Laurelin Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 http://www.henryjacksonsociety.org/henryjacksonsociety/hjsuserfiles/Ghaddaffi.jpg
Genwa Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Az önce abilerin evinden geldim, bugünkü menü çiğ köfteydi. Geçen hafta yapmışlardı maklubeyi. Açıkçası malzemeden hiç kaçmıyorlar, yaptıkları yemeklerden sırf etini ayıklayarak yesen bile 15 kişi doyuyor üstüne artıyor. Ardından sohbet diye birini bekledik gelen adam 3 yıldır aynı sınıfta ders gördüğüm okulu bilmem kaç yıl uzatmış bi eleman çıktı, yalnız iyi ağız varmış kesintisiz 45 dakika konuştu adam, yalnız sonunda da lafı koydu. Buraya sırf yemek için gelen de hayır etmiştir falan diye.
mani Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 eleman o lafı ettikten sonra geğirseydin böyle. elinize sağlık çok güzel yapmışsınız deseydin bide.
nutella yerim Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Viktor said: http://www.henryjacksonsociety.org/henryjacksonsociety/hjsuserfiles/Ghaddaffi.jpg su adamın 1/3 u kadar siyasetci bizde olsa
kithnoss Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 * Yerimizden gelip alanlardan ulaşım ücreti alınmaz! Şaka mı adamlar ? :D Referans firmalara bakılırsa tam müslüman işi bişey ama ilk defa duyuyorum böyle bi yemeği :D
dasaaa Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 throine said: allaam ya sabahtan beri hem burda hem de eksi'de makbule diye okuyormusum bunu. hmm sen diyince farkettim ben de..
Alcadras Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 Mesaj tarihi: Mart 19, 2010 mani said: eleman o lafı ettikten sonra geğirseydin böyle. elinize sağlık çok güzel yapmışsınız deseydin bide. ahaha sesli güldüm nedense ahasda
Laurelin Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 said: birçok öğrencinin devlet yurtlarında yer bulamaması nedeniyle kalmaya mecbur bırakılan cemaat evleri. bu kadar hızlı bir şekilde yayılmalarının ve cemaatin büyümesinde devletin isteyerek ya da istemeyerek katkısı ne yazık ki göz ardı edilemez. buradan kalan kişiler doktor, savcı, hakim vs. olduğunda, ellerinde kullanacakları bir güç ile hayata giriyorlar. yaklaşık bir eğitim yılı yine devletin yurtlarında yer bulamadıkları için mecburen kalan iki arkadaşın yaşadıkları üzerinden ışık evlerine ışık tutalım. kahramanlarımız anadolu'da bir şehirde, üniversite hayatını yaşayan, kaldıkları öğrenci evinde diğer arkadaşlarının okulu bitirip şehirden ayrılmaları üzerine, kalacak bir ev ve yurt bulamadıkları için mecburen ışık evlerinde kalan iki genç kişi. elemanların fethullah'a karşı en ufak bir sempatisi olmamakla birlikte, cemaat evine girme nedenleri tamamen çıkar amaçlı ve onları sömürmektir. ilk önce ışık evlerinin yurtlarında kalmaya başlayan elemanlar kısa sürede cemaatte sevilen kişiler olmayı başarırlar. tabi üst yönetim tarafından değil, kalan öğrenciler tarafından sevilirler. öyle ki iki yıldır arkadaş olan bu kahramanlarımız samimiyetten! birbirlerinin annelerine söver ve birbirlerine ****** ******* diye hitap ederler. ağızlarında sürekli küfür eksik olmayan bu iki arkadaş, cemaat içinde diğerlerinde oldukça farklı davranırlar. hal böyle olunca da bu iki arkadaşın odası sürekli dolar taşar. aşağıda yapılan toplantılara kimse gitmeyip, elemanların odasında toplanırlar. yaptıkları muhabbetler, abilerin anlatacağı dini bilgilerden oldukça keyifli olduğu için sürekli muhabbetlerin merkezinde olurlar. sabah namazına kaldırmak için gelen abilere her sabah cenabetiz lafını söylemeleri üzerine bir süre sonra bizimkileri atlamaya başlarlar. namaza kalkmaları da ayrı bir olay olur. sabah namazı için saf tutulduğunda arkadaşın hiç bilmeyeni, az bilenine "kaç rekat, kaç rekat?" diye fısıldayıp, öndekinin eliyle 4 göstermesi üzerine 2 rekatlık namazı 4 rekat çıkartacak kadar uzaklardır dine. bir kaç aylık yurt meceraları ise bir gün quake oynarken sonlarınır. odada bulunan abileri unutup, kulaklıklarını takıp oyuna kendilerini kaptırırken, oyunda sürekli ölen eleman diğerine herkesin duyacağı bir ses tonuyla "vurma artık ****** *******" diye seslenmesi ile kahramanların yurt serüveni tamamlanır. yurdun düzenini bozdukları için eve transfer olan iki kafadar, kendilerini bozmadan cemaati sömürmeye devam eder. evde kalan 5 kişi içinde tek abiden sonra yaşça büyük olduklarından sözleri dinlenmeye başlar. buzdolapları etine kadar cemaat tarafından karşılanmasına rağmen cemaat tarihine geçecek bir olay ile, sadece ekmek aldıkları bakkala veresiye yapmaya başlarlar. bakkalcıyı kafalayarak aldıkları sigaraları, ekmek, yoğurt diye yazdırırlar. hesap kabarıp, cemaatin büyükleri tarafından duyulacak duruma geldiğinde abileri tarafından böyle bir olayın ilk defa olduğu söylenip, cemaatin adını lekelediniz diyerek haşlanırlar. ama adamların cemaate girme amaçları zaten sömürmek olduğu için bu olay onları durdurmaz. evde bulunan kumbaradan para çalarak kişisel giderleri için kullanırlar. yetmez evin ortak parası ile dışarda kebaplar, pideler yer eve gelip diğer elemanlara makarna ve patates yaparlar. sigara içmenin yasak olduğu ışık evlerinde evde kalan üç kişiden ikisini sigaraya alıştırırlar. elemanlardan birisi tekini balkona çıkartıp içirirken, diğeri de dışarı götürüp sigaralarını içerler. ikisinin de bir süre birbirinden haberi olmaz. ayrıca sık sık evin yakınındaki parka gidip kafaları çekerek eve gelirler. eve olan ilgiyi arttırmak, liseli gençleri eve alıştırmak için yapılan sinema günlerinde film almaya yine bizim elemanlar giderler. seçtikleri filmler tahmin ettiğiniz üzere sevişmesi bol filmler olduğundan filmin büyük bir bölümünde abilerin eli ekrandan ayrılmaz. abilerin yüzleri kızarırken bizimkiler ne mal varmış hatunda demi abi diyerek olayın bokunu çıkartırlar. dinlerken saatlerimi alan, gülmekten altıma ******** olaylar silsilesi şu an aklıma gelmeyen bir çok olay ile devam eder. yaptıkları toplantılara mercedesler,bmwlerle gelen cemaat üyelerinin yine kendi çıkarları için yaptıkları yardımları güzel bir şekilde yerler. eylül ayında girdikleri sözde ilim, irfan yuvasından mayıs ayında atılırlar. atılma nedeni ise yasak olduğu halde getirdikleri 37 ekran televizyonda porno izlerken abilere yakalanmaları olmuştur. ha unutmadan eve çıktıklarında namaz kıldıran izmirli bir elemana " sen nası izmirlisin? izmirli adamda karı olur, kız olur, içki olur. sen de hiç biri yok" diyerek kafalarına girerler. evden atılıp yaz okuluna devam ettikleri sırada elemandan bir telefon gelir ve şöyle bir diyalog geçer aralarında. bizimkiler- napıyon oğlum. eski imam- napıyım müdür. izmirdeyim. b- ne güzel valla. biz de yaz okulundayız. ei- valla şimdi iki tane efes içtim, karıya gidiyom. b- ha söyle lan. ei: sus şerefsiz. sizi nereden tanıdım, allah belanızı versin. hayatımı ****** ****** *********. b- hehehehe ekside gordum efsaneymis
Coder Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 abi yarın tayland şartlarında melemen pişirmeyi deneyecem bol şans dileyin bana :))
aquila Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 onun neyine sans dilicez lan, kir yumurtayi ver domtizi biberi, oldu. dunyanin her yerinde ayni sekilde olur bu.
Coder Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 Mesaj tarihi: Mart 20, 2010 evet süper başarılı oldu menemen öyle deme burada tuz bulmak bile büyük olay
Öne çıkan mesajlar