Horizon Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Dikkat edersen ikisini de tercih etmiyorum dedim. Ve ikininde yaptıklarını başka bir olaya bağlayıp meşrulaştırmayada çalışmıyorum. Böyle yapanlara lafım. Alıntıladığın yazı da bu havadadır. Ek olarak tabiki yargılansın , ama yargılanmıyor nedenini de gene yargıya sormak lazım. Savcılara sormak lazım. Ama darbeyi yapan adam yargılanmıyor diye , darbeye ortam hazırlamak amacı ile örgütlenen , cinayet işlemeye hazırlanan ( veya işleyen bilemiyoruz göreceğiz ) bir guruba hesap sormayacakmıyız ? İlla işlerini bitirmeleri gerekmiyor diymi hesap sormak için. Yapılmamış darbenin hesabını soruyoruz.. Vahim bir yaklaşım. Bırakalım engellemeyelim bari , tam kıvamında olsun.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 ben sana "olmamış darbenin hesabını sorma" demişim gibi cevap yazman ya aşırı önyargılarından ya da, sirden mi edindin bilmem, çarpıtma alışkanlığından kaynaklanıyor. darbecilerle mücadele edilmeye bu kadar meraklıysanız (adamların amacının darbe yapmak olup olmadığı bile belli değil, bolca iddia var sadece), elinizde darbenin hazır yapılmışı var, ona neden el atmıyorsunuz? Samimiyet çok önemlidir. AKP burada sınıfta kalıyor. Hem de kaçıncı defa. Şunu da söyleyeyim, yazının meşrulaştırmak gibi bir derdi yok, cidden çok taraflı bakman lazım öyle olduğunu söylemen için. Adam askeri darbeyi yazmış, sivil darbeyi yazmış ve birbirlerini nasıl tetikleyebileceklerini anlatmış. Anlattığı olay da hayal değil, birebir ülkemizde yaşanmış bir vaka. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Horizon Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 said: Ha sen illa ki darbeciler yargılansın istiyorsan, bunu bana söylemeyeceksin, bak en birinci darbeci marmaris'te resim yapıyor, dokunabilen var mı? Biz hala "darbe yapacaktı bunlar" diye olmamış darbenin hesabını soralım. İmayı ben yapmadım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 hala o cümleden "sorma" anlamı çıkartamıyorum. hala esas darbe yapanlar emekliliğin keyfini sürerken, yapacak olma ihtimali olanların davasını (haklı da olsa, haksız da olsa) samimiyetsiz buluyorum. ha sen illa ki niyet okuyup "hayır, böyle böyle dedin" inatlaşacaksan onu bilemem tabi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ardelen Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 asker darbe yapmak zorundaydı ve yaptı ve bugün herşey hala bok gibi. demek ki başka bi durum olmalıymış gibi geliyor bana. birincisi sivil darbe diye bi terim uydurmuş emre kongar, kelime oyunlarıyla "nefret ettiği" darbe olgusunu seçimlerle iş başına gelmiş partilere yedirebilmek için. ordu yönetenle yönetilen arasındaki her meseleye müdahil oluşunda yönetilenler biraz daha siniyor, yönetenler biraz daha ikiyüzlüleşiyor. ordunun boyle durumlarda diş gostermesine gerek yok, sadece istediği zaman diş gosterebileceği gerçeğinden gelen diplomatik güçle yönetilenin yanında durmalı diyorum ben. bunu yapamamasının yegane sebebi de ordunun kendinde gerektiğinde halka karşı bir takım siyasi fikirleri savunma hakkını görmesidir. iş boyle olunca elde kalan kendini yonetmekten aciz, demokrasiye inancı kalmamış bir halk oluyor. 60 darbesi yapılması gereken bir ameliyatsa ordu hastayı öldürdü. @absolut davanın iki taraflı değil de boyle çarpık bir fikir karmaşısında olmasının ürünüdür o benceler. bir tarafta yargı/hükümet, öteki tarafta illegal örgütler/ulusalcı entellektüeller olunca yarım yarım oluyo herşey. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 emre kongarın yazısı büyük oranda doğru, darbeyi meşrulaştırdığını da düşünmüyorum, dp'nin de diktaya yöneldiği ortadaydı. ama dp'den bahsederken "sivil darbe" ve "karşı-devrim" lafları çok havada kalıyo bence, dikta demek daha doğru gibi. sonuçta o günlere kadar tek parti yönetiminde yine dikta yaşanmış, adam gibi bi demokrasi oturmamıştı. ancak emre kongar'ın unuttuğu veya bilerek eksik bıraktığı bişey var, 1960 darbesi, ordunun siyasetteki yerini "kurumsallaştıran" bir darbeydi, bu da 61 anayasasıyla gerçekleşti. 