dufrasne Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Teknolojik gelişimin ne kadarı insanların refahı için kullanılıyor? Uzun uzun yazacaktım ama, "baba parasıyla sistemi eleştirmeyin" konulu eleştirinin helal kenk" aldığını görünce vazgeçtim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
barnacle Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 %51,893 ü Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 "nutella yerim" said: sipeys tek dunya devletinin neresi mantıklı allasen mutlak bir sorgulanamaz bir otorite elbet tek bir gucun elinde eger bu guc iyi niyetliyse olumlu yonde sonuclar verir fakat 3bucuk milyar insan farklı kulturler sence bunun olma olasılıgı var mı,olaya yalnızca ekonomik acıdan bakmamak lazım her zaman ekonomik olarak ustun bir etmen diger degiskenleri asimile eder diger devletlerin dili dini kulturu ne olacak,bugun bir cok yerde oldugu gibi hepimiz mc donals dan yemek yiyip britney spears mı dinleyecegiz tek kültür demiyorum zaten.avrupadaki şehir devletlerinin birleşip ulus devletlere dönüşme sürecini düşün.tek dünya devleti de aynı şekilde olacak.Şuan türkiye'nin doğusu ve batısı bile ayrı kültüre sahip.Ama iletişimin gelişmesi ve yine yeni yeniden teknolojik gelişim kültürler arası farkları azaltacak ve bir dünya parlementosu oluşturulabilecek...Bu söylediklerim hayal ve onlarca yıl alır belki de.Ama insanlığın geleceği konusunda tahmin yürütüyor olsak,en kuvvetlisi bu olurdu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nutella yerim Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 "nutella yerim" said: sipeys tek dunya devletinin neresi mantıklı allasen mutlak bir sorgulanamaz bir otorite elbet tek bir gucun elinde eger bu guc iyi niyetliyse olumlu yonde sonuclar verir fakat 3bucuk milyar insan farklı kulturler sence bunun olma olasılıgı var mı,olaya yalnızca ekonomik acıdan bakmamak lazım her zaman ekonomik olarak ustun bir etmen diger degiskenleri asimile eder diger devletlerin dili dini kulturu ne olacak,bugun bir cok yerde oldugu gibi hepimiz mc donals dan yemek yiyip britney spears mı dinleyecegiz ek olarak eger tek bir dunya devleti olacaksa ne cesitli dunya edebiyatı kalır ne şiir ne muzik,bu konu ustune yaşar kemal in guzel bir konusması vardı bulursam koyucam Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ramocan Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Kıt kaynaklar konusunda; ülkeler(oyuncular), eylemler(üretim seçimleri) ve seçim(Tüketim seçimleri) olduğunu düşünün:Her oyuncu, oyun içinde elinde olan eylemlerden birini seçmiş olsun, ve tüm oyuncuların böyle bir seçim yaptığını düşünelim. Bir oyuncu için seçilmiş eylem, diğer oyuncuların seçtikleri eylem gözetildiğinde oynanabilecek (getiri anlamında) en iyi eylem ise, ve bu özellik tüm oyuncular için sağlanıyorsa, bu eylemler bir Nash Dengesi oluşturur.Bu dengede yapılacak tüm üretim noktaları ülkeleri daha iyiye götürecek, denge altı ve üstü seçim yapan devletler de borçlanacak.Bu çıkmazda tek bir ülke ve o ülkenin yaptığı seçimler sonucu gezegenin kaynakları sürdürülebilir şekilde korunabilir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ramocan Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 dufrasne said: Teknolojik gelişimin ne kadarı insanların refahı için kullanılıyor? Uzun uzun yazacaktım ama, "baba parasıyla sistemi eleştirmeyin" konulu eleştirinin helal kenk" aldığını görünce vazgeçtim. Mantıklı, bilmemek değil öğrenmemek ayıptır sevgili dufrasne arkadaşım.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 dufrasne said: Teknolojik gelişimin ne kadarı insanların refahı için kullanılıyor? Uzun uzun yazacaktım ama, "baba parasıyla sistemi eleştirmeyin" konulu eleştirinin helal kenk" aldığını görünce vazgeçtim. Teknolojik gelişimin en uçuk olduğu dönem ne zamandı ? 1939 sonrası.Bu teknolojiler milyonlarca insanı öldürmek için kullanıldı ama şuanki durumumuzu,şu 50-60 yılda belki de 300-400 yıllık ilerleme kaydetmemizi "insanlığın refahı için kullanılmayan teknolojiler" kavramına borçluyuz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
AMO Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 o donem suanki demokrasi anlayısı ingiltere de olsaydı hicbir sekilde o kadar hızlı buyuyemezlerdi. Dunya boyle kabul etmek lazım. suan karnımız tok sırtımız pek ise afrikadaki aclar sayesindedir. cunku dunyanın kaynaklarını sömurup butun insanlıgın esit hak sahibi oldugu kaynakları onlara ya hic vermiyoruz yada az veriyoruz. bu sayede de cok tuketebiliyoruz. Demek istedigim sistem degismedi degismiycek de. sadece global dunyada ulkeler yemek yedikleri kaba pislemiyorlar. onun yerine afrikayı arap ulkelerini guney dogu asya ulkelerini kirletiyorlar. oralarda insanlar acı cekiyor. biz ise sistem sayesinde hep daha fazla tuketmeye yönlendiriliyoruz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nutella yerim Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 sipeyskeyk said: dufrasne said: Teknolojik gelişimin ne kadarı insanların refahı için kullanılıyor? Uzun uzun yazacaktım ama, "baba parasıyla sistemi eleştirmeyin" konulu eleştirinin helal kenk" aldığını görünce vazgeçtim. Teknolojik gelişimin en uçuk olduğu dönem ne zamandı ? 1939 sonrası.Bu teknolojiler milyonlarca insanı öldürmek için kullanıldı ama şuanki durumumuzu,şu 50-60 yılda belki de 300-400 yıllık ilerleme kaydetmemizi "insanlığın refahı için kullanılmayan teknolojiler" kavramına borçluyuz. sayet gel gör ki insan hakları diye bir kavram da var,o insanların ölmesi teknolojinin ilerlemesine suphesiz fayda saglamıstır ama sen kendi canını feda edermiydin teknolojinin a zamanda alacagı yolu b kadar kısa zamanda alması icin Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 bilimsel gelisme hizi farkli o zamanla bu zaman arasinda, cagimizda teknoloji eskisine kiyasla acayip hizli ilerliyor ilerde mucize bir icat ortaya cikicak hepimzi kurtulucaz mantigiyla insanligin gelicegini ipotek altina sokamassin belki o cikicak olan icat tukenmis kaynakalrdan birine ihtiyac duyucak calismak icin? veya tukettigin bir kaynak yuzunden isiktan hizli gidicek teknoloji teorisini kesfedip uygiliyamiyicaksin? misal petrol cok daha once tukenmis olsaydi insanlik aya cikabilir miydi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
AMO Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 teknolojik gelisimin en hızlı oldugu donem acık ara suan ve hatta yarın. exponansiyel olarak artıyor yayımlanan makale sayısı vs. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ramocan Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Teknoloji'yi sadece silikon bazlı işlemci olarak algılamak anlamsız zira "ateş yakmak" ve "yemek pişirmek", "ticaret" ve belli bir yerde "din" de bir teknolojidir ve yüzyıllardır insanlığın yararına kullanılmıştır. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sam Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 sg-1 said: o yüzden tek yol abd di mi sam mao eleştirisine cevabın ciddi ciddi bu mu yoksa tartışmadan geri kalmamak için mi karavana salladın? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 etmezdim,kimse etmezdi.kontrolümüz dışında olan olaylar da oluyor malesef :) ben sonuca bakıyorum.Ben dünyayı yönetiyor olsam 20 milyon insanın hayatı,belki de tarihteki en kötü şartlarda son bulacak ama uzaya gideceğiz dese ben bunun onayını vermezdim.Ama olayları ve sonucu irdeledğimiz zaman malesef bu sonuca ulaşıyoruz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nutella yerim Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 sipeyskeyk said: etmezdim,kimse etmezdi.kontrolümüz dışında olan olaylar da oluyor malesef :) ben sonuca bakıyorum.Ben dünyayı yönetiyor olsam 20 milyon insanın hayatı,belki de tarihteki en kötü şartlarda son bulacak ama uzaya gideceğiz dese ben bunun onayını vermezdim.Ama olayları ve sonucu irdeledğimiz zaman malesef bu sonuca ulaşıyoruz. işte su irademiz dısında lafı cok buyuk bir yalan ve herkes nedense koşa koşa inanmak istiyor Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cons Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 az susun beyler ara verin yemek yicem. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Viktor said: bilimsel gelisme hizi farkli o zamanla bu zaman arasinda, cagimizda teknoloji eskisine kiyasla acayip hizli ilerliyor ilerde mucize bir icat ortaya cikicak hepimzi kurtulucaz mantigiyla insanligin gelicegini ipotek altina sokamassin belki o cikicak olan icat tukenmis kaynakalrdan birine ihtiyac duyucak calismak icin? veya tukettigin bir kaynak yuzunden isiktan hizli gidicek teknoloji teorisini kesfedip uygiliyamiyicaksin? misal petrol cok daha once tukenmis olsaydi insanlik aya cikabilir miydi? hayır çıkamazdı.Ama kapitalizmin başarısız olduğunu savunmak için bu dediklerinin gerçekleşmesini veya benim dediklerimin gerçekleşmesini beklemek zorundayız.Sen de söyledin,hiçbir sistemin mutlaf refaha ulaştırılacağı savunulamaz.Sonuçta bu bir kumar,kapitalizm kazandı savaşı ve şuan için kör topal da olsa iyi gidiyor.Dediğin şeyler olur da,insanlık bir faciayla karşılaşırsa, o zaman haklı olursun. Herhangi biriniz bana gelip insanlığın geleceğiyle kumar oynamanın nesi mantıklı,ABCD sistemi olsa mutlak refaha ulaşmamız garantiyken ne anlamı var diyebilir mi ? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sipeyskeyk Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 ben de halısaha maçına gitmek zorundayım CEVAB VEREMEDİ demeyin sonra,herkese saygılarımı sunuyorum keşke hep bu seviyede tartışabilsek. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
