pontipati Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Bugün gazetede okudum yazıyordu mesela....(gazeteye bakıyım bi de... :) Milliyet-26 Temmuz Cumartesi 35 Ykr :D said: Veli Küçük 423 yıla kadar, İlhan Selçuk 580! yıl 5 aya kadar, Prof. Kemal Alemdaroğlu 599 yıl 2 aya kadar! , Doğu Perinçek 625 yıl 5 aya kadar!, Fikri Karadağ 178 yıl 6 ay ile 593 yıla kadar, Sevgi Erenerol 392 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanıyorlarmış.Gerçekten de bu işlerle bağlantılılarsa hak etmişler de bu kadar yıl biraz fazla yahu!+Bazıları 1, bazıları 2 kez ağır müebbet ile yargılanıyor.Bu kişilerde belkide yalan yanlış suçlamalarla yargılanıp Kuddusi Okkır gibi çürümesinlerde!!! Bu mesajı tarafsız olarak yazdım, lütfen sağcı solcu vs. yönlere çekmeyin rica ediyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Esh Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Ilhan Selcuk kendi gazetesi yazari olan Ugur Mumcu'yu oldurtmu$tur kesin hatta Ki$lali cinayetini azmettirmi$tir gazete içi hesapla$ma yuzunden.. Bi cacik cikmayacak bu iddianameden, kastiriyoruz hala. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Yine lafım sağa sola çekiliyor işte. Yapıcı eleştiri, fikir, bakış açısıyla zırlamak arasında pek de ince olmayan bir çizgi var. Elbette ki herkesin memnun olmadığı şeyler olacak. Elbette ki herkesin sorunları olacak, var da. Tüm eksiklikleri görmezden gelip, her şey süpermiş gibi susup, şükrederek yaşamak gerekir demiyorum. Öyle demişim gibi göstermeye çalışıyorsun ancak ısrarla. Buyrun efenim, saha sizin, isterseniz sabah akşam, gece gündüz zırlayın. Faydasını görürseniz bana da bir kartpostal atıverirsiniz. Bunu yapmaktan sizi alıkoyan yok, dikte etmekten de bahsetmeyin o yüzden. Alternatif olarak yapabileceğiniz şey zırlamayı bırakıp, doğru düzgün yapıcı eleştiriyle, gün be gün sürecin içinde olmak, horgörmeyip, "bu ülke bitti" demeyip bir şeyler için uğraşmak. Dikte etmek yok efendim burada, düpedüz seçim var. Zırlayan zırlar tabii, karışılmaz da. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pontipati Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Ağzımı bozmamak için kendimi zor tutuyorum:X Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pontipati Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Oha! artık ya iyice sapıtmış millet!Ne zihin kontrolü be!Burası Amerika mı Science Fiction filmi mi yuh artık be!Bu adamlarda beyin varsa yuh artık!Milleti mal sanıyorlar heralde her konuda:X Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 simdi bu ergenekon 600 yillik yani bu insanlar olumsuz oldugundan 500 yil hapis filan koymiyicak fazla 500 yil sonra cikar darbe girisimlerini surdururler Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pontipati Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Viktor said: simdi bu ergenekon 600 yillik yani bu insanlar olumsuz oldugundan 500 yil hapis filan koymiyicak fazla 500 yil sonra cikar darbe girisimlerini surdururler (tu) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
mani Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 bu iddianameden 3 sezon kurtlar vadisi dizisi birde 2 tane sinema film i çıkar. kesin oscarda alır amerikanın desteği olduktan sonra. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Prawler Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Muzaffer Tekin Cumhuriyet'e bomba attırmış, bomba atanlara 50 YTL harclik vermis, orgutun kurucularindan Ilhan Selcuk yillardir cumhuriyette... ORGUT ICI HESAPLA$MA BABS.... Kasin abicim kasin. Adam edersiniz belki ulkeyi. Anca ruyanizda. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: Yine lafım sağa sola çekiliyor işte. Yapıcı eleştiri, fikir, bakış açısıyla zırlamak arasında pek de ince olmayan bir çizgi var. buyur anlat bakalım o kaddaar belirgin ve gerçek çizgiyi. herkes senin kadar umutlu bakmak zorunda mı ülkenin geleceğine? herkes bir şeylerin değişeceği inancını taşımak zorunda mı? herkes eleştirirken yapıcı olmak zorunda mı? ben yapıcı olmayan bir eleştiri sunduğumda bu fikir sunduğum kişilerde bir çeşit kamuoyu oluşturmuyor mu? eleştiri ile zırlamak arasındaki fark sarhoşluk içindeki iktidar sahipleri ile onların yalaklarının gözlerinde vardır ancak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Breedan Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Heh. Argüman kalmayınca hakaret edeyim, iktidar yalakası diyeyim modu. Zavallısın ne diyeyim, takıl küçük dünyanda. Cidden acıdım sana, yazık. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: Heh. Argüman kalmayınca hakaret edeyim, iktidar yalakası diyeyim modu. Zavallısın ne diyeyim, takıl küçük dünyanda. Cidden acıdım sana, yazık. öööeh yalana bak. az önce sundum senin önüne argümanı. "eleştiri ancak ve ancak iktidar sarhoşluğu içerisindeysen zırlama olarak gelir çünküü arasında bir fark yok." dur bi de ilkokul seviyesinde açıklayayım; sen eğer ki kendini karşıt fikirdekilerden daha üstte görüyorsan ancak eleştiriler sana zırlama olarak gelir. ayrıca getirilen eleştirilerin formunu usülünü sen belirleyemezsin. "kendi belirsiz kriterlerinle bunlar eleştiri bunlar zırlamadır diyemezsin" diyorum. anlatamıyorum edik: ayrıca "iktidar yalakası" diyor olmam argümanım kalmadığı anlamına gelmez. belki sana öyle ezberlettiler de ben düzelteyim dedim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 O zaman ben "Bu ülke bok, kimse de kurtaramaz, aldım başımı gidiyorum, allah hepinizin belasını versin." dersem, bu sadece iktidar sarhoşları ve onların yalakaları için zırlama, oysa gerçekte bizi aydınlanmaya götürecek çok önemli bir cevher oluyor öyle mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: Şimdi kim bunu iyi bir şey olarak görebilir ki? Yargıdan üstün güçler var demektir Türkiye'de. Yargıdan üstün güçler var diyerek, Ergenekonla suçlanan kişiler hedef gösteriliyor. Oysa bu aslında hedef şaşırtmak için yapışmış mükemmel bir piyes. Birisiyle yargıdan üstün güç diye dalga geçilmek isteniyorsa, ortada başbakan gibi biri varken susulması gerekiyor. "Yasaysa yasa çıkartırız topraam" triplerinde takılan, dokunulmazlığı olan insanlar varken, "aa bak bu askermiş, kendini yargıdan üstün güç sanıyormuş, dur bir ergenekon etiketi yapıştırıyım da havası insin" tarzı şeyler yapmaya gerek yok. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Çok kesin konuşuyorsun Bonec. İddianameyi okudun mu, kimin suçlu olup kimin suçlu olmadığını kesin olarak biliyor musun? Bak ben bilmiyorum, o sebeple de özellikle (varsa) demişim, öyle demektir demişim. Daha tek sayfasını görmediğin 2500 sayfalık iddianamesi olan bir davayı kendi kör inançlarınla kafanda bitirmişsin. Şimdi sen nasıl olur da adaletten bahsedebilirsin ki? Tek yaptığın birilerinin şakşakçılığını yapmak. Komik olan da benim AKP şakşakçılığıyla suçlanmam. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: O zaman ben "Bu ülke bok, kimse de kurtaramaz, aldım başımı gidiyorum, allah hepinizin belasını versin." dersem, bu sadece iktidar sarhoşları ve onların yalakaları için zırlama, oysa gerçekte bizi aydınlanmaya götürecek çok önemli bir cevher oluyor öyle mi? hayır sadece eleştiridir ve tepkidir. her tepki ve eleştirinin akademik seviyede olması gerekmez. 1 Mayıs'da slogan atmak da yapıcı değildir, nebileyim grevler de yapıcı değildir; ancak gayet etkilidir ve gereklidir. evet sen aymazlıkta kararlı bir patronsan bunları zırlama olarak görürsün veya tersine aklı başında bir adamsan nerde yanlış yapıyoruz diye bakınırsın. birilerinin bu ülkeden basıp gitmek istemesini bir çeşit eleştiri ne bileyim işaret gibi görmüyorsan hata yapıyorsundur. ayrıca ülkedeki gidişattan memnun olmayan kişinin rapor hazırlayıp sabaha masana koymasını falan bekleyemezsin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Yo hayır. Tam tersine yapıcı olan o grevler, o sloganlardır. Onlar zırlama değildir. Onlar harekettir. Onlar gerçekten ihtiyacımız olan şeylerdir. Bundan bahsediyorum zaten gün be gün sürecin içinde olmak derken. "Bıktım bu ülkeden, bir boka yaramıyor, adalet yok, hukuk yok, halk cahil" demek yerine tek başına da olsa sokağa çıkan, bir şey yapan, işe yarayacak bir katkıda bulunmalı diyorum. Küsmek, kafa çevirmek, bırakıp gitmek, budur zırlamak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: Çok kesin konuşuyorsun Bonec. İddianameyi okudun mu, kimin suçlu olup kimin suçlu olmadığını kesin olarak biliyor musun? Bak ben bilmiyorum, o sebeple de özellikle (varsa) demişim, öyle demektir demişim. Daha tek sayfasını görmediğin 2500 sayfalık iddianamesi olan bir davayı kendi kör inançlarınla kafanda bitirmişsin. Şimdi sen nasıl olur da adaletten bahsedebilirsin ki? Tek yaptığın birilerinin şakşakçılığını yapmak. Komik olan da benim AKP şakşakçılığıyla suçlanmam. Başbakandan bahsediyorum bana ne iddianameden heh. iddianame üzerinden böyle düşüyorsunuz ama başbakan ve bakanlar kurulunun gücünü unutuyorsunuz diyorum, iddianameyi okudun mu diyorsun. heh. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Bone said: Yargıdan üstün güçler var diyerek, Ergenekonla suçlanan kişiler hedef gösteriliyor. Bire bir bunu demişsin, sonra davadan bahsetmiyorum diyorsun. Ayrıca evet, başbakan ve bakanlar kurulu çoğunlukçu bir tavırla bir çok yanlış yaptılar, gerçekten inanan olmayacak ama AKP'yi de desteklemiyorum. Ancak çoğunluk partisine kapatma davası varken Başbakan her ne kadar dırdır yapsa, hakaretler yağdırsa da yargı sürecine dokunmamakta, oysa işte darbe günlüklerinin üstüne gidildiğini göremiyoruz. Dolayısıyla öncelikli olarak hangisinden korkarsın deseler üstüne gidilmesinin dahi söz konusu olmadığı güçler derim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Rahan Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: Küsmek, kafa çevirmek, bırakıp gitmek, budur zırlamak. işten ayrılmak da aynı tepkidir. azcık aklın başındaysa eğer niye eğitimli kesimin bu ülkeden gitmek istediğine bakarsın. lanet etmek de kafa çevirmek de bırakıp gitmek de aynı şekilde tepkidir zırlamak diye kesip atamazsın. kaldı ki hadi "antimodes" beğenmiyor olsa bile gayet meşru ve herkesin gerektiğinde yapması gereken bir eylemdir çekip gitmek ve lanet okumak. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 "Lanet okur, çeker giderim" tavrı bir hareket değil ki. Bir tavır bile değil. Pasiflik. Kendini izole etmek. Elitizm. Gidebilecek durumun varsa, kendi halkını da aşağılık görüyorsan bu kadar üstüne üstlük, tabii basıp gidersin. Kimse de bir şey diyemez. Ancak gözünü seveyim, şunu da yaparken krallar gibi ülkene iyilik ediyormuşsun gibi konuşmaya kalkma, bu yaptığını meşrulaştırmaya çalışma olur mu? İşi bırakmakla da çekip gitme tavrını lütfen benzeştirmeye kalkma. İşi bırakan adam benzer koşullarda başka bir iş buluyor en nihayetinde, çünkü içinde bulunduğu gerçeklik o. Sense babanın parasıyla kaçıyor, o gerçekliği reddedebilecek durumun olduğu için reddediyorsun. Şımarık çocukluktan pek farkı yok yani. Ben Hrant Dink davası boyunca her gün o mahkemenin önündeydim misal. Hatta Asteroth biliyor, İstanbul'a gelmişti de Taksim'de bira içmeye elimde pankartla gelmiştim, Griswold da benimleydi o gün. Aradaki farkı hala kavrayamıyorsan diyecek bir şeyim yok daha fazla. Ancak kendi küçük köşene çekilip, baba parasıyla ülkeyi terk ederken arkada kalanlara küfürler savurmak, "cahil herifler, batırdınız bir daha da kurtulmaz" demek fazla kolay ve hala arkasındayım lafımın, zırlamaktır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
axedice Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Antimodes52 said: Zavallısın ne diyeyim, takıl küçük dünyanda. Cidden acıdım sana, yazık. Bunu gördüm geldim. Gerçekten çok başarılı bi kalıp. Ayrıca madem böyle bir davada iddaname hazırılıyorsun, bi kaç gizemcinin agartaymış muymuş atlantismiş evlerindeki cdlerde bulunan ve bilinmeyen dergisinden arak makalelerini niye yazarsın? Hayır bütün ciddiyeti kaçıyor bunları okuyunca. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
mani Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 çekip gitmek en insani duygu. bir insanın umutlarının tükendiğinin, artık yitip bitmek üzere olduğunun göstergesi. asıl olanları görmezden gelip, olaylar karşısında direnç göstermek yerine buna ayak uydurmak ve akıntıya isteyerek kapılmak esas karaktersizlik ve omurgasızlıktır. bende usandım çoğu insan gibi. elimde imkanım olsa, yada biraz cesaretim olsa bende çekip gitmeyi düşünüyorum. bazı omurgasızlar gibi her yöne eğileceğime, duruma göre şekil alacağıma dayanabildiğim kadar dayanıp gene en nihayetinde kendi kararımla ya çekip giderim yada kalabildiğim kadar kalırım. bu tarz düşünen binlerce yada yüzbinlerce insan var. buna elitizm demek insanın nekadar dar görüşlü olabileceğinin tek kanıtı olsa gerek. gerçekleri görmezden gelip bunun yerine toz pembe gözlüklerle karanlığa bakıp umut aramaya çalışmak en yumuşak tabirle saflıktır. son olarak eğer terörle savaşmak istiyorsanız buna teröre karşı bir duruş sergileyerek yapabilirsiniz. kendi terörünüzü yaratırsanız anca karşınızdaki terörü bitirirsiniz. eskisini tasfiye etmek terörü bitirmek değil büsbütün dahada körüklemektir. bugün türkiyede yaşananlar ve gündem gösteriyor ki amaç darbeye karşı çıkmak ve bundan evvel yaşanmış darbelerin sorumlularını yargılamak yerine, darbeye karşıyım diyip aslında kendine muhalefet olanlara baskı uygulama operasyonudur. eğer gerçekten ergenekon diye bir terör örgütü var ise, iktidarın kendi emelleri doğrultusunda yaptığı ve uyguladığı yöntemler bu operasyona gölge düşürmüş ve adeta bir 3. sınıf amerikan filmine dönüşmüştür. demokrasiden ve insan haklarından bahsedenlerin ergenekon operasyonu sırasında üst düzey askeri yetkililerin tutuklanmasına itafen bunu adeta bir demokrasi ve insan hakları zaferi olarak göstermeleri hukukun temel ilkesi olan "bir insan suçu ispatlanana kadar masumdur" ilkesine son derece zıt bir görüntü çizmektedir. İnsanların tutuklanması ve adli uygulamaya maruz kalmaları bir demokrasi zaferi değildir. eğer gerçekten türkiyede insanların mevkilerine bakılmadan eşit muamele görmesine istiyorlarsa birileri önce dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla başlayabilirler. ergenekon operasyonu sırasında işlenen hukuk ihlalleri ve insan hakları ihlallerini kocaman bir ormanda üç beş ağaç olarak görenler kendilerini demokrat olarak tanıtmakta ve savundukları demokrasiye en büyük ihaneti gerçekleştirmekteler. bunu kimse unutmasın.doğruya sadece ve sadece doğruları uygulayarak gidebilirsiniz. Türkiyenin şu durumu demokrasiye geçiş süreci değildir ve bu zihniyetlede hiç bir zaman bu geçiş süreci bile başlayamayacaktır. nasıl ki insan hakları adına cinayet işlemek ve idam cezasını uygulamak kabul edilemez ise demokrasi adına baskıcı bir politika izlemek ve kendi diktatörlüğünü yaratmak asla ve asla kabul edilemez. Türkiyede kendilerine seçkinler diyen ve karşısındakini hor gören bir grup nasıl atatürkçülüğün arkasına sığınıp karşıt görüştekileri fişliyorsa aynı şekilde bugün iktidarda olanlar kendi derin devletini getirdiğinde , muhafazakar olmayan, laiklik ve cumhuriyet adına çalışan gerçek demokratları fişleyecektir. umarım bu günleri görmeyiz ama benim için bu sadece boş bir umuttan öteye geçemiyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Antimodes52 Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Temmuz 26, 2008 İşin doğrusu, konunun ciddiyetiyle ilgili zerre fikri yok kimsenin. Konunun kendisine de hakim dahi değiliz. Bu topic'i açarken de fark eden olduysa (ancak AKP yalakası olduğum için tabii kimse dikkat etmemiştir muhtemelen) ne suçludurlar ne de masumdurlar şeklinde bir söylemde bulundum. O iddianame açıklanmadan, incelenmeden, okunup deliller görülmeden neyin ne olduğu da bilinmeyecek. O kadar cepheleşmeye kapılmış ki herkes "ya bizdensin ya bize karşı" kafası hüküm sürüyor. Daha davanın içeriğini bilmeden "bu bir tiyatrodur, o adamlar masum!" ya da "hepsini asalım yaşasın" diyen insanlarla dolu her taraf. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar