GM-Newbie Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 [i]305 yil evvel 6 Subat 1695 Pazar günü cülûs eden/tahta çikan Ikinci Mustafa Osmanli pâdisahlarinin yirmi ikincisidir. Dördüncü Mehmet (Avci Mehmet)'in büyük oglu olan ve 5 Haziran 1664 Sali günü Râbia Gülnûs Sultan'dan dogan Ikinci Mustafa, 22 Agustos 1703 Çarsamba gününe kadar sekiz sene, alti ay, ondört gün saltanat sürmüstür. Orduy-i Hümâyûna savas meydanlarinda baskumandanlik eden son pâdisah Ikinci Mustafa'dir. Kahramanligi yanisira hattat ve musikisinas olan, "Ikbalî" mahlâsiyla siir yazan Ikinci Mustafa, meshur âlim Vânî Mehmet Efendi'nin talebisidir. 1703 yilinin 18 Temmuz günü Sadrâzam Râmi Mehmet Pasa'nin tesvikiyle ayaklanan ikiyüz kadar Cebeci asker arasina bilahere Yeniçerilerle medrese talebeleri de katilmis ve tarihimize "Edirne Vak'asi" diye geçen isyân sonunda hal'edilen/tahttan indirilen Sultan Ikinci Mustafa, bu olaydan sonra dört ay, sekiz gün yasayip 29 Aralik Cumartesi günü vefat etmis, Yenicami'de babasi Dördüncü Mehmed'in türbesine defnedilmistir. Osmanli hânedânindan kadin-erkek pek çok kimsenin medfun bulundugu bu türbe ziyarete açiktir. Sultan Ikinci Mustafa'dan sonra ana-baba bir kardesi Üçüncü Ahmed cülûs etmistir. 22 Agustos 1703 Çarsamba günü tahta çikan Sultan Üçüncü Ahmed'in saltanat yillari bizdeki Baticilik hareketinin baslamasi ve dünya masonlugunun yurdumuza hulûlü yönünden mühimdir!.. Gözlerimizi Bati'ya çevirdigimiz ve yalniz ordunun islâhi le Rönesansi gerçeklestiren Avrupa'nin teknigine ulasacagimizi hayal ettigimiz o devrede Kont dö Bonval adli bir sefîhe "Avrupa usulünde bir humbaracilar kuvveti' meydana getirmek vazifesi verilmis ve sonralari "Humbaraci Ahmed Pasa" diye anilacak bu sefîh, Fransiz masonlarina bagli ilk locayi Galata'da açarak pek çok gayrimüslim yanisira bâzi gaafil müslimleri de locaya kayda muvaffak olmustur ki, bunlar arasinda Ibrahim Müteferrika ile bilâhare Sadâret (Basbakanlik) makamina kadar yükselebilen Yirmisekiz-zâde Mehmed Said Pasa da vardir!.. Yurdumuzda ilk mason locasinin kurulmasina öncülük eden Kont dö Bonval (nam-i diger: Humbaraci Ahmed Pasa) denilen sefîhin içyüzünü ortaya koyarak bize düsman ser kuvvetlerin kimleri kullanip Devlet-i Aliyye'nin basini yediklerini ibretle görelim!.. Humbaraci degil, casus!.. Kont dö Bonval'a "ordunun islahi" (!) vazifesi verilmistir ama, is bu uzman Türkçe bilmemektedir!.. Yurdumuzda kaldigi onsekiz yila yakin zaman zarfinda da dilimizi ögrenmeye tesebbüs etmemis, kendisine tevdi olunan "ordunun islâhi" gibi çok mühim ve mahrem bir ise aid raporlari Italyan dönmesi bir kâtibe yazdirmis ve bu kâtip de, Fransiz elçisine casusluk etttiginden Kont dö Bonval'in üzerine aldigi vazife ile alâkali bütün tedbirler bizim elimize geçmeden evvel Fransizlar tarafindan ögrenilmistir!.. Bu olay, imparatorlugumuzun çöküntü devrinin ibret alinacak vukuati arasinda pek mühimdir!.. Ordunun islâhi gibi fevkalâde bir vazifeyi yüklenen ve Müslüman oldugunu iddia ile Humbaraci Ahmed Pasa diye anilan bu Fransiz, acaba dilimizi ögremek kabiliyetinden mahrum mu idi? Yoksa kasden mi ögrenmedi veya ögrendi de, vazifesi icabi (!) ögrenmemis görünüp devlet sirlarini Italyan dönmesi kâtibi vasitasiyla Fransilara ulastirdi?!.. Bizce bu ihtimaller (uydurmacasi: Olasilik) içinde en kuvvetlisi ücüncüsüdür... Zira, Humabarci Ahmed Pasa denilen sefîh, yurdumuzda geçirdigi onsekiz yila yikin zaman zarfinda Osmanli Imparatorlugu hizmetinde humbaracilik degil, düsman devletler emrinde casusluk yapmis ve Osmanli'dan aldigi maas ve saire yanisira Fransa ile Ispanya'dan elde ettigi tahsisati da "gevis getirmeden" yutmustur!.. Kont dö Bonval veya Bonval Kontu Klod Aleksandr diye anilan ve bir Fransiz asilzâdesi oldugu söylenen bu sefîh, Petervaradin savasini müteâkib Avusturya'dan kaçip yurdumuza siginmis ve Müslüman olarak Ahmed adini almis, bilâhare kendisine Rumeli Beylerbeyi pâyesi verilmis, valilik etmis, vezir olmus ve böylece o çöküntü yillarinda gûya orduyu islâha me'mur bir "Ahmed Pasa" türeyivermistir!.. Nizameddin Nazif Bey'in kaydettigine göre: "Dogustan ahlâksiz ve tiynetsiz olan Humbaraci Ahmed Pasa, ihtiyarladikça zivanadan çikmis, isleri hafiften tutmus, vazifesini yan çizmis ve yabanci devletlere casuslukla vakit geçirmege baslamis, günün birinde tekrar Hiristiyan olarak Fransa'ya kaçmak sevdasina tutulmussa da, mel'anetleri zamaninda farkedilip 1747 yilinin 23 Mart gecesi ölüvermistir." Ve Sonrasi... Fransa'ya gönderdigi gizli mektuplarda Müslüman oldugunu, fakat yasi ilerledigi için sünnet olmadigini itiraf eden bu sefîhin kabri Tünel'in Beyoglu civarindadir. Bekâr olan ve ölümünde bir hayli servet birakan bu Humbaraci Pasa'nin bütün mali mülkü evlâd edindigi Süleyman Aga adli Milanolu bir dönmeye kalmistir ki, Humbaraci'nin bu dönme ile olan münasebetini sütunumuza geçirmekten hâyâ ederiz!!! Böylesine bir sefîhin Fransiz masonlarina bagli olarak yurdumuzda açtigi ilk mason locasini daha sonraki yillarda Ingiliz, Italyan ve Polonyalilar hesabina kurulan diger mason localari takip etmis
DiabloTyrael Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Bunları açıkladığınız için çok teşekür ederiz. Masonluk Bir Yahudi oyunudur. Türkiye'de Yahudi meselesi tartışmak isterim. Neyse Olimpiyatlar esası Masonluk mudur (!) Ben buna cevabım Evet :) Masonluk Kanun dışıdır Masonluğun kökü dışarıdadır... Yahudileri kızdırmaya devam edebileceğim iyi bir şey. Türkiye'de Mason Locaları Atatürk tarafından kapatılmıştır. Ama İnönü döneminde yeniden açılmıştır. Ters politikalarına takip eden İnönü olmasaydı keşke :) Masonlar bazen "Atatürk'ün Mason localarını kapatmadığını iddia ediyorlar. Onlara inanacakmısınız ? Yoksa Bize mi inanacaksınız ?.. Mason locaları, 13 Ekim 1937 günü, Atatürk'ün emri ve devrin İçişleri Bakanı'nın talimatı ile polis tarafından kapatılmıştır. (Cumhuriyet Gazetesi, 14.10.1937) İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Edirne, Muğla, Gaziantep ve diğer şehirlerdeki şubelerinin kapatılıp, emlakına hükümetçe el konulmasına sebep olarak, kökünün dışarıda oluşu gösterilmiştir. Atatürk, 10 Ekim 1937 günü Çankaya köşkünde masonların Maşrık-ı Azam'ı Mim Kemal Öke'ye; "- Mason cemiyetinin faaliyetlerini, inkılaplarımıza karşı gördüğüm için, kapatılmasını elzem buldum. Bu dakikadan itibaren, bu cemiyeti ölmüş biliniz ve bir daha diriltmeye teşebbüs etmeyiniz." demişti (Atatürk ve Masonluk, Yedi Gün Dergisi, 27.12.1938) Türkiye'de Mason locaları; İkinci Dünya Savaşı sonrası, İngiltere Kralı 6'ncı George'un direktifi ile, zamanın cumhurbaşkanı İnönü'nün muvaffakatı ile yeniden açılmış ve zamanla; siyasi teşekküler, devlet kademeleri ve basın yayın organlarında hâkim güç haline gelmişler, bugün de faaliyetlerini, daha hızlı ve plânlı şekilde sürdürmektedir.