naraso Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 CEVAB VEREMEDİ Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
AMO Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 suan olan olayları bir yarıs gibi gorebiliriz bence. bir yandan insan sayısı arttıgı icin her bir ulkenin var olan hayat standartlarını korumak icin daha fazla gelir elde etmesi gerekiyor. Bunun icinde insanların tuketmesi gerekiyor. bu nedenle de dunya kaynakları limitlerinde tuketiliyor ve dunya kirleniyor. Bu kirlilik insanların hayatlarını kötu yönde etkilemeye basladı (kuresel ısınma , hava kirliligi vs.) Obur yandan cevresel sorunlar insanların hayatlarını kotu yonde etkilemeye basladıgı icin bunu tersine cevirebilcek teknolojilere olan talep arttı. Bu nedenden oturu bu konulara ayrılan para miktarı arttı ve hızla gelisiyor bu teknolojiler ama teknoloji insanlık kendini yok etmeden önce bu döngüyü tersine cevirebilcek mi bu konuda emin deilim iste isin yarıs kısmı da burda. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nutella yerim Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 savaşı kapitalizm kazandı diyorsunuz,sscb nin bitmesi kendisinin sosyalist bir rejim olmasından degil diger blok ulkelerin kapitalist olmasından kaynaklanıyor yani sosyalizm kapitalizm gibi bölgesel olarak uygulanan bir rejimden ziyade ancak kuresel olarak uygulanabilirse başarı sağlayabilecek bir rejim niteligi tasıdıgından kaynaklanıyor bunun olusumu kapitalizmin ana kraliçesi olan devlet kendine ucuz isgucu ve hammadde icin uydu ulkeler ve halklar seciyor,bunların sonucu imal ettigi urunu yine bu sectigi halklara satıyor,onları pazar olarak kullanıyor,bunu saglayacak politik ve bürokratik zorlukları da yine kendi askeri yaptırım gucuyle uyguluyor sisteme itiraz eden ulkelerde kendi cıkarları dogrultusunda politikacılar ayartıyor,kullanıyor,sanayilesmis global kapitalizmin 300 yıllık tarihi boyunca onun yuzunden olan savaslar (ww1 - ww2 -bugun ırak ve daha once olmus afganistan guney amerikadaki ic savaslar) kutupların erimesi ihtiyacdan fazla uretim ve uretilen malların ihtiyacları olmadıgı halde cesitli propaganda(reklam)lar ile diger ulkelere satılması,kutupların erimesi,kuresel ısınma,petrol kaynaklarına erisememis ulkelerin diger kapitalist ulkelerle rekabet icin nukleer santral artıklarını sudan etyopya gibi ulkelere bosaltmas(bkz.fransa) ve su an agzına sıcılmıs bir doga ve cıkıp hala kapitalizmi savunanlar var en ilginci bu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cons Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 niye bu kadar seviyeli tartışıyorsunuzki. hepiniz gerizekalısınız bir ben akıllıyım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 islemesi icin surekli daha fazla tuketim ve daha fazla uretim gereken oysa sinirli kaynaklarla dolu olan bri dunyada uygulanan bri sistemden bahsediyorsun kapitalizmin tuketim egilimi sabit olsaydi dedigin gecerliydi ancak sistemin ayakta durmasi icin gereken tuketim katlanarak artarken dunay ustundeki kaynaklarda herhangi bri degisim olmiyor bunun yaninda gene kapitalist sistemin calisabilmesi icin tipki demokrasi gibi yuksek egitimli bir halk gerekiyor, kriz beklentisi ile tuketimi kismak sisteme krizin kendinden cok cok cok dah fazla zarar veriyor cunki isin daha kotusu sistemin artik insanlari sahip olamdiklari parayi tuketmeye zorlamasi, taksitler kredi kartlari, tuketim kredileri vs vs vs gunu kurtarmak icin gelicegi feda ediyro resmen isin daha ciklis insanlari nsahip olmadigi parayi tuketirken "nede olsa ilerde ehrsey duzelir" diye sahip olucagini tahmin ettigi kaynaklari harcamasi daha dogrusu harcamak zorunda kalmasi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
naraso Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 @nutella yerim sosyalizm dünyaya aynı anda gelicek küresel olucak diye bi olay yok. marx'ın tahmini kapitalizmin tüm avrupa kıtasında aynı şekilde gelişeceği ve her ülkenin aynı anda sosyalizm evresine gireceğiydi. ama bugün rahatça görüyoruz ki her kapitalist ülke aynı hızda gelişmiyor ve bu yüzden farklı anlarda sosyalizme geçmeleri mümkün. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Efrasiyab Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 6, 2009 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar