Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

12 Eylul referandumu


di

Öne çıkan mesajlar

"akp atayinca 12 sene dibine kadar kalacaklar, ama baskasi atadiginda zaten erken ayrilirlar, gorev suresinin sonuna kadar yani 25 sene kalmazlar, sorun yok"
şunu
"evet 25 yıllığına seçiliyor üyeler, peki 25 yıl üyelik yapmış birisini gösterirmisiniz, hadi üşenmedim ben baktım en uzun süredir aym de olan üye haşim kılıç, 1990 dan beri üye, rahmetli Turgut Özalcığımızın hediyesi, ondan sonraki en uzun üye 95 ten beri üye, kalanların çoğunluğu 2000 sonrası felan"
şu yazının hangi kısmından çıkardın?
iddaa ettiğiniz gibi 25 yıldır kim var görevde? gerçekten merak ediyorum, yani ilk 1962 aym sine felan da baktım ilk bikaç üyeye onlar da 2 yıldan sonra ayrılmış felan.


ha bana soracak olursanız 12 yıl da gayet uzun, daha kısa üyelik ve 2 kere seçilebilmenin ne gibi sonuçlar doğuracağı konusunda bir fikrim yok bürokratik ağırlık olarak, ama hiçbir kimsenin bir konumda bu kadar uzun süreler kalmasına bir anlam verdiğimi söyleyemicem
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

abi

bak bir kere daha aciklamaya calisayim;

simdi bir sinir var, nedir? 65 yas. 40 yasindan baslayabiliyor atama, ne etti sana gorev suresi en fazla? 25 yil

simdi ben diyorum ki, 65 yas sinirini aynen birakacagim, ama ustune bir de 12 yil en fazla gorev suresi siniri getirecegim. ne etti sana gorev suresi en fazla? 12 yil

simdi soru; bunlardan hangisine gore, herhangi bir gorusten olan herhangi bir aym uyesinin daha uzun sure gorevde kalabilmesi mumkundur?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

evet abi, 64 yasinda adam atarsan 1 yil yapacak, zaten eskiden de oyleydi

kek misin niye 65 yasinda adam atiyorsun, ata gencinden 25 sene otursun orada, bak sen oldukten sonra bile atadigin adam kalabiliyor koltugunda aslanlar gibi, turplar gibi, senden 3, hatta 4 iktidar sonrasinin cikardigi yasalara uygundur veya degildir diyor
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

abi gerçekten bir iletişim sorunumuz var
çok soyut şeylerden bahsediyorsunuz, halihazırda anayasa mahkemesinin %83 ü (küsüratlı rakam veriyorum salladığım anlaşılmasın) 10 yılın altında üyelik yapıyor, zaten oraya seçilmek için(eğer seçen art niyetli değilse) 50(55 i çok bakmadan sallamışım) yaşında felan olmak gerekiyor gördüğüm kadarıyla, bu da geriyo 10-15 yıllık bir görev süresi bırakıyor, bu durumda 25 yıllık görev süresinin 12 yıla çekilmesi, nasıl über demokratik bir gelişme oluyor

sallamasyon örnek veriyorum x konumuna gelebilmek için 60 yaşında olmak gerekiyor 65 de de emekli olunabiliyor, bu durumda o görevin max süresi 500 yıl olsa neyi değiştirir?

mesela en son seçilen iki üyeden biri 42 yaşında biri 44 yaşında, ikiside 2010 seçimlmiş bu arkadaşlar mesela , yorumunu size bırakıyorum
dedim ya art niyet diye, haşim kılıç 40 yaşında seçilmiş 25 sene yapsın diye.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ha bu 12 yıllık meselesine giriş sorum da hala duruyor.
yargı uzun vadede homojenize olacak diyorsunuz, aymyi seçen cumhurbaşkanı ve iktidar benzer ideolojilere sahip olacak, ve referandumdan hemen sonra ilk mevcut cumhurbaşkanımız ve akp 8 yeni üye seçecek
hani nefr sende diyorsun akpye güvenmiyorum akp seçmeni değilim felan, 2011 de akpnin iktidarı hatta milletvekili olmayı dahi kaybettiğini varsayalım, hangi yüce divanda yargılanacaklar mevcut suç dosyalarından dolayı?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Nefr said:

simdi soru; bunlardan hangisine gore, herhangi bir gorusten olan herhangi bir aym uyesinin daha uzun sure gorevde kalabilmesi mumkundur?


Nefr said:

gelgelelim, nasil sirf ressam pasa yargilansin diye dar bakmiyorsam olaya, sirf tayyip yargilansin diye de bakmam ben. evet guzel olur her bi milletvekilinin -sadece akplilerin degil- catir catir yargilanip hakediyorsa ceza almasi, ama sirf bugunku kosullarla -meclis+basbakan+cankaya noteri uclusu- bundan kurtulma ihtimalleri var diye bugun karsima cikan firsati niye tepeyim?

bir daha bu firsat gecmeyecek elimize abi acikca. hangi parti bir daha bu kadar buyuk cogunlukla iktidar olabilecek? akp bile bir daha bu cogunlugu yakalayamaz, geciniz chpyi mhpyi falan. bugun cikip biz iktidar olunca yapacagiz diyen adamlarin gecmiste yapabildikleri belli, ellerine imkan gecse ne yapacaklari uc asagi bes yukari belli -ki gecmez boyle imkan, tekrar soyluyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sg-1 said:

nefr, anlamadım şimdi ben, doğal olan aym'nin yasamanın üzerinde olması değil midir? Hatta doğal olan yargının hepsinin üzerinde olması değil midir?

yasamanın sınırsızca ve fütursuzca hareket etmesini kontrol etmek değil midir zaten amacı aym'nin?


Evet mesajların tamamını okumadım. Denk geldim, aradan seçtim ama bu tarihi bakış açısını alıntılamazsam rahatsız olacağım.

Abi ne dediğinin farkında mısın? Yargının herşeyin üstünde olması ne demek? Yasamanın üstünde olması ne demek? Cidden ben mi yanlış anlıyorum yoksa juristokrasi'yi ciddi ciddi savunuyor musunuz? Bu ülkede iyi kötü her kavramın altı dolduruldu ama bir demokrasi ne demek onu öğrenemedik. Olaya bak kutsal yargı :D
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Fevzi Budak.

Erzurum Milli Eğitim Müdürü...

AKP iktidar oldu, 2003’te görevden alındı, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (Bir)

*
Beş gün sonra...
Görevden alındı, Şırnak’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (İki)
*
Bir gün sonra...
Görevden alındı, Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (Üç)
*
Bir gün sonra...
Görevden alındı, Muş’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (Dört)
*
Beş gün sonra...
Görevden alındı, Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (Beş)
*
Bir ay sonra...
Görevden alındı, Kütahya’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (Altı)
*
Bir ay sonra...
Görevden alındı, Çanakkale’ye gönderildi, mahkemeye başvurdu, Erzurum’a geri döndü. (Yedi)
*
Üç ay sonra...
Görevden alındı, İstanbul’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri gönderildi. (Sekiz)
*
(Başbakanımızın askerlik arkadaşı olan AKP milletvekili adayı, üç defa, Fevzi Budak’ın yerine Erzurum Milli Eğitim Müdürü yapıldı... Gözünü budak’tan sakınmayan Fevzi, üç defa mahkemeye başvurdu, başbakanımızın askerlik arkadaşını üç defa görevden aldırdı!)
*
(Fevzi Budak, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Necat Birinci’yi şikayet etti. Yargıtay, Necat Birinci’yi görevini kötüye kullanmaktan beş ay hapis cezasına çarptırdı, para cezasına çevrilerek, ertelendi. Necat Birinci, AKP’den
İstanbul Milletvekili yapıldı.)
*
(Fevzi Budak, Milli Eğitim eski Bakanı Hüseyin Çelik’i altı defa manevi tazminata mahkûm ettirdi. Kazandığı tazminat miktarı, faizleriyle birlikte 100 bin lirayı buldu.)
*
Üç ay sonra...
Görevden alındı, Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (Dokuz)
*
Beş ay sonra...
Görevden alındı, İstanbul’a gönderildi, mahkemeye başvurdu, haklı bulundu, Erzurum’a geri döndü. (On)
*
(Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü, kendisini camiada küçük düşürdüğü iddiasıyla Fevzi Budak hakkında soruşturma açtı. Ancak, mevzuata göre, sicil raporunun altı ay birlikte çalıştığı amiri tarafından hazırlanması gerekiyor... Fevzi Budak altı ay bir yerde kalamadığı için, rapor hazırlanamadı! Meslekten atılamadı!)
*
Üç ay sonra...
Görevden alındı, Ankara’ya gönderildi, mahkemeye başvurdu, gene haklı bulundu, gene Erzurum’a geri döndü. (On bir)
*
Dün...
Fevzi Budak tutuklandı!
*
Erzincan Başsavcısı’nı içeri tıkan Erzurum Savcısı tarafından ifadesi alındıktan sonra, dolandırıcılık ve yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle hapse gönderildi.
(Aha bu da on iki)

Yılmaz ÖZDİL


Demek istediğimiz Bİ TARAF OLMAZSANIZ BERTERAF OLURSUNUZ.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

zaman gazetesinin işkembeden oluşturduğu bir terimi buraya taşımayın, neymiş juristokrasi, tarihte öyle yönetilmiş neresi var?

dün gece telekom sağolsun internet gitti cevap yazarken
nefr e cevaben

peki tamam siyasilerin yargılanmasından vazgeçtim,
Ola ki bir gün bu ya da bundan sonraki hükümetlerden biri yazdığım bir şey için bana dava açtı ya da ola ki bir hükümetten tehcir kararı çıkarıldı. Olur ya, Türkiye’de yaşıyoruz; burası çoğunluğun sağ refleks taşıdığı bir ülke! Bu dava karşısında itiraz edeceğim kurumun ya da söz konusu tehcir kararını denetleyecek kurumun büyük bir kısmının “yürütme”den, yani bu olası kararları verebileceklerden oluşuyor olması
şu veya benzeri bir durum?
ve de istediğin kadar yaz, kişisel görüşüm 12 yılın bile çok uzun bir zaman dilimi olduğuyken, mevcut olmayan görev süresinin max 12 yıl yapılması gerçekten birşey ifade etmiyor, onun birşey ifade etmesi için 25 yıl görev yapmış üyelerin olması gerekiyor, yakın tarihimize baktığımız zaman son 4 cumhurbaşkanımızdan kabaca üçü benzer görüşte biri değil , bu durumda hangi "sabit ideolojinin" yargı mensupları 20-25 yıl gibi süreler o görevlerde oturmuş
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sparkcaster said:

zaman gazetesinin işkembeden oluşturduğu bir terimi buraya taşımayın, neymiş juristokrasi, tarihte öyle yönetilmiş neresi var?


Bu zihniyetle baktığın zaman dünyada bir monarşi kalır bir demokrasi. İlla yönetilen yerin isminin içinde terim geçmesi gerekiyorsa. Ayrıca çok zor değil googleda bu terim ne diye aramak. Yine de gücüne gittiyse oligarşi de diyebilirsin.

Onu bunu bilmem terime sataşıp ana fikirden uzaklaşmaya gerek yok. Adı her ne olursa olsun yargıyı kutsallaştırıp HERŞEY'in üstüne koymanın açıklanabilecek bir tarafı yok. Güçler ayrılığı, denge falan diyeceksin sonra Judge Dredd gibi ortalıkta gezeceksin :D Gereksiz şeyleri kutsallaştırıp altından kalkamayacağınız durumlara girmeyin.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Diazepam said:

Sparkcaster said:

zaman gazetesinin işkembeden oluşturduğu bir terimi buraya taşımayın, neymiş juristokrasi, tarihte öyle yönetilmiş neresi var?


Bu zihniyetle baktığın zaman dünyada bir monarşi kalır bir demokrasi. İlla yönetilen yerin isminin içinde terim geçmesi gerekiyorsa. Ayrıca çok zor değil googleda bu terim ne diye aramak. Yine de gücüne gittiyse oligarşi de diyebilirsin.

Onu bunu bilmem terime sataşıp ana fikirden uzaklaşmaya gerek yok. Adı her ne olursa olsun yargıyı kutsallaştırıp HERŞEY'in üstüne koymanın açıklanabilecek bir tarafı yok. Güçler ayrılığı, denge falan diyeceksin sonra Judge Dredd gibi ortalıkta gezeceksin :D Gereksiz şeyleri kutsallaştırıp altından kalkamayacağınız durumlara girmeyin.

hukuk devletini açıklarmısın o zaman, bak işkembeden terim de uygulamıyorum anayasamızda var
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Sizin hukuk devleti anlayışınız yargının herşeyin üstünde olması, devleti yönetmesi, yasama denen asi çocuk yaramazlık yaparsa iki tokat atması ise sizde hata var.

Hukuk devleti olmak ayrı birşey, yargıyı kutsallaştırmak ayrı birşey. Hukuk devleti yargının herkesi öptüğü, yetki gaspı yaptığı yer değildir.

Herkesin adil bir düzende yaşaması için her kurumun, herkesin denetlenebilir olması ve adaletin tam tesisi için uğraşılmasıdır "Hukuk Devleti". AYM'nin meclisin üstünde oturduğu yer değil.

Kavramın kendisinden yola çıkarak hukuk devletinde her kurum denetlenebilir olmalıdır. AYM'yi kim denetler ülkemde? Onun aşırılıklarını kim kontrol altına alır?

Yasama denetlenemez değildir ama üstüne çöreklenemezsin. Bunu yaparken de ben kutsalım lafının arkasına sığınamazsın. Bu kadar basit.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Evet seviyeli ve açıklayıcı cevapların için teşekkür ederim.

AYM üyelerinin tamamının Cumhurbaşkanı tarafından seçilmesini, daha geniş katılımlı bir seçimden daha iyi görüyorsanız yada ikincisi sizin için yasamanın yargıyı ele geçirmesi ise bir kısadevre sorununuz var demektir.

Var olan Cumhurbaşkanı'na olan muhabbetiniz göz önüne alınırsa sizin için farketmiyor zaten yasama yargının üstüne öyle yada böyle çökecek. Sizin gidiş iyiye değil yani. Kutsal AYM'nin başkalarının olacak bu mantıkla.

Ayrıca 367 ucube kararını veren mahkemenin neyi var, ne yaptı ki diyorsan zaten...

Konuyu sürekli bel altına getirip, gerilla taktiğiyle sor kaç yapmayıp yazdıklarımı yorumlasan ne süper olurdu ama...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

o maalesef mumkun olamiyor

3 sayfadir diyorum ki 25 yil olan gorev suresi sinirini 12 ye dusuruyorlar, adam diyor ki 12 yil fazla o yuzden hayir =P

sorun burada bu tartismada; cikip delikanli gibi 'arkadas degisiklikler ne olursa olsun, akpnin isine yaramasi ihtimaline karsi veya sirf akp yapiyor diye karsiyim' veya 'tamam normalde guzel olabilir ama bizim ulkemize gitmez' ya da 'abi guzel boyle, benim gorusum egemen yargiya, isime geliyor, dogrusunun bu olduguna inaniyorum' diyenler var, onlara itirazim yok, gorustur sonucta. benim derdim maddelere kulp takmaya calisan zihniyet

arkadasim kagit uzerinde eskisinden guzel iste, sen pratikte kotu diyorsan eyvallahta, e oyle de o zaman, niye '12 mi uzun 25 mi' tartismasi yapiyoruz?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu arada neden hayır oyu vereceğimi açıklayan asıl açıklamalar şu yazıda mevcut

https://docs.google.com/viewer?url=http://www.chd.org.tr/upload/dosyalar/20_Soruda_Anayasa_Degisikligi.pdf&pli=1

ciddi anlamda şurada ki açıklamaların zıttını düşünen ve bu konuda bilgi sahibi olan birisi var ise mantıklı bir şekilde izah ederse de sevinirim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Misafir
Bu konu yeni mesajlara artık kapalıdır.
×
×
  • Yeni Oluştur...