Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Mandriva


GERGE

Öne çıkan mesajlar

  • Genel Yönetici
Kullanan var mı bilmiyorum ama bir hafta oldu neredeyse kullanmaya başlayalı ben. Başta bir sürü sorun çıkardı, ama alıştıktan sonra sevdim.

Epey güncel bir sistem, Ubuntu'lardan ve openSuSe'den daha iyi bu konuda ve paket deposu Arch'dan sonra gördüklerimin en iyisi. Ubuntu'dan daha başarılı buldum.

Control Center'ı mükemmel, dağıtıma bağımlı yapabilir sizi, KDE 4 de çok iyi kullanılmış.

Şu an için uzun bir süre kullanmayı düşünüyorum. Ocak ayından başladığım Arch olmayan iyi bir dağıtım bulma arayışım bitmiş gibi görünüyor. Zenwalk'da çok iyi ama onu kullanacağıma Arch kullanırım yani, paket deposu iyi, güncel, hızlı, sistem ayarları kolay olan ve KDE'yi iyi kullanan bir dağıtım arıyordum buldum sonunda. Sistem ayarları neredeyse Arch kadar kolay Control Center ile. ncurses arayüzü de olması beni kandırmaya yetti.

Temalarını sevmedim ama hemen değiştirilebiliyor tabii. sudo, qtcurve, nano gibi bir sürü standart paket yüklü gelmiyor ama onu halletmesi de kolay.

Tek büyük sorunu fontlarla yaşadım. Bu saat itibariyle çözmüş bulunuyorum. Forumlara bakacağıma kendim bir çözüm getirmeye çalıştım. İşte çözümü:

Şuradan tüm repolarını yükleyin (Mandriva sadece sistem araçlarının olduğu bir repo ile geliyor) buradan: http://easyurpmi.zarb.org/ (terminal'den Advanced bölümünde yazan komutları girerek halletmenizi öneririm)

libfreetype6 paketini yükleyin.

nano paketini yükleyin. Nano da kaydetmek için F3 çıkmak için F2 kullanılıyor. Terminal'de copy/paste Ctrl+Shift+C/Ctrl+Shift+V diye olur.

terminal'de su yazın ve sifrenizi girerek yönetici terminaline ulaşın. Şu dosyaları yaratın, içlerini söylediğim gibi doldurun:

nano /etc/fonts/conf.avail/10-antialias.conf


<?xml version="1.0"?>
<!DOCTYPE fontconfig SYSTEM "fonts.dtd">
<fontconfig>
<!-- Use the Autohinter -->
<match target="font">
<edit name="autohint" mode="assign"><bool>true</bool></edit>
</match>
</fontconfig>



nano /etc/fonts/conf.avail/10-hinting-full.conf


<?xml version="1.0"?>
<!DOCTYPE fontconfig SYSTEM "fonts.dtd">
<fontconfig>
<!-- Use Full Hinting -->
<match target="font">
<edit name="hintstyle" mode="assign"><const>hintfull</const></edit>
</match>
</fontconfig>



nano /etc/fonts/conf.avail/11-lcd-filter-lcddefault.conf


<?xml version="1.0"?>
<!DOCTYPE fontconfig SYSTEM "fonts.dtd">
<!-- conf.d/lcd-filter-lcddefault.conf -->
<fontconfig>
<!-- Use lcddefault as default for LCD filter -->
<match target="font">
<edit mode="assign" name="lcdfilter">
<const>lcddefault</const>
</edit>
</match>
</fontconfig>


Aşağıdaki komutları teker teker girin:


ln -s /etc/fonts/conf.avail/11-lcd-filter-lcddefault.conf /etc/fonts/conf.d/11-lcd-filter-lcddefault.conf
ln -s /etc/fonts/conf.avail/10-hinting-full.conf /etc/fonts/conf.d/10-hinting-full.conf
ln -s /etc/fonts/conf.avail/10-antialias.conf /etc/fonts/conf.d/10-antialias.conf
ln -s /etc/fonts/conf.avail/10-sub-pixel-rgb.conf /etc/fonts/conf.d/10-sub-pixel-rgb.conf
rm /etc/fonts/conf.d/10-autohint.conf (bunu y'ye basarak onaylayın)



exit komutunu girin ve yönetici terminalinden çıkın.

Şu dosyayı yaratın: (yönetici terminalinden çıktıktan sonra kullanıcı terminalinde yapmanız lazım)

nano ~/.Xresources


Xft.antialias: true
Xft.hinting: true
Xft.hintstyle: hintfull
Xft.lcdfilter: lcddefault
Xft.rgba: rgb


En son olarak şu paketi yükleyin: Webcore Fonts (Microsoft fontları falan var bunda)

KDE System Setup'dan ya da Gnome Control Center'dan antialiasing'i aömayı unutmayın yoksa bunlar pek bir işe yaramaz.

Kullanıcı hesabınızda bir çıkıp girdiğinizde düzelmiş olacaklar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Öyle değil ya. Kubuntu'ya dayanamadım mesela. Suse'nin de repolar çok kötüydü, 11.2 çıktığında bakacağım tekrar ama.

Asıl sorun şu:

Tek başıma kalıyorum, bir tane bilgisayarım var. Ailemin ya da arkadaşlarımın yanındayken etrafta daima 3-4 bilgisayar olurdu. Arch sorun çıkarırsa ya da çökerse, düzeltmek için netten yardım almam mümkün değil şu anda. Ben de Mandriva tarzı bir masaüstü amaçlı bir dağıtım aramaya başladım ama sistem yönetimi de Arch kadar düzgün olsun, deposu gelişmiş olsun, sistem özelleştirmeleri kolay olsun istedim. Mandriva karşıladı sadece bu istekleri KDE 4.2 ile birlikte. Gnome desem Foresight gibi birşey kullanırım ama, istemiyorum işte Gnome.

Bu arada Gnome daha iyi demeden önce Gnome mail listini oku bir sen de abi. Baştan sona Gnome değişiyor bir yıl içinde (ben iki yıla anca yetişir diyorum ama). Herkes Gnome cephesinde geri kaldıklarını kabul ediyor artık en die-hard fanlar dışında. En önemlisi devler ediyor.

Piyasadaki en modern, en innovative masaüstü sistemi KDE şu anda. Windows 7 ya da MacOS bu kadar gelişmiş değil bence. Benim hepsini kullandıktan sonra vardığım karar öyle en azından. KDE 4.2 sürünü itibariyle (öncesi değil) geçti hepsini. Temmuz'da da 4.3 çıkacak özellik bakımından eksik olan bir kaç şey daha eklenecek NetworkManager gibi.

4.3:

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/c/cf/Screenshot_of_KDE_4.3.png
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Wine her dağıtımda kullanılır. Pil performansının diğer KDE kullanan masaüstü dağıtımlardan farklı olacağını sanmıyorum ama bunun da LXDE kullanan özel bir Netbook sürümü var, onun pil performansı iyi olur sanırım. Zaten Netbook'da KDE 4 kullanılmaz.

Linux işinde yeniysen Ubuntu iyidir başlangıç için. Bunu kullanabilirsin, font sorunu çözdükten sonra bir sorun kalmadı. Ama biraz kavradım dedikten sonra Arch kur, ben Linux hakkında öğrendiklerimin neredeyse hepsini Arch kullanarak öğrendim. Artık ordan öğrendiklerimi her dağıtıma uygulayabiliyorum rahatça. Zaten Linux'ü bilirsen tüm dağıtımlar aynı gibi duruyor gözünde (beğenmedim mi, temele gir, değiştir, derle) tek farkları paket depolarının sana uyup uymaması oluyor. Mandriva'nın depolarını sevdim, Debian ve Ubuntu'ya hiç ısınamamıştım o konuda, Suse zaten rezalet.

Ubuntu'ya devam et sen, bu ondan sonra bakacağım ilk şey olsun ama sıkıldığında ya da maceracı hissettiğinde.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Enterprise babası yok. Kendileri commercial desktop satıyorlar. Enterprise'da var ama pek üzerinde durmuyorlar. İstersen 60 dolar kadar birşey verip Cedega gibi, fluendo codecleri gibi ücretli şeylerle gelen bir sürümünü alabiliyorsun. Destek de veriyorlar o zaman.

Mandriva'nın diğer masaüstü sürümlerden en büyük farklı bu işi ticari olarak yaptıkları için en önemli ticari linux programlarının paketlerini sunmaları (parayla tabii).

Ticari diye burun bükenlerden değilim işte, o konudaki görüşlerim çok değişti ekonomi okuduktan sonra üç sene.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ubuntunun üzerinde default olarak yüklü gelen programlar günümüz klasik desktop kullanıcısının neyine yetmiyor anlamıyorum ?

resim çizeceksen var
hesap makinen var
note padin var
word excel kullanmak istiyorsan var
film izleyeceksen var
müzik dinleyeceksen var

ekstra istiyorsan zaten repolardan çekip kurucaksın
repoların neresi eski kalmış onuda anlayamadım ? neredeyse anlık güncelleme çıkarılan aktif bir community si var ubuntu sürümünün.

Ekran kartı ve ses haricinde ne gibi sorunlarla karşılaşmış olabilirsin merak ediyorum ?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ek olarak

ilk başta KDE ye mi daha çabuk alışırsın yoksa gnome a mı sorusuna yine normal düzey bilgiye sahip kullanıcılar arasından alıp sözlü sorsak gnome daha basit ve sade gelecektir.

KDE çok güzel bir arayüz. Alışmak için bayağı uğraş gerekiyor. Bir yere basınca milyon tane buton kombinasyonu esnekliği sağlasada, bilgi düzeyi düşük bir kullanıcı çabuk kaybolmalara ve gereğinden fazla zaman harcayıp sıkılmalara yol açabilir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Ubuntu'nun repoları yeterince güncel değil, güncel deme hiç, değil yani. Ayrıca her aradığım şey yok ve sistem yönetimi hoşuma gitmiyor. Arch'dan da, bu Mandriva'dan da, sevmediğim Suse'den de daha çok uğraştıyor insanı, conflictler yaratıyor.

Eğer sadece standart masaüstü programlarını kullanacaksan Ubuntu ya da Slackware hiç fark etmez, o Ubuntu programları Gnome ile geliyor, her yerde var. Mandriva'da Ubuntu'da olmayan Aegisub, Cinelerra gibi paketler var.

Ubuntu'nun en sevmediğim yanlarından biri bağımlılık yönetimi, bir sürü gereksiz, istemediğim paket çekiyor daima. Farklı masaüstü sistemleri yüklemek mesele, olduğu gibi tüm Kubuntu'yu indiriyor mesela KDE yüklemeye kalkınca. İyi değil işte. Sana iyi gelebilir ama benim için berbat. Mandriva daha çok Arch'a benziyor paket yönetiminde, rahat. Minimal-Gnome yükleyip kullanabiliyorum ve hiç iz bırakmadan (Ubuntu'ya KDE yüklemiş sonra da yeniden yüklemeden dağıtımı KDE izlerinden kurtulamamıştım bir keresinde) kaldırabiliyorum.

Ubuntu'nun diğer nefret ettiğim yanı da kernel updateleri. Güncel kernel iyidir ama bu kadar sık update edilmez ki? Arch değil bu, kararlılık istiyorumdur eğer Ubuntu yüklemişsem. Mandriva'da sen özel olarak istemedikçe kernel update olmuyor. Eğer sürücüler için falan gerekirse haber veriyor.

Ubuntu'yu sevmiyor değilim. Forumlarda görmüşsündür, Ubuntu'yu öneriyorum Linux yüklemek istiyorum diyen newbie'lere ama Kubuntu gördüğüm en aptal KDE dağıtımlarından biri. Çoğu kişinin Kubuntu kullanıp "KDE sucks!" dediğini duydum. KDE değil, Kubuntu kötü. Gnome servislerini kullanıyor babası Ubuntu'dan, işlemci ve ram kullanımı tepelere çıkıyor. Gnome ile temelden karıştığı için de kararlılık kalmıyor.

Eğer Debian tabanlı bir KDE kullanacaksam Debian Testing kullanırım Debian-desktop repoları ile. Ubuntu, Kubuntu neymiş aslında, doğrudan Debian Testing kullanırım dep depolarını istersem.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Uzun zamandır çeşitli linux dağıtımlarını Kullandım. Gelen programların Gnome arayüz ile birlikte geldiklerini biliyorum.

Sistemin işleyişi hakkında birazdaha araştırma yapmanı öreniyorum. Programlar dependency yani bağımlılık üzerine çeşitli dosyalar olmadan çalışmıyorlar ve bunu kendinde söylemişsin.

Sen gidip Gnome arayüzüne gnome ile alakalı program değilde KDE ile ilgili birşey açmaya çalışır isen eğer gidip KDE nin basic paketlerini çekip onuda çalıştırmak zorunda kalacak. Ne bekliyorsun ki ? KDE üzerinde yüklü distro haline getirip 1 cd yani 700 mb nın dışına mı çıksınlar ?

3 seneye yakındır ubuntu kullanıyourm. Evet zaman zaman sistem saçmalayabiliyor Dependency olaylarının bi zamandan sonra ardı arkası kesilmiyor. Birşey yükleyeceğim derken milyon tane dependency e muhtacım deyip onlarıda yüklemek zorunda bırakıyor. Fakat bu durumun performans açısından problem yarattığını kendim compile etmeye çalışırken yaptığım hatalardan dolayı kaynaklandığını daha çok gözledim. İnanılmaz saçma birşey yapman lazım ki sistemin stabilitesi bozulsun. Gidip RPM paket açacağım dersen debianda bu saçmalık olmazmıydı ? Ki gidip KDE programı kurmayı denemişsin.(bu arada evet bende KDE programlarını zaman zaman kullanıyorum k3b gibi ta ki linux nero yu bulana kadaR)

Kernel update sürekli yaptırmak zorundada değilsin. Arayüzü biraz kurcalarsan sistem altında software sources içerisinde güncellemeleri sadece yeni distrolara veya yüksek öncelikli güvenlik açıklarına karşı işaretleyip kernel updatelerden kurtulabilirsin.

Şu anda kernelimi kendim elimle modifiyeleyip timinglerini değiştirip çeşitli programları daha hızlı kullanmak için değişiklik yapmayı denemiyorum. O yüzden zırt pırt yeni çıkan kernel sürümleri (ki ayarını yaparsan yüklemiyor) günlük kullanımımda bana sıkıntı yaratmadı 1 2 sefer yeniden ekran kartı sürücüsü yükletmek dışında.

Bu arada KDE arayüzüne yaptığım eleştiri Kubuntu kullanmışlığımdan değildir. Kubuntuyu hiç yükleyip kendi bilgisayarımda doğru düzgün denemedim bile. Daha önce Mandrake linux zamanından beri Mandriva yüklü makinalarda vs lerde kullanıp gözlemledim. Arayüz uzay gemisi gibi. Evet hoş görünüyor ama normal kullanıcıyı başına oturtsam 1 saat o buton ne bu buton ne diye soracak bana çünkü heryer buton.

Benim fikrime göre gnome daha sakin. Bilgisayardan anlamayan aile büyüklerim dahi şu anda laptoplarında kullanmasını kısa zamanda öğrendiler. Sade ve amaca yönelik geliyor bana nedense.

Ama KDE nin görsel şölenide ayrı...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
vindozun üzerinde default olarak yüklü gelen programlar günümüz klasik desktop kullanıcısının neyine yetmiyor anlamıyorum ?

resim çizeceksen var
hesap makinen var
note padin var
film izleyeceksen var
müzik dinleyeceksen var

ekstra istiyorsan zaten internetten çekip kurucaksın
internetin neresi eski kalmış onuda anlayamadım ? neredeyse anlık güncelleme çıkaran aktif bir open source community si var internetin.

Ekran kartı ve ses gibi sorunları da yok üstelik.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Ubuntu'da bir kde yüklemeye kalkınca 100 MB minimal kde yükleyip bırakmak yerine tüm Kubuntu'yu çekiyor, bunu demek istemiştim ben.

Linux'ün nasıl işlediğini biliyorum, 6 yıl oldu Windows kullanmayalı ama bu kadar bağımlılığa gerek yok. Arch ile mesela sadece yüklenmesi zorunlu olan bağımlılıklar yüklenir ötekiler şunu yüklersen programa şu özelliği de yüklersin diye bildirilir. Ubuntu ne var ne yoksa pakete ucundan bağlı herşeyi çekiyor neredeyse, çöplüğe dönüyor.

Şimdi baktım mesela, Mandriva'ya Gnome yüklemek istersem sadece 70 MB paket çekiyor. (Gnome paketleri yüklü değil, gtk yüklü ama) Eğer gnome-control-center yüklemek istersem Gnome programlarının ayarları için 20 MB çekiyor. Kubuntu'da ubuntu-desktop paketini çekiyor. Ne demek istediğimi anlayabildin mi şimdi?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

di said:
said:
vindozun üzerinde default olarak yüklü gelen programlar günümüz klasik desktop kullanıcısının neyine yetmiyor anlamıyorum ?

resim çizeceksen var
hesap makinen var
note padin var
film izleyeceksen var
müzik dinleyeceksen var

ekstra istiyorsan zaten internetten çekip kurucaksın
internetin neresi eski kalmış onuda anlayamadım ? neredeyse anlık güncelleme çıkaran aktif bir open source community si var internetin.

Ekran kartı ve ses gibi sorunları da yok üstelik.


paralı
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

GERGE said:
Ubuntu'da bir kde yüklemeye kalkınca 100 MB minimal kde yükleyip bırakmak yerine tüm Kubuntu'yu çekiyor, bunu demek istemiştim ben.

Linux'ün nasıl işlediğini biliyorum, 6 yıl oldu Windows kullanmayalı ama bu kadar bağımlılığa gerek yok. Arch ile mesela sadece yüklenmesi zorunlu olan bağımlılıklar yüklenir ötekiler şunu yüklersen programa şu özelliği de yüklersin diye bildirilir. Ubuntu ne var ne yoksa pakete ucundan bağlı herşeyi çekiyor neredeyse, çöplüğe dönüyor.

Şimdi baktım mesela, Mandriva'ya Gnome yüklemek istersem sadece 70 MB paket çekiyor. (Gnome paketleri yüklü değil, gtk yüklü ama) Eğer gnome-control-center yüklemek istersem Gnome programlarının ayarları için 20 MB çekiyor. Kubuntu'da ubuntu-desktop paketini çekiyor. Ne demek istediğimi anlayabildin mi şimdi?


Daha mantıklı çünkü hepsini yüklemek. Saçma sapan bir dependency için yeniden zırt pırt paket çekmeyecek böylelikle. O anda hazır hale getirip bırakıyor. Zilyon library var böylece eksik paket çıkma olasılığıda daha düşük.

Ubuntu-desktop ta bende sorun yaşadım. mesela geçenlerde alsayı silmek istedim. Gitti ubuntu-desktop u da sildi. E gdm de gitti login launcher da gitti terminalle karşı karşıya geldim. Dedim ne oluyor.

O zaman debian kullanacaksınız yani =) Ubuntunun felsefesi linux for human beings değilmi ? Sen cartcurt dependency uğraşma her seferinde 1 sefer bi konu ile ilgili birşey yapıcaksan ileride kullanırsın diye lök diye alıyor hepsini.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Yeni başlayanlar kullansın ama ben sadece Linux kullanıyorum, Windows yüklü bir makinem yok, gıcık ediyor bu yüzden. İşime burnunu sokuyor. Bilgisayarımı nasıl kullanacağımı dikte ediyor. Benim tek istediğim gnome fontlarını ayarlamak. Mandriva 20 MB. Ubuntu 300 MB.

Daha neden Ubuntu değil diye anlatmama gerek yok her halde. Eğer başka birşey daha yapacaksam onun paketini de indiririm.

Hepsini yüklemek mantıklı falan değil. Ben Totem istemiyorum, Mplayer kullanırım sadece; Rhythmbox da istemiyorum, MPD kullanacağım. Gnome Pilot'tan bana ne, cep bilgisayarım yok. Eye of Gnome yerine gThump istiyorum. Minimal gnome yüklediğimde paneller, nautilus, bir kaç minik araç olur sadece mixer gibi. Ne istersem kurarım üzerine. Totem kullanmak istersem Totem dependency'si çeksin, niye zorla çekiyor? Nerede bunun freedom'u. Biraz daha kassalar MacOS kadar katı olacaklar yani.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tartışılan şey şaka gibi farkındasınız di mi? Zaman zaman Ubuntu'nun bağımlılıklarından bıkmamak elde değil, bunu Ubuntu konusunda bir yerlere gelmiş biri olarak söylüyorum hatta, cidden çıldırma noktasına geldiğim oldu daha önce bu yüzden; fakat şu var ki -yukarıda da belirtilmiş- ileriye yönelik bir işlem olduğu için çok zaman da hayat kurtarıcı ya da iş kolaylatıcı olmuştur. Gidip default gnome yüklü Ubuntu'ya fantazi olsun diye KDE ya da LXDE ya da Xfce kuracaksam -ki hepsi kurulu- e bırakayım da bunun tüm bağımlılıklarını da kursun yanında. Neden daha sonra uğraşayım tekrar tekrar.
Son kullanıcı olaya senin benim gibi bakmıyor maalesef. Bütün günün son kullanıcı dertleri ile geçse sanırım daha iyi anlarsın bu dediğimi. İnsanlar terminalin ne olduğunu bilmezken (ya da konsol fark etmez) onlara "şu şu bağımlılığı da çek cillop olsun" demek kadar saçma bir öneri sunulamaz herhalde. Bu yüzden son kullanıcıya yönelik düşününce cuk diye oturan bir yapı gibi geliyor insana.
Kaldı ki illa minimal gnome kurayım da sonra kafama eseni üzerine yedireyim diye bir düşüncen varsa buyur burdan alalım.
Ha "fark var, benimle son kullanıcı arasında kocaman bir fark var" diyorsan maalesef bunu pek kimseye anlatman mümkün değil.

Ubuntu rocks demiyorum, ama Ubuntu'ya b.k atmayı da pek hoş karşılamıyorum. Hiç bir newbie 1 haftalık özveri sonucu Ubuntu'dan memnun kalmamışlık etmedi çevremde bu güne kadar. En büyük değişiklik gnome yerine başka bir environment kullanımı oldu.
Taraflı ya da karşıt şekilde yazmıyorum bunları, kimse darılmasın; sadece kişisel gözlemler ve işin içinde olma durumları diyebiliriz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

  • Genel Yönetici
Abi ben Ubuntu kötü demiyorum. Newbie'ye ilk önerdiğim sistem benim de Ubuntu daima, hiç mi görmediniz forumda?

Benim dediğim ben sevmiyorum, bana göre değil, bunlar da nedenleri.

Arkadaşımız Ubuntu'da hepsi varken Mandriva'ya ne gerek var, depolarının neyini beğenmiyorsun dedi, ben de açıkladım. Yoksa yeni başlayan herkes Arch kullansın dediğim yok. Ama en azından Ubuntu'ya minimal-kde diye bir meta-package'de koyabilirler yani, o kadar zor değil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

hazır newbielere önerdiğin sistemden bahsetmişsin ben direk atliyim . Windowstan ciddi ciddi bıktım . Pc nin kaldırıcağını bilsem hackintosh yaparım ama sanırım kaldırmaz gerçi kaldırabilirde tam bilmiyorum ama neyse. Artık işletim sistemimi değiştirmek istiyorum . Biraz dreamweaverla biraz müzik için kayıtla birazda fotoşopla fln işim olur . oyun olmasada olur dert değil . yeterki ben artık virüs yedim diye internetim yavaşlamasın yada mavi ekran yemiyim . hackintosh a mı kasiyim yoksa linux tarzı bişey mi kullanıyim . linux hiç bilmiyorum nedir ne değildir kimin içindir . ne dersiniz
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

GERGE said:
Abi ben Ubuntu kötü demiyorum. Newbie'ye ilk önerdiğim sistem benim de Ubuntu daima, hiç mi görmediniz forumda?

Benim dediğim ben sevmiyorum, bana göre değil, bunlar da nedenleri.

Arkadaşımız Ubuntu'da hepsi varken Mandriva'ya ne gerek var, depolarının neyini beğenmiyorsun dedi, ben de açıkladım. Yoksa yeni başlayan herkes Arch kullansın dediğim yok. Ama en azından Ubuntu'ya minimal-kde diye bir meta-package'de koyabilirler yani, o kadar zor değil.


esasen diğerlerine ne gerek var gibisinden değil de . Ubuntuda da bunları rahat yapabilirsin neden diğerini seçtin şeklinde yaklaşmak istedim...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Disease said:
hazır newbielere önerdiğin sistemden bahsetmişsin ben direk atliyim . Windowstan ciddi ciddi bıktım . Pc nin kaldırıcağını bilsem hackintosh yaparım ama sanırım kaldırmaz gerçi kaldırabilirde tam bilmiyorum ama neyse. Artık işletim sistemimi değiştirmek istiyorum . Biraz dreamweaverla biraz müzik için kayıtla birazda fotoşopla fln işim olur . oyun olmasada olur dert değil . yeterki ben artık virüs yedim diye internetim yavaşlamasın yada mavi ekran yemiyim . hackintosh a mı kasiyim yoksa linux tarzı bişey mi kullanıyim . linux hiç bilmiyorum nedir ne değildir kimin içindir . ne dersiniz


eskinin haricinde artık hepsi newbielara göre
komut girmeyip butonlara basa basa önünüze gelen sorulara yanıt vere vere birşeyler yaptırıyorsunuz bilgisayara.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...