-007- Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 en basit düzeyde düşünürsek hücreyi sadece elektrik etkilemez, madde de etkiler. Sonuçta etkilenen ruh değil, metabolizma. [hr] Duygular ruh değil mesela. Ancak duygular ruhtan da etkilenir maddelerden de. [hr] Üstteki ayrı ifade bugün tamamen ispatlı değil ancak, araştırma aşamasında.
Longshanks Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 said: Henüz ispatlanmadı ancak bu yolda sağlam iddialar ve fikirler var. Mesela ruhun beyindeki elektriksel aktivite olduğu gibi!! demişsin mesela elektrikten söz etmek için beynin var olması gerekmiyor mu? yanı ruh dediğin şeyin var olmaya devam etmesi için beynin canlı olması lazım değil mi? aynı bir hardware ile işletim sistemi gibi
-007- Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 vücut iletkendir, "cansız" vücut toprağa karışınca o elektrik de bir yerlere gider.. bununla birlikte vücuttaki elektriksel akım baya bi karmaşık. Dengede biçok iyon var mesela canlıyken, ölünce o denge de kalmıyor.
Longshanks Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 işte ruh dediğiniz şey sadece canlıyken olabilir demek istemiştim
Otrivine Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 16, 2010 Bırak iddayı fikri elinde yayımlanmış makale var mı onu göster bana.
-007- Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 İlla kesin ispatlı şeylerden konuşulabilir diye bir şey yok, demek istediğim buydu. Bilim yapma sürecinde bile kesin ispatlı bilgilerden bahsetme zorunluluğu yokken ve aksine ispatlı bilgilerin dışına çıkarak ufkun ve yeni bilimsel ilhamların yolu açılabilirken, hele hele biz bilimden bahsetmiyor ve bilim üretmiyorken, bilimin mutlak sınırları olduğunu yukarda anlatmışken neden illa ispatlı bilgi lazım? Longshanks said: işte ruh dediğiniz şey sadece canlıyken olabilir demek istemiştim öldüğümüzde o elektrik akımı yok olmaz, vücuttan başka yere iletilir. Yani eğer ruh denen şey belli bir bölgedeki hapsolmuş elektrik akımıysa ölünce ruh yok olmaz, başka yere geçer ve dolayısıyla öldükten sonra da ruhun var olabilmesi için illa canlı vücutta olmak zorundadır diye bir şart yok. Ancak dediğim gibi bu bakış açısı ispatlı değil, sadece bir fikir.
Longshanks Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 zaten büyük ihtimalle bilinç dediğimiz şey o elektrik akımının oluşturduğu manyetik özel alan yani toprağa karıştığında falan o düzen kaybolacağından bilincin de yok olacağını düşünüyorum
-007- Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 toprağa karışıyor olsa bile o elektrik akımı yok olmaz, eğer tabi bir elektrik akımıysa. Şu an bilinç denen şeyin ne olduğu kesin olarak bilinmiyor. Her şey sadece bir elektrik akımından da ibaret olabilir yani ve eğer öyleyse de maddesel ölümden sonra da ruh var olmaya devam ediyor dolayısıyla ölümden sonra hayat var denebilir. Ancak her şeyin sadece organik moleküllerden (maddesel vücuttan) ibaret olmadığı kesin gibi bir şey.
fede Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 termodinamiğin ikinci kuralı. hiç birşey yoktan var olmaz. vardan yok olmaz.
aquila Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 ucuncu kurali, cikarken kapiyi arkanizdan kapatin, icerisi soguyo.
dasaaa Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 yok olmak dert değil de reenkarnasyon varsa işte o zaman sıçtık.
fede Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 yok olm öyle şey mi olur ya. çok saçma lan
aquila Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 yok olmak dert degil de, bok olmak dert diyosun yani.
dasaaa Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 ömrün 3te1ini falan geçirdik say... ben baydım be! bir de restart geldiğini düşünsene! yok, çok sıkıcı bu... bi daha baştan çekilmez hani.
SeaGle Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Yerküre nötrleyici değil mi olm kalmaz elektrik akımı falan
-007- Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 "kalmaz" demek yok olması demek değil :)
SeaGle Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 bence yerküre içinde hapsoluyorlar bir bir bi yerden sonra o kadar çok olucaklar ki yerden bi akım halinde çıkıp dünyayı ele geçirecekler eheh, o değil de. Ben de hep merak ederim hakikatten bilinç ne oluyor. Çok garip bişey zaten, bilgisayar programı gibi. El, kol, göz vs gibi donanım parçalarını yazılım kontrol ediyor. Biz yazılımız. Yazılımı yaşıyoruz. Sensörlerden gelen sinyalleri yorumlayan bi işlemcimiz var. İşlemci değiliz tam olarak, olan biteni, gelen verileri toparlıyoruz ve simule ediyoruz. Ben yine de ruh, bilinç, ölüm gibi şeyleri dinsel kavramlardan başka şeylerle açıklayamıyorum kendime tam olarak. Yetemiyor da olabilirim ama yokolmak pek mantıklı gelmiyor. Ya da var olup başıboş olmak. Bilemedim ben.
Longshanks Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 17, 2010 hepsi insanın süperegosundan kaynaklı insan illa kendi varlığına bi önem bi mana bulmak istiyo ki bunalıma boşluğa düşmesin
-007- Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 En basit mantıkla insanı robottan ayıran şey de zaten bu ruh dediğimiz şey. Yazılım ve donanımdan ibaret olsak bu kadar insani hatamız olmazdı bence. Robot kendi varlığını algılayamaz mesela. "Düşünüyorum öyleyse varım."
LathspeLL Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Ne kadar boş konuşuyorsun, işin kötü tarafı sanki dediklerin fact'miş gibi kabullenip birde burda millete ciddi ciddi ders verir gibi yazıyorsun. Bu güven bu bilgi tamamen bir mit'e dayanıyor orası kötü.
Otrivine Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Ahaha aynen öyle görev vermişler bunlara böyle abileri tartışma hiç.
-007- Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Bilim konusunda kişisel düşünceleri ters gelen insanları belli ideolojilerin piyonu olarak "abileri görev vermiş" diye etiketlemeye çalışmak paranoid şizofrenide olabilen bir olay, sağlıklı bi düşünce mekanizması değil yani. Bu kişisel düşünce değil mesela saf bilgi. :) İnsanların robot gibi sadece maddeden oluşan basit mekanizmalar olduğunu düşünmek çöpten başka bir şey değil, bak sana gayet bilimsel temelleri olan bir laf. Bir takım araştırma konularına ve bilimin ilerleyişine "mit" demek at gözlüğünden başka bir şey olamaz. Vizyonunuzu tek tip bakış açılarıyla köreltmek yerine başka bakış açılarına da açarsanız hata yapıp "sapma" ihtimaliniz azalır, bu da "fact" olmayan kişisel bi hayat tecrübesi dersi olsun. O boş olarak algılayabildiğin mesajın da her kısmında ayrı bi felsefe ya da bilimsel temel var, tabi lafının değeri karşıdakinin anlayabilme miktarıyla doğru orantılıdır genelde. Şunu da unutma: -007- said: Yazılım ve donanımdan ibaret olsak bu kadar insani hatamız olmazdı bence. Doktor olmam yazdıklarımın tümünden bilimsel, ispatlı ve tıbbi ders öğrenmen gereksinimi oluştuğu anlamına gelmiyor. Bu da son dersim olsun.
LathspeLL Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 -007- said: İnsanların robot gibi sadece maddeden oluşan basit mekanizmalar olduğunu düşünmek çöpten başka bir şey değil, bak sana gayet bilimsel temelleri olan bir laf. Bir takım araştırma konularına ve bilimin ilerleyişine "mit" demek at gözlüğünden başka bir şey olamaz. Vizyonunuzu tek tip bakış açılarıyla köreltmek yerine başka bakış açılarına da açarsanız hata yapıp "sapma" ihtimaliniz azalır, bu da "fact" olmayan kişisel bi hayat tecrübesi dersi olsun. O boş olarak algılayabildiğin mesajın da her kısmında ayrı bi felsefe ya da bilimsel temel var, tabi lafının değeri karşıdakinin anlayabilme miktarıyla doğru orantılıdır genelde. Bilimsel temelleri var dediğin şey bir ARAŞTIRMA. "öyledir" denmiyor, tersini ifade edende var, başka şekilde yorumlayanda var. Ama sen inanmak istediğine inanıp bunu "bilimsel arkaplanı var" diye isim koyup kendini kandırıyorsun. Ortada ruh'un olduğuna dair "güçlü bir konsensus" yok. Ayrıca gidip 1300 yıllık bir kitaba inanıp bize at gözlüklü demekte süper ötesi bir laf. Diploma alıncada zihinler değişmiyor tabi. Hala ders verdiğini sanıyor. Acaip felsefe ve bilimsel temel var mesajlarında inanılmaz yani. Bilim olayını bilmesek inanırız yani.
Genel Yönetici GERGE Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Genel Yönetici Mesaj tarihi: Ekim 18, 2010 Yok abi tanrı, var diyen yalan söylüyor ya da gerçekten saf. http://forum.paticik.com/thumbnails/62f/e81/b1a/bdd/095/843/616/8d1/97d/143/94_450xNULL.gif
-007- Mesaj tarihi: Ekim 19, 2010 Mesaj tarihi: Ekim 19, 2010 "Allah var" diyenin bir temeli var, o da bilimin ve insalığın mutlak sınırları olduğu gibi sağlam bir felsefeyi temel alıp bu sınır ötesindeki inançtır. "Allah yok" diyen adam o sınırların ötesine zaten inanmadığı için bilimsel sınırlar dahilinde hapsolmuşken kime neyi ispatlıyor. :) 2. örnekteki bilime sığınan ateistin "zaman"ın ne olduğunu bilmemesi gibi bir tabloda hatta! :) LathspeLL said: Bilimsel temelleri var dediğin şey bir ARAŞTIRMA. "öyledir" denmiyor, tersini ifade edende var, başka şekilde yorumlayanda var. Ama sen inanmak istediğine inanıp bunu "bilimsel arkaplanı var" diye isim koyup kendini kandırıyorsun. Ortada ruh'un olduğuna dair "güçlü bir konsensus" yok. Ayrıca gidip 1300 yıllık bir kitaba inanıp bize at gözlüklü demekte süper ötesi bir laf. Diploma alıncada zihinler değişmiyor tabi. Hala ders verdiğini sanıyor. Acaip felsefe ve bilimsel temel var mesajlarında inanılmaz yani. Bilim olayını bilmesek inanırız yani. Ben genel olarak forumlarda millete ders verme kaygısı ya da amacı olacak kadar boş gezenin boş kalfası değilim bunu eminim sen de tahmin edebiliyosundur. Yaptığım fikir paylaşımlarından ders çıkarabilecek seviyeye sahipsen ne mutlu sana. :) Bilimsel araştırma sürecinde olan ve nörologların çeşitli fikirler yürüttüğü bir konuya hangi sıfatla "güçlü konsensus yok" deme gibi bi eyleme girdiğini anlamadım. Doçent falan mısın? :) Herkes bildiği konuda konuşsun. Bu olay benim mesleğim ve dediğim gibi bu işi yapan adamlar bu konularda olduğuna dair fikir yürütüyor ve araştırma yapıyor. Sana da eğer bilimsel düşünebilen biriysen buna sadece baş sallamak düşer. :) Kimse bilimin gelişmesine yol açan geniş vizyonları inkar edebilecek bilim seviyesine sahip değil. Ayrıca şunu da tekrar oku, bak 2 sayfa önce ne demişim: -007- said: İlla kesin ispatlı şeylerden konuşulabilir diye bir şey yok, demek istediğim buydu. Bilim yapma sürecinde bile kesin ispatlı bilgilerden bahsetme zorunluluğu yokken ve aksine ispatlı bilgilerin dışına çıkarak ufkun ve yeni bilimsel ilhamların yolu açılabilirken, hele hele biz bilimden bahsetmiyor ve bilim üretmiyorken, bilimin mutlak sınırları olduğunu yukarda anlatmışken neden illa ispatlı bilgi lazım? Bununla birlikte tekrar soruyorum mesleği doktorluk olan birinin her mesajı tıbbi bilgi mi olmalıdır? Burda din konuşuyoruz. Bilimsel olarak ruhun olduğuna açıklamalar geliyor araştırmalar yapılıyor diyoruz. Siz de kişisel paylaşımlarımıza gelip "abileri bunlara görev vermiş o yüzden tartışmamak lazım, boş konuşuyorsun, diploma almış zihni değişmemiş" falan gibi psikiyatrik olarak değerlendirilmesi gereken enteresan laflar ediyorsunuz, daha fazla sosyalleşmek lazım. :)
Öne çıkan mesajlar