montezaus Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 okumadım ama tarih bilimiyle ne gibi bi alakası var açıklarsanız sevinicem okumadım derken, şu an böyle saçma bişey için ayıracak zamanım yok demek istedim, boş vaktimde boş boş tartışabiliriz de [signature][hline]Let me back let me back, I promise to be good. Don't look in the mirror at the face you don't recognize. Help me, call the doctor Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside **no paranoia@ montezaus [Bu mesaj MonTezaus tarafından 20 Kasım 2004 20:07 tarihinde değiştirilmiştir]
GM-Newbie Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Bu Bilgiler Ansiklobedilerden alinmistir. Osmanli Tarihi Ansiklobedisinden ayni zamanda akradasta belirmis yazisini Ataturk ve Masonluk dergisinden almis kaynak gayet saglam birtek kaynaklar bunlar degil ben baska kaynaklardada gormustum. Duymustum...[signature][hline]||Hisar Oyun[b]||
montezaus Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 bak şöyle özetliyeyim, bu tür şeyler çok gidiyor türkiyede, salak saçma şeyler de yazsalar alıcısı çok oluyor. O yüzden uzak durmak lazım bu akımdan, inanmamak lazım her bi şeye, olta-yem-balık olayı.. inanıyorum ki ben de kitap yazsam bu konuda, ki yeterince sallayacak kapasitem de var çok şükür =), bunlar kadar tutulur, satılır yazdıklarım..[signature][hline]Let me back let me back, I promise to be good. Don't look in the mirror at the face you don't recognize. Help me, call the doctor Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside **no paranoia@ montezaus
GM-Newbie Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Konuyu açan Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 ozaman o devirde yasamadigimiz icin yazilan HIC BIR kitaba inanmiyalim.Kim nederse desin hayir yalan soyluyor dogru yazmiyor diyelim yatalim uyayalim...[signature][hline]||Hisar Oyun[b]||
montezaus Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 20, 2004 Ben daha çok hasta nickli arkadaş için söylemiştim, sağdan soldan kim ne derse forumda görüyoruz da.. Benim tavrım şudur, masonlarla yahudilerle vs. iddiaları, vatanı, milleti, ya da herhangi sömürülebilicek bir unsuru kullanarak sunanlara değer vermem. Senin yazına önyargıyla yaklaşmamın nedeni, birincisi gerçekten de okuyacak zamana sahip olmamam, ikincisi ise ülkemizdeki masonlarla ilgili birşey olduğu için, okunabilme çekiciliğini gözümde yitirmesi. Ayrıca tarih bilimiyle ilgili olduğunu da düşünmemem. Boş zamanımda okuyucam, en azından okumadan laflar ettiğim için okuyucam, hakkını yediysem şimdiden özür dilerim[signature][hline]Let me back let me back, I promise to be good. Don't look in the mirror at the face you don't recognize. Help me, call the doctor Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside **no paranoia@ montezaus
nQx Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Masonluk hakkında bişiler öğrenmeyi düşünürseniz www.masonluk.net i kullanın gelmişleri geçmişleri herbişiyleri var....[signature][hline]nqx [Bu mesaj nQx tarafından 21 Kasım 2004 14:26 tarihinde değiştirilmiştir]
BuiCk Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 masonluk atatürk zamanında misyonerlik yapan bir grup olabilir. ama şu andaki ilişkileri tamamen ticarileşmiştir. insanlarda hep bir yere ait olma, bir grubun içinde olma iç güdüsü vardır, paticikte bulunmamızın nedenlerinden biride bu bence. masonlarıda günümüzde ticari nedenlerle bir arada olan insanlar oluşturuyor bence. bunların birçoğu iş adamı zaten[signature][hline]ben seni değil, senin beni sevebilme ihtimalini sevdim...
