Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

televizyonlarda yayınlanamayan cumhuriyet reklamı


duende

Öne çıkan mesajlar

Antimodes'e saldırmayın yav yobaz falan değil o =/ Sadece eurocentric düşüncenin etkisinde fazla kalmış (herhangi bir küçümseme, hakaret söz konusu değil)..

@Antiomodes

Demokrasi; Türkiye'nin mevcut durumu için fazladır, kesinlikle "demokrasiye inanın, tek çözüm demokrasi" durumu bizim için geçerli değildir..

O beğenmediğin 60 darbesi neden oldu? Gene o beğenmediğin faşizmi engellemek için.. O dönemdeki hükümetin nasıl davrandığından haberin varmı? Öyle bir anlatıyorsun ki, sanki çok demokratik bir süreç vardı, geldi ordu herşeyi bozdu.

O beğenmediğin 80 darbesi olmasaydı; şu an nasıl Irak'ta Şiiler, Sünnileri birbirlerini öldürüyor, şimdi de Türkiye'de sağcılar solcular birbirlerini öldürüyor olurdu..

Lütfen gidipte AB söylemlerini ciddiye alma.. Ordaki sözde medeni, uygarlığın kurallarını belirleyen insanlara kalsa öğrencilerin sabahları and okuması, Atatürk'ün resimlerinin asılı olması militarizm lol.. Avrupa'nın insan haklarını, düşünce özgürlüğünü işlerine gelmeyince nasıl siklerine takmadıklarını hepimiz biliyoruz sanırım? Hala buna inanmıyorsan, Avrupa zor bir duruma düştüğü zaman görürsün nasıl insanlıktan çıktıklarını.. Onların başında pkk gibi bir bela olsa, herhalde etnik temizliğe falan başvururlar.. Zaten Avrupa ve ABD'nin tarafsız kapsamlı tarihini okursan tamamen ırkçılık ve zalimlik üzerine kurulu olduğunu görürsün..

Mesela Fransanın hala sömürge (dış işlerinde fransaya bağımlı) bir ülkesi var.. Soykırımları desteklemiş, hemde çok uzakta değil 90larda.. Gelip bu adamlar bana demokrasi, insan hakları dersi veriyor, bende onların koyduğu şartlara uyum sağlamaya çalışıyorum.. Hadi lan ordan..

Bizim ülkemiz bi tane.. Eşi benzeri yok.. Hayır güzellik açısından söylemiyorum öyle bir konumdayız ki, ya Dünya'nın tepesinde olmamız lazım, ya da şuanki gibi sürünmemiz lazım.. Çünkü mevcut süpergüçlerin, böyle iyi bir konumda olan, yeterli kaynakları ve insanları sağlam olan bir ülkenin güçlü olması işlerine gelmez..

Bakın İran'ı nasıl mahvettiler? İran Devrimini kim destekledi? Amerika İran'ı dinle öyle uyuttuki ne hale geldiğini görüyoruz.. Aynı oyunu şimdi bize oynuyorlar..

Milli Görüş hareketini destekleyen yabancı destek Amerika.. Fethullah zırzopunun neden Utah'da üssü var? Hangi imkanlarla Dünya'nın heryerinde okul açmış bu herif..?

Pkk'ya dış destek Avrupa ve ABD'den gelmiyor mu? Teslim olan terrörist bile açık açık söylemedi mi? Asala terrörünü kim destekliyordu? Asala Fransa'da Fransa'ya karşı eylem yapmaya başladığında nasıl birden çat diye bitti? Büyükanıt boşuna mı diyor önce dış desteği kesmemiz lazım diye?

O yüzden lütfen şu Avrupai söylemleri bırak.. Yok tek çözüm demokrasiymişte bilmemneymişte.. Al sana demokrasi.. Şu ana kadar gelen hükümetlere bak.. Biz insanlarımızı eğitmedikten sonra, AB ve ABD ile tüm bağlarımızı koparmadıktan sonra demokrasi bi boka yaramaz, ülke böyle rezalet durumda gider..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Siz kim biz kim ya. Abi bu ülkeyi yöneteni millet seçiyor. Yani öyle şeriat geliyor vuhuhuhu reklamlarıyla olacak iş değil, komple teorileri ile de. Somut bir şey göstermeden yapamazsınız bu olayı.

İnanın ki insanların derdi şeriat geliyo muymuş değil. Fındık biraz pahalı olsun, emekli maaşları artsın.

Mitinglerde varsayım yapmayan, ayrıntılara tam takılmayan insanları seçiyor Türkiye, eğer Türkiye'ye AKP'den kötü bir şey olacağını düşünüyorsak, daha iyi birşey yapmak gerek. Ha kolay mı, değil. Arkasında deli gibi yeşil sermaye var tabi AKP'nin falan. AKP'ye namussuz demek istemiyorum, ama eğer öyle düşünüyorsak İsmet İnönü'nün sözündeki gibi namuslular namussuzlardan daha cesur olacak.

Yani Türkiye İran gibi olacak için bana tam olarak kanıt gösteremzsiniz. Yani AKP'lilerin 10 sene önce hede demesi dışında. Beni etkiler belki, ama halk böyle ayrıntılara takılmaz. Çok iyi hatip olacak ki. Oy potansiyeli en çok alışkanlık olduğu için CHP'de. Ama Deniz Baykal yüzünden oy kaybediyor gibime geliyor. Bir de çok iyi hatip, daha beton suratlı olmayan, halkın içinden hissettiği bir olması lazım başbakanın. Yoksa seçimleri alır AKP ve varyantları sonradan içinden çıkan.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Turkiye acaba dünyaya kapanarak, avrupa ülkeleri ile ilişkileri keserek ABD ile köprüleri atarak mı demokratikleşecek ve özgürleşecek? CHP MHP çizgisi içe kapanmacıdı. Limanlar bilmemne yabancılara satılıyormuş. Yerli iş adamlarına satılsa size bir yararı mı var? Onlar PO Demirbank örneklerinde olduğu gibi yabancılara satılmasın gazına getirip üç kuruşa kapatıp 5 kuruşa yabancılara satıyorlar. İçe kapanırsak şeriat 10 sene sonra gelir çünkü ilerici kesimler gücünü batı dan batı sisteminden alıyor. Ne kadar içe kapanırsak o kadar geriye gideriz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

İran 1979 öncesi ve sonrası

Liseler

Önce



Sonra



------------------------------------

O zamanın firstladysi



Şimdiki



-----------------------------------

Üniversite





Şimdi



------------------------------------

Miss Iran 1978



Hoş hatunmuş hemde eheh.. öhm neyse

Şimdiki

...

E şimdi Miss Iran diye bir olay yok tabiki ne bekliyordunuz.

-------------------------------------

O zamanki İran kadını






Şimdi ki



------------------------------------

Şimdiki eğlence hayatı (gizli gizli evlerinde)



Şimdiki



------------------------------------

O zamanki kutlamalar



Şimdiki



---------------------------------------------------

1979 devrimi de ABD'nin işiydi, şu anki bizdeki milli görüşçülerin arkasında da ABD var.. Allah allah neden acaba..?

[ Mesaj 09 Temmuz 2007, Pazartesi - 01:35 tarihinde, Slat tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

insanlar hala akp bir şey yapmıyor hani nerede göremiyoruz diyorlar ya anlamıyorum. adamlar şu an güç toplama peşinde. hedefleri ordunun içine iyice sızabilmek, yargıyı ve üniversiteleri ele geçerimek. ondan sonra ne olacak sanıyorsunuz?

hala bir şeyini görmedik akpnin diyin siz... bu hızla giderse yakında göreceksiniz...

bülent arınç hazretleri akp nin aynasıdır. ağzını tutamadığı için bazen akp nin sinsi planlarını ağzından kaçırıveriyor. onu daha yakından takip ederseniz en azından net olarak anlarsınız...

dindar cumhurbaşkanı istiyormuş. kendisi allah zaten kimin ne kadar dindar olduğunu sadece kendisi biliyor...

