Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Şehitlerimizden Özür Diledik...


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
Sabah saat 08:00'de Erzurum / Yanıkdere şehitliğinde Atatürk Üniversitesi Senatosu, bazı polis memurları, şehitliğin bulunduğu mahalle muhtarı, ben ve diğer öğrenci arkadaşlarım ve bazı şehit torunları olarak toplandık.
Anıta Atatürk Üniversitesi Rektörü çelenk koydu, İstiklal Marşı'nı okuduk ve şehitlerimizden özür diledik.
Daha sonra Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü bir basın bildirisi dağıttı.

TRT - I'in akşam haberlerinde yayınladılar bu "haksızlık" eylemini. Gururla izledim, tekrar gözlerim doldu.
Tek tek özür diledim kendi adıma...

Atatürk Üniversitesi Senatosu 18.12.2008 tarihinde olağanüstü toplanarak bazı çevreler tarafından başlatılan Ermenilerden özür dileme kampanyasıyla ilgili bir kınama kararı aldı.

Karar metni, Atatürk Üniversitesi Senatörlerinin de katılımıyla, Erzurum’da, 1918 yılında Ermeniler tarafından 3 bin Müslüman’ın kar küreme bahanesiyle gruplar halinde götürülüp şehit edildikleri, “Yanıkdere Şehitliği”nde açıklandı.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak’ın Senato adına “Yanıkdere Şehitliği”nde yaptığı açıklama, şöyle:


Atatürk Üniversitesi Senatosu
Oturum Sayısı: 8
Karar Sayısı: 94

“Son günlerde Türkiye’deki bazı çevrelerin "Ermenilerden özür diliyorum" kampanyasına yöneldiği görülmektedir. Atatürk Üniversitesi Senatosu olarak basından öğrenilen bu gelişmeleri endişeyle izliyor, böyle bir kampanyayı haksız, maksatlı ve akademik anlayışa ciddi bir saldırı olarak görüyor ve bu konudaki görüşlerimizi kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.
Aşırı milliyetçi ermeni grupların "cesur ve aydınca" bir adım olarak gördüğü, tutarsız ve dayanaksız olan bu girişim; Türk Milletine yönelik ciddi bir saygısızlık olduğu gibi, Ermeni terör yapılanmalarının 19. yüzyıl sonları ve 20. yüzyılda gerçekleştirdiği şiddet eylemlerinde hayatlarını kaybeden aziz şehitlerimize karşı da bir ihanettir. Savaş ortamı içerisinde kendini savunmaktan başka bir amacı olmayan Osmanlı Devleti’nin 1915’te çıkardığı "Sevk ve İskan Kanunu" ile ülke içerisinde gerçekleştirdiği yer değiştirme olayını "soykırım" olarak nitelemeye çalışan "özür dileme kampanyası" Türk Milletini derinden yaralamaktan başka bir amaca hizmet etmemektedir.
Bilimsel olarak incelenmesi gereken bir konunun özür kampanyaları ve parlamento kararları ile maksatlı bir boyuta çekilmesi anlamlıdır! Geçmişte Ermenilerin acılarından bahsedenlerin, Balkanlardan sürülen ve bir çoğu öldürülen Türkleri unutması, I. Dünya Savaşı ve sonrasında Ermeni çetelerinin katlettiği yüz binlerce Türk’ün acısını hissetmemesi, yalnızca Türk oldukları için öldürülen diplomatların hayatını hiçe sayması ve bütün Dünya’nın gözü önünde Kafkasya’da on binlercesi katledilen ve bir milyondan fazlasının göçe zorlandığı Azerbaycan Türklerini görmezden gelmesi düşündürücüdür.
Yıllardır sözde "Ermeni soykırımı" yalanını yaymaya çalışanların son zamanlarda bu iftiralarına duygu sömürüsü ve sosyal baskı yaparak kamuoyunu inandırmaya çalıştıkları görülmektedir. Bu tür faaliyetler, Türk-Ermeni ilişkilerine yarar yerine zarar getirecektir. İlişkilerin düzelmesinin yegâne yolu; tek taraflı ve yanlı özür dileme kampanyaları değil, bilim insanlarına yaraşır bir şekilde gerçeklerin gün yüzüne çıkarılmasına çalışmak ve Türk-Ermeni ilişkilerine olumlu yönde katkı sağlamak olmalıdır.
Üniversitemizin tarihçi bilim adamları, bugüne kadar Türk-Ermeni ilişkileri üzerine gerçekleştirdiği bilimsel çalışmalarla 1914-1919 yılları arasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da asıl katliama uğrayanların Müslüman Türkler olduğunu bilimsel verilere ve toplu mezar kazı çalışmaları sonucunda elde ettikleri bulgulara dayanarak ispatlamışlardır.
Ermeni çetelerinin Türklere yönelik yaptığı katliamların coğrafi merkezinde bulunan ve bölge insanının çektiği acıları derinden hisseden Atatürk Üniversitesi Senatosu olarak, “özür dileme girişimini” haksız buluyor, buna öncülük edenleri aydın duruşuna ve bilim insanı sorumluluk ve duyarlılığına davet ediyoruz.

Atatürk Üniversitesi Senatosu Adına
Rektör
Prof. Dr. Hikmet KOÇAK


BASIN DANIŞMANLIĞI"
Mesaj tarihi:
Özür Diliyorum kampanyasının metni:
"1915'te Osmanlı Ermenileri'nin maruz kaldığı Büyük Felâket'e duyarsız kalınmasını, bunun inkâr edilmesini vicdanım kabul etmiyor.
Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum."

Demek ki neymiş, kimse Osmanlı adına özür dilemiyormuş kampanyada.
İmzalayanlar günümüzde hala iletişim adına adım atılmadığı için, bu eksiklikteki payından, ihtiyaç duyarsa özür diliyormuş.
Bildiride "Tek taraflı bir olay olarak Ermeni Soykırımını yaptığımız için özür diliyoruz" diyen yok.
Yaşananların soykırım olduğunu iddia eden bir şey de yok.
Sadece yaşananların büyük travmalar yarattığını, bu travmalara hiç olmamış gibi yaklaşmanın da bazı kişilerinin vicdanlarına sığmadığından bahsediyor.
Bunda kınanacak bir şey buluyorsanız, kendi değerlerinizle ilgili bir problemdir.
Mesaj tarihi:
Antimodes52 said:
Özür Diliyorum kampanyasının metni:
"1915'te Osmanlı Ermenileri'nin maruz kaldığı Büyük Felâket'e


Sen hangi büyük felaketten bahsediyorsun yahu?

Osmanlı Türk'lerinden kim özür dileyecek?
Açılan toplu mezarlarda bulunan kemiklerin hesabını kim verecek? "Aydın" adı altında başka ırkların altına yatmanın hiç bir açıklaması olamaz.

Bilip bilmeden oturduğunuz yerden sallamayın.
Mesaj tarihi:
Antimodes52 said:
Özür Diliyorum kampanyasının metni:
"1915'te Osmanlı Ermenileri'nin maruz kaldığı Büyük Felâket'e duyarsız kalınmasını, bunun inkâr edilmesini vicdanım kabul etmiyor.
Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum."


Okumayı tam sökemezsen çok üzerler ilerde, aman diyeyim..
Mesaj tarihi:
Antimodes52 said:
Özür Diliyorum kampanyasının metni:
"1915'te Osmanlı Ermenileri'nin maruz kaldığı Büyük Felâket'e duyarsız kalınmasını, bunun inkâr edilmesini vicdanım kabul etmiyor.
Bu adaletsizliği reddediyor, kendi payıma Ermeni kardeşlerimin duygu ve acılarını paylaşıyor, onlardan özür diliyorum."

Demek ki neymiş, kimse Osmanlı adına özür dilemiyormuş kampanyada.
İmzalayanlar günümüzde hala iletişim adına adım atılmadığı için, bu eksiklikteki payından, ihtiyaç duyarsa özür diliyormuş.
Bildiride "Tek taraflı bir olay olarak Ermeni Soykırımını yaptığımız için özür diliyoruz" diyen yok.
Yaşananların soykırım olduğunu iddia eden bir şey de yok.
Sadece yaşananların büyük travmalar yarattığını, bu travmalara hiç olmamış gibi yaklaşmanın da bazı kişilerinin vicdanlarına sığmadığından bahsediyor.
Bunda kınanacak bir şey buluyorsanız, kendi değerlerinizle ilgili bir problemdir.

heheh forumda hep bu tip yazılarına rastlamak ilginç oluyor :)
hukuk okuyorsun bir de, o açıdan daha da ilginç.

işi yapan "kişisel" değil herhalde osmanlı...

ha bi de "Büyük Felaket" denilen şey zaten Ermeni Soykırımı tanımının Ermenilerdeki karşılığı.
"Büyük Felaket" diyerek soykırımı baştan kabul etmiş oluyorsun.
Mesaj tarihi:
kredibilitesi yüksek ulusalcı derneklerle metin gözden geçirilip her iki taraf için de ilgi çekici bi hale getirilseydi böyle olmazdı. ama yok, soyut liberaller iş başında.
×
×
  • Yeni Oluştur...