Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Curiosity'nin başından geçenler


neutrino

Öne çıkan mesajlar

ahaha 2 makale okuyan dedi ya asduhasuf.

Ben de doktora yapıyorum bu arada sanki evde dusunuyorum gibi yorumlamıssın da. Tabiki senin anlattıgın aspectleri de var chrome. Suan varolan sistemlerin degistirilebilmesinin zorlugu ve neden degistirilmeyecegi idi benim anlattıgım da. ama sonunda heyecanlı akademisyen olup cıktık.

vaay BMW, Toyota ve mercedesin 20 yıllık planını eline gecirdiysen paylas biz de gorelim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Deprem olur gunes tarlasi etkilenir desen guzel bi cikarim olurdu.Devasa depremler vuku buldugunda dunyanin basina cok acaip isler geliyor.Yorunge kayiyo, donme hizi hizlaniyo falan ama bunlar simdilik dunya ekosisteminin goz ardi edebilecei kadar kucuk buyukuklerde.Sonucta newtonda surtunmeyi yoksaydi bi cok deneyde.O yuzden bence bi sikinti yok. X(

Referans: (Cok guzel makaleler vardi konuyla ilgilide usendim simdi bulup cikarmaya.)

http://science1.nasa.gov/science-news/science-at-nasa/2005/10jan_earthquake/
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

chrome said:

ben o konuda doktora yapıyorum abi. renewable energy dediğin şey hiç de öyle her şeyin çaresi falan değil. konuyu bilmiyorum ortasından gireceğim çünkü bildiğim konu herkes bokumu yesin, yenilenebilir enerji-ekosistem ilişkisi üzerine yapılan her yeni araştırma yeni
şaşırtıcı sonuçlar çıkartıyor abi, jeotermal dahil.. en son hatta jeofizik mühendislerinden biri yazmıştı, fay hattına bile etkisi olduğuna dair bir teori okudum ben bu dev güneş tarlalarının. öyle santral kuralım harras edelim değil yani. ÖMÖ PÖTRÖLDÖN ÖYÖDÖR derken üretim esnasındaki prosesleri karşılaştırmak da lazım. neyse çok uzatmayacağım. çare yenilenebilir enerji de değil. çare optimizasyon. zaten kıçınızı da yırtsanız enerji devrimi olmayacak. kaldı ki l.martin firması soğuk füzyon reaktörü yaptığını açıkladı, konteynır büyüklüğünde modellerle piyasaya süreceğiz dedi daha neyi tartışıyorsunuz anlamış değilim.


Başka başlıkta açıklama bekliyoruz buna. Öyle ortaya atıp ben doktora yapıyorum demekle olmuyor :P

http://www.youtube.com/watch?v=Ae0qP-q3L88
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ya öyle bir şey olması bayağı mantıksız geldi, tamam yere düşecek güneş ışınını alıyorsun yeri ısıtmasını engelliyorsun, ama güneş ışınları kabukta pek derine inemiyor, depremlerin olma mesafesi kilometrelerce aşağıda. güneş ışınlarının oluşturacağı sıcaklık farkının o kadar derinlikte etkili olması imkansız ya.


