Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

BAKAR MISINIZ? ACİL


idilik

Öne çıkan mesajlar

sokak kopeklerinden rahatsız oluyorum, oyleyse hepsini oldurelim kadar sacma birsey duymadım. benim polen alerjim var. bulundugum mahalledeki butun agacları kesiyor muyum ?

o degil de, harbi harbi insanları sevmioyrum ben. icme sularına zehir falan mı katiyim yani ? bi kisi bile olsa rahatsız olan biri var sonucta.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

riglous said:

Abi tamam besle o zaman kedileri. Ne ben ne bir başkası seni durdurabilir zaten.
Ama şu konudaki gibi psikopatın teki senin verdiğin yemeğe ilaç koyup o hayvanları zehirlerse, benim gözümde sen de suç ortağısın. Çünkü sen yemek vererek o hayvanları bir araya toplamasaydın, toplu katliam yapılamazdı. Tabi benim gözümde olması seni zerre etkilemez.

Eğer belediye alana kadar yardım etmek istiyorsan, sen götür barınağa. Veya gidip barınaktaki insanlara yardım et. En azından bu aksiyonun sonrasında toplu katliamlara zemin hazırlamış olmazsın.


Zaten barınaklara ilaç, yemek vs yardımı yaptığımız oluyor ailecek. Ama barınaklara kedi götürdüklerinde alacaklarını sanıyorsan yanılıyorsun çünkü tıklım tıklım dolu. Toplum içersindeki psikopatların yasalar önünde suçlu sayılması için gerekli ortamın hazırlamasını desteklemek yerine kedileri besleyeni de suç ortağı yapıyorsan bunu nasıl bir mantık nasıl bir akıl anlamıyorum. Sanki insanlar kedileri beslemeyi bırakınca her taraf günlük gülüstanlık olacak. Dilenci değil bunlar, yardım etmeyi bırakınca gidip ormanda avlanmasını öğrenmeyecekler ya da işi bulup çalışmaya başlamayacaklar. Aç kalacaklar yine çöplere möplere saldıracaklar vs birşey değişmeyecek. Nerde çöp olursa orda toplaşacaklar. Nasıl kafalar yaşıyorsunuz merak ediyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

"roket adam" said:

Ama sevmeyene de saygım var. Yaptığınız bir eylem etrafınızdaki insanları rahatsız ediyorsa ve müşterek bir hayat sürüyorsanız kak taşın lan o zaman diyemezsiniz. Şehir hayatı 101.


Komik komik konuşuyorsunuz. Senin alt komşun senin ne bileyim eve kız arkadaşınla vs gelmenden rahatsız olsa o zaman adam mı haklı olacak? O rahatsız oluyor diye vaz mı geçeceksin evine kız arkadaşınla gelmeye. Gerçekten insanlara saygılı olma konusunda anlayamadığınız şeyler var bence, şehir hayatı 101 dersini tekrar almanı tavsiye ederim.

Kimse kedileri alıp hayvan sevmeyenlerin üstüne atmıyor. Ama kedileri besledin diye onları zehirleyenle suç ortağı ilan edilmek kadar saçma bir davranış görmedim hayatımda. Sokaktaki kediler hangi insanın nasıl bir özgürlüğünü kısıtlıyor merak ediyorum, gören de çete oluşturup insanların evlerine arabalarına saldırıyorlar sanacak.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Aket-Atum said:

Besleyen adamlar gitti otoparka alıştırdı kedileri, üzerine işenmeyen sıçılmayan araba kalmadı bir dönem.


senin için söylemiyorum ama, şu argüman yalan bir kere. sana kim söylediyse yalan söylemiş taraftar toplamak amaçlı. bu; daha çok köyden şehre bir kaç kuşak önce göçmüş, etrafta insan dışında canlı görmek istemeyen, bahçesinde ağaca, çiçeğe bile tahammül edemeyen (ağaç rüzgarı kesiyormuş, sinek yapıyormuş v.s.) çevresinin tamamiyle betondan ibaret olmasını isteyen ve bundan sonsuz mutluluk duyan, işte yavaş yavaş zenginleşen, yaşamındaki en önemli değerlerden biri, giderek marka ve modelini yenilediği arabası olan, ve her türlü beton dışındaki nesne ona köyünü, köylülüğünü hatırlattığı için huzursuz olan, bir türlü şehirlileşemediğini hisseden sonradan görme insan argümanı.

tabii ki, her köyden şehre göçen insan bu tanımın kapsamına giriyor, ya da her doğma büyüme şehirli de hayvanlardan rahatsız olmuyor demek istemiyorum. yukarıdaki genelleme, yalnızca kediler arabamı mahvediyor söyleminde bulunan kişiler için geçerli. benim kendi çevremde gözlemlediğim bu yani.

hiçbir ama hiçbir kedi çişini-kakasını, kazıp sonra da üstünü kapatamayacağı bir yere yapmaz, asla bir arabanın üzerine senin deyiminle ''işeyip, sıçmaz''. hayvanlar yazın serinlemek, kışın da soğuk ve rüzgarın etkisinden biraz korunabilmek için arabalara çıkıyorlar. olsa olsa araba tozluysa, ya da kedinin patileri kirliyse pati izi olur en fazla.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

aramızda bazı insanlar güvercinlerle kedileri karıştırıyor sanırım sizin otoparka güvercin alıştırmış olmasınlar? Bir metalik yüzeyin üzerine çıkıp da oraya tuvaletini çişini yapmaya çalışan kedi olsa olsa marjinal falandır. Hele çevrede toprak moprak varsa iyice yalan hehe
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

hayvanların tüm yaşam alanlarını gaspetmişiz, değil karın doyurup, susuzluklarını gidermek, tuvalet gereksinimlerini giderecek, yavrulayacak yer bulmakta bile zorlanıyorlar. her yerden kovuluyorler. benim 4 hamileliğine tanık olduğum ve her seferinde 4-5 adet yavrulayan kedinin şu anda yalnızca 2. hamileliğinden olan tek yavrusu hayatta. öyle deli gibi üremiyorlar mama-su verildiğinde bile.

dünyanın yalnızca insanlara ait olduğunu düşünen, diğer canlılara yaşam hakkı tanımayan, sokak hayvanlarının yaşadığı sefalete inanılmaz bir biçimde duyarsız olup, bir de duyarlı insanlardan nefret edip, sinir olup, onları bir çeşit deli, suçlu, işsiz-güçsüz kişiler olarak gören canlılar beni öylesine rahatsız ediyor ki...ama hepimize ait olan tek bir dünya var. birbirinden rahatsız olan canlıların guruplaşabileceği bir sürü dünya yok. ''tahammül'' ediyorum, etmek zorunda olduğumu, ve her ne tür canlı olursa olsun, yardımıma gereksinim duyanlara olanaklarım el verdiğince yardım etmem gerektiğini düşünüyorum.

dünyanın şu hale ( bitmeyen çıkar savaşları, küresel ısınma, paranın ''tanrı'' oluşu, yalnızca hayvanlara değil, güçsüz hiçbir canlıya yaşam hakkının tanınmayışı v.s) gelişindeki en büyük nedenin, -sandığımızdan da kısa bir sürede kendimizi ve dünyamızı tüketecek- inanılmaz düzeydeki bencilliğimiz olduğunu düşünüyorum.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

idilik said:

Aket-Atum said:

Besleyen adamlar gitti otoparka alıştırdı kedileri, üzerine işenmeyen sıçılmayan araba kalmadı bir dönem.


senin için söylemiyorum ama, şu argüman yalan bir kere. sana kim söylediyse yalan söylemiş taraftar toplamak amaçlı. bu; daha çok köyden şehre bir kaç kuşak önce göçmüş, etrafta insan dışında canlı görmek istemeyen, bahçesinde ağaca, çiçeğe bile tahammül edemeyen (ağaç rüzgarı kesiyormuş, sinek yapıyormuş v.s.) çevresinin tamamiyle betondan ibaret olmasını isteyen ve bundan sonsuz mutluluk duyan, işte yavaş yavaş zenginleşen, yaşamındaki en önemli değerlerden biri, giderek marka ve modelini yenilediği arabası olan, ve her türlü beton dışındaki nesne ona köyünü, köylülüğünü hatırlattığı için huzursuz olan, bir türlü şehirlileşemediğini hisseden sonradan görme insan argümanı.

tabii ki, her köyden şehre göçen insan bu tanımın kapsamına giriyor, ya da her doğma büyüme şehirli de hayvanlardan rahatsız olmuyor demek istemiyorum. yukarıdaki genelleme, yalnızca kediler arabamı mahvediyor söyleminde bulunan kişiler için geçerli. benim kendi çevremde gözlemlediğim bu yani.

hiçbir ama hiçbir kedi çişini-kakasını, kazıp sonra da üstünü kapatamayacağı bir yere yapmaz, asla bir arabanın üzerine senin deyiminle ''işeyip, sıçmaz''. hayvanlar yazın serinlemek, kışın da soğuk ve rüzgarın etkisinden biraz korunabilmek için arabalara çıkıyorlar. olsa olsa araba tozluysa, ya da kedinin patileri kirliyse pati izi olur en fazla.


O bir argüman olsaydı yanlış olabilirdi ama paragrafın devamından ve önceki mesajlarımdan anlayabileceğin gibi bunlar benim kendi gördüğüm ve yaşadığım şeyler. Sosyolojik bir retorik değil yani. :) Bizim oranın kedileri gayette kaput ve ön cama işedi, toptan psikopat olabilirler.

Ama haklısın, açık ve seçik bir şekilde mesajın öncesine "BUNLAR BENİM TAMAMEN KENDİ GÖRDÜĞÜM VE TANIK OLDUĞUM ŞEYLERDİR, HAYAL ÜRÜNÜ DEĞİLDİR" yazmam gerekirdi. Paticikte ne yazık ki bir çok üyemizde ya okuduğunu doğru muhakeme edememe ya da paragrafın yarısına gelince delirip devamını okumadan hemen bir cevap yazma eğilimi var.

edit: Bu arada Ardeth'in mesajı da şimdi gördüm. Beyler bayanlar ne diye durup dururken yalan söyleyeyim?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bence sen olan bir ya da bir kaç olaydan ötürü kediler konusunda genelleme yapıyorsun argümanını haklı çıkarmak hehe.
evet doğrudur kediler de çeşitli çeşitli hayvanlar aralarından biri çıkar arabaya işemeyi sever. ama sana o zaman sorarım,

1- kediler bunu genelde yapmıyorsa bu geçerli bir argüman mıdır

2- bu bir kere olan bir olay mı yoksa sürekli kendini tekrar mı etti

3- mahallenin bütün kedileri düzenli olarak her gün gelip arabalara mı işedi yoksa sadece bir kere böyle bir olay görüp genelleme mi yapıyorsun

yani o verilen tepki de çok haksız değil açıkçası. kedilerin genel olarak yapmadığı bir hareketi kullanıp argümanını haklı çıkarmaya çalışmak mantıklı değil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ha şunu daha çok gördüm mesela, motosikletlerin oturma minderlerine çıkıp orda yatıp orayı tüy yapan, orayı tırmalayan ya da oraya işeyen kedi arada sırada denk geldiğim bir olay. o motorsikletlerin sahipleri kızmakta biraz haklılar ama yine de çözümü basit, üstünü örtmek.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

gördün yani işerlerken? e o zaman ''sıçmışlardır'' da tabi. çok üzgünüm, özür diliyorum bu argümanın gerçek sahibinin sen değil de, o sözünü ettiğim genellemenin kapsamındaki türde insanlar olduğunu öngördüğüm için. delirmiş, akli melekelerimi, muhakeme gücümü yitirmiş olmalıyım gerçekten.

konunun daha fazla dışına çıkmasak, daha fazla kişiselleştirmesek iyi olur diye düşünüyorum bir de.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ardeth said:

Zaten barınaklara ilaç, yemek vs yardımı yaptığımız oluyor ailecek. Ama barınaklara kedi götürdüklerinde alacaklarını sanıyorsan yanılıyorsun çünkü tıklım tıklım dolu. Toplum içersindeki psikopatların yasalar önünde suçlu sayılması için gerekli ortamın hazırlamasını desteklemek yerine kedileri besleyeni de suç ortağı yapıyorsan bunu nasıl bir mantık nasıl bir akıl anlamıyorum. Sanki insanlar kedileri beslemeyi bırakınca her taraf günlük gülüstanlık olacak. Dilenci değil bunlar, yardım etmeyi bırakınca gidip ormanda avlanmasını öğrenmeyecekler ya da işi bulup çalışmaya başlamayacaklar. Aç kalacaklar yine çöplere möplere saldıracaklar vs birşey değişmeyecek. Nerde çöp olursa orda toplaşacaklar. Nasıl kafalar yaşıyorsunuz merak ediyorum.

Uzun uzun yazdım ama empati kurmak istemediğin çok açık.
Karşındakine bir şey anlatmaya çalışıyorsan, karşındaki seni anlamasa bile "anlatamadım galiba" demeni beklerdim. Mantıksızsın, akılsızsın, nasıl kafalar gibi tabirler pek hoş değil.

İyi akşamlar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

"roket adam" said:


Çok haklı bence Riglous. Belli bi takım doğruları çılgınca savunurken faşizmin dibine vurduğunuzun farkında olmuyorsunuz çoğu zaman. "Kedi sevmiyosa taşınsın banane" ne demek ya ahah. Hele ki "arkadaşımın alerjisi var o bile seviyo kedileri bunlar nası dayanamıyo" hayatımda duyduğum en saçma argümanlardan biri olabilir.


Ama sevmeyene de saygım var. Yaptığınız bir eylem etrafınızdaki insanları rahatsız ediyorsa ve müşterek bir hayat sürüyorsanız kak taşın lan o zaman diyemezsiniz. Şehir hayatı 101.


Son nüfus sayımına göre benim mahallemde oturan 150 bin kişi var. Ben hayvan sevmeyen taşınsın diyemeyeceğim gibi hayvan sevmeyen bir adamın güzel keyfi için oturduğu binası dikilmeden önce yaşam yeri orası olan hayvanları sürecek bir durum yok. Köpek vs. çok çoğalırsa belediye kısırlaştırır, bakıma götürür ki bunlar İstanbul'da rutin olarak yapılıyor.

Arabesk müziğe kılım diye alt katımda dinleyen adam tercihlerini mi değiştiriyor? Şehir hayatı 101 dediğin bu işte. Bir şekilde geçinmeyi öğreniyorsunuz. Kaçırmışsın dersini.

Kız kedilerin yanında nefes alamıyor ama gidip seviyor bu da doğru. Eğer insan çok korkuyorsa bu fobidir veya hastalıktır. Karanlıktan korkanda var. 13 sayısından korkanda var. Şehir yaşamında yapacak bir şey yok bu konuda. 4 site birlikte hayvan besleyen var. Gelip burada bu şekil bir argüman sunulursa, kedi istemiyorum derse olmaz işte. Herkes ilgileniyor hayvanlarla. Sevmeyen hayvan yasağı olan bir apartmanda yaşasam benim gidip apartman sınırları içinde beslememem gerekir.

Ya yaşadığın çevreye uygun davranırsın ya da uygun olan bir çevreye taşınırsın. Burada kimse hayvansız yere basıp git demiyor. Ama şehir hayatı 101 dediğin şeyle alakalı olarak sevmediğin şeyleri tolare etmen gerekli.

Yazılı olmayan kurallar falan değil olay. Eğer toplumun genelini rahatsız eden bir davranış varsa yazılı kural çıkartırsın. Arkadaşımın binasında 12den sonra yüksek sesli müzik dinlenmesi yasak mesela. Benim sevmediğim davranışları durdurmak için kimse eyleme geçmiyor da hayvan beslemeyi engellemek için "ama yazısız kurallar var, saygı, sevgi" bilmem ne denirse çifte standart var demektir. Çokta umrumda olmaz yani.

Ardeth said:

ha şunu daha çok gördüm mesela, motosikletlerin oturma minderlerine çıkıp orda yatıp orayı tüy yapan, orayı tırmalayan ya da oraya işeyen kedi arada sırada denk geldiğim bir olay. o motorsikletlerin sahipleri kızmakta biraz haklılar ama yine de çözümü basit, üstünü örtmek.


Kedi her gün yattığı belli bir yer varsa oraya tüy döküp çevresindeki ağaç altı vs. gibi yerlere işemeye başlıyor evet. İlgi gösterecek gibi olursan ayağının altında da dolanmaya başlayabilir. Hava soğuk olduğu için apartmanın/evin kapısında bekleyip kapıyı açan olduğunda içeri de kaçabilir. Beğenmediğin şeyleri yaptığı vakit kızmak gerekiyor öğrenmesi için. Kadıköyde bazı esnaf mesela su sıkan bir alet taşıyor. Bazı kediler onu görür görmez kaçıyorlar. Öyle şartlamışlar hayvanları.

Ama işte duvarlara grafiti yapan, arabaların üstüne sıçan örneğine rastlama şansına erişemedim. Vardır elbet.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...