Gimli Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 said: Tarih_hastasi, 20 Kasım 2004 18:21 tarihinde demiş ki: Bize mi inanacaksınız? Siz kimsiniz ya? Bu forum dahilinde sen hangi locayi temsil ediyosun?[signature][hline]Volfied, 04 May 2003 08:18 tarihinde demiş ki: A mug of ale, and a fine tale! Gimli yönetti
DiabloTyrael Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Benim yahudi olduğumu mu sanıyorsunuz bea. Türküm. Yahudiler sömürücü, kurnaz, sahtekar, kendine üstün ırk sanan aşağılık ırktır. Yukarda açıkladığım konu'ya inanıyormusunuz dedim. Yahudiler Atatürk devrinde masonları kapatmadığını iddia etmiş onlara inanmazsınız. Ben de Atatürk devrinde masonlar kapatıldığını ve İnönü devrinde yeniden açıldığını söylediğimi inanacakmısınzı ?.. [Bu mesaj Tarih_hastasi tarafından 21 Kasım 2004 16:20 tarihinde değiştirilmiştir]
montezaus Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Senin inandığın kimselere inanmıyoruz desek.. Ayrıca her mesajında yahudiler hakkında saçma sapan iddialar belirtmek zorunda mısın, çok çocukça duruyor..[signature][hline]Let me back let me back, I promise to be good. Don't look in the mirror at the face you don't recognize. Help me, call the doctor Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside **no paranoia@ montezaus
GEd Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 said: Tarih_hastasi, 21 Kasım 2004 16:16 tarihinde demiş ki: Benim yahudi olduğumu mu sanıyorsunuz bea. Türküm. Yahudiler sömürücü, kurnaz, sahtekar, kendine üstün ırk sanan aşağılık ırktır. [Bu mesaj Tarih_hastasi tarafından 21 Kasım 2004 16:20 tarihinde değiştirilmiştir] e turklerde kendini ustun sanan bi irk napicaz? kokumuzu kaziyalim ozaman bir turk dunyaya bedel :)
DiabloTyrael Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 said: MonTezaus, 21 Kasım 2004 17:09 tarihinde demiş ki: Senin inandığın kimselere inanmıyoruz desek.. Ayrıca her mesajında yahudiler hakkında saçma sapan iddialar belirtmek zorunda mısın, çok çocukça duruyor.. Yahudiler hakkında saçma sapan şeylerim yok... Yahudiler, Talmut, Siyonizm, Mason hakkında ne bilirsiniz siz!.. Gel gelelim bakalım çok çocukça olmadığını ispatlayayım. Sayıları ne olursa olsun nerede yaşarlarsa yaşasınlar; "Yahudi" çok zeki bir milletin adıdır (!) :) Atalarımız Osmanlı gemicileri, İspanya'da engizisyon mezalimine uğrayan, aşağılanan horlanan ve katledilen Yahudileri Türkiyeye getirip yerleştirerek dünya üzerinde, bir millete karşı yapılabilecek en büyük iyiliği yapmışlar. Hahambaşılıklarını, havralarını, sinagoglarını kurdurup, dinlerini korumuşlar. Başka bir yerde hiçbir zaman kazanamacağı parayı kazandırıp, fakir Yahudi'yi zengin, patron Yahudi yapmışlar. İsrail büyük kısmı Türkiye'den götürülen paralarla kuruldu. Ancak, ne yazık ki, dünya üzerinde Türk Milletine nereydeyse en büyük zararı veren Yahudiler'dir. Onların, bitmek tükenmek bilmeyen "para" ihtirasları; dünyayı da, ülkemizi de, insanımızı da mahvetmiş, etmekte ve edecektir. Bir tarım ülkesi olan Türkiye'de; elma isteyen küçük yavrusunu; "akşama baban getirecek" diye, ona hissettirmemeye çalıştığı gözyaşlarını silerek ağlayan genç anneler; dünyanın da, ülkemizin de insanlık onurunu zedeleyen bir ekonomik sömürünün kurbanlarıdırlar. Ülkemizde insan onurunun, bu derece ayaklar altına alındığı, aşağılandığı hiçbir zaman dilimi gösterilemez. Devleti ayaklar altına atan, dalgalı kur sistemi ve serbest pazar ekonomisi adı altındaki Atatürk ilkelerine ters düşen, devletin anayasaında koruma altında olduğu berlirtilmesine rağmen vatandaşların hizmetlerin, bu derece yok edildiği bir zaman dilimi daha görülmemiştir. Değil sağıklı yaşamayı, sadece ekmekle karın doyurmaya çalışan insanların saatlerce ucuz ekmek kuyruklarında bekledikleri, Enternasyonal Para Fonu (IMF), Dünya Bankası, "Biz, Cudio-Kretien (Yahudi - Hıristiyan) kültürü ve topluluğuyuz bu yüzden sizi hiç bir zaman aramıza almayız. Boşuna uğraşmayın," diyen Avrupa Birliği reçeteleriyle ezilen, horlanan ve yok edilmeye çalışılan Türkiye'de işsizler ve yersizler ordusu, her geçen gün bir çığ gibi büyüyor, çocuğumuzu okutamıyor, insanımızı kaybediyoruz. Bu topluluklardan "ithal" bakan bile getirip, onu seçimsiz "bakan" yapan bir ülkenin, başbakanın dünyada bir eşi daha var mı? bilmiyoruz. Hangi ülkelerin ve hangi devirde, kaç Yahudi veya Sabetaist ile idare edildiğini ise, bir gün tarih mutlaka yazılacaktır!.. İyi günler..
montezaus Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 21, 2004 Bak şöyle söyleyeyim, öncelikle anlattıkların boş.. Yuhudilerin özellikleri ( ki bi milletin ortak özelliği anlayışı ne zaman hakimdi (!).. Hala bireyleri birey olarak göremeyip genel yargı koyuyorsanız günümüzle bi alakanız kalmamış demektir ) nasıl sayarsın, nası tespit edersin, merakımdan sormuştum, karşılaştıklarım tutarsız saçmalıklar. Kendilerini üstün ırk sanan aşağılık ırk yahudiler diyip kendini üstün gören birisinden de böyle bi açıklama beklenirdi. Öncelikle, iddiaya girerim senden çok musevi tanıyorumdur, musevi aile dostlarımız vardır, mason aile dostlarımız vardır. Oturduğunuz yerden saçmalıyorsunuz. Ve iddiaya girerim, bu insanların senden çok yararları dokunmuştur ülkeye. Fakat zamani osmanlı padişahı beyazıd senin gibi yararsız olmadığından, osmanlı ekonomisindeki bi açığı kapatmak için, yahudi ve müsşümanların ispanyadan kovulmasından kârlı çıkardı osmanlıyı. Bakşa bi yere yazdığım yazıdan alıntı yapayım.. "Anadoluya zaten bi milyon türkmen göç etmiş, halihazırda dört milyon diğer milletlerden bireyler var, çerkezidir rumudur vs. Yani bi kere türklerin ticarete hakim olması gibi birşey yok, türkler en başlarda hayvancılıkla başlamışlar zaten, tarım felan da değil. Daha sonraları türk rum çerkez vs. ayrımı kalmıyor zaten, zamanla kaynaşıyoruz. Fakat genel durum itibariyle ticarette bi eksiklik var. Daha önceleri para kervan ticaretinden geliyordu çoğunlukla, onun dışında akdeniz yoluyla da irili ufaklı üretim vardı, türkmenler kilim yapıp rumlara veriyordu örneğin, rumlar da egeden venedik cenovalılara vs. veriyordu onlar da rodoslara vergilerini ödeyip avrupaya satıyordu örneğin. Fakat üretim nitelikli değildi. Beyazıd ( yanlış hatırlamıyorsam, beyazıd olması lazım ) zamanlarında müslüman ve yahudililerin ispanyadan kovulma olayları var, ve beyazıd da bu fırsatı görüp, nitelikli iş gücü olan yahudileri kabul etmiştir. Çok uzun bi süreci böyle özetliyebilirim sanırım ve hasta beyin de akıl edebileceği gibi, yahudilerin zenginleşmesi de bizimkilerin emeklerini vs. sömürme, haklarını yeme yoluyla olmamıştır. Osmanlı yahudilerden fazlasıyla aldığı vergiler yüzünden mi batmıştır?? Hadi canım.. Ayrıca bahsettiğin meitnde yahudiler yerine herhangi başka birileri olsa ne değişecekti? " Bunun dışında konuyla direk ilgili ve elle tutulabilir bi iddianı görmedim açıkçası, cebap da olmuştur sanırım.. O elmayla göz yaşı döktüren anneyi gördün mü sen hiç? Ama ben gittiğim yerlerde gördüm ve emin ol onları kullanmaya layık değilsin. Saçma sapan sömürü ile neyi açıklayacağını sanıyorsun. Dalgalı kur murda da batırmışsın derin ekonomi bilginle. Tartışacak bişeyini görmüyorum.. Tekrar gözden geçirdim de atlamışmıyım acaba diye, zaten bu niyetle yazmamışsın anladığım kadarıyla. Yalnız şunu merak ediyorum, avrupa birliğine girince ne yapacak senin gibiler. Hiç gittin mi yurtdışına, bundan 5-6 sene önce ve bu sıralar. Sana bakışları arasında dağlar kadar fark var emin ol.. Ama sen her şeyi kendi bakış açınla değerlendirdiğin için, diğerleri hakkında atıp tutmak için, onları gerçekten anlaman gerekmiyor anladığım kadarıyla. Ayrıca bakanları seçimle mi getiriyoruz =)) lol ya. Ne diyim helal olsun. gerçekleri tarih yazar, tarihi de hasta kıvamında olmuş biraz yazdıkların.. Devamını bekliyoruz[signature][hline]Let me back let me back, I promise to be good. Don't look in the mirror at the face you don't recognize. Help me, call the doctor Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside Put me inside **no paranoia@ montezaus
Darestan Mesaj tarihi: Kasım 22, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 22, 2004 "insanlar dost olur devletler olmaz" tarih_hastasi kardeşim senin yaptığının adı ırkçılık oluyor benimde musevi arkadaşlarım oldu hatta daha ben 5 yaşındayken nerdeyse tüm günümü komuşumuz musevilerin evinde geçirdim ve gerçekten çok iyi insanlar senin bu söylediklerin ise musevilerin çok çalışıp hakkıyla elde ettiklerini kıskanan insanların söyledikleri. hem madem öyle iki yüzlü aşağılık diyorsun?peki varlık vergisi diye bişey duydun mu ?ardından çıkan olayları biliyomusun?istiklal caddesindeki tüm gayrimüslimlere ait dükkanların yağmalandığını talan edildiğini ancak ordunun 1 gün sonra tanklarla müdahale ettiğini?işinde ustalık mertebesini aşmış zanaatkar kimselerin hakkıyla sanatıyla kazandığı paraların sırf sevdikleri ülkede yaşamaya devam etmek için arkalarında bıraktıklarını diğerlerinin ise bu baskıya dayanamayıp göç ettiğini biliyormusun?
Absolut Mesaj tarihi: Kasım 22, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 22, 2004 Beyni yıkamış kelimelerine güzel bir örnek teşkil ediyorsun hasta.[signature][hline]Kalplerdeki Kaymak Kızımız Duru
yevaud Mesaj tarihi: Kasım 24, 2004 Mesaj tarihi: Kasım 24, 2004 tabi zaten yahudiler melek gibi bir toplum o yüzden dünya tarihinde 2 kere katliama uğradılarr ki bu örnek başka hiç bir toplum için verilemez[signature][hline]ı was soldier ----------------------------------- 195.174.96.4 MHZ Radio Paticik
Thalion Mesaj tarihi: Ocak 14, 2005 Mesaj tarihi: Ocak 14, 2005 Eski tarihli bir post ama ilgincime gitti.. Öncelikle, www.masonluk.net pek iyi bir bilgi kaynağı değil.. Harun Yahya'nın bir web sitesi ( a.k.a Adnan Hoca ) yani tabi yanlı yazılar okumak istiyorsanız benim açımdan bir sorun yok.. Kısaca, başkalarının yazdıkları ile tarihi yorumlamak sadece başkalarının papağanlığını yapmak anlamına gelir, Özellikle de Masonluk, Tapınakçılık, Gül Haç şövalyeliği vs. gibi günümüzde halen gizi çözülememiş konularda başkalarının yazdığı komplo teorileri ile idealist düşüncelerden uzak durulması gerektiğine inanıyorum. www.masonluk.net gibi sitelere bakacaksanız, dier taraftan www.mason.org.tr www.mason-mahfili.org.tr gibi sitelere de bakılmasını öneririm. Tek taraflı düşünceleri okuyarak bunların papağanlığını yapmak, bilgilenmek değil aksine karanlıkta kalmanın ta kendisidir. Bir konu ile ilgili bu kadar hararetli yazılar yazılmadan önce, itham edilen tarafın yayınları okunmalı, kendinize ait bir düşünce geliştirmelisiniz. Bilimsel olan yaklaşım bu olmalıdır. Masonlar'ın kandi iç yayınları Zafer çarşısı gibi eski kitap satılan yerlerde satılmaktadır, Dışarıya dönük yayınları kitap evlerinde satılmaktadır. Önerebileceğim iyi bir kitap, Murat Özgen Ayfer'in Masonluk Nedir ve Nasıldır kitabıdır. Gayet kalın ve doyurucu bir kitaptır. Masonluk konusunda, tapınakçılar konusunda, gül haç şövalyeleri konusunda buraya sayfalar dolusu yazı yazabilirim, sadece bu başlıklarda kütüphanemde bulunan kitapların sayısı 50'nin üzerinde, buna rağmen bu tarz yazılar yazmaktan kaçınıyorum, merak ettiklerinizi, sormak istediklerinizi özel mesaj ile sorabilirsiniz, elimden geldiğince cevap vermeye çalışırım ama bu konulardaki bilgilerin ( gerçekliği kesin olmadığından ) açık bir şekilde tartışılmanın kimseye faydası olmayacağına inanıyorum.. Sevgiyle kalın..[signature][hline] MS / Linux System Admin, Backbone Administrator, VoIP Technician, NooBie C# Developer , ex pisikopat MCSE,MCSA,MCDBA,CCNA icq : 566413 msn : [email protected] There is no darkness, only ignorance..
Soulbringer Mesaj tarihi: Ocak 14, 2005 Mesaj tarihi: Ocak 14, 2005 said: MonTezaus, 20 Kasım 2004 20:05 tarihinde demiş ki: okumadım ama tarih bilimiyle ne gibi bi alakası var açıklarsanız sevinicem okumadım derken, şu an böyle saçma bişey için ayıracak zamanım yok demek istedim, boş vaktimde boş boş tartışabiliriz de İnönü zamanında statukosal sıstematık şemalarına bolunduler ve yayıldılarda Yahudı oyunundan farklı amacları vardı ve halen var yanı oyle bır kalıba sokmayın kısılerı...[signature][hline]Adalet neden geç gelir diyenlere sözüm;Tanrı Ve Şeytan aynı bütündür ve terk eylemiştir divani.Bu yüzden melekler için işler daha zorlaşmıştır...Jahenné Maé ''In the name of god!The ones who have turned ınto the lıvıng dead wıthout a wıll eternal Nıght!Shall be ...Hellsıng)* §Bounty Hunter§
Kendercik Mesaj tarihi: Ocak 14, 2005 Mesaj tarihi: Ocak 14, 2005 Zaten topicin tekrar gündeme gelmesine sebep olan konuda açıklama yapılmış ama ufacık bir ekleme yapmadan da duramayacağım. Zaten adı geçen www.masonluk.net sitesinin kullandığı dili edebi bakış açısıyla ele alırsanız nesnel bir anlatım kullanılmadığını görürsünüz. Ve eğer tarih ile bilim olarak ilgileniyorsanız öznel yargıları destek olarak gösteremezsiniz.[signature][hline][b]If you shake my hand you better count your fingers[b]
Sawer Mesaj tarihi: Ocak 15, 2005 Mesaj tarihi: Ocak 15, 2005 valla masonluk hakkında bısı demıcem ama tarih_hastası adındakı hasta kısıye bır sozum olcak ben yahudi deılım ama o neyse bır yahudı bır alman bır çingenede aynı seydır ole forumlarda ya su bole bu bole dıe sacmalamayın beynınızıde hep temizletmeyın(anlayana...)[signature][hline]U reached the secret too soon, U cried for the moon. And then one day u find 10 years got behind u,No one told u when to run,U missed the Starting gun....
nQx Mesaj tarihi: Ocak 15, 2005 Mesaj tarihi: Ocak 15, 2005 Mason locaları ile iç içe çalışan İttihat Terakki Cemiyetinin Osmanlı İmparatorluğunu nasıl uçurumun eşiğine sürüklediğini bilen Atatürk, mason localarını kapatmak istiyordu. Kapatma görevini ise dönemin Mason İçişleri Bakanı Şükrü Kayaya verdi. Şükrü Kaya Atatürke uzun süre direnmeye çalıştıysa da başarılı olamadı. Anadolu Ajansı 10 Ekim 1935 tarihinde gazetelerin merkezlerine şu önemli haberi geçiyordu: Türkiye Mason cemiyeti, memleketimizin sosyal tekamülü ve günden güne artan muazzam terakkilerini nazarı itibare alarak faaliyetlerine nihayet vermeyi ve bütün mallarını memleketin sosyal ve kültürel kalkınmasına çalışan Halkevlerine teberrüü muvaffak görülmüştür. Bu habere kimse bir anlam verememişti. Çünkü Türkiye masonluğu tarihinin en rahat dönemini yaşıyordu. TBMM Başkanı, İçişleri Bakanı, Dışişleri Bakanı, Ankara Valisi, İstanbul Valisi üst düzey aktif masondu. Devlet yönetiminin köşebaşları masonlar tarafından tutulmuştu. Türkiye Masonluğu ne olmuştu da 27 yıl aradan sonra kendini yok etme kararı almıştı. 4 gün sonra gerçek ortaya çıkmıştı. Masonlar kendilerini feshetmemiş, Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından mason locaları kapatılmıştı. 14 Ekim 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesinin Türkiyede Mason Locaları Bir Emirle Kapatıldı başlıklı haberinde olayın perde arkası şu şekilde aktarılıyordu: İçişleri Bakanlığı ndan verilen bir emir üzerine Türkiye Mason Localarının faaliyetlerine nihayet verilmiştir. Yüksek makamın emri ile Türkiye masonluğunun İstanbul, Ankara, İzmir, Edirne, Muğla, Gaziantep ve Adana da bulunan Müteaddid locaları kapanmış, bunların emlaki hükümete intikal etmiştir. Cumhuriyet Gazetesi nin haberinde sözü edilen yüksek makam dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk ten başkası değildi. İşin ilginç yanı ise Atatürk ün Mason localarını kapatma emrini, Müslümanlara yaptığı zulümlerle tanınan Mason İçişleri Bakanı Şükrü Kaya ya vermiş olmasıydı. Mason İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Atatürk ü bu tarihi kararından vazgeçirmeye çalışsa da başarılı olamamıştı. Şükrü Kaya, Türkiye Yüksek Şurası adına Doktor İsmail Hurşit, Türkiye Büyük Locası Büyük Üstadı Muhittin Osman Omay ve bir grup masonu İçişleri Bakanlığı na çağırır ve Atatürk ün kesin kararını bildirir: Mason Locaları kapatılıp çalışmalarına son verecekler ve malvarlıklarını halkevlerine aktaracaklardır. ATATÜRK LOCALARI NEDEN KAPATTI? Atatürk, uzun yakın arkadaşlarıyla istişare ettiği mason localarının kapatılmasıyla ilgili düşüncelerini ilk olarak 1935 yılında gündeme getirdi. İttihat Terakki Cemaati içerisindeki masonların Türiye ye verdikleri zarar herkes tarafından bilinmekteydi. İttihat Terakki yi yakından tanıyan Atatürk, Cumhuriyet in kuruluşundan beri locaları kapatmayı düşünüyordu.. Dönemin Van Millitvekili İbrahim Arvas, hatıralarında Atatürk ün masonlara yaklaşımını şu şekilde ifade ediyor: Mustafa Kemal in sevmediği iki zümre vardı. Birincisi dönmeler ikinci ise masonlardı... Bir gün eski Adliye Vekil Mahmud Esat Bozkurt u çağırdı. Kendisine masonların taksimat, teşkilat, ahvalini bildirir bir kitap verdi. Bunu güzelce mutalaa et, bir takrirle Halk Partisi grup başkanlığına ver, grupta bunlara şiddetli hücum yap ve grupça kapanmasına dalalet et. Senin de bu işte büyük şeref payın olacaktır dedi. Grup danışmanı Mahmut Esat Bozkurt riyaset makamına bir takrir verdi ve takririnin okunmasını reisten rica etti. Hülasası şöyleydi: Masonluk kökü dışarıda bir yahudi tarikatından başka bir şey değildir, memleketimizde bunun ne işi vardır? Bunu da grup kararıyla kapatalım... Ertesi hafta Recep Peker geldi ve kürsüye çıkarak şu müjdeyi verdi: Arkadaşlar yarından itibaren Türkiye de masonluk kalmamıştır ve bütün localar kapanmıştır... salonda bir kıyamet koptu, alkışlar, bağırmalar kahrolsun yahudi uşakları sesleri tavanları çınlatıyordu. Şükrü Kaya ve arkadaşları sırra kadem basmışlardı. Grup dağıldıktan sonra Dr. Mim Kemal i öne katarak meclisteki masonlar toplu olarak Reis-i Cumhur a gitmişlerdi. Mim Kemal Reis-i Cumhur a hitaben: Efendimiz biz zaten maiyet-i devletindeyiz fakat siz Meşrik-i Azam ımız olursanız, bir pervane gibi etrafınızda dönüp dolaşırız demiş. Reis-i Cumhur: Peki bir şey soracağım, bana cevap veriniz de sonra... Siz Avrupa da hangi locaya bağlısınız ve mektubunuzun ismi nedir? Biz Cenovaya tabiiz ve Reisimiz Barca Mişon cenaplarıdır demiş. Bunun üzerine küplere binen Mustafa Kemal Paşa onlara hitaben: Haydi defolun buradan cehennem olun gidin. Yahudi uşakları! Benim milletim bana kahraman sıfatı verdi ben sizin gibi bir çift yahudiye uşak mı olacağım? Bu gece sabaha kadar Türkiye deki bütün locaları kapatmadığınız taktirde, yarın teşkil edeceğim, Divan ı Harb-i Örfi ye hepinizi verir ve astırırım. Haydi defolun karşımdan diyerek onları kovdu, onlar da yıldırım telgraf ve telefonlarla vaziyeti İzmir, İstanbul ve Adana ya bildiriler ve sabah olmadan hepsini kapanma kararlarını getirip, henüz sofrasından kalmayan Reis-i Cumhur a verdiler ve derin
LiquiD Mesaj tarihi: Ocak 15, 2005 Mesaj tarihi: Ocak 15, 2005 tarih hastasi, arkadaşım be, çeşitli doğru/yalan bilgileri öğrenmeyi, yalayıp yutmayı biliyorsun da, neden yorumlama namına birazcık kafanı çalıştırmıyor ve tarih dışındaki diğer insan ve toplum bilimleri ışığında da düşünerek, şu güzel aklını biraz genişletmiyorsun. onca okumana, onca bilgine yazık ediyorsun, salt okuyarak. keşke bilgi bir halt olsaydı da, gün yüzü görebilseydik. nerde..
Öne çıkan mesajlar