Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

'Vatandaş Türkçe Konuş'


DoruK

Öne çıkan mesajlar

Bone döktürmüş yine :)[signature][hline]Sleepwalker, 15 Ocak 2005 21:02 tarihinde demiş ki:
dikkat ederseniz hayvanın midesine bakıyor ve ne kadar çok gaz var böyle diyor içinden

-------------------------------------------
En ateşli ve içli ağlamalar, en sönük ve anlamsız gülüşlerde gizlidir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Bonecrusher, 04 Şubat 2005 18:01 tarihinde demiş ki:
Konu tam olarak nedir burda?
"Dilimiz elden gidiyor" mu yoksa "Türk malları kullanın" mı?
Başlıkla konu çok alakasız olmuş içiçe geçmiş. Hemen yorumumu yapayım.

-Bu tip konular geleneksel bir biçimde her ay açılıyor. Hepsi de 3 aşşağı 5 yukarı aynı şeyleri yazıyor, kullandığımız yabancı ürünleri, ayrıca kullandığımız yabancı adları örnekler. Ben de her defasında 3 aşşağı 5 yukarı aynı şeyi söylerim. Gına geldi aynı şeyleri tekrarlamaktan :-)

-Dilimiz elden gidiyor konusunda, nedense "genelde" "Bye Bye Türkçe" diyenler, sadece isimlere takıntılı oluyor, Türkçe dilbilgisini hiç önemsemiyor. Sadece o yabancı kelimelerden kurtulduğumuzda "Türkçemiz" kurtulcak ve gelişçekmiş gibi düşünülür.
"iyi içecek" yerine "ıyı ıcecek" yazarlar, "ben de gelicem" yerine "bende gelıcem" yazarlar, "masamda saatimi kırıcağım bir gün" yerine de "msaamda saatmi krçam bi gn" yazarlar.
Türkçemizi kurtarmak istiyorsak önce düzgün yazmalı ve düzgün kullanmalıyız. "Bye bye Türkçe" derken yanında da dilbilgisine önem vermeliyiz. Yoksa yaptığımız akıntıya karşı kürek çekmek olacaktır. (bunu sen yapıyorsun demiyorum doruk, sadece bir genelleme)

-Kullanılmış kelimeler genelde Colgate, Rowenta, Palmolive gibi ürün adları olmuş. Burda yabancı ürün mallarını ne kadar çok kullandığımızı gösteriyor. Yalnız dikkat etmemiz gereken nokta şurası: Bunlar tek bir bölgenin malı değil, global şirketler. Yani birisi Almanyadan, birisi İngiltereden, birisi Rusyadan çıkan ve becerisini tüm dünyaya kanıtlamış firmalar. Örneğin Sony Ericsson veya Nokia kadar iyi cep telefonu üreten kaç Türk şirketi var? Ya da Pioneer veya Sony kadar iyi televizyon üreten şirket? Ati veya Nvidia kadar iyi ekran kartı üreten bir Türk firması var mı peki?
Çoğu şeyimiz yabancı, doğru. Ama bu bizim Türkçemizin elden gitmesiyle alakalı birşey değil, ya da yozlaşmakla alakalı da değil.
Türkler Sony gibi kaliteli ve sağlam ürünler yapmak yerine, işçilikten ve zamandan çalıp daha basit ürünler yapmayı tercih ediyor. Daha basit ürünler daha hızlı üretim ve daha az masraf demek. Daha hızlı üretim ise daha fazla satış demek. Daha fazla satış da daha fazla kar demek.
Mavi gibi Eti gibi kaliteli firmalar da var, yok değil. Ama her gün Eti yemek istemiyorum ben. Nestle de yiyebilmek istiyorum, Avrupada satılan diğer yabancı çikolatalardan yemek istiyorum? Damak çikolatası ne kadar güzel olsa da, bir insan her gün aynı şeyi yiyebilir mi?
Komünizm'e karşı olup, Komünizm'i isteyen millet bizizdir herhalde. İsterseniz devlet hangi Türk firmasını kullanıp kullanmıyacağımıza da karar versin.
Dediğim gibi yabancı malları kullanmamızın nedeni kendilerini dünya çapında kanıtlamış firmalar olması. Kaç tane Türk firması dünyada bu kadar kendini kanıtladı, dünyaya bu kadar yayıldı? Milliyetçilik yapıcaz diye 2 gün sonra bozulcak ürün alamam (örneğin Tofaş - Türk arabası). Rekabet yapsınlar onlar, ürünlerini geliştirsinler.

-Ayrıca şu var, Türk ürünü diye aldığımız birşeyin çoğu yabancı işçilik olabilir. Ancak yabancı bir firmadan aldığımız ürünün çoğu veya %100'ü Türk işçiliği olabilir. Önemli olan ürünün adı değil bence, o üründeki Türk işçiliği, Türk üretimi. Adlara fazla takılmasak, kalifiyeli eleman eğitsek, üretimi arttırsak, kaliteyi arttırsak çok daha efektif olacaktır. Ha Şahin olmuş ha Eagle...

-Deterjan, hamburger, sandviç, rock gibi terimler gene yabancı kökenli.
Ancak bunlar halkın diline yerleşmiş terimler. Aynen televizyon, radyo, otomobil, telefon gibi terimlerin de yabancı kökenli olması gibi. Evet en basitinden telefon yabancı kökenli. Telefon yerine ne kullancaz peki? Hani bu aralar milliyetçilik duygumuz kabardı forumlarda felan, birisi de önersin telefon yerine "öz"Türkçe ne kullanabiliriz? "Ağzımıza dayayıp uzaktaki birisiyle konuştuğumuz düğmeli aygıt" ?
Peki ya sandviç? Sandwich soyadındaki bir adamın poker masasında atıştırmak için iki ekmek arasına ne var ne yoksa doldurması üzerine bu adı vermişler. Ne diyebiliriz yani? Stalin'e Stalin dışında veya İnönü'ye İnönü dışında ne diyebiliriz? Doğru, computer yerine bilgisayar, speaker yerine höparlör diyebiliriz. Bulan güzel bulmuş ve dilimize yerleştirmiş. Ancak hamburgerle ne alıp veremediğiniz var? E-mail'e E-Posta dediğimiz dönemlerde TDK'nın "elmek (elektronik mektup) diyceksiniz, Türkçesi bu" demesinin ardından insanların bu sefer "meyil" demeye başlaması gibi, siz de Türkçemizi düzeltçeğiz diye abuk sabuk şeyler üretmeyin :)

-Yalnız bazı konularda ben de dertliyim. "Bu iş çok top secret" "ya ben shopping centre'a gittim tamam mı, ordan çok güzel bir button aldım, kapımdaki eskimiş buttonla change ettim, artık eskisinden daha smooth çalıyor ringimin sesi" tarzında konuşmalara kılım.
Telefon yerine birşey diyemiyoruz ama change eşşeğin kulağına su kaçırmak oluyor. Change yerine Türkçe'de kullanabileceğimiz çok bariz kelimeler var.
Bence "Bye Bye Türkçe" "Türkçemizi koruyalım" diyenlerin "kahrolsun hamburger, kahrolsun Casio, kah
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Konuyla alakasız olcak biraz. Ancak köşe yazarlarının konu bulamayınca böyle abuk sabuk şeyleri yazıp halkı gaza getirmeye çalışmasından sıkıldım.
Ofiste canı sıkılmış herhangi bir memurun internette birkaç yere bakıp yazabileceği basit yazılar yazılır.

İnsan onlar gibi köşe yazarı olup onlara cevap yazabilmek istiyor ama olmuyor tabii. Aynı konuları her ay birisi gündeme getirir halka yayar, ama senin cevap verebileceğin tek şey onun e-mail'idir. Onu da iplemez.

"F klavye bilgisayarı kendi öğrenenlerin bildiği şeydir, Türkçe konusunda F klavye çok daha başarılıdır, Q bilenler bilgisayar kursuna gidenlerdir" der kampanya başlatırlar falan, birçok kişiye hitap ederler, yanlış doğru birşeyler söylerler.
Ama çıkıp da "ben kendi başıma öğrendim bilgisayarı, senden de iyi biliyorum, internet köşesinde sigara anılarımı anlatmıyorum. Ayrıca Türkçe yazmayı geçtik, İnternet'te genel dil olan İngilizcede zorluk çıkartmıycak mu bu F klavye? Peki programlardaki veya oyunlardaki Q klavyeye göre ayarlanmış komutlar ne olcak? İnternette bu kadar vakit geçirirken F klavyeyle Türkçeyi mi önemsiycem?"
diye cevap veremiyorsun.

Ya da bir köşe yazarı her ay çıkar "Türkçe elden gidiyor, Casio diyoruz Hamburger diyoruz, Çikolata diyoruz, ne olcak bu memleketin hali" diyor bu konuda olduğu gibi.
Ama ona da cevap veremiyorsun. Binlerce kişi gaztede o yazıyı okurken, sen ancak o yazıyı yazana e-mail atabiliyorsun.

Bazen de birisi çıkar "mause" "Doom gibi High-Life gibi oyunlar çocuklara zararlı, onlara Bugs Bunny izlettirin" "Level diye bir dergi varmış, hatta internet sitesinde bile kendilerini gizliyorlar, açınca farklı bir site çıkıyor" der bilgisayarları kötüler felan
Ama onun hakkında da "Korsan oyun satışı olmasa zaten yaş sınırı olan oyunları çocuğuna satamazlardı" "Level'ın internet sitesi level.com değil level.com.tr'dir" "mouse'a mause demen bilgisayar konusunda cahilliğini gösteriyor, lütfen biraz daha araştır da konuş" diyemiyorsun.

Birileri metal dinleyen siyah tşört giyen frp oynayan gençleri satanist ilan eder polisler satanist avına çıkar.
Bir diğeri taş gibi memelerinden bahseder, Dubai'de bilmemkaç yıldızlı hotelde sevgilisiyle yemek yiyişini felan anlatır, bundan para kazanır...

Neyse arada kaynasın bu yazdıklarım ;)[signature][hline]Beş Hececiler
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dunya kureselleşiyor sırf bızım degıl butun dunya dıllerıde degişiyor dıllerını gıcıklık otesınde koruyan bır tek fransızlar kaldı dılıne en baglı olan mılletlerden bırı japonlardır ama onların dılı bıle hayvanı yabancı kelımelerle doldu hatta adamlar bunun ıcın ayrı alfabe kullanıyorlar
ınsanlarımıza avrupa medenıyet vs vs telkını ow kadar cok yapılıyorkı halk yabancı kelıme kullanınca odern oldugunu kulturlu oldugunu sanmaya başladı turkce konuşmak out tarzanca in oldu yani ben gecen mahallede terzı gordum adamın camında kocaman Tailor Necati yazıyor her ıngılzıce ogrenen hava olsun dıye ıngılızce terımlerı karıştırıyor gunluk konuşmasına bılmıyenelr ondan ozenıp havalı gostersın dıye tarzanca konuşmaya başlıyor oz turkce konuşmak kıroluk gıbı duruyor oysa eskıden ozturkce konuşmak modaydı ve asıllık sayılırdı şimdi ise ezıklık sayılıyor[signature][hline]Mustafa Kemal Ataturk,yuce Turk milletine 1933 de demişki:
Sömürgecilik ve Emperyalizim Yeryuzunden Yok Olacak

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

1- Türkçe, dünyaki en güzel dillerden biridir ve anadilimizdir. Sonuna kadar sahip çıkmalıyız.
2- Nestle ve Coca Cola tüketmekle dilimizin ilgisi nedir? Bu neden yanlıştır? Türkiye'de daha güzeli yapılsın onları neden almayalım?
3- Her mahallesinde günde 5 vakit Arapça ibadete çağrı yapılan bir ülkede yaşıyoruz sonuçta. Coca Cola'da anadilimiz de, bunda anadilimiz değil mi?[signature][hline]UO - Penthesilea, Archer Mage of Metalon
SWG - Ealos Tsaark, Bounty Hunter of Bounty Hunter Association
WoW - Penthesilea, Night Elf Hunter of Anatolian Sunrise
freddy12, 01 Temmuz 2003 00:00 tarihinde demiş ki:
yaw bana secound of age var dedıler oside emımız olamdına serveıs lerınge gesteır odlunu
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sırf markalar ingilizce
onlarıdamı türkçe yapıcaz
türkçe türkçe diyoruz
konuştuğumuz dili kimse anlamıyo[signature][hline]MAY EXPLODE IF DAMAGED OR DISPOSED OF IN FIRE.
DO NOT SHORT-CIRCUIT.
KEEP UNDER -30°C
Karakedi bi ara demişki: sagda solda gateler acılıyor, içinden lol diyerek insanlar çıkıyor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Viktor, 04 Şubat 2005 18:26 tarihinde demiş ki:
ben gecen mahallede terzı gordum adamın camında kocaman Tailor Necati yazıyor her ıngılzıce ogrenen hava olsun dıye ıngılızce terımlerı


eh çüş artık.. çok uo oynamıştır ben ona veriyorum...
tailor necati şirketinin adıysa bir markaysa, kabul edilebilcek bişi ama sanırım değil.. Çüş yani.. ahha ben görsem cama bakıp bakıp gülerdim heralde..

tailor skill'i kaçmış yazıyomuymuş camda :)[signature][hline]AAL'05
Troil, 26 Ocak 2005 01:37 tarihinde demiş ki:
10k postlu madalyalıya veriyorum !
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Beko, Arcelik, Vestel gibi markalar bu gun hic de kalitesiz degiller, dunya capinda rekabet gucune sahipler...

Zamaninda Arcelik buzdolabimiz vardi hatirlarim, bir seye benzemezdi, ses yapardi, Turk mali olsun diye de hali motifi boyanmisti kenarina, kutu gibi birseydi...

Simdi annemlerde yeni model Arcelik buzdolabi var, tasarimi olsun, teknolojisi olsun canavar gibi bi alet. Kac yildir tiklamadan calisiyo...Beko, Vestel'de oyle. (Simdi biz aldik bozuldu falan demeyim, bu tip bir - iki ornek olayin rengini degistirmez, ayrica yabanci buzdolaplarinda da bozulma her zaman olabiliyor). Onemli olan genel olarak gelismenin gozle gorulur bicimde oldugu.

Ayrica bunlar da butun dunyaya satan markalar. Ama o uyduruk tasarimli, gurultulu buzdolabinin tecrubeleri olmadan bu gunku teknolojiye ulasabilirlermiydi? hic zannetmiyorum.

Demek istedigim su, devlet her seyi kontrol etsin yabanci mali yasaklansin diye bir sey gunumuzde imkansiz, ama bireyler olarak hala bir tercih hakkimiz var. Butun reklamlara, goz boyamalara, yabanci, bazilarinin kulagina hos gelen isimlerine ragmen, ben her zaman yerli malini kullanabilme ozgurlugum olsun isterim... onun icin de yerli mali kullanirim mumkun oldugunca.

Sirf yabanci malina yuklenirsek, o zaman, yogurt sektorunde oldugu gibi yok oluruz. Ne oldu o eski guzelim yogurtlar, kase kase yerdik, cocukken, Tikvesli, Birtat, vs.? Danone diye bir Fransiz firma geldi hepsini satin aldi, simdi hicbirinin tadi bi moka benzemiyor. Saman gibi...Danone gibi tekellerin, monoton ve renksiz dunyalarina mahkum kaliyoruz. Ne oldu benim secim hakkim? Tek bir markaya, o markanin basindaki bir - iki milyonerin keyfine kaldik. Onlarda ucuza mal edecez diye yogurdumuz oldurduler.

Yok, her zaman yerli sanayi ve cesitlilik desteklenmeli, ve birey olarak Turk mali kullanma hakkimizi kaybetmemeliyiz. Yabanci mali yasaklansin demiyorum, ama butun meydan bunlara da birakilmasin, Avrupa'nin kendi mallarini korumak icin koydugu kurallarin yarisini Turkiye'de yerlestirsek yeterli...

Herseyden once bizim de onlarin bize koydugu 'kota'lar gibi sinirlamalar koymamiz sart. Gumruk birligi rezaleti var bi de ona hic girmiycem.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
demirbilek2, 04 Şubat 2005 18:36 tarihinde demiş ki:
Sirf yabanci malina yuklenirsek, o zaman, yogurt sektorunde oldugu gibi yok oluruz. Ne oldu o eski guzelim yogurtlar, kase kase yerdik, cocukken, Tikvesli, Birtat, vs.? Danone diye bir Fransiz firma geldi hepsini satin aldi, simdi hicbirinin tadi bi moka benzemiyor. Saman gibi...Danone gibi tekellerin, monoton ve renksiz dunyalarina mahkum kaliyoruz. Ne oldu benim secim hakkim? Tek bir markaya, o markanin basindaki bir - iki milyonerin keyfine kaldik. Onlarda ucuza mal edecez diye yogurdumuz oldurduler.

yoo tersine gayet güzel yoğurtlar var hala.
ankara'da tigem'de çok güzel yoğurtlar satılıyor. sütaş'ın da yoğurtları var.
ancak danone'nin birtat ve tikveşliyi satın aldığını yeni senden öğrendim..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ben insanları gaza getirmek için yazıldığına inanmıyorum, ayrıca zaten bol bol gazım vardı örnek olarak koydum bu iğneleyici yazıyı.

Yabancı malı kullanma tartışmasına tekrar girmeyeceğim ondan bir sonuç alınacağına inanmıyorum, ama orada kalın yazılmamış birçok kelime var zaten Türkçe olmayan. Neyse geçtim bunları.

Türkçe'yi korumak için tabii ki imlayı korumak da gereklidir ben de yazım yanlışı yapanları ve bağlaçları bitişik yazanları görünce hoşlanmıyorum, ayrıca sırf İngilizce değil Arapça gibi dillerin de etkisi altında kalmışız ama üzerinden uzun zaman geçmiş bir tehlikesi kalmamış.

En azından Amerikanlar how r u diyor ama o onların dilinde biz neden slm nssn yerine how r u diyoruz sadece bir örnek. Örnekler bol evden çıkarken bay bay diyeni mi ararsın (ki ben de bugün iki kez kullandım bunu kendime sinir oldum) bu topicin yeri burası değil diyeni mi ararsın, flash haber diyeni mi ararsın, amaç, görev yerine misyon diyeni mi ararsın, hatta onunla kalmayıp nasıl olsa yabancı kelime diye misyon şudur budur zart zurt diye anlam yükleyenleri mi ararsın (annem :@), yoksa dilimizdeki karşılığı "amaçlandırma, bilinçlendirme vs." komik geliyor diye motivasyon kelimesini kullananı mı ararsın, daha neler bulurum ben özel isimden tutun birçok şey daha Türkçeleştirilebilir yani.

Olayın özü aslında yabancı kelime olduğunda, anlam yüklenebilmesi. Siz çıkıp "Görev/Amaç, kendinizi bulmaya yardım edecek bir objedir" derseniz bu size komik gelebilir ama "Misyon vs. vs." diye onlarca şey söyleyebilirsiniz. Biraz düşününce tonla örnek var ortada.[signature][hline][b][Bu mesaj Ali Sami Yen tarafından 1 Ekim 1905 14:27 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yoğurt bizim, ayran bizim. bizden daha iyisini yapacaklarını sanmıyorum ha içine bağımlılık yaratıcı tatlandırıcı koyarlar öyle yanıltırlar onu bilemem.[signature][hline][b][Bu mesaj Ali Sami Yen tarafından 1 Ekim 1905 14:27 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

nası bişeye benzemiyor bence süfer ne ekşi nede tatlımsı bir tadı oluyor tam ortası böle ayran çalkalamalık =)[signature][hline]I took their smiles and I made them mine I sold my soul just to hide the light and now I see what I realy am a their a whore and a liar
BonePART, 03 Şubat 2005 02:49 tarihinde demiş ki:
ORTADA ACMAMA ISTEGI BENCE NORMAL BENDE MASA ALTINDA CIKARIRIM
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Konu bi ara milliyetçilik duygusuydu sora dil konusuna ve markalara geldi.Markayla dilin ne alaksı var ki arkadaşlar?O zmn Arçelik-Beko,vestel vs. vs. bunlarda türkçe diil.Markaların isimleri saçma olur ztn ne die yoruosunuz ki kendinizi.Bu arad bonenin yukarıda köşe yazarlarıyla ilgili yazdılarına +9999999999...[signature][hline]Sleepwalker, 15 Ocak 2005 21:02 tarihinde demiş ki:
dikkat ederseniz hayvanın midesine bakıyor ve ne kadar çok gaz var böyle diyor içinden

-------------------------------------------
En ateşli ve içli ağlamalar, en sönük ve anlamsız gülüşlerde gizlidir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ya arkadaşlar anlamıyosunuz bakın yabancı lafların büyük bi çoğunluğu bilgisayarla ve yeni çıkan trandlerle ilgili yahut marka adı yabancı gençliğine özenmekten bıkıp kendimize dödüğümüz ve bu yabancı piyasasını ülkeden attığımız zaman sorun kalmıcaktır[signature][hline]-DoruK-, 03 Şubat 2005 21:16 tarihinde demiş ki:
ahah bunun şeyle bi benzerliği olabilir mi aliağada tansaçtan bikaç şey alıyodum kızın biri geldi benim sepete orkid attı aynı şey mi
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...