Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

güzel türkingilizcemizdeki yeni word'ler


black_rose

Öne çıkan mesajlar

yeni kelimelerden önceki sorun mevcut olanlarını türkçe kullanamamız diye düşünüyorum
tamamen özentilikten çıkıp farkında olunmayan bir etkileşim sonucu dalga dalga yayılıyor

en basit örneği mi, insanlar bilmiyor şoke olmak diye bir şeyin olmadığını, ve bunu bilmeyenler medya ile ilgili insanlarsa hele misal haber programlarında bu sözlerin kullanılması neticesinde insanlar düşünmeden sarfediyorlar orada duyduklarını
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bunlar halk içinde kendine yer edindikçe kalacak edinmedikçe en güzel kelimeler de olsa yok olacaklardır. dil halkındır. bugün varsıl kelimesini kullanan insana pek rastlamıyoruz ama yoksul yerleşti mesela. çok lüzumsuz olan kelimeler de çıkıyo entellerimizin ağızlarından. egzajare ediyosun felan gibi. nooluyo bunlar yer bulamıyolar kendilerine gidiyolar. bir müdahale sözkonusu olamaz fedo. devrimci askeri tavır burda saçma olduğu gibi işe de yaramayacaktır.[signature][hline]unity100, 18 Temmuz 2004 22:05 tarihinde demiş ki:
bababababababa ba. ahelogg ahelog hele hele helelehlelelee.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
fedaykin, 24 Temmuz 2004 14:41 tarihinde demiş ki:
PC Personel Computer'ın kısaltılmasıdır yani Kişisel Bilgisayar. Şu an mevzu bahis neredeyse bütün bilgisayarları kapsar. Yeni bir bilgisayar aldım denilince kimse PC'mi değil mi diye sormaz, özellikleri ne diye sorar. O sebepten yanlış kullanım. İlla kişisel bilgisayar diye bir ayrım yapılacaksa da o zmaan mis gibi türkçesi de var zaten.

Ben köken tartışmasına girmiyotum unity. Mesela televizyon yabancı kökenlidir ama türkçe daha iyi bir karşılığı olmadığından kabul görmüştür ve artık TDK sözlüğüne de girmiştir. Ancak SHOW TDK sözlüğüne girmemiştir ve hiç bir zaman da giremez.


abicegim o zaman o yeni bilgisayar aldim denilince ozellikleri ne diye soranlar yanlis kullaniyorlar dili.

cunku personal computer ibmnin urettigi bir bilgisayardir, ve lisansli uretime musaade etmesi nedeniyle (bakiniz musaade arapcadir hemen atalim) yaygin kullanima sahip olmustur, eger bu yayginlik pc leri bilgisayar yaparsa o zaman isimiz var demektir, internet de ya irc demektir ya da forumlar.

netice itibariyle apple var pc var.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
horacegoesskiing, 24 Temmuz 2004 15:23 tarihinde demiş ki:
bunlar halk içinde kendine yer edindikçe kalacak edinmedikçe en güzel kelimeler de olsa yok olacaklardır. dil halkındır. bugün varsıl kelimesini kullanan insana pek rastlamıyoruz ama yoksul yerleşti mesela. çok lüzumsuz olan kelimeler de çıkıyo entellerimizin ağızlarından. egzajare ediyosun felan gibi. nooluyo bunlar yer bulamıyolar kendilerine gidiyolar. bir müdahale sözkonusu olamaz fedo. devrimci askeri tavır burda saçma olduğu gibi işe de yaramayacaktır.


horanse konustu ![signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bu konu içinde garbage'a gitmesiyle ilgili yorumlar devam ederse yorumu yapan kişiler konu dışı bölümünden belli bir süreligine uzaklaştırılacak

tamam işte geri getirildi konu
konuyla alakasız mesajlar atılmazsa garbage için gereksiz bir konu oldugu daha çok belli olur[signature][hline]Don't be afraid of the dark! Be afraid of what it hides!

unity100, 24 Temmuz 2004 01:44 tarihinde demiş ki:
ahoehoehroehroehoerhhuhuhu uuuuuuuuu uuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuu oooooooooof horanse ooooooooooffffff
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

nedense çöp demek rahatsız ediyordu bazı üyeleri

garbage'ı kullanınca daha az rahatsız oldular[signature][hline]Don't be afraid of the dark! Be afraid of what it hides!

unity100, 24 Temmuz 2004 01:44 tarihinde demiş ki:
ahoehoehroehroehoerhhuhuhu uuuuuuuuu uuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuu oooooooooof horanse ooooooooooffffff
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bonecrusher benim bahsettiğim türkçe karşılığı olmayan kelimelere götümüzden karşılık uydurmak değil, türkçesi olan kelimelerin ingilizce kullanımı

mesela paticik'in lyric bölümü var neden o bölümün adı "şarkı sözleri" veya buna benzer şeyler değil
komik gelebilir saçma gelebilir ama bu basit bir örnek
"anteni balkona monte etmeniz lazım"
yerine neden "anteni balkona takmanız/yerleştirmeniz lazım" denilmiyor
benim asıl katliam diye vurguladığım bu yoksa neden internet diyoruz neden televizyon radyo diyoruz diye tepki göstermiyorum
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

şu an iç çamaşır olarak Tülay underwear giyiyorum var mı ötesi. Paketini yırtarken farkettim :)[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Thore, 24 Temmuz 2004 18:30 tarihinde demiş ki:
mesela paticik'in lyric bölümü var neden o bölümün adı "şarkı sözleri" veya buna benzer şeyler değil


çünkü o bölümün türkten çok yabancı ziyaretçisi var. nasılsa şarkı sözü sitesi, o zaman herkese hitap etsin denilerek yapıldı.[signature][hline]"computer games don't affect kids; i mean if pac-man affected us as kids, we'd all be running around in darkened rooms munching magic pills and listening to repetitive electronic music..."-kristian wilson, nintendo inc, 1989-
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bence de alışık olmadığımızdan komik geliyor. şöyle düşünüyorum bazen, en basitinden frp'yi örnek alalım:

türkçe olarak bir masaüstü oyun oynanıyor:

- ilerde hızla size doğru gelen kara cübbeli bir rahip görüyorsunuz. belinden sallanan koca bir gürz ve elinde tuttuğu parşomenler dikkatinizi çekiyor. yanında ise elinde uzun bir savaş kılıcıyla etrafa bakınan çok iri bir savaşçı rakibe eşlik ediyor.

aslında yazdığım bu metin tam da uymayacak anlatmak istediğim şeye. zamanında lostlibrary mi ne, öyle bir site vardı -hala var mı bilmiyorum. orda türkçe çeviriler vardı. mesela scroll - parşomen, chain mail - zincir zırh vs. bunları okuyanlar gelip dalga geçiyorlardı iğrenç falan diye. bence hiç de iğrenç değil, aksine hiç kullanılmadığı için yabancı geliyor. sonuçta "long sword" kelimesini bir ingiliz yadırgamazken, "uzun kılıç" kelimesini bizler yadırgıyoruz, çünkü daha önce duyulmamış bir şey.

başka bir örnek: kuzenim 10 yıldır almanyada. almanyada bilgisayar kurslarına gitmiş ve şimdi network teknisyeni. onla konuşurken "yazılım ve donanım" kelimeleri geçti, ve kuzenim gülmeye başladı. bunları ne diye. neymiş? ona komik gelmiş. neden? çünkü belki de bu kelimeleri hiç duymadı, kullanıldığına şahit olmadı. ama bana gayet doğal geliyor, soft- ve hardware'den çok daha mantıklı geliyor hatta.

herneyse, demek istediğim. ilk önce bize komik ve garip gelen kelimeler, aslında kullanılmaya başlansa, zamanla çok normal hale gelecekler. herşeyin bir başlangıcının olması lazım. bir yerden başlamak lazım.. ama zor iş tabii.[signature][hline]Homer to aliens: "Don't eat me, I have a wife and children! Eat them!"

[Bu mesaj Mirage tarafından 24 Temmuz 2004 19:04 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

simdi ben bi amerikan okulunda okuyorum su anda amerika dayim ve bunun en cok benim cevremde olmasi lazim di mi? surekli akmerkeze nisantasina bilmemnereye giderim en piyasa ortami da gordum ayrica hergun antreman icin aksaraya da gidiyorum. 2 tane uc noktayi da biliyorum ve ben 2 tarafta da konustugumda herkes anliyor ve aksaraydaki kimse ingilizce fln bilmiyor. ama konustugumda anliyorlar.
ayrica herkes bu small olmus der beach te giycem der de yani bu cok pretty olmus demez ya burda abarttin simdi kendini savunurken ya da coook cok istisnaya denk geldin. ayrica bundan 100 yil once de fransizca ayni durumdaydi. herkes fransizca konusurdu arada ve su anda turkce deki zyon ya biten butun kelimeler ya da radyo fln o zamanlar turkce de farkli adi olan kelimelerdi ama bunlar yaygin oldugu icin bunlar kaldi adlari ve sizin bundan haberiniz bile yok. dilin degismemesi sizin yaptiginiz ekonomik atilimlara ve teklonojik gelismelere baglidir. ne kadar gucluyse bi devlet o kadar kendini begenmis olur ve kendi dilini kullanir. amerika lilar ingilizceden baska kelime kullanmiyorlar. neden mi? cunku kendilerine guveniyorlar. almanlar bizim gibi ingilizce konusuyorlar mi arada? evet konusuyorlar. (ben almanca da biliyorum almanya da da bulundum 4 kere ama burda almanya da yasayanlar var onlar soylesinler) fransizlar yapmiyor mu? hani o kadar milliyetci sandiginiz fransizlar. onlar da kullaniyor.
ayrica bilmedigimden soruyorum deadline in turkcesi nedir?
bunun deadline i ne zaman diye sorarim her zaman ama araya due fln sikistirmam yani.
her neyse siz hayata baktiginiz at gozluklerini cikarmadiginiz surece ben kitap da yazsam anlamazsiniz. bu arada o oktay sinanoglu ya da selam cakarim yani adam profesor olmus hala bos yere kasio. git baska seyler yapsana be adam!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

deadline kullanıldığı yere göre türkçeleştirilebilinir. Örneğin hazırlanan bir proje veya benzeri bir iş için ise teslim tarihi kullanılabilinir.

Örnek: bunun deadline ı ne demek yerine bunun teslim tarihi ne. Daha mı kuvvetli belirtmek istiyorsunuz. Bunu en son ne zaman bitirmem gerekiyor. Şayet bundan daha kuvvetli bir şeye ihtiyaç duyuyorsanız oı zaman zaman kavramı ile ilgili bir sorun var demektir ki o apayrı bir sorun ülkemizde. Mesela bizim firmada eskiden acil işler vardı, şimdi hepsi acil olduğundan ölümüne acil kavramı ortaya çıktı. Yakında hepsi ölümüne acil olunca en ölümüne acil filan çıkar herhalde. Burada değiştirilmesi gerekenin kelime değil düşünce yapısı olduğu açıktır.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bu arada "türkçesi bulunan yabancı kelimeleri kullanmayın, tükçesini kullanın" demek nasıl bir atgözlüğü oluyor onu pek çözemedim.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Neyse ben gidip bir şeyler yiyeyim :-) Fastfood restourant'a mı gitsem yoksa kebapchie 'ya mı gitsem karar veremiyorum. Şimdi orda çok cool bir ortam ve coke var biliyormusunuz.

Ama bakarsınız ikisine de gitmem onun yerine Dürümcü Baba'ya veya İnadına Dürüm'e giderim. Arkasına da Fenerbahçe'ye gidip çayımı içip kağıdımı oynarım.[signature][hline]Özgürlüğün değerini ancak onu kaybedince anlarsınız. En zavallı insan ise esaret altındayken kendisini özgür zannedendir.

bi fransız gastesi de şey demiş:
"ırak üç parçaya ayrılıcak.
1-normal
2-süper
3-kurşunsuz"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
mrtksn, 24 Temmuz 2004 19:19 tarihinde demiş ki:
kullanılan türkçe fakir bir dil.her kelimeye bir sürü anlam yükleniyor,yeni uydurulan kelimeler,genelde kelime değil tanım şeklinde oluyor.yani bir kelime açlığı var!bu durumda yabancı kelimelerin kullanılması gayet doğal birşey.


her kelimenin bire bir karşılığı olmak zorunda değil kanımca. sonuçta söylenen anlatılmak istenen şey anlatılabiliyor mu? tamamdır.

hatta türkçede 1 kelimeyle söylenebilen şeyler, bir çok dilde 2-3 kelimeden aşağıya sığmıyor.

en güncel örneklerden biri. almancada "ich bin müde - yorgunum" hem uykum geldi, hem yorgunum anlamında kullanılıyor. ama bana göre uyku gelmesi ile yorgun olmak çok farklı şeyler. aynı zamanda adamlarda amca ve dayı da tek kelime vs.. bunun tam tersine de örnek verilebilir.

ama sonuçta tecrüme yapılırken kelime sayıları aynı kalacak diye bir şey yok. belki ingilizcede 2 kelimeyle söylenen şeyi biz 3 ya da 4 kelimeyle söylemek zorunda kalabiliriz ama ziyanı yok çünkü bunun tam tersi de geçerli ama ingilizler daha kısa olsun diye başka bir dil kullanmıyor nedense.[signature][hline]Homer to aliens: "Don't eat me, I have a wife and children! Eat them!"

[Bu mesaj Mirage tarafından 24 Temmuz 2004 19:36 tarihinde değiştirilmiştir]

[Bu mesaj Mirage tarafından 24 Temmuz 2004 19:37 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
fedaykin, 24 Temmuz 2004 19:28 tarihinde demiş ki:
deadline kullanıldığı yere göre türkçeleştirilebilinir. Örneğin hazırlanan bir proje veya benzeri bir iş için ise teslim tarihi kullanılabilinir.



kim turkcelestirecek ?

dil denilen sey canli varliktir, toplum tarafindan kendi ihtiyaclarina gore sekillendirilir.

tdkdaki birkac tane 50-60 yil oncesinden kalmis 'anguta' mi birakacagiz 60 milyonun dilini belirleme isini.

geciniz efendim geciniz.[signature][hline].~:&:* Let the sunshine in *:&:~.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...