Isı kaçışını nispeten arttıracak olsa da mantodan gelen ısı akısını karşılayacak kadar fazla etkilemesi, üstüne bir de bu sıcaklık farkının depremleri etkileyecek boyutta olması imkansız gibi geldi bana. yani sonuçta güneş ışığı düşen yer ile düşmeyen yer arasındaki sıcaklık farkı ne kadar olabilir ki?
Tersini düşünsek (photovoltaic tip değil de solar thermal tipindekiler için) alana düşecek bütün güneş ışınlarını tek noktaya odaklayıp ısı enerjisiyle elektrik üretiyorlar. Bu durum için sıcaklık farkı çok daha fazla olacaktır ama yine de problem olması saçma, o sıcaklık farkının kilometrelerce derinliğe inebilmesi için aynı şekilde kilometrelerce alana yayılarak inmesi lazım (doğru şeklinde sıcaklık farkının olduğu yerden derine inmeyecek sonuçta nerede sıcaklık farkı varsa oraya doğru yayılacak). Yani böylesi de saçma geldi.
Buna ek olarak bu tip santrallerin inşaatı için depremselliği düşük bölgelerin seçilmesi de var.
Jeotermal neyse, onda direkt fay sisteminin sıcaklığına müdahale edildiği için mümkün -gerçi bunu da doğru düzgün kullansalar sorun olmayacak ama bazı yerlerde verimlilik artsın diye veya normalde işe yaramayacak jeotermal kaynakları kullanabilmek adına soğuk su basıp sıcak su elde ettiklerinde problem çıkıyor bildiğim kadarıyla, normal kendi su döngüsüyle çalışanlarda o tehlikenin de olmaması lazım, sıcaklıkları dengede onların-
Ama güneş tarlaları için cidden hiç bağlantı kuramadım.

Merak ettim ama, yazarlarını, yazım tarihini veya başlığını filan biliyormusun?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ShadowFury said:

Ya öyle bir şey olması bayağı mantıksız geldi, tamam yere düşecek güneş ışınını alıyorsun yeri ısıtmasını engelliyorsun, ama güneş ışınları kabukta pek derine inemiyor, depremlerin olma mesafesi kilometrelerce aşağıda. güneş ışınlarının oluşturacağı sıcaklık farkının o kadar derinlikte etkili olması imkansız ya.




Manyetotellurik yontemlerle sismik penetrasyonun gerceklesmedigi yerlerde kabuktan veri aliniyor.Tabi burada sismik penetrasyon baz nokta deil.Tellurik akim hep var.Bunlarin uzun vadeli kayitlari moho sinirini aydinlatan verilerle dolu.Tellurik akimlar gunes kaynaklidir.

Dom altinda sismik penetrasyonla petrol arayamadiginiz yerlerde manyetotellurik kullaniniz. Ornegin dogu anadolu bolgesindeki yaygin yuzey kayaci genis yayilimli bazalt akintilarindan olusan kalin bir tabakadir.Bu tabakadan assagi sismik dalga iletimi su anki calisma yontemleriyle mumkun olmadigi icin tellurik akimlarla burada arastirma yapilmakta ...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Manyetotellürik çok bildiğim bir konu değil, ama MT alanın kaynağı güneş ışınlarının kendisi değil de güneş rüzgarlarının manyetosferde ve iyonosferde yaptığı etkiler diye hatırlıyorum ya, aynı şey değil.
Güneş ışınlarının ısı taşıyan kısmının çok büyük bölümünün elektromanyetik spektrumda görünür bölge ve yakınlarında olması lazım (THz frekanslar, nm dalga boyları söz konusu yani). Ultraviolet ve infrared de dahil tabi, ama yine de frekansı çok çok yüksek, yer altına işleyebilecek frekans bandından çok uzak.


Bu arada hala makale arıyorum, bayağı bi keyword denedim ama bulamadım. Nasıl aratırsam aratıyim sayfalarca ya Japonyanın depremden sonra nükleeri bırakıp solara geçme projeleri çıkıyor ya da jeotermalle ilişkili depremler filan.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Abi yenilenebilir enerji, enerji üretim portföyündeki önemli bir nesne. Tüm potansiyelleri kullanmak lazım.Öte taraftan her şeyin çaresi değil, olamaz da.Chrome'a burada katılıyorum.Bizim enerji tüketimimizi de karşılayamaz.

ASlına bakıldığında nükleer enerji en çevreci (atık hadisesi dışındad) enerji tipi. Kimse kusura bakmasın, enerjinin geleceği nükleerdir arkadaşlar. Hatta şöyle söliyim, 4.th generation santraller yapacaklar (CANDU reactor gibi) ve atık çıkışını %70 filan azaltacaklar.Sadece bir hipotez olduğu söylenen soğuk füzyon teknoloji geliştirilecek belki de ve o zaman enerji bi sorun olmaktan çıkacak....
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...