Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Unutulan bilim kadınları


Öne çıkan mesajlar

Mesaj tarihi:
http://haber.sol.org.tr/sites/default/files/imagecache/makale_genel/images/women_in_science31.jpg

Royal Society’nin arşivlerinde yapılan başarılı bir çalışma, bilim kadınlarının bilimin gelişmesinde önceden düşünülmüş olandan çok daha fazla rol oynadığını açığa çıkarıyor.

Bu yıl 350. doğum yılını kutluyan Royal Society'nin ilk üyeleri arasında Isaac Newton, Edmond Halley, Robert Hooke, Thomas Hobbes, Christopher Wren gibi önemli bilim insanları bulunur. Ancak bu yılki seminerler, sergiler ve yayınlardaki kutlamalarda bir hayalet dolaşıyordu. Bu, kurumun saflarındaki bilim kadınlarının tarihsel olarak unutulmuş hayaletiydi.

Royal Society 1660 yılında kurulmuş olmasına rağmen 1945’e kadar tüzüğünde kadınların bu kuruma üye olmasına izin verilmedi. Sadece 30 yıl öncesinde 1918’de, 30 yaşının üzerindeki kadınlar oy kullanma hakkını kazanmıştı. Başka yerlerde de benzer bir dışarıda tutma anlayışı yerleşikti. Amerikan Bilimler Akademisi’ne 1925’de, Rusya Ulusal Akademisi’ne 1939’da, Fransa Bilimler Akademisi’ne ise ancak 1962’de bilim kadınları üye olmaya başlamışlardı. Marie Curie’nin ikinci Nobel ödülünü aldığı 1911 yılındaki üyelik başvurusu Fransız Bilimler Akademisi tarafından reddedildi.

Fakat kadınların, birçok çalışma grubunun kritik bir parçası oldukları kesindi. Daha da önemlisi, bilim eğitiminde yalnız çocuklar için değil, gençler ve genel okuyucu için de yeni yöntemler üretilmesine öncülük etmişlerdi. Kadınlar bilimin popülerleşmesi için çeviriler, illüstrasyonlar ve başka birçok hayati katkı yaptılar.

Margaret Cavendish
http://upload.wikimedia.org/wikipedia/en/thumb/6/66/Margaret_Cavendish_Portrait.jpg/200px-Margaret_Cavendish_Portrait.jpg
Royal Society toplantılarından birine katılan ilk kadın Margaret Cavendish’di, Mayıs 1667. Bütün erkek üyeler tarafından protesto edildi ve bu tehlikeli deneyim iki yüz yıl daha tekrarlanmadı. Fakat Margaret, İngiliz biliminin aristokrat üyelerinden birinin, William Cavendish’in ikinci karısı olması nedeniyle avantajlıydı.

Margaret Cavendish, Royal Society üyelerinin kuru, ampirik yaklaşımını alaya aldı; canlı hayvanlar üzerinde yapılan cerrahi deneylere şiddetle karşı çıktı ve kadınların bilim insanlarının üye olduğu derneklerden dışlanmasını eleştirdi. O, Baconcı mekanik ilerleme düşüncesi yerine, Stoacı doktrin tercihini “Deneysel Felsefe Üzerine Gözlemler” (Observations on Experimental Philosophy, 1668) adlı kitabında anlatıyordu.

Caroline Herschel
http://www.nndb.com/people/668/000096380/caroline-herschel-1-sized.jpg
lk kez bir kadın tarafından yürütülen bilimsel bir araştırma programından çıkan yayın uzayla ilgiliydi ve Royal Society'nin Philosophical Transcations isimli dergisinde yayınlandı. Yazı, Royal Society dergisinde Ağustos 1786’da tuhaf bir başlıkla,“Yeni bir kuyruklu yıldız hesaplaması, Bayan Caroline Herschel’den Bay Charles Blagden’e bir mektup, Royal Society Sekreterliği’ne” şeklinde basıldı. Carolin, Uranüs’ü keşfeden, Andromeda gibi galaktik sistemlerin varlığına dair fikirler öne süren büyük astronom William Herschel’in kız kardeşiydi. Ama Carolin’in uzmanlık alanı yeni kuyruklu yıldızlar keşfetmesiydi ve bu dönemde 30’dan az bilinen yıldız varken o bir seferde sekiz tane buldu.

Jane Marcet
http://www.rsc.org/images/FEATURE-marcet-300_tcm18-87786.jpg
Kadınlar erkek arkadaşlarından daha geniş bir bağlamda, bilimin yaratacağı eğitimsel olanakları da gördüler. Jane Marcet'in 1806’da yazdığı “Kimya Üzerine – Deneylerle” (Conversations in Chemistry, in which the elements of that science are familiarly explained and illustrated by Experiments) gerçek anlamda bir popüler bilim kitabı sayılabilecek ilk kitap olmuştu. Bu kitabın 15. baskılarından biri ünlü fizikçi Michael Faraday için bilimin heyecan verici kapısını açtı.

Mary Fairfax Sommerville
http://www.laterbloomer.com/wp-content/uploads/2009/12/somerville-e1264125933492.jpg
Mary Fairfax Sommerville 1834’de tüm çağdaş fen bilimleri alanlarının (fizik, kimya, astronomi) prensip ve yöntemlerinin ortaklığına dikkat çeken “Fiziksel Bilimlerin Bağlantısı Üzerine” (On the Connexion of the Physical Sciences) adlı kitabını bitirdi. Kitap, Türkçe'ye “bilim insanı” olarak çevirebileceğimiz “scientist” sözcüğünü de türeten William Whewell tarafından olumlu bir gözden geçirme ile yayınlandı. Şaşırtıcı bir şekilde bu kelime 1834’den önce kullanılmıyordu. Bu kitap kısa sürede on baskı yaptı ve yarım yüzyıldan daha uzun bir süre boyunca bilimsel ilerleme fikrini biçimlendirdi.

Rosalind Elsie Franklin
http://jwa.org/system/files/imagecache/scale_width_225px/mediaobjects/Franklin-Rosalind-1_small.jpg
Rosalind Elsie Franklin DNA, virüs, kömür vb. yapılarının anlaşılmasında büyük katkılarda bulundu. Genç bilim kadını, öğrendiği X ışınları kırınım yöntemini kullanarak DNA'nın yoğunluğunu, sarmal biçimini ve başka önemli özelliklerini saptadı. Fakat Rosalind’in DNA sarmalına ilişkin fotoğrafını kullanan ve bu çalışmalarıyla Nobel Ödülü alan James Watson ve Francis Crick, çalışmalarına öncülük eden kişi olan Franklin'den çok, arkadaşı Wilkins'in adını anıyorlardı. Bilim dünyası, uzun bir süre boyunca bu bilim kadının çalışmasının görmezden gelinmesini tartıştı.

Kaynak: http://haber.sol.org.tr/bilim-teknoloji/unutulan-bilim-kadinlari-haberi-36596
Mesaj tarihi:
Kadın ve parmak atmak... evet...

Bu arada yazıklar olsun size. Böyle bir konuyu trollüyorsunuz. Oysa onlar kitap istiyor, defter istiyor, okumak ist... neyse c/p yapmaya üşendim.
Mesaj tarihi:
şimdi gelip bildiğiniz ünlü bilim kadınlarını saymayın lütfen adı üstünde unutlmuş bilim kadınları çalışması bu. siz adını biliyorsanuz yüksek ihtimal unutlmamıştır zaten. yani mary curie, emmy noether falan beklemeyin burda. emmy noether kadın değil zaten insan üstü bir varlık ona cinsiyet şey etmemek lazım da neyse
  • Genel Yönetici
Mesaj tarihi:
Tamam, iyi bilim kadınları var. Ama nerede Euler'e denk bir kadın? Gerçi Euler'e denk bir insan yok... belki Gauss, Turing ya da Leibniz. Nerede onlara denk kadın? Bir Noether, bir de Grace Hopper işte.

Not: Fermat'ın teorisini kanıtlayan bir adam vardı 90larda, kimdi o?
Mesaj tarihi:
olm kadınlardan riemann, fourier, bernoulli çıkmasını beklemek hem yaşadıkları döneme hem de kadınların kafa yapısına bakıldığında komik olur.

akıllı, zeki bilmem ne meselesi değil bu..

çalışma şekilleri ve çalışma amaçları farklı.

sadece sayısal için de değil, bi freud ya da jung da yok kadınlarda.



bilim dediğin genele hitap eden, açık bir olgu. kadın beyni ise doğası gereği local ve bencil. kanıtlama ihtiyacı da yok. keza tekil bir olgu olarak devam edebiliyor
Mesaj tarihi:
iskenderiyeli hypatia,
"considered the first notable woman in mathematics, who also taught philosophy and astronomy." diye de wikipedia yazmıştır."agora" filminde de hayatı anlatılır...bu arada hypatianın sonu şu olmuitur,dindarlar tarafından yakalanıp,çırılçıplak soyulup,öldürüldükten sonra cesedi şehrin sokaklarında sürükleye sürükleye dolaştırılmış ve paramparça edilmiştir...

geldik mutfağa!!!:D ee tabi 21. yüzyılda, bir forumda bile kadının yeri mutfaktır görüşü, geçmiş yıllarda da etkisini sürdürdüğünden kadınların bilim alanında kendini göstermesi zor olmuştur.Yani erkeklerden daha fazla çaba sarfetmesi gerekiyor.Ayrıca evet kadın, yapısı gereği kendini çılgınlar gibi bilime verememektir,yani öyle saatlerce,günlerce,haftalarca kapanıp bunalıma giren,kendinden geçene kadar bir teori üzerinde çalışan, bilim kadını görmedim! zaten kadınları bitiren başka bir konu da süse püse harcanan zaman...en bakımsız kadın bile buna bayağı bir zaman ayırıyordur.
Mesaj tarihi:
esas sıkıntı kadın erkek eşitliği saçmalığında..

tamam yasalar karşısında eşit olmalı, hakları eşit savunulmalı vs.

ama eşit değil ki bunlar!

kadının güzelliği de bu farklılıkta zaten. yok aksini iddia eden oturur anasını satayım metinle gt5 oynar hayatı boyunca..
Mesaj tarihi:
Kadınların bilim dünyasında kendilerini gösterememeleri yerleri mutfak olduğundan değil, yemek yapmaktan başka birşeyi tam anlamıyla doğru bir şekilde yapabilecek yetileri olmadığından.


Kadınların yerleri de bu yüzden mutfak zaten.
×
×
  • Yeni Oluştur...