakımı, temizliği ve sağlık ilgilenmeleri bize hem maddi hem manevi hem de vakit olarak zaten yeterince zor oluyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Can almak nasıl kolay geliyor insanlara yahu. Nasıl bi millet olduk ki.


Birde şey sorucam, sana ya da ailene daha önce güzellikle anlatmaya çalışan oldu mu? Evlerine girip pislik yaratıyorsa sorun yaratacak birşey, önlem alsaydınız keşke diyeceğim. Gerçi bahsi geçen caniliğin özrü olamaz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bir de sokakta hayvanlara bakıp (bizim aşağıda sokaakta 15-16 kediye bakan bir aile var) yazz tatillerinde 3 ay yazlığa gidip hayvanları terkeden tipler var. Yaz baaşında 15-16 kedi vardı park civarında şimdi 1-2 tane kalmış. güvenliğe sordum noldu diye, hayvanlar sokaktan elinde posetle geçenlerin peşinde dolanmış bir süre. Sonra pençelemeye ve ısırmaya başlamışlar. Zabıtada gelip toplamış gitmiş. bu mu insanlık, hayvan sevgisi. Kardeşim sokakta bakacağına evinde bak tatile giderken götür. ama yok, çarpık zihniyetli insanlar bunlar. bu nedenle çabanızı takdir ediyorum. ama bilki sokaklar herkes içindir. sokakta o hayvana ne kadar sevgi verebilirsin....
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Konu Bursa'da yaşandı. Bizim baktığımız kedilerden sadece bir tanesi bir komşumuzun evine giriyordu, o da tatlılıkla konuşulup çözüme ulaşıldı.Ama eve girip pisletmiyordu, sadece girip oturuyordu:) Evlat edindirebilsek tam ev kedisi ama...

Sokağın diğer ucunda oturan insanlar bile bizim kedimizden şikayetçi. Benim terasımdaki kediden onlara ne... Yani hani o belediyece kapatılan leş gibi kokan yerler gibi değil. Annem ameliyatlı olmasına rağmen çıkıp her gün terası komple süpürüp temizliyor. Hani komşuları rahatsız etmelerinin tek sebebi onların varlıkları.

-Dark_Angel- said:

Manyakmısın lan niye kedi besliyosun ?

Sanırım arkadaş bizim komşulardan olabilir. Biraz vicdanı olan herkes sokakta aç-susuz kalmış hayvanları en azından besler. İnsanlar oruç tutuyor, namaz kılıyor diye hava atıyor: sadece sevap için. Empati hiç yok.

Etinden, sütünden, gücünden faydalanmıyoruz biz bu hayvanların. Satıp para kazanmıyoruz. Onların da anlayamadığı kısım bu heralde.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Allahım konu dönüp dolaşıp neden müslümanlara bok atmaya geliyor ne derdiniz var kardeşim? Nerden çıktı şimdi oruç tutanlar namaz kılanlar ''Satıp para kazanmıyoruz. Onların da anlayamadığı kısım bu heralde.'' falan? Nasıl bir topluluğu bu şekilde faşistçe genelleyebilirsin? Yaklaşımını kınıyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

herkeste aynı hayvan sevgisi güdüsü yok malesef. sokak hayvanı görünce seven okşayan, gaza gelirsem besleyen biri olarak bunun çok örneğini gördüm. hayvan sevmeyen insan sevemez diyorlar ama tam öyle değil. bizim bi komşumuz vardı, düşünceli nazik adamdı, balta değildi hiç, ama başkasının kedilerinin gelip verandaya oturmasında hiç tahammül edemiyordu, tüyünü falan görünce kızıyordu, pistir, piredir bittir diyordu.

yani sizin için besin ve sıcak buldu diye yaşayan sevimli hayvan kimisinin gözünde sıcak ve besin buldu diye yerleşen hamamböceğiyle denk.

bunları kedi öldürenleri haklı çıkarmak için söylemiyorum, kafa yapılarını anlamaya çalıştım sadece. 30 kedi gerçekten fazla, ben oturur severim ama sevmeyeni düşman edinirsiniz orası kesin.

bir de kedileriniz betona mı yapıyor kaka? sadece toprağa kuma yapan hayvan değil mi bunlar ki komşular kaka temizliyor?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ben olsam, o çocuklardan birini görmüş olsam, aynen olduğu gibi döverdim öyle. hayvan sevgisi aşılama amaçlı.

sokakta beslenen kedi sayısı 30 değil, 6-7. kaldı ki bir sokak için gayet normal bir rakam. insanların evlerinin içinde, komşuları rahatsız edecek koku/ses olmadığı sürece ne beslendiği kimseyi alakadar etmez.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

çabanızı takdir ettim. kimbilir ne kadar çok emek veriyorsunuzdur. maddi yönü de cabası. hiçbir karşılık beklemeden yaptığınız bunca fedakarlıktan sonra, üstüne milletten laf işitmek, şikayet edilmek nedeniyle, bir de suçlu psikolojisine girmemek için sağlam sinirlere sahip olmak gerekiyor.

üstteki postların kimisine bittim! adam, sanki çok kolaymış gibi, al evin içinde besle diyor 25-30 kediyi. öyle diyeceğine, sen de evinin önüne su ve mama koyup, yardımcı olsana kedi besleyenlere. evlerinde zaten 5+2=7 kedi besliyorlarmış. kolaysa sen besle 30 kediyi eve alıp!

bir de hemen 'dinimiz' savunmasına geçilmiş. konuyu açanın dediğini anlamak çok mu zor? %90 ı müslüman olduğu söylenen, ve müslüman olmaları nedeniyle kendilerine en yüce değerleri atfeden (vicdan, merhamet, sevgi, sorumluluk v.s) bu insanların hayvanlara karşı nasıl bu kadar acımasız olabildiklerini sorguluyor işte.

insanların çoğu hayvana acıyıp bakmak yerine, bakana düşman oluyorlar bir de. yok pireymiş, kakaymış... hayvandan insana pire bulaşmaz, kedi her zaman toprağa dışkılar ve üzerini örter. yani herkes kapısının önüne su yiyecek koysa, belediyeler düzenli olarak hayvanları kısırlaştırsa, hasta, ve bakımsız hayvanlar için yeterli barınak olsa, hayvan hakları konusunda yasalara gerekli maddeler konsa, sorun büyük ölçüde çözülür de, kimsenin umurunda değil ne yazık ki...

hem hayvanların tüm yaşam alanlarını gasp etmişiz, onlara yaşam alanı bırakmayıp betona dönüştürmüşüz her yeri, hem de gelip 'betonumu kirletiyoooaaarr' diye düşman kesiliyoruz, hatta gebertiyoruz zavallıları, ki çok zorda kalsalar bile gidip betona dışkılamaz zavallılar, çok ta temizler.

hani beslemiyorsunuz da keşke biraz empati kurabilecek yeteneğiniz, vicdanınız olsa. (herhangi birisi hedef alınmadan genel anlamda kurulmuş bir cümle.)

ölen kediciğiniz için çok üzüldüm, sabır-güç diliyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Fistan said:

araba motor carpmistir

ne tekerlek ne de bir çarpma izi yok. fotoğraf çekip başkomiserle konuştum. Kriminoloji dersi almamış da olsam hayvan çenesinin sağından darbe almış ve sıkıştırılmış. Başkomisere de olay yerinin fotoğraflarını gösterdim. O kadar ki kanın sıçramasından solak birinin yapmış olması yüksek bir ihtimal.

Gelelim din konusuna.. Olayı hiçbir şekilde dine çevirmek değil amacım. Herkesin düşüncesine, inancına saygım vardır. Beni sinirlendiren 2 olay var bu konuda; biri teravi çıkışı yapılmış olması: ve çocukların bir kısmı camide olduklarını iddia ediyorlar. Babaları anneleri de "biz hacıyız, bizim çocuğumuz oruç tutuyor, namaz kalıyor, yapmaz öyle şey, siz nasıl insanlarsınız!" diye üstümüze yürümeleri. Din, insanlar içindir; insan-insan, insan-dünya ilişkilerini DE geliştirmek içindir. Ama gündüzleyin kedileri koşturup sıkıştıran, akşam ölüsü bulununca da oruç tutuyorlar diye yorum yapılan insanlara tahammülüm pek yok.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...