Feamer Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 uzun zamandır takip etmiyordum, yine etmeye niyetim yok ama tamamen alıntıladığım yazının yazarının dediği gibi kimsenin (bkz. akil adamlar, akp doğu milletvekilleri) kurcalamadığı ama benim gibi kişilerin de devamlı olarak kafasını kurcalayan bu konu hakkında bence doyurucu bir yazı yazmış, geçmiş tartışmalarda bende bu konulara ilkelce değinmiştim ama derli toplu bir yazı bulmak güzel oldu. dediğim gibi yazı benim değil, alıntıdır ama bende aynı fikirdeyim, bilenler, daha önce okuyanlar veya yazan kişi bile burada olabilir, ben sadece konu hakkında meraklı olanlara ve bilgisi olmayanlara değişik bir pencereden bakma imkanı sağlamak istedim. yazı uzun bir yazıdır ve meraklıların yazarın diğer referans yazılarını ve notlarını da okumasını öneririm ve klasik olarak, daimi liselilerden uzun yazı olduğu konusunda laflar gelecektir, başta bazı noktalara özet vereceğim son olarak, yazıda yanlış araştırılan, yanlış çıkarım yapılan konular olabilir, ben yazıyı yazıp gidiyorum, şahsıma cevap veya soru sormak ile uğraşmayın çünkü okumuyor olacağım. bence önemli bazı başlıklar: said: "kürtler büyük oranda hayvancılıkla uğraşırlar. bu yüzden yüksek düzlüklerde ve dağlarda yaşarlar. dağ olgusu o kadar güçlüdür ki, kürt mitolojisine dahi girmiştir. kürtlerin dağlık bölgelerde yaşamaları, onları merkezi yönetimin etki alanından bir nebze olsun çıkarmış ve yerel feodal güçlerin etkin olmasına sebep vermiştir." said: "tarihte stratejik sebepler ile bölgede hiçbir devletin tam olarak hakimiyet kuramaması diğer etkenlerdir." said: "kürt aşiretleri osmanlı ve safeviler (iran’da kurulu alevi/şii türk hanedanlığı) arasındaki anadolya hakim olma mücadelesini çok iyi değerlendirmiş böylece osmanlı hanedanının bölgede merekezi yönetmi etkin hale getirmesini engellemiştir." said: "için sünni kürt aşiretleri ile ittifak yapmış, onları safeviler ile alevi anadolu türkmenleri arasında doğal bir tampon olarak kullanmıştır. bunun karşılığında osmanlı aşiret liderlerinin bölgedeki hegomanyasına karışmamış böylece aşiret düzeni bölgede iyice semirmiştir. bu üç adet oyucunun olduğu oyuna çok iyi dikkat etmek gerekir. bu basit bir tarihsel vaka değildir. sırayla gidersek; osmanlı – aşiretler – safeviler osmanlı veya türkiye – aşiretler – emperyalist güçler türkiye – aşiretler – pkk" said: "feodal güçler yöre halkı üzerindeki hegomanyalarını kaybetmemek için faydalı olası her stratejiyi kullanmıştır. töre baskısı yada dini baskı bunların arasındadır." said: "kürt feodal sistemi o kadar etkin olmuştur ki, töre denilen sosyal olgu dahi feodalizmi desteklemek üzere inşa edilmiştir. kürt toplumu için töre herşey demektir. gündelik yaşamdan, evliliğe, ticaretten, bir babanın çocuğunu toplum içinde nasıl sevmesi gerektiğine kadar her alanda yazılı olmayan feodal kurallar işler. " said: ..."mesela vaktinde hakkari yüksekova’da nehil ırmağın etrafındaki bataklıkların kurutulup otlak olarak bazı köylülere verilmesi gündemdeydi. aşiret liderleri ne yapıp ne edip bunu engellediler. çünkü bu bölgedeki iktidar yapısını değiştirecekti." said: "töre namına ne kadar kural varsa hepsinin feodal yapıyı güçlendirdiğini kolayca görebiliriz. misal kürtlerde amca kızı yada baba tarafı kuzenleri ile yapılan evlilikler bütün evliliklerin % 40’ı kadardır. amca kızı yada kuzen olmasa dahi evliliklerin nerdeyse tamamı aşiret içinden olur. "... said: "kürt feodal düzeninde hiyerarşiyi tanımlarsak (sömürü piramidi); aşiret ağası melalar, şıhlar (dini liderler) kabile reisi (aşiretin bir alt birimi kabiledir) hane reisi hanenin yetişkin/evli erkekleri (malxo) evin en kıdemli kadını (kebani) küçük erkek çocuklar evlenmemiş kızlar (çocuk yada genç) evin gelinleri bebekler" said: "...yani bir erkek doğduktan sonra hane reisi oluncaya kadar sömürülen, hane reisi olduktan sonra da sömüren statüsüne geçiyor. bu yüzden genç kürt erkekleri olabildiğince çabuk hane reisi olmak, hane reisi olanlarda evli oğullarının, evlerini ayrımasını olabildiğince uzatmak gayesindedirler." said: "kürt kadınları (bebeklerden sonra) vardır. bu bahsedilmesi gereken bir