1924te bile gerek duyulmayan Anayasa mahkemesi, bu anayasayla kurulmuştu, meclisin kanunlarını "esastan" inceleyip geri çevirebiliyodu (hoş, bugün böyle bi yetkisi olmamasına rağmen yine çevirebiliyo), dahası MGK diye bir kurum da sivil meclisin ve hükumetin bütün kararlarını denetleme yetkisini, daha bikaç yıl öncesine kadar koruyordu. AB'nin reformları sayesinde bu yapı azıcık yumuşayabildi. dolayısıyla askeri darbelerden sonra yapılan anayasalar, bu darbeleri meşrulaştırmakla kalmamış, darbeci zihniyeti ve kurumları da sistemin merkezine oturtmuştur. işte kapı gibi YÖK üniverstelerin özerkliği önündeki en büyük engel olarak hala duruyo. o yüzden bu darbelerin amacı "sivil darbeyi engellemek"le sınırlı değildir; darbeyi yapan asker-sivil bürokrasi, egemenliğinin sürmesini ve rejimi vesayet altında tutmayı da hedeflemiş ve büyük oranda da başarılı olmuşlardır. bugün bu yapının sıkıntılarını çekiyoruz zaten. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sparkcaster Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 60 darbesi ==////== 80 darbesi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 sg-1 said: @Horican, çarpıtmanın lüzumu yok, "suçlu dp'dir" yazmıyor hiçbir yerde sg-1 said: @horican, "çok sağlıklı bir darbeydi, muhteşem yönetildi" yazsaydım bu yazdıklarının bir anlamı olurdu. sg-1 said: ben sana "olmamış darbenin hesabını sorma" demişim gibi cevap yazman Ne ilginçtir Horizon hep yazılmayan şeyleri yazılmış gibi göstererek suçluyor. Ergenekon'da da benzer taktik uygulanıyor. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Horizon Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Muhabbete 3. şahıs olarak girince ancak okadar anlarsın bone. Maydonoz olayı. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pekaziz Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Burası genel bir forumsa herkes istediğini sormakta özgür. Maydanozluktan rahatsız oluyorsan özel mesajı kullanırsın. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Greeny Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 sırf kişiyi sevmiyorsunuz diye Bone u bile savunacak hale gelmişsiniz. objektiflik kalmamış pek sanırım. karşınızdaki insan ile aynı fikiri paylaşmıyorsanız dünyanın en kötü insanı o, tartışmaya gerek yok. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pekaziz Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Onu bunu savunmakla ilgisi yok, kimsenin sen tartışmaya maydanoz olma deme hakkı yok başka birisine. Senin mantığınla gidersem bu mesajın da Horizon'u savunmuş. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Greeny Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 yok ben direk seni eleştirdim savunma değil. hatta sadece seni değil birkaç kişi daha var böyle. sırf laf sokayım, adam nasl benim görüşlerimi paylaşmaz mantığında. o yüzden dedim. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pekaziz Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Yok abi şu forumda gözüm kapalı savunacağım 1-2 kişi var, ötesini mesajları neyse o kadar tanıyorum. Bone'la da ayrıldığım çok nokta vardır ama burada üsluptan ve forum anlayışından bahsediyorum. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Horizon Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 pekaziz said: Yok abi şu forumda gözüm kapalı savunacağım 1-2 kişi var, ötesini mesajları neyse o kadar tanıyorum. Bone'la da ayrıldığım çok nokta vardır ama burada üsluptan ve forum anlayışından bahsediyorum. Üsluptan bahsedene bakın :) , akşam akşam gülme krizine sokma beni be kardeşim. Sen kendi yazdığın mesajlara bak önce istersen. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pekaziz Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Tamam kardeşim :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ancalagan Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 birbirinize kişisel olarak saldırmadıkça ama sadece görüşlerinizi eleştirdikçe ve yapıcı konuştukça sanırım bi sorun yok.Fakat ne yazıkki siyasi tartışmalarda insan kendini tutamıyorum. Şahsen ben tutamam =d ama tutabilene helal olsun sakin yazana konuşana. Genel olarak çok zıtlaşsanızda belirli bir seviyede kapışıyosunuz daha fazlasına geçmiyorsunuz bence bu güzel bişey :)-D Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sg-1 Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 ortada dönen bi muhabbet var, herkes okuyabiliyor ve sonuç olarak da istediği yorumu yapabiliyor, buna maydonozluk denmez, o zaman kapatalım forumu toptan, herkes özelden mesajlaşsın. yalnız greeny'ninki gereksiz bir panik atak olmuş, insanları kutuplara ayırmada yeni level, "sen kendi adamını savundun, yok onu sevmediğin için böyle yazdın" felan hoş şeyler değil, burada kimse babamızın oğlu değil, ne görüyorsak onu yazıyoruz. eğer öyle sırf adam tutmak için kendi akına kara diyen varsa da omurgasızdır, yaramaz adamdır. Yalnız sirin son mesajında bir nokta ilgimi çekti, sanki sivil darbe tanımını kongar bi tarafından uydurmuş gibi algılamış sanırım. sivil girişimlerin yaptığı darbeler de darbe tanımı içinde yer alır, askeri darbe-sivil darbe sadece kaynağı ayırt etmek için kullanılmış söylemlerdir. YÖK ve MGK ideal bir demokraside olmaması gereken kurumlardır, aynı cumhurbaşkanının rektör atamaması (hatta cumhurbaşkanlığı gibi bir mevkiye dyaatmayla birinin çıkarılmaması), adalet bakanlığının mülakatla yargıç ve savcı almaması, ucu başbakana ulaşması ihtimali olan bir davanın bir türlü açılamamasının hesabının verilebilmesi ve "yasaysa yasa, çıkartırız" tavırlarının olmaması gerektiği gibi. Ama AYM için aynı şeyi söyleyemeyeceğim, bu "yasaysa yasa, çıkartırız"lara "ööeeehhh artık, bu kadarı da olmaz" tepkisi verebilecek bir üst mercinin olması gerekir. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sir Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 yok sivil darbeyi emre kongarın uydurmadığını biliyorum, sadece kavram olarak ters geliyo bana. çünkü darbe ani ve kesindir, genellikle de askeridir. sivillerin diktaya yönelmesi ise yavaş yavaş kurumsallaşarak, keyfi yasalar çıkararak, muhalifleri uydurma kanunlar, polis-devlet baskısı yoluyla susturarak olur. yani iki durumda da elde edilen yönetimin üç aşağı beş yukarı benzediği doğru, ama yöntemler farklı ve o yüzden farklı kavramlar kullanmaktan yanayım doğrusu =) ve kesinlikle üniversteler kendi rektörlerini seçmeli. yargıç ve savcıların da siyaset kurumundan mümkün olduğunca uzakta durması kuvvetler ayrılığı için şarttır. ancak AYM gibi bir kurumun bugün verdiği kararları takdir etseniz bile, ilerde istediğinizin tam tersi yönünde de davranabilir, ve hiçbi hukuki dayanağı da olmaz bunun. yani, hani olmaz ya, gerçek anlamda sosyal demokrat bir partinin iktidara geldiğini ve memlekete gayet faydalı bir yasa çıkartmak istediğini düşün, AYM'de oturan 11 kişinin ideolojik yönelimlerine göre, bu faydalı yasa da iptal edilebilir. bu keyfiyete sahip olmamalı o yüzden. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Penthesilea Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 13, 2009 Yalcin Kucuk mukemmel bi herif ya, sabah gazetede lafini okudum butun gun guldum aklima geldikce. Soru soruyorlar iste darbe marbe biseyler, yaptircakmissiniz dogru mu falan Y.K.: Bu ulkede darbeyi sadece TSK yapar, o da yapmiyor. (bilmeyenler icin, Kucuk sol cuntacidir) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ardelen Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 darbe kavramı fransızca coup d'etat tan geliyor, kelime anlamı da bir hükümeti yerine yeni bir sivil veya askeri bir hükümet getirmek amacıyla genelde askeri yollarla "ani" ve anayasaya aykırı olarak devirmek. dolayısıyla sivil darbenin burada etse etse tekabul edebilecegi sey sivil gucler tarafından hukumetin devrilmesidir. buna da devrim demiyoruz devletin sekline degil devlete yonelik bir saldırı oldugu icin. kısacası sözcük olguyu karsılamıyor her kim icad etti etti ise. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Mike Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 tabi kimse, bu adamların bu yaşta neden gözaltına alındığını cogunun yürümeye bile hali kalmadığını sorgulamıyor :] veya yasadışı devletin bi örgütü oldugunuda düşünmek istemiyor tabi doğal, oraya cephane koyup eylem yapamıcagına göre, o cephaneyi gömmüşler demekki işleri bitmiş falanda demiyor ama herkez mantıklı. cephane markasının orduya üretilenle aynı oldugunuda düşünemiyor. ah. yaşasın akp Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Bone Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 Horizon said: Üsluptan bahsedene bakın :) , akşam akşam gülme krizine sokma beni be kardeşim. Sen kendi yazdığın mesajlara bak önce istersen. bunu Horizon diyor O_o konuyu tartışmak yerine işi kişisele dökmeye hevesli birisi... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Jadelith Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 http://www.sabah.com.tr/haber,02AE82506D24474BB1F28E8AA9B431C2.html tuncay güney in ifadeleri. ilginç :p Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Theghosthand Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 14, 2009 ntvde veriyor görüntüyle.Sorgular sonunda tvye düşmüş. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar