Paticik oluşumu adına üzüldüm..

[Laurelin]

arkadasim

diyelimki sen cok yetenekli bir okcusun
tuttugunu vuruyorsun takir takir

diyelimki bu kadar berbat bir egitim sisteminde bile korun tasi yetenegini kesfediyorlar, okculugun jordani bile olabilirsin

ama oda nesi
okculugu destekliyen ozel sektor yok ulkede, seninde kendi kendini destekliyicek paran yok
yurtdisina kendini ispatliyamadan yetenegin harcaniyor yalan oluyorsun

senin dedigin sistem bu

savundugun kapitalist ulkeler bu isleri nasil yapiyor turkiyede nasil bir ogren gel

devlet tarafindan desteklenmiyen sporlara sponsor olan firmalara vergi indirimi veya bazi kolayliklar yapilir, dunyanin heryerinde boyledir bu

para gene devletten cikar ancak organizasyondu memuruydu filan falan devlet ugrasmaz, sponsor olan firmalar finansmani saglar geri kalanini okcular halleder sekreter tut falan filan

karli sektor ozel girsin para kazansin hede hodo diye bisey yok dunyada yani

turkiyedede bu var ama devlet burokrasisi yuzunden adam gibi islemiyor, turkiyede cok az sirket bu gibi organizasyonlari prestij icin destekliyicek durumda, vergi indirimleri yeterli degil ki turkiyede vakif kurmak cok riskli birsey

birseyi savunuyorsunuz bari ne savundugunuzu ogrenip gelin

[Rewendor]

Loxias said:

Bu ülkede, konserleri sadece devlet mi düzenliyor? Tiyatroları sadece devlet mi kuruyor sanıyorsun? Milli takımların parasını kim veriyor, bizim vergilerimizle verilmiyor mu? Deminki arkadaşların argümanına göre "Ne gerek var abi milli takım kurmaya, hayatıma bi katkısı yok, hem spor ne ki? Saçma sapan bişey, gevur icadı şeyler."

Milli takımların parası dediğin zaten oyuncuya para verilmiyor prim vs olmadıkça, teknik kadroya ve kiralanan antrenman sahasına (ki bunlar da ucuz oluyor genelde milli takım kadrosu söz konusu olduğunda) para veriliyor bir tek.

Bunlar da heba edilmiş para değil karşılığı alınacak para olarak görülüyor. O milli takımın avrupa ve dünya kupalarına gitmesi ya da yapacağı milli maçlar ülkenin tanınırlığını arttırmakla beraber reklam kaynağı, turizm için dikkat çekicilik gibi pek çok gelir sağlıyor indirekt olarak. Bu konuda milli takımın yetersiz ya da işe yaramaz olduğu düşünülürse milli takımın da parası kısılır. Aynı şeyi Eurovizyon adayından güzellik yarışması temsilcisine kadar istediğiniz şeye de uyarlayabilirsiniz.

Aynı ekonomik dengeler devletin elini attığı hemen hemen her alanda yapılıyor zaten. Belli başlı temel sosyal sorumluluklar (eğitim, sağlık vs gibi bireylerinin hayatına birincil dereceden etki eden oluşumlar) dışında hiçbir konuda devletin fazladan para harcama zorunluluğu yok. Bu para da zaten haklı olarak vatandaşın ve hakkı sorulacak parası olduğundan dolayı toplumun oldukça küçük bir kesimini ilgilendiren, temel bir zorunluluğu ya da hayati önemi olmayan, ve herhangi bir kar getirmeyen bir organizasyona para harcamaması gayet normal devletin.

Ha, bu orkestra da Londra Senfoni Orkestrası kadar başarılı olsaydı, tüm dünyada ismi çıkmış, dikkat çeken başarılarla dolu bir organizasyon olsaydı elbette o zaman denirdi devlete ne yapıyosun sen diye, ki devlet de salak değil ya tutup o zaman da kapatmaya kalkmazdı böyle dikkat çekici ve ülkeye faydalı bir şeyi. Ama pek bir önemi ya da başarısı olmayan sıradan bir şeye para harcanması abes geliyor bana.

[Sam]

Loxias said:

Ne yapacak bu devlet topladığı vergilerle? 250den fazla vergi çeşiti varmış Türkiye'de. Sanatı destekleme, sporu destekleme neyi destekleyecek bu devlet?!

desteklemesin, vergiyi de azaltsın. bu işlere insanların parası kalır.

[mawiman]

arkadaşım sen başarılı isen zaten özel sektör senden para kazanmak ister...

herşey hazır olsun ben başarılısın diye okçulukta yanında başarısız olan 10 önce yide sürükle senin için temizlikçi koysun senin için stat yapsın birde yetmiyor sana seyircide bulsun niye sen başarılısın diye bunların hiç biri devlete külfet değil...

sen okçulukta başarılısın diye sana ayrılacak ödenekten tüyü bitmemiş yetimin hakkını gasp et yani ....

arkadaşım başarılı isen bunu zaten gösterirsin ... yani bir ögrencinin üniversite sınavına hazırlanması için dersahane gerekli olmadığı gibi başılı isen zaten kazanırsın kimseye yük olmadan... eğer kendi ayaklarının üstüde duramıyorsan ... bu o başarılı dediğin insanın acizliği.

[Loxias]

İzleyici sayısının devlet desteğinin yeterli olmamasından olabileceğini düşündün mü hiç? Türkiye'de büyük orkestraları kaldırabilecek çok mu sahne var sanıyorsun? Hiç gittin mi bilmiyorum ama, gidersen boş koltuk görmeyeceğinden emin olabilirsin. Zaten sınırlı yapılan bu etkinliklere halk tahmininden fazla ilgi duyuyor. Keşke böyle sahneler diğer illerde de olsa, insanlar tiyatro seyredebilsin diye, tren kaldırmasalar.

Sanat dedim, çünkü haydari denen arkadaş Tiyatronun da gereksizliğinden bahsetmiş. Gelin Taksim'e Tiyatro biletleriniz benden.

[BaaL]

vergi ne la, bazarda vergi mi olurmus?

[Rewendor]

Toplanan vergiler zaten son derece saçma ve abartı. Çoğu da birilerinin cebine giriyor. Yoksa bu vergilerle zaten adam gibi yatırım yapar Avrupanın en iyi ekonomisini kurardık şimdiye.

Depremin üzerinden 10.5 sene geçti hala deprem sonrası "geçici" özel tüketim vergilerini ödüyoruz. Boğaz köprüsü ücreti sadece köprü kendi maliyetini kurtarana kadar alınacaktı sözde, 50 kere kurtardı hala ödüyoruz. Her sene vergiler arttıkça artıyor. Benzinin fiyatının 2/3ü vergi, dünyanın en pahalı benzinini kullanıyorsunuz. İnternetin altyapısı rezil, yine dünyanın en pahalı internetini (ttnet'in saçma reklamına kanmayın) kullanıyorsunuz. Sigara fiyatları 1 senede 3 milyondan 10 milyona fırladı 2 gün öncesine kadar. Resmen soyuyor devlet vatandaşını kendi eliyle. Bilime harcanan kaynak parası şaka gibi, üni.ler batıyor. 3-5 şehir dışında yatırım yapamıyor kimse, doğu-batı farkı gittikçe açılıyor, o vergiyle türkiyenin geri kalmış 40 şehri 10ar kez kalkındırılırdı. Ne esas gelişime hizmet edecek sektörlerin ne de bilimin eline para geçiyor ama vatandaştan da para çıktıkça çıkıyor, ödediğimiz verginin haddi hesabı yok. Hala bu vergiler nereye gidiyor, orkestra kuralım derdinde millet.

[mawiman]

kim yapacak yılda bir konser verilecek diye onlar para bir binaya neden bağlansın... gerçekten dediğin kadar çok insan olsaydı ... özel sektör onun için bina yapıp işletiyor olurdu.

[Laurelin]

yok oyle bir dunya

git kamu neymis kamu yonetimi ne demekmis ogrende gel bir
kamuyu anlamadan siyaset yapmaya kasma hic, paticikte olmasada abska yerde komik duruma dusersin

benden sana nasihat

[Rewendor]

mesaj kimeydi viktor?

[Laurelin]

bi ustumdekine

[haydari]

Viktor said:

arkadasim

diyelimki sen cok yetenekli bir okcusun
tuttugunu vuruyorsun takir takir

diyelimki bu kadar berbat bir egitim sisteminde bile korun tasi yetenegini kesfediyorlar, okculugun jordani bile olabilirsin

ama oda nesi
okculugu destekliyen ozel sektor yok ulkede, seninde kendi kendini destekliyicek paran yok
yurtdisina kendini ispatliyamadan yetenegin harcaniyor yalan oluyorsun

senin dedigin sistem bu

savundugun kapitalist ulkeler bu isleri nasil yapiyor turkiyede nasil bir ogren gel

devlet tarafindan desteklenmiyen sporlara sponsor olan firmalara vergi indirimi veya bazi kolayliklar yapilir, dunyanin heryerinde boyledir bu

para gene devletten cikar ancak organizasyondu memuruydu filan falan devlet ugrasmaz, sponsor olan firmalar finansmani saglar geri kalanini okcular halleder sekreter tut falan filan

karli sektor ozel girsin para kazansin hede hodo diye bisey yok dunyada yani

turkiyedede bu var ama devlet burokrasisi yuzunden adam gibi islemiyor, turkiyede cok az sirket bu gibi organizasyonlari prestij icin destekliyicek durumda, vergi indirimleri yeterli degil ki turkiyede vakif kurmak cok riskli birsey

birseyi savunuyorsunuz bari ne savundugunuzu ogrenip gelin

hangi gezegende geçiyor bu öykü ?
sen ne savunduğunu iyi bilen biri olarak anlat bize. akp yapmışsa kötüdür ötesi var mı ?

[mawiman]

Viktor said:

yok oyle bir dunya

git kamu neymis kamu yonetimi ne demekmis ogrende gel bir
kamuyu anlamadan siyaset yapmaya kasma hic, paticikte olmasada abska yerde komik duruma dusersin

benden sana nasihat

ben sana sayabilirim japonya , kuzey kore gibi ülkeler...

japonya getirisi olmayan hiç bir sanat dalına destek vermiyor... ki ekonomik olarak dünyanın en güçlü ülkesi...

sana şimdi ders vermek siyaset yapmak istemiyorum ama bu denenmiş ve yaşanılmış ve halen devam eden bir düzen senin savunduğun gibi sürekli cöküpte kendini yenime adı altında çıkan bir düzen değil... kime anlatıyorum sonuçta bu sistemin adamısın...

[mawiman]

Rewendor said:

mesaj kimeydi viktor?

tabiki bana ... çünkü Liberal ekonomiyi savunuyorum Liberalizmi savunuyorum...

[aente]

hani bazı arkadaşlar 7 yaşında falan sanırım. fiziken ya da kafa olarak. ya da ikisi birden.

çok iyi olsalardı vs ne demektir ya, çok iyi olduğu halde elinden tutulmayan binlerce müzisyen, binlerce bilim insanı, binlerce öğrenci var bu ülkede.

önce öğrencilerine okusunlar üniversiteyi bitirsinler diye kredi verip, sonra her üniversite mezunu iş bulacak diye bir şey yok diye (ya da teknik üniversitelerden mezun olup iş bulamayan insalara iş bulma kurumundan, gel seni cilt bakım uzmanı olmak için kursa yollayalım gibi akıl durduran öneriler yapan) pişkin açıklamalar yapıp, gülerek yolladıkları kredileri işsiz onbinlerce insandan geri istiyor bu ülke. verdikleri paranın oran orantı olarak bakıldığında yurtdışında verilenlerin yanında komik olduğundan bahsetmiyorum bile.

siz hala çıkıp çok iyi olsaydı zaten desteklenirlerdi falan diyorsunuz.

ya cidden troll kampından yazıyorsunuz ya da daha kötüsü gerçeksiniz.

[Cuce]

ahahaha
liberalizm o demek değil ama biliyosun dimi.

annenin babanın satutüsüyle hayata basladığın bir toplumda, basarılı olman onemli değil, sana sunulan fırsatların ne kadar iyi değerlendirdiğin onemli ol kadar.

dunyanın en zeki insanı, dunyanın en yetenekli atleti, en yaratıcı saatcısı liberalizm diye soylediğin şeyin diplerinde erir gider.

Okculuk için ayrılan yatırım, tüyü bitmemiş yetimin hakkı değildir. Devletin sosyal sorumluluklarını yetine getirmek yerine, tümüyle ozelleştirmesi, bunun üstüne sadece mali olarak geri dönüşü olacak kesimlere bu hakların pazarlanması asıl tüyü bitmemiş yetimin hakkının yenmesidir. O yetim eğer dünyanın en iyi okcusu olucaksa, elindeki tek şans, okculuk fedarasyonuna ayrılan fondur.

[Sam]

liberalizm de çeşit çeşit. sosyal liberal, market liberal, anarşo-liberal, hiçbiri birbiriyle her konuda anlaşmaz.

[Estel_Anorien]

oturdum 18 sayfayı da okudum.

hepiniz haksızsınız ve size laflar hazırladım. Bilgi sahibi olmadan tartışma bu kadar oluyormuş demekki. Siyaset yasağının kaldırılmasını savunuyordum ama bugün gördüğüm kafalardan sonra boşverelim. Varsın dursun o yasak. Ortada o kadar çok bilgi eksiği, bütün bu bilgi eksiğine rağmen yapılan o kadar çok yorum var ki. Eyvah eyvah.

Hadi özel sektörün ilgisini çekecek kadar kâr marjı bulunmayan çeşitli sanat ve spor dallarının devlet tarafından desteklenmesinin gerekliliğini bir kenara bıraktım, şu konu boyunca girmiş olduğunuz tartışmaların abesliği beni benden aldı. Diyanet işleri başkanlığının Atatürk tarafından kurulmasının sebebi en başında nüfusunun çoğunluğu müslüman olan bir ülkede dinin yanlış yorumlanmasını, şeyhin dervişin hacı hocanın eline kalacağına devlet kontrolü altında yaşanmaasını sağlamaktır. Öte yandan diyanet işlerine bütçeden aslan payının ayrılmasının sebebi de cami tadilat ve restorasyonlarının Diyanet İşleri bütçesinden hallediliyor olmasındandır.

Öte yandan Sümerbank örneklerine falan girilmiş. Ona da kısaca değinmek isterim. Özelleştirme sevdası sonucunda elden çıkartılan Sümerbank gibi çoğu Kamu İktisadi Teşekküllerinin amacı hiçbir zaman kâr etmek değildir. Çeşitli hizmetlerin, devlet desteğiyle halka daha ucuza sağlanmasıdır. Piyasada metresi 10 lirayayken Sümerbanktan kumaşın metresini 5 liraya almanızın sebebi de budur. Aynı şekilde Et ve Balık Kurumundan ucuza et alabilmenizin de. Hamdolsun hepberaber globalleştik ya halkın yararı falan gözetilmeksizin bu kurumların lağvedilircesine satılması pek normal geliyor herhalde. Aman kârlar azalmasın.

Herkes üç çocuk yapsın fakat sağlık hizmeti almak için çocuğunu hastaneye götüren vatandaş A sınıfı B sınıfı diye ikiye ayrılıp cebindeki para miktarına göre tedavi edilsin. İlaçları yandaş marketlerde satıp SGK'dan cukkayı cebimize atsak bize yeter.

haydari said:

bürükratik şeyler öyle kolay olmuyor. bundan bahsediyorum. balerini istihdam ediyorsun ama 657 ye tabi bir memura dokunamazsın. 150 kilo bile olsa orda kalır. bunu açıkladım daha önce.

defalarca tekrar etmiş olmana rağmen şu quoteunu seçtim sadece. Devlet memuru olduğunu söyledikten sonra 657'ye tabi kamu görevlilerinin atamasında ve yükselmesinde gayet önemli bir kriter olan GÖREVİN GEREKTİRDİĞİ NİTELİKLER hususuna hiç değinmemiş olmana anlam veremiyorum. Nepotizm'e başvurarak belli çevrelere para yedirmek adına yapılmadığı takdirde devlet memuru statüsünde 150 kiloluk balerin çalıştırılması mümkün değildir.

enteresan bir şekilde son zamanlarda ülkemizde demokrasi ile oklokrasi birbirine karıştırıldı gitti.

ne zamandan beri demokrasi çoğunluk ne istiyorsa veyahut çoğunluk için ne iyiyse onu yapmak oldu?

demokrasi sadece çoğunluğun istediğini yapmak değil çoğunluğun istediğini yaparken azınlığın isteklerine de saygı göstermektir.

dolayısıyla bu ülkede sadece 1 kişi klasik müzik dinliyor olsa bile devlet senfoni orkestrasını o 1 kişi için sübvanse etmek zorundadır. Herşeyi özel sektörün eline bıraktığınız zaman dünyanın güllük gülistanlık olacağını sanıyorsunuz.

yangın çıkan evinizi söndüren itfaiye sizden para istediği zaman görüşürüz.

Keşke niyetiniz tüm kurumları özelleştirip devleti ortadan kaldırıp anarşiyi getirmek olsa. Onu bile kabul edeceğim.

Üstelik global dünyada devlet anlayışı tartışıyorsunuz desem değil, refah devletinden jandarma devlete geçişi konuşuyorsunuz desem o da değil.

Fikir çok ama bilgi yok maaşallah.

[Economics]

Kilit gelsin

[mawiman]

@Cuce

arkadaşım sosyal devlet diyorsun demi sana okadar öğretilmiş...

japonyada spor yok mu ingiltere 60 yıldan fazla liberal partiler tarafından yönetildi ingilterede sosyal devlet yok mu?

Sen sadece kendi ütopyanı yazıyorsun_? dünya sosyalizm denen bu illetten kurtulmaya bakıyor demokrasiyi kemiren ve uzun vadede demokrasiye zarar veren bir yapısı var...
kadrolaşma, devlet eli ile tekelleşme, devletin ekonomiye yön vermesi sonucunda devletin kendi zenginlerini oluşturması v.b. şeyler sosyalizm demokrasi olan ülkeri yok etmesine neden oluyor Dediğiniz gibi sadece ihityaç olanlara sosyalizm olsa güzel ama insan faktörünü unutuyorsunuz... İnsanların hırsları yüzünden sosyalizm demokrasiyi kemiriyor ve yok etme noktasına getiriyor... dünyada bir örnegi bir yok dediğinizin.

[Fortuna]

Bu senfoni orkestrası meselesi görüş meselesi burda çember içinde dolaşmanın manası yok. Bütün başlığı okumadım, bu post kimseye özel olarak atılmamıştır.

Liberal bakış açısı: Devletin böyle şeyler için para harcamasına, milleti vergilendirmesine gerek yok. Yapıyorsa özel sektör yapsın.

Şimdi böyle bakan arkadaşlar, senfoni orkestarsını özel kurmuyorsa olmasın gibi bir anlayışa sürüklenir ama liberal politika devletin çeşitli özendiricilerle özel sektörün önünü açmasını engellemez. Yani eğer orkestraları özel sektör kursun diyorsanız, bunu kâr eden bir iş haline getirmeniz lazım. Yada yapana vergi indirimi vb. önericeksiniz yani bu işi cazip hale getirceksiniz. Kâr etmiyorsa devlet niye yapsın diyenler, devleti dev bir işletme olarak görme gafletinde demektir, devlet kâr için değil, hizmet için yapar.

Toplumcu bakış açısı: Devlet tabiki senfoni orkestralarını açıcak, özel de isterse açabilir. Senfoni orkestrasına gidenler, yararlananlar öder esasından bilet alarak giderler, hizmet o para ile finanse edilir. Zarar ediyorsa bile ayakta tutulur.

Farkındaysanız bu şuan Türkiye'de olan. Örneğin CSO aynı şu yazdığım. Ki bunda yanlış birşey de yok. Devlet para kazanmaya uğraşacaksa niye devlet yolları var? Neden park falan yaptırıyor devlet? Zerre getirisi yok bunların. İşletme olarak bakıyorsan devlete adı niye devlet? Devletin amacı hizmet.

[Rewendor]

aente said:

hani bazı arkadaşlar 7 yaşında falan sanırım. fiziken ya da kafa olarak. ya da ikisi birden.

çok iyi olsalardı vs ne demektir ya, çok iyi olduğu halde elinden tutulmayan binlerce müzisyen, binlerce bilim insanı, binlerce öğrenci var bu ülkede.

önce öğrencilerine okusunlar üniversiteyi bitirsinler diye kredi verip, sonra her üniversite mezunu iş bulacak diye bir şey yok diye (ya da teknik üniversitelerden mezun olup iş bulamayan insalara iş bulma kurumundan, gel seni cilt bakım uzmanı olmak için kursa yollayalım gibi akıl durduran öneriler yapan) pişkin açıklamalar yapıp, gülerek yolladıkları kredileri işsiz onbinlerce insandan geri istiyor bu ülke. verdikleri paranın oran orantı olarak bakıldığında yurtdışında verilenlerin yanında komik olduğundan bahsetmiyorum bile.

siz hala çıkıp çok iyi olsaydı zaten desteklenirlerdi falan diyorsunuz.

ya cidden troll kampından yazıyorsunuz ya da daha kötüsü gerçeksiniz.

7 yaşındaki insanlar arasına seni de alalım o halde aente. Safça ve bilinçsizce yazmışsın çünkü tamamen.

Vergi konusundaki iddiaların ayrı komedi orayı geçtim zaten cevaplamaya gerek yok diğer kısımları yazalım.

Evet bu ülkede onbinlerce işsiz var, ve uzun süre de böyle olacak. Çünkü ülkenin nüfusu kalabalık, ama sanayisi o kadar gelişmiş değil. Haliyle çalışabilecek insan sayısı sınırlı. Teknik üniversite ya da sıradan bir üniversite mezunu olmak çok bir şey ifade etmiyor zaten bu ülkede. Çünkü eğitim seviyesi ortada. Çoğu üni eşşek bağlasan mezun olur seviyesinde. ÖSSde baraj ya da barajın az üstü alarak girip Buralardan beleşe diploma alarak geçenler üni. mezunuyum işsizim diye geziyor. Ama üni. mezunu olmak (Türkiye'de) o kadar büyük bir vasıf değil bunu anlamıyorlar. Ülkede 5-10 üniversite dışında geri kalanların pek önemi yok iş hayatında. Herhangi düzgün bir teknik bilgi vermedikleri gibi hiçbir şekilde öğrencilerine vizyon ve kişisel gelişim de kazandırmıyorlar çünkü. Bu durumda öğrencinin yapacağı şey olan kendini geliştirmeyi de yapmayınca (yeni bir yabancı dil öğrenmek, mesleğin temellerini kendi başına öğrenmek mesela makineciyse catia öğrenmek ya da bilg. müh.se oturup yeni programlama dilleri üzerinde pratik yapmak gibi) haliyle vasıfsız kalıyor ve iş de bulamıyor. Bunun nesi garip?

Ha hoş bir durum değil ama bu durumun değişmesi de iki şeyden geçiyor: ülkedeki vergilerin azaltılması, böylece yatırımın-iş gücünün artmasından ve eğitime yapılan yatırımın artmasından.

Esas konuya dönersek, ülkede sanat ve sanata yatırım evet önemlidir. Ama birincil önceliklerden sonra gelir. Daha insanların açlık sınırından kurtarılamadığı, 3-5 şehriyle geri kalanlar arasında uçurum olacak kadar ekonomik sapkınlığa uğramış bir ülkede tutup da sanata yatırım diyemezsin.

Sanatçıya destek konusuna gelince, onlara gelene kadar önce bahsettiğim mühendis, eğitmen, doktor, hukukçulara destek verilmesi ve ülkenin temel yapı taşlarının kalkındırılması gerekiyor. Bunlar dururken tutup da sanatçıya destek demek fazla pembe kaçıyor haliyle.

[aente]

estel'in yazısının çıktısını alıp tüm şehrin duvarlarına asmak, bazı yazarların evine her gün mektup olarak postalamak lazım.

belki bazılarınızın 1 gram zihni açılır. 1 e razıyım.

[Cuce]

Hayır anlamadım ben,

japonyadada hem sanatcılar hem atletlere hemde öğrencilere fonlar veriliyor, hem bizzat devlet tarafından hemde, ozel sektörün vermesi için teşvik olarak.
ikisindede hala devlet yonetiminde senfoni oskestrasıda var, sadece sponsorluka donmeyen devletin spor takımlarıda.

ikiside bizden cok daha zengin ülkeler ayrıca, şirketlerin holdinglerin butür olayları finanse etmesi hem bize oranla cok daha fazla prestij sağlıyor hemde finansal olarak daha mümkün.

napıcaz? türkiyede petrol cıkana kadar bir daha opera dinlemiycekmiyiz?


Ha bide bu, "dünyanın kurtulmaya calıştıtı sosyalizmi savunmayın bana!!!!" kısmı var. Yahu daha aylar olmadı, amerikayıdamı takip emtiyosun? sağlık sistemi reformuna bi goz at istersen

[Estel_Anorien]

sosyalizm diye gelip leninizmi stalinizmi baz almanıza da hayran kalıyorum.

Robert Michels'in ortaya koyduğu oligarşinin tunç yasası ister demokrasi olsun ister sosyalizm olsun ister feodal toplum yapısı olsun her toplum yapısı için geçerlidir.

rusyadaki komünizm örneğinin nomenklaturasındaki yozlaşmayı ve tekelleşmeyi eleştirirken kapitalist sistemdeki sermaye sahiplerinin oluşturduğu elit zümreyi ve bir noktadan sonra sadece bu sermaye sahiplerinin önemli hale gelişini, buna bağlı ortaya çıkan yozlaşmayı eleştirmemek de çok hakkaniyete uygun oluyor gerçekten.


ha özür dilerim unuttum. kapitalizmin hepimize yedirmeye çalıştığı 0'dan gelip multimilyoner olma hikayeleri ve amerikan rüyası var tabii.