konudur. kürt kadınlarının kendilerine yönelik bu baskıdan kurtulmak için, en kabul gören yeteneğini yani doğurganlığını bir silah olarak kullanır. " said: "gerçekten de feodalist düzende bir çok kere üremek/çoğalmak desteklenir. eve yeni gelin gelmiş ve evde en düşük sosyal statüde (çocuklardan bile düşük) olan gelin statüsünü yükseltmek ve kebaniyani en yüksek statülü kadın olmak için çok çocuk özellikle de erkek çocuk sahibi olmak zorundadır. çok çocuk sahibi olmak feodal düzende" said: "hane reisi için daha çok hizmetkar yada bir nevi işçi anlamına gelir. tıpkı aşiret ağasının haneleri sömürmesi gibi hane reisi de kendisinin altındaki bireyleri sömürür. " said: "bu sebeple baba olabildiğince evlenen oğlunun evini ayrımasına izin vermez. bir adamın erkek çocuğu ne kadar çabuk yetişkin* çocuğu olursa o kadar işlerden kaytarır. kendisini köy kahvesine daha fazla atabilir, daha fazla aylaklık yapabilir." burada bir not düşmek istiyorum, askerliğini yapmış olanlarda bunun yansımalarını görebilir said: "hane reisi ve aşiret için çok nüfus güç demektir. ne kadar çok nüfusunuz varsa olası bir çıkar çatışmasında o kadar çok arkanız var demektir. tamamen fiziksel şiddete dayalı olan bir sistemde arkası olmamak acınası, zavallı bir halde sömürülmek demektir." bunu kimsenin itirazı olamaz, adamların asırlardır genlerine işlemiş otomatiğe bağlamışlar... said: "aşiret düzeninin sömürücüleri, nüfus fazla oldukça merkezi hükümetin bölgede daha fazla zorlanacağını iyi bilirler. çok çocuk demek, eğitimsizlik yani cahillik demektir. cahillik ise düzenin devamı demektir." said: "en temelde evin gelini için çocuk bir nevi rütbe demektir"... yine burada askerliğe atıfta bulunmak istiyorum nasıl ezilen alt devre ezildiği süre içinde, üste olmanın hayalını kurar ve üst devre olunca da devreciliğin en büyük destekcisi olursa, bu kadınlarda, "büyük anne" olduklarında, kadınlara yönelik bu gayri insani ve sömürü düzenin en büyük destekçisi ve katalizörü olurlar -töre cinayetlerinde annenin rolü- veya "femina femini lupus" said: "...her zaman için sömürülenler, sömürenlerden sayıca daha fazla olmalıdır. bu yüzdendir ki, çok çocuk yapmak sömürülen sayısının artması için gerekli şarttır." said: "bütün bu sebepler birleşince, bölgede % 3,5’lara varan inanılmaz düzeyde bir nüfus artışı ortaya çıkıyor. bırakın bu kadar fakir bir bölgeyi, bu oran bir çok petrol zengini ülke olan ortadoğu bölgesinde dahi bir rekordur. sürdürülmesi imkansızdır. " zurnanın zırt dediği yer ve bizi ilgilendiren kısmı zira burası: said: "bir süre sonra ülke bütçesinde çok büyük gedikler açılacak. daha da önemlisi çok büyük sosyal sorunlar çıkacaktır. bu da kürt feodalizminin zararlarının artık bölgesel nitelikten çıkıp ulusal bir sorun olduğunun kanıtıdır. " said: "feodalizmin batıya ihracı, üzerinde durulması gereken çok önemli bir konudur. 1980 sonrası feodal kürtlerin batıya göçleri hızlandı. giderek daha fazla bireyselleşen ülkenin batısına feodal bir ailenin göçmesi tam anlamıya züccaciye dükkanına giren fil misali gibidir..." said: "doğuda aşiretlerin çıkar çatışmaları söz konusu olduğunda en azından bir aşiret aşirete karşı mücadele eder. fakat batıya göçmüş bir aşiret karşısında aşiretleri değil savunmasız ve şiddetin değil hukuğun üstünlüğüne inanmış bireyleri bulur. eğer türkiye’de hukuğun bu gibi durumlarda zayıf kaldığını düşünürseniz, aşiret ile yüzyüze kalmış bireyin haklarından vazgeçmesi ve bir nevi serf durumuna düşmesi kaçınılmaz sondur. gerçekten de bu süreç bir çok bölgede yaşanmıştır. mesela güney bölgelerdeki turistik kasabalarda orta ve küçük çaplı turistik işletmelerin (küçük oteller, restoranlar, plajlar vs vs) çoğu baskı ve tehdit ile bu aşiretlerin eline geçmiştir. hatta yerel halk işten tamamen çekilmiş, tıpkı güneydoğu anadoluda olduğu gibi aşiretler artık kendi aralarında çatışır olmuştur." said: "güneydoğuda kaçakçılık ve uyuşturucu ticaretinin kürt feodal sistemini besleyen bir damar haline geleli 25 seneden fazla oluyor. batıya göç eden aşiretler ise mafyalaşarak sadece üretimi yada kaçakçılığı değil sokakları da ele geçirmek için çabalamaktadırlar. " said: "bütün bu olaylar her geçen gün şiddetlenerek devam etmektedir. batı insanının bu insanlara tepkisi ırkçılık olarak olmakta bu ise aşiret bireylerinin aşiretten çözülmesini engellemekte feodal düzenin şehirlerde de devam etmesine neden olmaktadır..." ya öyle bir sarmala girilmiş bir vaziyetteyiz ki, kolay bir çözümü yok, ama sağ olsunlar bizim solcu ve komünistlerimiz de bu soruna kibrit suyu ile gitmekteler... zira: said: "kürt milliyetçiliği yada pkk ile kürt feodalizmi arasındaki ilişkiyi incelersek, kürt feodalizminin hem kürt milliyetçiliğini beslediği ve desteklediğini hem de bu vakte kadar bölgede bağımsız bir kürt devletinin kurulmasının önünde en büyük engel olduğunu görüyoruz." said: "bu oyunda nash dengesi şu anki düzenin devamı üzerine kurulmuştur. oyunun şartları değişmediği sürece yeni bir denge kurulmasını beklemek oyun teorisine aykırıdır. bu düzen sadece aşiretlerin yararınadır." senelerdir diyoruz ama marabalar anlamıyor malesef "...kürt milliyetçilerinin mücadeleyi kaybetmesi yada yok olmaları da işlerine gelmez çünkü böyle bir durumda merkezi hükümet ile pazarlık kozunu kaybetmiş olacakları için merkezi yönetim feodal düzeni yıkarak onları yok edecektir." zira bu olmadan devam ederiz algülüm ver gülüm: said: "...türkiye yöneticileri ne yazık ki, bu oyuna gelmişlerdir. bölgedeki korucu uygulaması buna örnektir. halbuki bizim politikamız feodal sistemin olabildiğince çabuk yıkılması, bölge insanının medenileşerek ulus devlet içinde hızlı bir asimilasyonu üzerine olmalıydı" said: "fakat ne yazık ki türk eğitim sistemi feodal çarklar sebebiyle bölgeye girememiş, ..." yazı bu kadar, dileyen diğer yazılara da bakabilir. burada amacım hep tartışılan kısır konular yerine işin merkezine inilmesi... hadi size iyi baharlar kürt feodalizmi bu ülkenin en büyük sosyal sorunlarından birisidir. ne yazık ki, ülkenin toplum bilimci akademisyenleri bu konuya pek ilgi göstermemiştir. bu konunun sahipsizliğinin bir diğer ispatı da, bu başlığının sözlük açıldıktan tam 6 sene sonra dolmasıdır. üstelik de sözlükteki onca sosyoloğa rağmen bir mühendis tarafından. neyse amacımız tereciye tere satmak değil o da biline. sözlüğün ersatz yuppie akademisyenleri (bu başlığın dolu olması ise ayrı bir trajedi, bir çeşit özeleştiri herhalde) konuyla ilgilenmiş olsalardı ben de haddimi bilecektim elbette. feodalizm hakkında bilgi için (bkz: feodal toplum) , (bkz: feodalizm) kürt feodalizmine girmeden evvel kürtleri tanımak gerek. (bkz: kürtler/@galatyphoon) yine de kısaca bahsetmek gerekirse, kürtler tahmini olarak m.s. 6-10.yy arası kuzey ve orta iran’dan anadolunun güneydoğusuna göç ettiği düşünülen hint-aryan kökenli bir ırktır. kürtler büyük oranda hayvancılıkla uğraşırlar. bu yüzden yüksek düzlüklerde ve dağlarda yaşarlar. dağ olgusu o kadar güçlüdür ki, kürt mitolojisine dahi girmiştir. kürtlerin dağlık bölgelerde yaşamaları, onları merkezi yönetimin etki alanından bir nebze olsun çıkarmış ve yerel feodal güçlerin etkin olmasına sebep vermiştir. coğrafik sebepler dışında feodalizmin etkin olmasının en az onun kadar etkili başka sebepleri de vardır. hint aryan ırklarının sosyokültürel olarak feodalizme yatkın olmaları, tarihte stratejik sebepler ile bölgede hiçbir devletin tam olarak hakimiyet kuramaması diğer etkenlerdir. son maddeyi açmak gerekir. kürt aşiretleri osmanlı ve safeviler (iran’da kurulu alevi/şii türk hanedanlığı) arasındaki anadolya hakim olma mücadelesini çok iyi değerlendirmiş böylece osmanlı hanedanının bölgede merekezi yönetmi etkin hale getirmesini engellemiştir. (merkezi yönetim ile feodalizm tezat şeylerdir. çoğu zaman birinin olduğu yerde diğeri olamaz yada güçlü olamaz.) kürtler tam olarak anadolu ile safeviler arasında sınır gibiydiler. osmanlı, safevilerin anadoluda mukim alevi türkmenler üzerinde etkili olması engellemek için sünni kürt aşiretleri ile ittifak yapmış, onları safeviler ile alevi anadolu türkmenleri arasında doğal bir tampon olarak kullanmıştır. bunun karşılığında osmanlı aşiret liderlerinin bölgedeki hegomanyasına karışmamış böylece aşiret düzeni bölgede iyice semirmiştir. bu üç adet oyucunun olduğu oyuna çok iyi dikkat etmek gerekir. bu basit bir tarihsel vaka değildir. sırayla gidersek; osmanlı – aşiretler – safeviler osmanlı veya türkiye – aşiretler – emperyalist güçler türkiye – aşiretler – pkk görüldüğü üzere aşiretler ne yapıp ne edip bu oyunda merkezi hükümet ile teke tek kalmamayı başarmış böylece dengeyi sağlamıştır. merkezi hükümetler bu oyuna ister istemez gelmiş, aşiret düzeni bir türlü yıkılamamıştır. bu konu için (bkz: kürt sorunu/@galatyphoon) konuya geri dönersek, feodal güçler yöre halkı üzerindeki hegomanyalarını kaybetmemek için faydalı olası her stratejiyi kullanmıştır. töre baskısı yada dini baskı bunların arasındadır. kürt feodal sistemi o kadar etkin olmuştur ki, töre denilen sosyal olgu dahi feodalizmi desteklemek üzere inşa edilmiştir. kürt toplumu için töre herşey demektir. gündelik yaşamdan, evliliğe, ticaretten, bir babanın çocuğunu toplum içinde nasıl sevmesi gerektiğine kadar her alanda yazılı olmayan feodal kurallar işler. bölgede herşey feodal sisteme uygun işler, en ufak uyumsuzluğa tahammül gösterilmez. söz gelimi hayvancılık için çok önemli olan otlakların nasıl paylaşılacağı tamamen aşiret düzeni içinde belirlenir. hiçbir istisanaya müsade yoktur, mesela vaktinde hakkari yüksekova’da nehil ırmağın etrafındaki bataklıkların kurutulup otlak olarak bazı köylülere verilmesi gündemdeydi. aşiret liderleri ne yapıp ne edip bunu engellediler. çünkü bu bölgedeki iktidar yapısını değiştirecekti. töre namına ne kadar kural varsa hepsinin feodal yapıyı güçlendirdiğini kolayca görebiliriz. misal kürtlerde amca kızı yada baba tarafı kuzenleri ile yapılan evlilikler bütün evliliklerin % 40’ı kadardır. amca kızı yada kuzen olmasa dahi evliliklerin nerdeyse tamamı aşiret içinden olur. kürt olmayan (misal bir türk) biri ile yapılan evliliklerin oranı o kadar düşüktür ki, bu tür bir evlilik çevrede sansasyon yaratır (kasabalarda bu evliliklerin oranı bir miktar daha yüksektir). bunun sayesindedir ki, belirli bir bölgede mülkiyet aşiret içinde kalır, yabancılaşma ve asimilasyon engellenmiş olur. böylece feodal yapı dağılmaz. kürt feodal düzeninde hiyerarşiyi tanımlarsak (sömürü piramidi); aşiret ağası melalar, şıhlar (dini liderler) kabile reisi (aşiretin bir alt birimi kabiledir) hane reisi hanenin yetişkin/evli erkekleri (malxo) evin en kıdemli kadını (kebani) küçük erkek çocuklar evlenmemiş kızlar (çocuk yada genç) evin gelinleri bebekler genel kanı bu düzenin tek sömürücülerinin aşiret reisleri olduğu yönünde olsa da, bu çok büyük bir yanılgıdır. zannımca hane reisi ve daha üstte bulunan birimler, bu düzende verdiklerinden çok daha fazlasını alıyorlar. yani bir erkek doğduktan sonra hane reisi oluncaya kadar sömürülen, hane reisi olduktan sonra da sömüren statüsüne geçiyor. bu yüzden genç kürt erkekleri olabildiğince çabuk hane reisi olmak, hane reisi olanlarda evli oğullarının, evlerini ayrımasını olabildiğince uzatmak gayesindedirler. (klasik bir kürt hanesinde, anne-baba, evli erkek çocuklar, eşleri ve bunların çocukları, evlenmememiş kızlar ve diğer çocuklar hep beraber otururlar. çoğu zaman amca tarafı da bu haneye katılabilir) kürt feodal sisteminde en tepede aşiret liderleri varsa an aşağıda kürt kadınları (bebeklerden sonra) vardır. bu bahsedilmesi gereken bir konudur. kürt kadınlarının kendilerine yönelik bu baskıdan kurtulmak için, en kabul gören yeteneğini yani doğurganlığını bir silah olarak kullanır. aslında bu da dolaylı olarak feodalizme hizmet eder. gerçekten de feodalist düzende bir çok kere üremek/çoğalmak desteklenir. eve yeni gelin gelmiş ve evde en düşük sosyal statüde (çocuklardan bile düşük) olan gelin statüsünü yükseltmek ve kebani yani en yüksek statülü kadın olmak için çok çocuk özellikle de erkek çocuk sahibi olmak zorundadır. çok çocuk sahibi olmak feodal düzende; - hane reisi için daha çok hizmetkar yada bir nevi işçi anlamına gelir. tıpkı aşiret ağasının haneleri sömürmesi gibi hane reisi de kendisinin altındaki bireyleri sömürür. onları kendi malı gibi görür. erkek yada kız fark etmez. erkek çocuk olsanız dahi babanız için çalışmak zorundasınızdır. bu anlayış her türlü sosyal yaptırım ile desteklenir. mesela bir kürt atasözü “kureki ku ji bo bavê xwe dixebite, ji bo nefsa xwe dixebita” der ki, “babası için çalışan oğul, kendisi için çalışıyordur”. bu sebeple baba olabildiğince evlenen oğlunun evini ayrımasına izin vermez. bir adamın erkek çocuğu ne kadar çabuk yetişkin* çocuğu olursa o kadar işlerden kaytarır. kendisini köy kahvesine daha fazla atabilir, daha fazla aylaklık yapabilir. - hane reisi ve aşiret için çok nüfus güç demektir. ne kadar çok nüfusunuz varsa olası bir çıkar çatışmasında o kadar çok arkanız var demektir. tamamen fiziksel şiddete dayalı olan bir sistemde arkası olmamak acınası, zavallı bir halde sömürülmek demektir. - aşiret düzeninin sömürücüleri, nüfus fazla oldukça merkezi hükümetin bölgede daha fazla zorlanacağını iyi bilirler. çok çocuk demek, eğitimsizlik yani cahillik demektir. cahillik ise düzenin devamı demektir. - en temelde evin gelini için çocuk bir nevi rütbe demektir. hiyerarşinin en altında bulunan kadın için baskıdan biraz olsun kurtularak, saygı duyulmanın tek yolu olabildiğince çocuk yapmaktır. esasında bu da bir çeşit sömürüdür. bu sebeple bebeğin yeri piramitte annesinin altıdır. gerçekten de, yeni doğan çocuk 2-3 yaşına gelinceye kadar aileden sayılmaz, kendisine isim dahi verilmez. - söz konusu piramitte her zaman için aşağı doğru indikçe nüfus artar. yani bir aşirette, sadece bir tek aşiret reisi varken, bir kaç tane kabile reisi ve şıh, yüzlerce hane reisi, daha aşağı unsurlardan ise, aşağı doğru gittikçe artmak ana kural olmak üzere binlerce vardır. bu kural unutulmaması gereken bir kuraldır, her zaman için sömürülenler, sömürenlerden sayıca daha fazla olmalıdır. bu yüzdendir ki, çok çocuk yapmak sömürülen sayısının artması için gerekli şarttır. bütün bu sebepler birleşince, bölgede % 3,5’lara varan inanılmaz düzeyde bir nüfus artışı ortaya çıkıyor. bırakın bu kadar fakir bir bölgeyi, bu oran bir çok petrol zengini ülke olan ortadoğu bölgesinde dahi bir rekordur. sürdürülmesi imkansızdır. (bkz: #7760066) bir süre sonra ülke bütçesinde çok büyük gedikler açılacak. daha da önemlisi çok büyük sosyal sorunlar çıkacaktır. bu da kürt feodalizminin zararlarının artık bölgesel nitelikten çıkıp ulusal bir sorun olduğunun kanıtıdır. feodalizmin batıya ihracı, üzerinde durulması gereken çok önemli bir konudur. 1980 sonrası feodal kürtlerin batıya göçleri hızlandı. giderek daha fazla bireyselleşen ülkenin batısına feodal bir ailenin göçmesi tam anlamıya züccaciye dükkanına giren fil misali gibidir. doğuda aşiretlerin çıkar çatışmaları söz konusu olduğunda en azından bir aşiret aşirete karşı mücadele eder. fakat batıya göçmüş bir aşiret karşısında aşiretleri değil savunmasız ve şiddetin değil hukuğun üstünlüğüne inanmış bireyleri bulur. eğer türkiye’de hukuğun bu gibi durumlarda zayıf kaldığını düşünürseniz, aşiret ile yüzyüze kalmış bireyin haklarından vazgeçmesi ve bir nevi serf durumuna düşmesi kaçınılmaz sondur. gerçekten de bu süreç bir çok bölgede yaşanmıştır. mesela güney bölgelerdeki turistik kasabalarda orta ve küçük çaplı turistik işletmelerin (küçük oteller, restoranlar, plajlar vs vs) çoğu baskı ve tehdit ile bu aşiretlerin eline geçmiştir. hatta yerel halk işten tamamen çekilmiş, tıpkı güneydoğu anadoluda olduğu gibi aşiretler artık kendi aralarında çatışır olmuştur. http://www.hurriyetim.com.tr/...~2@nvid~610390,00.asp güneydoğuda kaçakçılık ve uyuşturucu ticaretinin kürt feodal sistemini besleyen bir damar haline geleli 25 seneden fazla oluyor. batıya göç eden aşiretler ise mafyalaşarak sadece üretimi yada kaçakçılığı değil sokakları da ele geçirmek için çabalamaktadırlar. bu çaba sadece türkiye’de değil avrupa’da da görülmektedir. ayrıca kapkaç, hırsızlık, değnekçilik gibi adi suçlarda aşiretler olmasa bile yine bölgedeki feodal sistemin sonucu olarak ortaya çıkan sokak çocukları sorunu ile ilintilidir. güneydoğuda bir çok aile çocuklarını bu tür çetelere para karşılığı vermekte yada çeteler çocukları kaçırıp kapkaça ve hırsızlığa zorlamaktadır. http://www.sabah.com.tr/2004/12/08/gnd101.html http://www.tempodergisi.com.tr/...lum_politika/06149/ http://www.aksiyon.com.tr/...p?id=14434&yorum_id=1820 http://www.hurriyetim.com.tr/...~1@nvid~552793,00.asp bütün bu olaylar her geçen gün şiddetlenerek devam etmektedir. batı insanının bu insanlara tepkisi ırkçılık olarak olmakta bu ise aşiret bireylerinin aşiretten çözülmesini engellemekte feodal düzenin şehirlerde de devam etmesine neden olmaktadır. bu da biz ve siz kavramını her iki taraf için de güçlendirmekte ve batıya göç eden kürtlerin bile asimile olmasını engellemektedir. hatta bu ayrım o kadar şiddetlidir ki, çoğu zaman büyük şehirlerde kürt milliyetçiliği güneydoğuya göre daha güçlüdür. son olarak kürt milliyetçiliği yada pkk ile kürt feodalizmi arasındaki ilişkiyi incelersek, kürt feodalizminin hem kürt milliyetçiliğini beslediği ve desteklediğini hem de bu vakte kadar bölgede bağımsız bir kürt devletinin kurulmasının önünde en büyük engel olduğunu görüyoruz. bunda şaşılacak bir şey yoktur. yazının başında bahsedilen 3 kutuplu oyunda ne ankara ne de pkk tam anlamıyla başarılı olacaktır. bu oyunda nash dengesi şu anki düzenin devamı üzerine kurulmuştur. oyunun şartları değişmediği sürece yeni bir denge kurulmasını beklemek oyun teorisine aykırıdır. bu düzen sadece aşiretlerin yararınadır. ayrıca giderek daha fazla ülkenin batısında çıkar elde eden aşiretler için türkiyeden kopmak çıkarlarına terstir (bu durum değişebilir). öte yandan pkk’nın yada kürt milliyetçilerinin mücadeleyi kaybetmesi yada yok olmaları da işlerine gelmez çünkü böyle bir durumda merkezi hükümet ile pazarlık kozunu kaybetmiş olacakları için merkezi yönetim feodal düzeni yıkarak onları yok edecektir. ayrıca kürt feodalizmi hizipçilik üzerine kurulmuştur. bölgedeki aşiretlerin her birinin çıkarları çatışır. bu sebeple ne hepsi kürt milliyetçisi olur ne de devlet yanlısı olurlar. bu feodal sistem gereğidir. hatta bazı aşiretler zaman zaman kürt milliyetçisi (barzanici) rolüne bürünmüş, başka zaman da sıkı şekilde devlet tarafına geçmiştir. bunda şaşılacak bir şey yoktur, aşiretler söz konusuysa kaypak bir zemine alışmak gerekir. türkiye yöneticileri ne yazık ki, bu oyuna gelmişlerdir. bölgedeki korucu uygulaması buna örnektir. halbuki bizim politikamız feodal sistemin olabildiğince çabuk yıkılması, bölge insanının medenileşerek ulus devlet içinde hızlı bir asimilasyonu üzerine olmalıydı. fakat ne yazık ki türk eğitim sistemi feodal çarklar sebebiyle bölgeye girememiş, bölge türkiye’ye bağlı olmasına rağmen çoğu yerde türkçe bilen insan sayısı 15-20 %’yi geçmemiştir. neredeyse 1000 senedir (bunun 500 senesi türk yönetimi altında) beraber yaşadığımız insanlara türkçe öğretememişsek çuvaldızı (hatta mümkünse daha kalın bir şeyi) kendimize batırmamız gerekir. aşirete karşı aşiret politikası artık iflas etmiştir. bu politikanın terk edilmesi gerekmektedir. tespitler bitti şimdi çözüm için yapılabilecekler (bkz: kürt sorunu/@galatyphoon) konu ile ilgili bazı kaynaklar; kürtlerde aşiret ve akrabalık ilişkileri – lale yalçın dünden bugüne kürtler – a. m. menteşaşvili aşiret raporu http://antik.eksisozluk.com/show.asp?t=k%C3%BCrt+feodalizmi%2f%40galatyphoon
Myshkin Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Türkiyedeki bilmem kaç milyon kürt'ün ne kadarı hayvancılıkla uğraşıp taşrada yaşıyor ki bu adam böyle genellemeler yapmış, anlamadım
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Irkçı bir yazı, sadece özetlerini okumam yetti. Vaktim olduğunda orjinalini de okuyacağım ama üslup olarak bile ırkçı. Kürtlerden hayvan gibi bahsediyor adam, gelmiş bir de analiz diye koymuşsun.
sanssizsansli Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 bölgede hayvancılıktan çok otçuluk esrarcılık var. bingölde askerlik yaptım yerlisi kime sorsam buranın geçim kaynağı esrar, ot vs diyordu. bingöl merkez istanbulun bir çok semtinden daha lüks arabalara ev sahipliği yapıyordu.
nordlydian Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 turizm bölgelerinin anasını ağlattılar bunu yazmayı unutmuş.
yav Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Masturbasyon yazisi olmus bu. Bir feodalizmden bahsederken bunun cumhuriyet tarihinde nasil kirilmaya calistigindan da bahsetcek cesareti gostermezsen olmaz o iş.
emanet2 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 10, 2013 Myshkin said: Türkiyedeki bilmem kaç milyon kürt'ün ne kadarı hayvancılıkla uğraşıp taşrada yaşıyor ki bu adam böyle genellemeler yapmış, anlamadım tarihsel gelişimlerinden bahsediyor orda, 2013'ten değil. sipeyskeyk said: Irkçı bir yazı, sadece özetlerini okumam yetti. Vaktim olduğunda orjinalini de okuyacağım ama üslup olarak bile ırkçı. Kürtlerden hayvan gibi bahsediyor adam, gelmiş bir de analiz diye koymuşsun. ırçılıkla zerre alakası yok, tamamını okuyup yorum yap bi daha ki sefere yetmemiş demek ki. gayet güzel ve doğru bir analiz olmuş
Sparkcaster Mesaj tarihi: Nisan 14, 2013 Mesaj tarihi: Nisan 14, 2013 sözlükten öcalan'ın kürtleri sermayeye pazarlaması bugünlerde barış gelecek, demokratikleşeceğiz, özgürleşeceğiz inancının altında yatan gerçeklik. memleketin kürt sorunu başladığında kürdistan keşfedilmemiş zenginlikleriyle biliniyordu. ermeni soykırımından yüklüce mal elde etmiş kürt ağalarının kemalist rejimle uzlaşı içerisinde kürt milliyetçilerine kan kusturduğu dönemler oldu. kemalizm kendi mitolojisinde feodalizmin tasfiyesi gibi bir amaçla hareket etmediğini, her fırsatta çıkan kürt ayaklanmalarında aşiretleri birbirine vurdurarak, kendi tarafında kalmış aşiretleri ise ödüllendirerek gösterdi. tabi devlet eliyle makro yatırımlarda yapılmadı değil. kürt kimliği batılı bir kolonyalizm aklıyla türkleştirilmeye uğraşılırken bir andan güneydoğu anadolu projesi gibi sermayenin kürdistan'daki maliyetleri ilk yatırım aşamasında karşılayamayacağı gerçeğinden hareketle, devlet eliyle sömürgeleştirilmesi operasyonu başladı. fabrikalar için baraj, tarımdaki yıkıcı politikalar devam ettirilip orta ve küçük köylü iflas ettirilirken sulama kanalları falan açıldı. maksat sabancı ve koç gelsin yatırım yapsın, devlet eliyle sermayeyi büyütelim. bizimde vergilerimiz heba oldu tabi kürdistan iktisadi açıdan sömürgeleştirilirken. devletin bu egemen politikası, yani kürtçenin yasaklanması türevi şeyler 1990'lara kadar sürdü, o dönem abd'nin ortadoğu'da iran, ırak, suriye meselesine karşı kürt ulusal dinamiğini kendi yanına çekme çabasıyla kürtlerin hamliğini üstlenme çabaları başladı. eh bu dinamik ulusal temele dayandığından önce ulusal kimliğin kabülü gerekirdi. büyük bir '''tesadüf''' eseri özal bir anda kürtlere özgürlük verme sevdasına düştü, tüsiad bir anda kürtlere özgürlük verilmesini vaat eden raporlar yayınlamaya başladı. elbette o dönem pkk'nin devrimci ve sosyalist yöndeki politikalarının etkisi de vardı kürt işçilerinin huzursuzluklarını gidermek için. dönüşümün sancısı türkiye'de milliyetçi güçlerin gerilemesi ve neoliberal politikalara göbekten bağlanan akp'nin gelmesiyle doruk noktasına ulaştı. 2004'te tayyip kürsüden kürt sorununu resmen tanıdı falan. tam o sırada zaten ırak'ın işgaliyle barzani kuzey ırak'ta egemenliğini kurmuştu, kürdistan coğrafyası ulusal önderlerinin aslında ulusal sorunu kullanıp kendi ulus devletleri içerisinde küresel finans-kapital yani emperyalizmle kol kola gitme amacında olduğunu acı biçimde öğrendi. polonyalılar nasıl çarlığa karşı ayaklandıysa haklı olarak ve sonrasında aynı polonyalı milliyetçi önderler bu sefer bolşevikleri ezmek için düvel-i muazzama'yla beraber rusya'ya sefer düzenlediyse aynı şekilde barzani'de kendi ulusunu ırak'ın abd tarafından işgalinde kullanılması için piyasaya sürdü. bu arada kuzey kürdistan'da pkk kongrelerinde devrimcilikten vazgeçiyor, 1999'da öcalan yakalanınca mahkemede ve ifadelerinde söylediği ifadelerle türk şovenizmini okşuyor, işbirliği teklif ediyordu bu güçlerle. neyse işte bugün gelinen noktada sermayenin siyasetine uygun olarak barış çağrısında sünni islam vurgusu yapan bir öcalan var. sermayenin karaktersiz siyasetinin en belirgin göstergesi olan eski hegemonyanın gücünü yeni amaçlara seferber etme fırsatçılığının en belirgin göstergesi. çünkü kendileri gene aynı zamanda feodalizme ve feodal kültüre karşı savaşırken, kürt kadınını özgürleştirme gibi sloganlar atarken, kürdistan coğrafyasındaki feodalizmin güçlü bir dayanağı olan şıhçılığı geri çağırıyor. ama bu sefer şeyh said gibi kürtlere ulusal özgürlüğü kazandırmak için değil, kürtleri sermayenin barışına ikna etmek için. ki bu çok garip çünkü islam kimliği altında birlik aslında tarihsel süreçte ciddi bir gerilemeye hatta ulus kimliğinin inkarına yol açıyor çünkü ulusal sorunlar her zaman dini baskıyı kırarak ve reddederek gelişmişlerdir. alevi sorununa girmiyorum bile, akp'nin 'aleviler camiye' sloganından başka bir çözüm önerisi getiremediği yerde demokratikleşmeden bahsetmek. dersim'de maocuların güçlü olmasının altında yatan sebebi öcalan ve pkk çizgisinin nerede olduğuna bakarak anlayabilirsiniz böylece. sonra büyük devlet olma hayaline vurgu yaparak tıpkı 99'dan beri vurguladığı gibi, türk şovenizmini okşuyor, türk-islam veya salt islam(neoliberal olanlar) muhiplerinin gönlünü şovenizmle kazanmaya uğraşıyor. aynı şovenizm kendisini ve ulusunu boğmaya kalkarken gösterdiği bu kişiliksizlik örneği gözlerimizi yaşartıyor. çünkü birlik olmaya çağırdığı güçlerin suçlarının çetelesini tutmayı bıraktık zaten. sonra zaten bir demokrasi ve özgürleşme geyiği var ki sormayın gitsin. akp türkiyesinde özgürleşmeden bahseden bir öcalan, akp'yle birlikte özgürleşmeyi seçen öcalan. bunu herhalde direnen işçilerin ve öğrencilerin toplandıkları binalarda anlatsa, hapisteki gazetecilere ve yazarlara söylese oracıkta yüzüne tükürülürdü. eh bütün bunların ertesinde herkes mutlu oluyor, sosyalizmden tıpkı mandela gibi vazgeçmiş bir öcalan var karşımızda. hakiki mandela olursun sen öcalan, abd'den madalya bile alırsın tayyip'le beraber. tıpkı idris-i bitlis gibi kürt ulusunu başka bir güce karşı yamayan, kızılbaşlar gibi sınıfsal konumlarını tarihsel dönem gereği dini paradigma menşesinden açıklayanların katili olmaya da adayısındır öcalan. sonra elbette pilsudski gibi sende ezilen ulusunun işçilerini ezersin öcalan, ulusal kahraman yapılırsın sermaye tarafından. tüsiad ve akp mutlu olacak, çünkü halihazırda yatırımlarına ve bölgedeki abd projesine tam dahli engelleyen yegane unsur olan kürt isyanını bitirecek bir gelişme. bu sayede kürt işçileri artık ulusal sorunlarından arındırılmış, hakları için mücadeleden bir nebze koparılmış, dinamizmi sınırlandırılmış birer hempaya dönüştürülecek. abd'den daha mutlusu olabilir mi peki şimdilerde? ingilizler sihleri hindistan'da nasıl kullandıysa kendileri de aynı şekilde kürtleri bir ulus olarak kullanmak istiyor bölgede. öcalan kürt halkının yoksul çiftçilerden ve işçilerden oluşan büyük oranına bakarak bunlarla ilgili hiçbir şeyi söylemedi o konuşmasında, senelerdir söylemiyor. kürdistan eşitsiz gelişim gereği türkiye tarafından sömürgeleştirilirken kürtler işsizlik ve savaş yüzünden ucuz iş gücü, toprakları ise yatırım alanı oldu. öcalan ulusunu şimdi barış ve kardeşlik adı altında pazarlıyor sermayeye. kürt ulusunun acısı bitecek mi yani? kürtler sigortasız, taşeron ve köle halinde çalışmaya, her gün bilenmeye ve kinlenmeye devam etmeyecekler mi bu sorun çözülünce? ulusunun gerçek çıkarı için, yığın halinde olan işçi kesimlerine dair herhangi bir şey söylemeyen, aksine onları fabrikatörlere pazarlayan şovenizmi okşayan bir öcalan gerçekten kürtlerin lideri mi ya hu? eh zaten sırrı sakık'lar, ahmet türk'ler, altan tan'lar dünden razı bunlara. kısacası barış basit bir burjuva demokratik teamülün bile çok dışında tahayyül ediliyor ve uygulanmaya çalışılıyor. biz buna alışığız aslında, ispanya iç savaşında sıkışınca kendini franco faşizmine pazarlayan ve santona ihanetini gerçekleştiren ulusal önderlikleri biliyoruz. sinn fein'in abd'de cumhuriyetçi parti tarafından desteklenen unsurlarını da ha keza. ulusal önderliklerin sınıfsal karakteri gereği ne kadar kaypak olabileceğini gördük tarih boyunca. fakat mesele bir haklılığın anlaşılmasında, lenin şu ünlü kitabı ulusların kaderlerini kendilerinin tayin hakkı'nda ulusal sorunun ancak sosyalist bir yönetimle nihayete ereceğini söyler. şu barış meleği marksistlerimizin o kitabı bir daha okumasında fayda var.(aynı kitapta şu özerklik olayıyla ilgili lenin'in nasıl dalga geçtiğini unutmadan hatırlatayım). jimmy mcnulty yazmış.
Öne çıkan mesajlar