[ Mesaj 09 Temmuz 2007, Pazartesi - 02:21 tarihinde, ColdShadow tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Bırakın artık insanlara İran veya Arap ülkelerinde olanları örnek vermeyi,amacının başında korku yaymak olan şu iğrenç düşünceleri.Akıllarına sokacaksanız bunları sokun, unuttukları şeyleri hatırlatın.Yeter artık ya.

Lâikliğin gerekliliği

İslâm dinini, yüzyıllardan beri alışılageldiği şekilde bir siyaset aracı durumundan uzaklaştırmak ve yüceltmek gerekli olduğu gerçeğini görüyoruz. Mukaddes ve tanrısal inançlarımızı ve vicdanî değerlerimizi, karanlık ve kararsız olan ve her türlü çıkar ve tutkulara görüntü sahnesi olan siyasal işlerden ve siyasetin bütün kısımlarından bir an evvel ve kesin şekilde kurtarmak, milletin dünyevî ve uhrevî mutluluğunun emrettiği bir zorunluktur. Ancak bu yolla İslâm dininin yüksekliği belirir.
1924 (Atatürk'ün S.D. 1, s. 318)

Vicdan özgürlüğü

Her birey istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine özgü siyasal bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin gereklerini yapmak veya yapmamak hak ve özgürlüğüne sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına egemen olunamaz.

Vicdan özgürlüğü sınırsız ve sataşılmaz, bireyin doğal haklarının en önemlilerinden tanınmalıdır.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K. Atatürk'ün El Yazılan, s. 470)

Din ve mezhep, herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiçbir kimse hiçbir kimseyi ne bir din, ne de mezhep kabulüne zorlayabilir. Din ve mezhep, hiçbir zaman siyaset aracı olarak kullanılamaz.
(Kılıç Ali, Atatürk'ün Hususiyetleri, 1955, s. 57)


Türkiye Cumhuriyeti ve lâiklik

Serbest Fırka Lideri Fethi Okyar'a verdiği cevaptan:

Memnunlukla görüyorum ki, lâik cumhuriyet esasında beraberiz. Zaten benim siyasal yaşamda bir taraflı olarak daima aradığım ve arayacağım temel budur.
1930 (Atatürk'ün T.T.B.1V, s. 544)

Cumhuriyetçilik ve toplumsal devrim, lâiklik ve yenilik-severlik, Türk'ün öz malı ve özelliği haline geldiğini görmek, benim için büyük bir mutluluk olacaktır.
(Kılıç Ali, Atatürk ve Cumhuriyet, Milliyet gazetesi, 2.11.1970)

Türk milleti, halk yönetimi olan cumhuriyetle yönetilir bir devlettir. Türk Devleti lâiktir. Her ergin dinini seçmekte serbesttir.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K. Atatürk'ün El Yazılan, s. 352)

Türkiye Cumhuriyeti'nin resmî dini yoktur. Devlet yönetiminde bütün yasalar, kurallar bilimin çağdaş uygarlığa temin ettiği esas ve şekillere, dünya gereksinimlerine göre yapılır ve uygulanır. Din anlayışı vicdanî olduğundan, cumhuriyet, din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayrı tutmayı, milletimizin çağdaş ilerlemesinde başlıca başarı etkeni görür.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K. Atatürk'ün El Yazıları, s. 56)

Biz din işlerini millet ve devlet işleriyle karıştırmıyoruz. Millet ve devlet işlerinin Kâbesi, millî egemenliğin belirdiği Büyük Millet Meclisi'dir. Din işlerinin mihrabı ise insanların, kişilerin vicdanlarıdır.
(Asaf İlbay, Tan gazetesi, 13. VII. 1949)

Türkiye'de esasen gerici yoktu ve yoktur. Kuruntu vardı, şüphe vardı. Cumhuriyetin ilânı ve onun zorunlu gereklerinden olan gereksiz kurumların ortadan kaldırılması üzerine herkesin açıklıkla gördüğü manzara, o kuruntulular ve şüpheciler için de kalp rahatlığını gerektirmiştir. Bundan sonra yalnız bir şey akla gelebilir. O da, bazı adî politikacıların, alçak çıkarcıların o kuruntu ve hayali uyandırmaya çalışması, o yüzden aşırı tutkularını doyurma ve çıkar düşüncesinden ibarettir. Temin ederim ki, bütün varlığımla temin ederim ki, bu gibiler her ne şekil, görünüş ve sebeple olursa olsun, varlıklarını duyurdukları gün, Türk milletinin amansız yok edişine hedef olmaktan kurtulamayacaklardır.
1924 (Atatürk'ün S.D.I1I, s.75)

Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çok yüksektir. Bu gibi oyuncular varsa, kendilerine başka taraflarda sahne arasınlar! Geçmişin dalgınlıkları, paslı durgunlukları, Türkiye halkının beyninden silinmiş olduğunda şüphe ve tereddüde yer yoktur. Eriştiğimiz mutlu durumdan bir adım geriye gitmek, kimsenin söz konusu etmeye dahi yetkili olmadığı kesin bir gerçektir.
1924 (Atatürk'ün S.D. III, s. 75-76)

Dinden maddî çıkar temin edenler, iğrenç kimselerdir, işte biz, bu duruma karşıyız ve buna izin vermiyoruz. Bu gibi din ticareti yapan insanlar, saf ve masum halkımızı aldatmışlardır. Bizim ve sizlerin asıl mücadele edeceğimiz ve ettiğimiz bu kimselerdir.
1930 (Kılıç Ali, Atatürk'ün Hususiyetleri, 1955, s. 116)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Cumhuriyet - Zaman karsilastirmasi yapmak yanlis. Cumhuriyet evet tarafli bir yayin kurulusudur, sol kesime hitap eder. Ondan sol goruslu olmayan bir insanin okumamasi da hoslanmamasi da normaldir. Bizim eve her gun girerdi, ben de sadece bu aliskanliktan degil yazilarindan hoslandigimdan da aldim kendimi bildim bileli.

Ben ayrim yaptigini dusunmuyorum. Burada peceli bir kadini gosterip "Tehlike" demiyor. Basi acik bir kadin geliyor ve peceleniyor. Ikisinin arasindaki farki anladiniz veya ben anlatabildim umarim. Ve evet, bence bu tehlikedir.
Buradaki arkadaslarimdan biri MIT'de okuyan bir Iran'li. Iran devrimini bizzat adamin agzindan dinledim. Ilk basta nasil tum halkin Saha karsi bir devrime katildigini, sonra azinlik olmalarina ragmen dincilerin nasil basa gectigini vs. anlatti. Bu kadarini bilmiyordum agzim acik dinledim gercekten.

Bu adamlar bizim komsumuz ya, su an nasil yasadiklarini goruyorsunuz. Bu onlarin basina cok kisa bir zaman sureci icinde gelmis bir olay. Su anki halinden daha fazla "ben geliyorum" da demeyecek, emin olun.

Sol goruslu bir insan en basindan toplumdan ikilik, ucluk, dortluk vs. olayina zaten karsidir, yani en azindan olmasi gerekir yoksa solcu degildir bence. Burada toplum ikiye bolunmek istenmiyor. Dedigim gibi, peceli bir kadin gosterilip tehlikenin farkinda misiniz dense, bu yapilmis olurdu. Ama burada modern bir kadinin pece icine sokulmasi islenmeye calisilmis ve bence gayet de yerinde ve guzel olmus.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Cumhuriyetin yaptığı reklamlarıda sevmiyorum hatta çirkin geliyor.Var mı itirazı olan?


evet var.

Penth'inde yukarıda dediği gibi kendimi bildim bileli bizim eve de Cumhuriyet girer. Küçükken okumazdım ama ondan sonra yaşımla beraber düşüncelerim geliştikçe hoşlanmaya başladım.

Şimdi kesin birileri "zaten çocukluğundan beri eve cumhuriyet giriyormuş ondan böyle gelişmiş düşüncelerin" diyecek onlara küçükken okumazdım yazdığım yeri tekrar okumalarını söylüyorum.

Reklamdan benim çıkardığım temayı Penth belirtmiş zaten.

Türbanlı olmayan bir kadının zorla türbana sokulmasını işlemişler diye düşünmüştüm bende ilk gördüğümde.


Eğer bu sana çrikin geliyorsa senin düşündüğün şeylerde bana çirkin geliyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

özür dilerim mesajıma 8 sayfayı okumadığımı yazmayı unutmuşum.

genelde en son yazılanlara bakıyorum uzun başlıklarda.

senin yazdıklarına karşı da her türlü düşüncelerim bunlar. bir önceki yada ondan önceki sayfada bu düşünce tarzından farklı birşey yazmış olamazsın zaten.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Peki.
Karşı olduğunuz görüşleri savunanlardan hiçbir farkınız yok.Bunlara karşısın demek.

Bırakın artık insanlara İran veya Arap ülkelerinde olanları örnek vermeyi,amacının başında korku yaymak olan şu iğrenç düşünceleri.Akıllarına sokacaksanız bunları sokun, unuttukları şeyleri hatırlatın.Yeter artık ya.

Lâikliğin gerekliliği

İslâm dinini, yüzyıllardan beri alışılageldiği şekilde bir siyaset aracı durumundan uzaklaştırmak ve yüceltmek gerekli olduğu gerçeğini görüyoruz. Mukaddes ve tanrısal inançlarımızı ve vicdanî değerlerimizi, karanlık ve kararsız olan ve her türlü çıkar ve tutkulara görüntü sahnesi olan siyasal işlerden ve siyasetin bütün kısımlarından bir an evvel ve kesin şekilde kurtarmak, milletin dünyevî ve uhrevî mutluluğunun emrettiği bir zorunluktur. Ancak bu yolla İslâm dininin yüksekliği belirir.
1924 (Atatürk'ün S.D. 1, s. 318)

Vicdan özgürlüğü

Her birey istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine özgü siyasal bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin gereklerini yapmak veya yapmamak hak ve özgürlüğüne sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına egemen olunamaz.

Vicdan özgürlüğü sınırsız ve sataşılmaz, bireyin doğal haklarının en önemlilerinden tanınmalıdır.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K. Atatürk'ün El Yazılan, s. 470)

Din ve mezhep, herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiçbir kimse hiçbir kimseyi ne bir din, ne de mezhep kabulüne zorlayabilir. Din ve mezhep, hiçbir zaman siyaset aracı olarak kullanılamaz.
(Kılıç Ali, Atatürk'ün Hususiyetleri, 1955, s. 57)


Türkiye Cumhuriyeti ve lâiklik

Serbest Fırka Lideri Fethi Okyar'a verdiği cevaptan:

Memnunlukla görüyorum ki, lâik cumhuriyet esasında beraberiz. Zaten benim siyasal yaşamda bir taraflı olarak daima aradığım ve arayacağım temel budur.
1930 (Atatürk'ün T.T.B.1V, s. 544)

Cumhuriyetçilik ve toplumsal devrim, lâiklik ve yenilik-severlik, Türk'ün öz malı ve özelliği haline geldiğini görmek, benim için büyük bir mutluluk olacaktır.
(Kılıç Ali, Atatürk ve Cumhuriyet, Milliyet gazetesi, 2.11.1970)

Türk milleti, halk yönetimi olan cumhuriyetle yönetilir bir devlettir. Türk Devleti lâiktir. Her ergin dinini seçmekte serbesttir.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K. Atatürk'ün El Yazılan, s. 352)

Türkiye Cumhuriyeti'nin resmî dini yoktur. Devlet yönetiminde bütün yasalar, kurallar bilimin çağdaş uygarlığa temin ettiği esas ve şekillere, dünya gereksinimlerine göre yapılır ve uygulanır. Din anlayışı vicdanî olduğundan, cumhuriyet, din fikirlerini devlet ve dünya işlerinden ve siyasetten ayrı tutmayı, milletimizin çağdaş ilerlemesinde başlıca başarı etkeni görür.
1930 (Afetinan, M.B. ve M.K. Atatürk'ün El Yazıları, s. 56)

Biz din işlerini millet ve devlet işleriyle karıştırmıyoruz. Millet ve devlet işlerinin Kâbesi, millî egemenliğin belirdiği Büyük Millet Meclisi'dir. Din işlerinin mihrabı ise insanların, kişilerin vicdanlarıdır.
(Asaf İlbay, Tan gazetesi, 13. VII. 1949)

Türkiye'de esasen gerici yoktu ve yoktur. Kuruntu vardı, şüphe vardı. Cumhuriyetin ilânı ve onun zorunlu gereklerinden olan gereksiz kurumların ortadan kaldırılması üzerine herkesin açıklıkla gördüğü manzara, o kuruntulular ve şüpheciler için de kalp rahatlığını gerektirmiştir. Bundan sonra yalnız bir şey akla gelebilir. O da, bazı adî politikacıların, alçak çıkarcıların o kuruntu ve hayali uyandırmaya çalışması, o yüzden aşırı tutkularını doyurma ve çıkar düşüncesinden ibarettir. Temin ederim ki, bütün varlığımla temin ederim ki, bu gibiler her ne şekil, görünüş ve sebeple olursa olsun, varlıklarını duyurdukları gün, Türk milletinin amansız yok edişine hedef olmaktan kurtulamayacaklardır.
1924 (Atatürk'ün S.D.I1I, s.75)

Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çok yüksektir. Bu gibi oyuncular varsa, kendilerine başka taraflarda sahne arasınlar! Geçmişin dalgınlıkları, paslı durgunlukları, Türkiye halkının beyninden silinmiş olduğunda şüphe ve tereddüde yer yoktur. Eriştiğimiz mutlu durumdan bir adım geriye gitmek, kimsenin söz konusu etmeye dahi yetkili olmadığı kesin bir gerçektir.
1924 (Atatürk'ün S.D. III, s. 75-76)

Dinden maddî çıkar temin edenler, iğrenç kimselerdir, işte biz, bu duruma karşıyız ve buna izin vermiyoruz. Bu gibi din ticareti yapan insanlar, saf ve masum halkımızı aldatmışlardır. Bizim ve sizlerin asıl mücadele edeceğimiz ve ettiğimiz bu kimselerdir.
1930 (Kılıç Ali, Atatürk'ün Hususiyetleri, 1955, s. 116)

Bir önceki sayfada yazdıklarım bunlardı.

[ Mesaj 09 Temmuz 2007, Pazartesi - 06:28 tarihinde, Awake tarafından güncellenmiştir ]

[ Mesaj 09 Temmuz 2007, Pazartesi - 06:30 tarihinde, Awake tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Awake copy paste yapmayı bırak adam gibi yaz yazıyorsan.. Millet bi ton şey yazıyor seni "la bıraghın alla severseniz" tadında kısa bir paragraf yapıp copy paste yapıyorsun..

Bırakın bana İran'ı örnek göstermeyin diyorsun.. Tarih bilmeden Türkiye'nin geleceği hakkında yorum yapamazsın, hatta hiçbir siyasi olayın olabilitesi hakkında yorum yapamazsın, üstelik bize bu kadar benzeyen ve yakın olan bir komşu ülkenin tarihinden bahsediyoruz burda.. Hemde çok uzak değil 30 sene öncesi..

Tabii klasik Türk aklı yumurta göte dayanmadan inkara, uyuşmuşluğa devam..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Özür dilerim Slat kusura bakma bir daha olmaz.Bugün yeterince sıfata büründüm sayenizde tarih bilmez oldum,adam gibi yazamadım, fanboy oldum :) yumurta göte dayanan inkarcı oldum :) Eksik birkaç şey kaldı onlarıda eklersek tam olur.Neyse saygı duyuyorum hepinize ve bilgilerinize.

Tekrar edeyim kendi düşüncemi, etrafta insanlara komşu ülkemiz şöyledi böyleydi demek yerine, büyük çoğunluğun unuttuğu şeyleri hatırlatın yeter.En azından benim çevremde ki çocuklar İran örnekleri yerine Atatürk'ün örnekleri verilerek büyüyecek.İnşallah yine yanlış olmamıştır :)

Ha birde her copy paste şu yurdakiler gibi olsa zararı olmaz herhalde:) Kal sağlıcakla.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...