Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

mecliste şapka tartışması


TRA_GS

Öne çıkan mesajlar

iyi de pek kıvırmayı gerektirecek yanı yok ki bunun, şapkalarını çıkartmamaları uygun değil, bunu inada bindirip basın açıklamalarıyla olaya çevirmeleri ise densizlik olmuş.

mecliste başörtüsünü protesto etmekse amaç, yolu bu değil.

ben mi yanlış anlıyorum olayı?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Nefrcim sen yanlış anlıyorsun :=) ,
Polis abicim iş bilmezliği birazcıkda benim anladığım.

AKP geldiğinden beri meclise oturum dinlemek yada grup toplantısı için baş örtülü olarak giriyorlar öncedende giriliyordu herhaldede AKP geldikden sonra girmeye başladılar.

Şimcik bu bayanlar şapka takıyor die içeri alınmayınca , ulan baş örtüsü alıyosunuz nasıl şapka almazsınız kavgası olmuş.

ve 90 lara gol olan bir polemik konusu :=)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Anayasada böyle salakça bir şey yer bulamaz kendine(bu şekilde, yoksa laiklikle alakalı dünya kadar madde var yanlış anlaşılmasın). Meclis devlet meselelerinin(bilimsel/maddi/dünyasal) konuşulduğu bir yerdir. Laiklik ilkesiyle bağlantılı olarak türban takılamaz kafaya. Anayasal bir suçtur aslında bu, fakat hala laikliğin ideolojik anlamı tam olarak oturmadığından tartışmaya devam ediliyor. Bunla bağıntılı olarak hiç bir resmi kurumda dinle alakalı bir şey yapılamaz. Yani nüfus kağıdında din hanesi de normalde bulunamaz ancak nedense anayasa mahkemesi bunu iptal etmiyor.

Bunların hepsini geçtiğimiz zaman kapalı bir alana girildiğinde şapka çıkarılır. Bunu 5 yaşındaki çocuk bile bilir o kadın bunca zamandır öğrenemediyse, içeri almazsın ya da kınarsın.

Türbana karşıyım fakat sokakta takmak isteyen taksın, ama yeri var bunu da takan kafasına koysun.(şapkanın olduğu gibi, mini etek giymenin olduğu gibi vs.)

[ Mesaj 08 March 2007, Thursday - 22:46 tarihinde, Tyrael tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

tyrael çok güzel açıklamış işte artı olarak bir şey söylemek istiyorum meclis bilindiği gibi devlet işlerinin görüşüldüğü bir yer buraya türbanla şapkayla girmek büyük terbiyesizlik bence hem türban zaten laiklikle ters düşüyor ayrıca düşününki bir tane milletvekilimiz var o tutupta böyle renkli renkli cicili bicili kıyafetlerle ağır bir makyajla yani tikky kızlarımız gibi gelse hoşunuza gider mi aynı şey işte
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:

Tyrael
Anayasada böyle salakça bir şey yer bulamaz kendine(bu şekilde, yoksa laiklikle alakalı dünya kadar madde var yanlış anlaşılmasın). Meclis devlet meselelerinin(bilimsel/maddi/dünyasal) konuşulduğu bir yerdir. Laiklik ilkesiyle bağlantılı olarak türban takılamaz kafaya. Anayasal bir suçtur aslında bu, fakat hala laikliğin ideolojik anlamı tam olarak oturmadığından tartışmaya devam ediliyor. Bunla bağıntılı olarak hiç bir resmi kurumda dinle alakalı bir şey yapılamaz. Yani nüfus kağıdında din hanesi de normalde bulunamaz ancak nedense anayasa mahkemesi bunu iptal etmiyor.


Laiklik zaten bizim sorunlarimiza uretilmis bir cozum degilki...
laiklik, batida kiliselerin siyasi bi rol ustlenmesine engel olmak icin olusturulmus bir sistemdir. Fakat Turkiyede Caminin boyle bi rolu zaten yok ve olmamistirda. Yani aslinda laiklik din ve devletin degil kilise veyahut cami ile devletin birbirinden ayrilmasidir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yooo...

laiklik din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır.

dini sembollerin inanlarıc mezheplerin toplulukların kuralların, devletin kararlarını etkilememesi demektir.

sadece camiyi veya kiliseyi veya ruhban sınıfını devlet işlerinden cıkartmakla laiklik olmazki
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ya arkadaşlar hala laikliği birilerinin başındaki örtü ilemi ölçüyorsunuz ??.. sizin yaptığınız yanlışları tanzimat doneminde de yaptılar.. BATICILIK..
aslında batıcılıkta amac batının gelişmiş seviyesine ulaşmak olması gerekirken o zaman insanları şeklen duzeltme yonune gitmişler. şimdi de mi gelişmişlik ilerilik insanların özgürlüklerini kısıtlamak olarak gorunuyo size. anayasanın 24. maddesine gore herkes dinini istediği gibi yaşayabilir. ayrıca başı ortemez diye herhangi bi maddesi yoktur.. zaten okullarda baş örtüsü ilk yasaklanırkende laikliğe engel(!) oldguğu için değil siyasi simge olarak kullanıldıgı SANILDIĞI icin yasaklanmıştı.

din devlet işleri karıştırılmaz. Hayır karıştırılır. bi ülkenin 100 de 90 ı ben müslümanım diosa camileri kapatamazsın. namaz kılmayı yasaklayamazsın.


Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
...

Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imânı boğar,
'Medeniyyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?
...

Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.
...

Rûhumun senden İlahî, şudur ancak emeli:
Değmesin ma' bedimin göğsüne nâ-mahrem eli!
Bu ezanlar-ki şehâdetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
...
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet,
HAKKIDIR, HAKK'A TAPAN MİLLETİMİN İSTİKLÂL!
...

[ Mesaj 09 March 2007, Friday - 13:47 tarihinde, _Faramir_ tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
ExhaulteD



Laiklik zaten bizim sorunlarimiza uretilmis bir cozum degilki...
laiklik, batida kiliselerin siyasi bi rol ustlenmesine engel olmak icin olusturulmus bir sistemdir. Fakat Turkiyede Caminin boyle bi rolu zaten yok ve olmamistirda. Yani aslinda laiklik din ve devletin degil kilise veyahut cami ile devletin birbirinden ayrilmasidir.


arkadaş cok guzel acıklamış sanırım..

benim orada soylemek istedigim ise bir zamanlar camilerde turkce ezan okutulması, dini kitapların yasaklanmaya calışanlara gereken dersin bu milletin verdiği idi.. laikliğin tanımıda okadar da onemli diil her kafadan bi ses cıkıyo. cok ta takmamak lazım cunku lastik gibi bi cumle. ayrıca cok basit bi kelime ki analarımızın başındaki örtü ile TEHLİKEYE girebiliyor..

[ Mesaj 09 March 2007, Friday - 13:54 tarihinde, _Faramir_ tarafından güncellenmiştir ]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Laik ya da seküler kelimesi din dışı demektir. Laik devlet ise devlet işlerinin dinin karıştırlmaması, bunun yerine bilimden yararlanılmasıdır.

ve

MADDE 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

Hiçbir faaliyetin Türk millî menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihî ve manevî değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı...

ve MADDE 24. - (5. fıkra)Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.

Yani evet haklı olabilirsin siyasi olduğu içi yasaklanmış olabilir, ancak bunun ismi siyasette laikliktir zaten.

Konumuz şapkaydı aslında fakat türbana geçiş de oldu özür dilerim kendi adıma. Türban tek başına laik olunup olunmadığını göstermez fakat, resmi yerlerde türbanın takılıp takılamayacağı da laikliğin konusudur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

MADDE 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

MADDE 24. – Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.

Kimse, ibadete, dinî âyin ve törenlere katılmaya, dinî inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dinî inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.

Din ve ahlâk eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlâk öğretimi ilk ve orta-öğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanunî temsilcisinin talebine bağlıdır.

Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.

said:
Hiçbir faaliyetin Türk millî menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihî ve manevî değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı...


bu tamamen senin yorumun.. kimsenin dinine karışamazsın..
said:
baş örtüsü ilk yasaklanırkende laikliğe engel(!) oldguğu için değil siyasi simge olarak kullanıldıgı SANILDIĞI icin yasaklanmıştı.
ben başörtüsünün siyasi simge olduğunu soylemedim. kurtuluş savaşında mermi taşıyan analarımız da başlarını örtüyorlardı. hangi siyasi amaçla. Kuran'ı Kerim emretmiş kardeş. kimse bi siyasi amac icin okulunu bırakmaz yada 3-5 kisi bırakır. daha fazla diil. insanları baş örtülü baş örtüsüz diye ayırmak esas ayrımcılıktır. ayrıca belki taksimde görmüyor olabilirsin ama bu, ülkedeki büyük bi çoğunluğun hala başını örttüğü gerçeğini değiştirmez.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Hoyoyoy!
Faramir gaza gelmiş.
Hey yavrum faramir bastır be!
Atıcaz bu din karşıtlarını Anadolu'dan.
Oley :P


-------------------------------


1- Kilisenin siyasi bir rolu varmış da, Caminin siyası bir rolu yokmuş. Laiklik de zaten sırf Kiliseler için çıkmış.
Halifelik ne oluyor peki?
Osmanlı İmparatorları halifeliği ellerinde bulundurmak için ellerinden geleni yapmışlardı. Halkı halifeliği kullanıp kandırmaya çalıştı. Hatta Osmanlı Devleti'nin son zamanlarında bile Padişah elindeki Halifelik hakkıyla tatmin olmaya çalıştı. Ancak "din kardeşlerimiz" diye düşündüklerimiz İngilizlerle anlaşıp bize saldırdı. Bu işe yaramayan Halifelik sıfatını Cumhuriyet kurulduğu sırada isteyen insanlar vardı. Fakat Atatürk halifeliği reddedince, laikliği getirince bu kişiler çıldırdı. İşte bu anlayışın devamı şimdi Ilımlı İslam getirmeye çalışıyor.
Hani nerde Caminin siyasi bir rolu yok, basbaya Halifelik yetiyor işte :)

2- Laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır. Bu, ne demek? Siyasete din karıştırılmaması, devletin öteki dünya inançlarıyla yönetilmemesi demektir. Aynı zamanda dine siyaset karıştırılmaması, inanan insanların özgürce ibadet edebilmesidir. Laiklik olmassa hukuk düzgün işlemez. Her başa gelen kendi inanç sistemini baskı aracı olarak kullanabilir. Aynı zamanda Laiklik olmassa inandığınız dine özgürce ibadet edemessiniz. "Bana oy vermiyen patates dinindendir" düşüncesi halk üstünde zorlanabilir. Sadece "Kilisenin" siyasete karışması değil, dinin temiz ve rahat kalmasını da sağlar laiklik.

3- Türkçe ezan okutulmasından neden çekiniyorsunuz ki? Türklük, Türkçe utanılacak bir şey midir ki? Ayrıca sandığınız gibi "gereken dersi millet verdi zaten" diye hohoho bir durum yok ortada. Türkçe ezanı kaldıran "millet" değil, Demokrat Parti'dir. Adnan Menderes ve Celal Bayar kaldırmıştır. Onlar kaldırmasa halen Türkçe ezan okutuluyor olurdu. En azından "arap forever" diyen insanlar yerine "Türklük" benliğimizi koruyor olurduk.

4- "Kapalı yerde şapka çıkartılmak zorundadır" diyenlere şunu okumasını tavsiye ediyorum:
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/6090558.asp?yazarid=148&gid=61
said:
...Kadınların kapalı yerlerde de şapkalarını çıkarmayacaklarıyla ilgili "adabı muaşeret kurallarından" habersiz olmamız!...


Teşekkürler, iyi günler.

Türbanı "aksesuvar" kabul edip şapkayı "aksesuvar" kabul etmeyenlere de ayrıca selam ederim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...