calimero Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde 15 günden uzun bir süredir devam eden yemekhane işgalini sonlandırmak için sabaha karşı 05.00’da bir operasyon gerçekleştirildiği öğrenildi. Polis operasyonda işçi ve öğrenci 42 kişiyi gözaltına aldı. Edinilen bilgiye göre öğlen saatlerinde okul dışından ve dersliklerden de gözaltına alınan öğrencilerle birlikte gözaltı sayısı 70'e yükseldi. Gözaltına alınan öğrenci ve işçilerin kamu malını işgal ve zorla hizmet engelleme ile suçlandığı bildiriliyor. Savcılığın hepsi hakkında tutuklama istediği öğrenilirken gözaltındakilerin mahkemeye çıkması bekleniyor. Öğrenciler ve demokratik kitle örgütlerinden temilcilerin adliyenin önündeki bekleyişleri sürüyor. Üniversiteye polis saldırısı protesto edildi Bugün 13.30'da Yüksel Caddesi'nde bir araya gelen emek örgütleri, siyasi partiler ve kitle örgütleri, üniversite öğrencileri, Mülkiyeliler Birliği, polis saldırısını ve operasyonları protesto etti. Eğitim-Sen ise 14.30'da A.Ü. Cebeci Kampusu önünde bir basın açıklaması yaparak saldırılara dair tepkisini ortaya koydu. Açıklamayı yapan A.Ü. Eğitim bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nejla Kural Tural Cebeci Kampusu’nun polis ve ÖGB işgali altında olduğunu vurgulayarak polisin sabaha karşı üniversiteye yaptığı müdahaleyi ve gözaltıları protesto ettiklerini ifade etti. Yaşananların sorumlusunun sadece “azami sömürü koşullarında kar etmeyi amaçlaya TAD-AL firması” olmayıp “üniversite yönetimi”nin de sorumlu olduğunu dile getiren Tural, işten atılan işçilerin taşeron firmalarda değil üniversite bünyesinde işlerine geri alınmaları, işçilere sosyal ve sendikal haklarının iade edilmesi ve gözaltına alınan işçi ve öğrencilerin bir an evvel serbest bırakılmaları taleplerini iletti. Eğitim Sen’in açıklamasına çeşitli sendikalardan ve demokratik kitle örgütlerinden katılımcılar destek verdi. Açıklamanın ardından saat 15.00’te yemekhane önünde yarım saatlik oturma eylemi düzenlediler. Yapılan basın açıklamalarında gözaltındaki öğrencilere destek olmak için Adliye önünde buluşma çağrısı yapıldı. İşçiler ne için direniyordu? Yemekhane işgalini sürdüren işçiler, eski yemek şirketinin iflas etmesinin ardından işsiz kalırken, rektörlüğün anlaştığı, yeni yılda hizmet verecek olan şirkette çalışmak istiyordu. İşçilerin yeni yemek şirketinden yetkili bir temsilci ile görüşürken, şirketin işçilere olumlu bir geri bildirimde bulunduğu, ancak daha sonra şirket ile iletişim kurulamadığı öğrenilmişti. Rektörlük ise sorunun çözülmesine ilişkin yapıcı olmayan bir tutum takınıyordu. Gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz Kaynak: sendika.org Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Yeni gelen firmanın eski işçileri alma zorunluluğu sözleşmelerinde var mı? Yoksa! haksız durumdalar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 @absolut Ankara Üniversitesi yönetimi 28 Kasım 2008 tarihinde “Değerli Ankara Üniversiteliler” başlıklı bir açıklama yayımlamıştır. Bu açıklama, iki açıdan önem taşımaktadır. Bunlardan birincisi, Rektörlüğün, Ankara Üniversitesi’ndeki taşeronların çalıştırdığı işçilerle ilgili olarak dolaylı da olsa bir ilişkisinin bulunduğunu kabul etmiş olmasıdır. İlgili Kamuoyunun bildiği gibi, Ankara Üniversitesi yemekhanelerinde iki aydır çözülemeyen bir sorunlar yumağı bulunmaktadır. Rektörlük, bu sorunlar yumağının özellikle işçileri ilgilendiren bölümünde yasal sorumluklarını kabul etmekten kaçınmayı tercih etmekteydi. Ankara Üniversitesi Rektörlüğü, yemek hizmeti aldığı taşeron firma ile bir hizmet alım sözleşmesi yapmaktadır. Bu sözleşme, hukuki açıdan 4857 sayılı iş yasasının 2. maddesinde tanımlanan asıl işveren-alt işveren ilişkisi tesis etmektedir. Buna göre, taşeron firmanın çalıştırdığı işçilerle ilgili yasal sorumlulukları vardır. Zaten Türkiye’nin 1961 yılında imzaladığı ILO’nun 94 sayılı sözleşmesi de Rektörlüğün bu sorun kapsamındaki sorumluluklarını düzenlemektedir. Rektörlüğün açıklamasının ikinci önemli tarafı, yemekhanede eylem yapan işçilerin temsilcileriyle yapılan görüşmelere ilişkin olarak kamuoyuna yanıltıcı bilgi aktarmasıdır. Söz konusu açıklamada “… işgal eylemini sürdüren işçilere 20 Kasım günü işgali bitirmeleri karşılığında firma tarafından işe alınmayanların da Üniversitemizin farklı birimlerinde istihdam edileceği güvencesi verilmiştir.” denilmektedir. Ancak o tarihte, işçi temsilcileriyle yapılan görüşmede, Rektör yardımcılarının önerdiği çözüm açıklamada ifade edildiği biçimde değildir. Görüşmede Rektörlük yetkilileri, yeni taşeron tarafından işe alınmayacak işçilerin bir kısmının Üniversite bünyesindeki başka taşeron şirketlerde işe yerleştirilmesi için çaba gösterileceğini ancak bunun için kesin bir güvence verilemeyeceğini ifade etmiştir. Ankara Üniversitesi yemekhane işçileri, bir an önce işbaşı yapmayı ve üniversitede 2 aydır yaşanan yemekhane sorununun bir an önce çözülerek, öğrencilerin ve akademisyenlerin mağduriyetinin son bulmasını istemektedir. Cebeci’de eylem yapan işçiler, işlerine sahip çıkmak için eylem yapmaktadırlar. Taşeron firma yetkilileri ile işçi temsilcileri arasında yapılacak bir görüşme ile sorunun hemen çözülebileceğine inanmaktayız. Mevcut sorun çözülmeden taşeron Tam Sofra şirketinin yemek üretime ve dağıtıma girişimleri en önemli gerginlik konusu durumundadır. Bu girişimden derhal vazgeçilmelidir. 28 Kasım günü işçilere destek veren bir Ankara üniversitesi öğrencisi Özel Güvenlik Birimleri ( ÖGB ) tarafından dövülerek yaralanmış ve hastaneye kaldırılmıştır. Öte yandan, son günlerde polis müdahalesi yapılacağına ilişkin emareler ve söylentiler artmıştır. Böyle bir müdahale sorunu işin içinden çıkılamaz hale gelmesine neden olacaktır. Bu durum biriken öfkenin taşmasına yarayacaktır. Sorunun çözülmesini çalışanlar böyle bir aşamaya gelinmesini istemeyecektir. Bu nedenle, işçiler üzerindeki polis baskısının kaldırılmasını, sorunun çözümü için zaman tanınmasını istiyoruz. Çözülmesi gereken öncelikli sorun, yemekhanedeki işçilerin işbaşı yapmalarının sağlanmasıdır. (araya birisi girmiş editi) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Reogmar Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 ben öğrencilerin yerinde olsam işçiler geri alınmadan yemekhaneyi protesto eder kürdanını bile kullanmam.çünkü bu mantık gün gelir o öğrenciyi de işsiz bırakır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Absolut Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Rakamsal bir bildirim yok yazıda yani yeni taşeron kaç kişi almalıydı kaç aldı bilmiyoruz. Veya hiç aldı mı tabi. Ama sözleşmesi dışında işsiz kalanları universitenin halletmesi gerekiyor teşeronun sorumluluğu degil. işveren olarak bakıyorum yanlış anlamayın. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ardelen Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 yoksa bile oyle bir şey o adamlar da o imzayı atan universite dekanımıdır nedir onu protesto ediyorlar diye bak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2008 taşeron şirketten hizmet satın alıyorsun, sonra o şirket batıyor, üzerine batan şirketin çalışanları beni sahiplenmek zorundasın diyor?? dalga mı geçiyosunuz? ben de doğru düzgün bir şey için eylem yapıyorlar sanıyorum. bir de yemekhane işgal etmişler milleti aç bırakıyolar. hadi leeeen.. calimero said: Rektörlük ise sorunun çözülmesine ilişkin yapıcı olmayan bir tutum takınıyordu. ben olsam ben de aynını yaparım. saçmalık. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Aralık 7, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 7, 2008 yasalarla sorumlu kılınmış diyoruz rektörlük diyoruz ama nato kafa nato mermer. sevgili rahan senden de zaten farklı bir şey beklemiyoruz. sen ve senin gibi hak hukuk tanımaz faşist zihniyetler zaten işçileri bu duruma sokan. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Aralık 7, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 7, 2008 yok yaw, benim gibilerden çok, eleştirene anasına sövmüş gibi cevap veren dogmatik kulaktan dolma büyüme sol yumruk solcuları olabilir. karşındakinin fikrini beğen beğenme, tartışmaktan acizsen hiç foruma yazma, solcu arkadaşlarınla toplaşıp okuyup ezberleyin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Arkasokak Mesaj tarihi: Aralık 7, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 7, 2008 yalnız tepkinin derinlerinde, "özenti bunlar" fikri yatıyor. yani o eylemi yapanlar da zaten heyecan arayan yeni nesil devrimci gençlik gibi bir ima...ki çok denk geliyorum bu tür yorumlara. yapmayın etmeyin cengaverler.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Aralık 8, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 8, 2008 Rahan said: yok yaw, benim gibilerden çok, eleştirene anasına sövmüş gibi cevap veren dogmatik kulaktan dolma büyüme sol yumruk solcuları olabilir. karşındakinin fikrini beğen beğenme, tartışmaktan acizsen hiç foruma yazma, solcu arkadaşlarınla toplaşıp okuyup ezberleyin. öncelikle ilk cümleyi anlayan beri gelsin diyerek girmek istiyorum cevabıma. hani yüce bir türksün ya sen sevgili rahan (bu başlıkla alakası yok. genel bırakılan intibâ üzerinden yazıyorum) önce bir türkçe yi öğrensen de gelsen ne de güzel olacak. Bunun dışında anlayabildiğim kadarıyla eleştirene anasına sövmüş gibi cevap veren bir zihniyetten ve "dogmatik kulaktan dolma büyüme sol yumruk solcuları"ndan bahsediliyor ki bold olan kısım apolitik ve faşo çevrenin bir klişesidir fakat rahan beyler bunu yapmayı bile becerememişler. bu anasına sövülmüş gibi bir cevap denilen şeye gelecek olursak yukarıda mevcut zaten fakat biraz oynama ile (bold, italik oynama) tekrardan kopyalayalım: calimero said: yasalarla sorumlu kılınmış diyoruz rektörlük diyoruz ama nato kafa nato mermer. sevgili rahan senden de zaten farklı bir şey beklemiyoruz. sen ve senin gibi hak hukuk tanımaz faşist zihniyetler zaten işçileri bu duruma sokan. yukarıda bold ile belirgin hale getirdiğimiz deyimdir herhalde anneye kötü laflar edilmiş gibi verilen cevabı oluşturan. cidden ağır konuşmuşuz değil mi? breh breh breh.... diyelim ki gerçekten bu forumda hiç görülmemiş düzeyde bir yorumdu bu. bu tepkinin oluşmasını sağlayan etkinin ne olduğuna da bir göz atalım. Rahan said: taşeron şirketten hizmet satın alıyorsun, sonra o şirket batıyor, üzerine batan şirketin çalışanları beni sahiplenmek zorundasın diyor?? dalga mı geçiyosunuz? ben de doğru düzgün bir şey için eylem yapıyorlar sanıyorum. bir de yemekhane işgal etmişler milleti aç bırakıyolar. hadi leeeen.. calimero said: Rektörlük ise sorunun çözülmesine ilişkin yapıcı olmayan bir tutum takınıyordu. ben olsam ben de aynını yaparım. saçmalık. yasaların rektörlüğü böyle bir durumda sorumlu kılmasına rağmen rahan bey olayları kendi süzgecinden (ki nerededir o bilemiyoruz) geçiriyor ve işçilere şöyle sesleniyor: -hadi lennnn ve yemekhane işçilerinin haklı tepkisine verdiği cevapsa kısa ve net: -saçmalık... şimdi bunların üstüne bana geliyor ve anama küfredilmiş gibi tepki verdiğimi söylüyor. tepkim kesinlikle böyle değildir. fakat böyle olsa idi de haksız olmazdım. zira bütün emekçiler benim için bir anne baba kardeşten farksızdır. zira düşlediğim dünyaya onların desteği olmadan ulaşamayacağımı biliyorum. bu yüzden lütfen boş keseden atmadan biraz daha dikkatli olalım... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Aralık 8, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 8, 2008 oyy eğlencee X( calimero said: öncelikle ilk cümleyi anlayan beri gelsin diyerek girmek istiyorum cevabıma. hani yüce bir türksün ya sen sevgili rahan (bu başlıkla alakası yok. genel bırakılan intibâ üzerinden yazıyorum) önce bir türkçe yi öğrensen de gelsen ne de güzel olacak. ay ay canım yerim seni. yüce türk olduğumu hiç bir zaman gerçekten iddia etmedim. yarı trol eğlencem sana bu kadar dokunduysa çok mutlu oldum. bu konularda tartışmak istiyorsan, özel mesaj atıyorsun zira beni forumdan attılar atacaklar. yalnız sana dost tavsiyesi daha ilk mesajda böyle psikopata bağlarsan 3. sayfa sonunda nefesin kesilir. türkçe özürlü değilim ama sende biraz idrak zorluğu hissettim. hemen şöyle alt alta koyalım. malumunuz bir üst mesaj quotelanamıyor.. calimero said: sen ve senin gibi hak hukuk tanımaz faşist zihniyetler zaten işçileri bu duruma sokan. rahan said: yok yaw, benim gibilerden çok, eleştirene anasına sövmüş gibi cevap veren dogmatik kulaktan dolma büyüme sol yumruk solcuları olabilir. önce türkçe konusunda; evet orda kafam kadar bi zincirleme isim tamlaması var. "eleştirene anasına sövmüş gibi cevap veren dogmatik kulaktan dolma büyüme sol yumruk solcuları" çok şairane değil kabul ama bir önceki mesaja cevaben yazıldığını da unutmaz isen, gramatik olarak hatalı değil. işçileri bu duruma sokanın benim gibilerden çok türk solu olduğunu iddia ettim. ayrıca sendikalist hareketlerden bir bok öğrenememiş, küçük esnaftan hallice sendikalar türkiye'de işçilere bir yarar sağlamaktan gerçekten acizler. said: ...olan kısım apolitik ve faşo çevrenin bir klişesidir fakat rahan beyler bunu yapmayı bile becerememişler. ben becerdim, sen algılayamadın babadan solcu kardeş. ayrıca söylediklerimin "apolitik ve faşo" çevrenin klişesi olması benim de aynı çevreye dahil olduğum anlamına gelmez. first order logic yazdım sana 2 ölçek.(A->B doğru olması B->A yı gerektirmez.) calimero said: yukarıda bold ile belirgin hale getirdiğimiz deyimdir herhalde anneye kötü laflar edilmiş gibi verilen cevabı oluşturan. cidden ağır konuşmuşuz değil mi? breh breh breh.... "hak hukuk tanımaz faşist" o sözler için fazla goşist kuzum. hak ve hukuk tanımak demek hak ve hukuğu sorgulamayan demek değildir. ister anayasa,yasa ister kuran, incil tevrat, hiç bir şey benim düşüncelerimin önünde bir set oluşturamaz. her noktasını sorgulama hakkını insanda görürüm. sorguluyor olmam ise elime silahı alıp bu yasaları çiğneyeceğim anlamına gelmez. var mı bi sorunun ? said: yasaların rektörlüğü böyle bir durumda sorumlu kılmasına rağmen rahan bey olayları kendi süzgecinden (ki nerededir o bilemiyoruz) geçiriyor ve işçilere şöyle sesleniyor: -hadi lennnn ve yemekhane işçilerinin haklı tepkisine verdiği cevapsa kısa ve net: -saçmalık... şimdi bunların üstüne bana geliyor ve anama küfredilmiş gibi tepki verdiğimi söylüyor. tepkim kesinlikle böyle değildir. fakat böyle olsa idi de haksız olmazdım. zira bütün emekçiler benim için bir anne baba kardeşten farksızdır. zira düşlediğim dünyaya onların desteği olmadan ulaşamayacağımı biliyorum. bu yüzden lütfen boş keseden atmadan biraz daha dikkatli olalım... ya sen ne garip işler yapıyorsun öyle.. benimle tartışıyorsun paşa bana hitap edeceksin, öyle beni tutup millete gösterir gibi yazmak nedir kine? ilkokulda sınıf öğretmenleri yapardı aşağılar gibi.. cık cık.. nerelere düşüyor insan gaza gelince.. neyse devam. sen düşlediğin dünyaya ulaşmaya çalışırken işçilerle kardeş olmalısın tabi ki. ancak işçilerle kardeş olmak demek her işçi ile aynı fikirde olmayan bir başkasına düşman olmak demek midir? senin haklı haksız her işçi ile kardeş olman(ki mantıken ben de kardeşin olmuş oluyorum) herkes için böyle olması gerektiği anlamına gelmez. bunu kabul edemiyorsan; gerçekten forumda politika falan tartışmaya çalışma. toplaşın arkadaşlarla gidin taksime slogan atın dönün. kimsenin senden farklı değer yargıları uğraşmak zorunda kalmazsın. bağar bağar eve dön. benim söylediğim "hadi leeen" in üslubu nahoş olabilir, evet bu konuda haklısın ortaya atılmış olan eleştiri/soru herkesin aklına gelebilecek cinsten ve cevaplanması gerekendi. yasaların ne olduğu çok umrumda değil, ben yasanın ne amaçla konulduğunu, toplumda neyi düzenlediğini bilmiyorum, ve açık bir soru soruyorum "neden ben taşeron firmanın işçilerine bakmakla yükümlüyüm?" varsa cevabın, yaz altına, fikrimi değiştir. yapıcı olmayı dene. ama bana kalkıp yasaları, anayasayı, kuran'ı veya aklına gelebilecek herhangi başka metin için "sorgulayamazsın çünkü senin sorguladığın şeyler benim sürüme ay pardon kardeşlerimin işine yarıyor!!!biribirgri" diyemezsin. ya da dersin de, o zaman bana faşist deme yani git bi yüzünü yıka, aynaya bak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Revell Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Cebecide eylemler bitti şimdi patiyemi geldiniz, yandık :( Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cthulhu Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Rahan said: yok yaw, benim gibilerden çok, eleştirene anasına sövmüş gibi cevap veren dogmatik kulaktan dolma büyüme sol yumruk solcuları olabilir. karşındakinin fikrini beğen beğenme, tartışmaktan acizsen hiç foruma yazma, solcu arkadaşlarınla toplaşıp okuyup ezberleyin. şu mesajı sevdim,çok sevdim;tanıdım aşkın en saf halini. EVRENSEL GAZETESİ OKUR MUSUAAN! diye burnumun dibinde yüzüme doğru bağırıp sonra hayır dediğimde "bu ülke hederehödörö olunca görürüm ben senin gibileri!" diyen arkadaşlardan pek farkın yok zira ondan hemen önceki mesajında. Hani konu dışı'nda yazmıyorum pek böyle konularda ,ki burada da olayla ilgili görüşlerimi yazmıycam , ama buna birisi değinmişken, hazır sen de canlı örnek olmuşken ekleyivereyim dedim. p.s: ben artık bana üstteki soruyu soranlara (evrens..) "hayır ben umursamaz bir babası belli olmayan çocuğum" diyorum. daha güzel oluyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 CthuLhu said: EVRENSEL GAZETESİ OKUR MUSUAAN! diye burnumun dibinde yüzüme doğru bağırıp sonra hayır dediğimde "bu ülke hederehödörö olunca görürüm ben senin gibileri!" diyen arkadaşlardan pek farkın yok zira ondan hemen önceki mesajında. bana diyısan gerçekten hiç bişi anlamadım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cthulhu Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 senin mesajını takdir ettim.senden bir önceki arkadaşa dedim onu. tabi konuyla ne alakası var lan diyebilirsiniz. ki dedim galiba alakasız olduğunu biliyorum diye. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 9, 2008 calimero said: Edinilen bilgiye göre öğlen saatlerinde okul dışından ve dersliklerden de gözaltına alınan öğrencilerle birlikte gözaltı sayısı 70'e yükseldi. Oha lan tırstım. :) Tıp Fakültesi di mi burası? Cebeci kampüsü yazıyor da, çok küçük bir yer zaten orası. Acaba bölümde okuyan arkadaşlardan yakalanan var mı :) O değil de iyi ki ayrılmışım orda değilim. Rektör, dekan felan değişmişti geçenlerde. Profesörlerden, yöneticilerden felan da çok tanıdığım var. Merak ettim böyle bir olayı yaratacak ne yapıldı şu yerde :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Revell Mesaj tarihi: Aralık 10, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 10, 2008 Tıp fakültesi değil, cebeci kampüsünde mülkiye, hukuk fakültesi, iletişim fakültesi, eğitim fakültesi var. bide ne zaman geldin ayrıldın :) merak ettim. Not: Birde bu arkadaşların kariyer günlerinde yaptıkları protestolar çok hoşuma gidiyor, iş veren şirketleri sen protesto et, kovmaya çalış sonra işsiz kalan yemekhane çalışanlarıyla bir daha eylem düzenle. Vay be.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Aralık 12, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 12, 2008 "iş veren şirketleri protesto et" dediğin sabancı değil miydi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar