Lexius Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Bir adam vardı , yalnızdı Ve sessizdi dört duvar arasında Gözleri arardı hep , duymak isterdi Birkaç insan birazcık ses Oturduğu sandalyesinin başında Karaladığı kağıtları tek tek yırtarken Aklına gelen düşüncelerdi onun rehberi Gidiyordu zihninde bir ileri bir geri Ağlamaya başladı bir çocuk gibi nedensiz Üzülüyorum , kalbim kan ağlıyor dedi Resmini çıkardı sevdiğinin camını temizledi Bir öpücük kondurdu çerçeveye Elinde tuttuğu şey kıymetliydi onun için Bir taneydi , vazgeçilmezdi belki de Hayatının bir parçasını kaybettiğini anladığında Çok geç olmuştu , ve fırlattı bütün emeklerini Hatırladı geçen günleri , çöktü bir duvar köşesine Elleriyle kapadı göz yaşlarından oluşan seli Yerde yatıyordu eski sevgilisinin portresi Kırılmıştı , cansızdı yeniden Küçücük penceresinden vuran ışık Resmin üzerinden yansıyordu gözlerine İhanetin gölgesinde oturdu biraz daha izledi O gitti ama adam pes etmişti çoktan Bir adam vardı , yalnızdı Bir ilmek boynunda hayata karşı astı, Bütün korkularını ve kayıplarını Sandalyesini itti ve.. Yalnızdı ölümüne... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
xunn Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 *Riff girer* Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dunno Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 hiçç bisey yazamadıgım su gunlerde algımın da kısırlastıgını dusunuyorum. olume yalnız gitmek klasik bi dusunce işlemek icin bence. ama herangi bi siirde kullanmak gerekse kesinlikle bu yazıya cok uygun olurdu, olmus da. eline saglık=) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Joscelin Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Bu şiir tarzının bir adı var mıdır? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ginaly Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 pastöral. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Lexius Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 konulmuş bi adı varmıdır bilmiyorum :/ ben sadece içimden geldiği gibi yazıyorum sonra onları bölümlere ayırıyorum diyebilirim. bu şiir içinde işte belirli bi akış var o akışın zamanlarını kıtalara ayırdım diyelim ^^ Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Joscelin Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 ginaly said: pastöral. Yok yani, kafiyeydi, uyaktı falan yok yazıda, o belli. Tabii ki lise edebiyat kitabındaki kurallara göre yazılsın şiirler demiyorum da, yüklemlerin cümle başında olması ve yazının dizelere bölünmüş olması dışında, bu yazıyı herhangi bir düz yazıdan ayıran nedir? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ZaugnaKhaldun Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Ben de şunu merak ediyorum. Sevgili Lexius, Alınmayacaksan eğer, şu soruya cevap verir misin: Türk "edebiyat" piyasasında yazılmış olan 102 tane, "kağıt yırtmak, ağlamak, intihar" temalı şiirden senin şiirinin ayrılan noktası nedir acaba? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Lexius Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 aslında ordaki şeylerden bi kısmını az önce yaptım ^^ içimden geldiği gibi de yazdım bilmem belki diğerlerinden ayırmaz ama benim için bana anlamı olan bişey oldu Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Dynun Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Lexiusa ait olması. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
balon Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 31, 2009 Samimi buldum evet .Tabi öyle şahaser değil.samimi . Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar