Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Sir'den Bir Sözde Soykırım Makalesi


sg-1

Öne çıkan mesajlar

Tarih topiklerinde kaynayıp gitsin istemedim, güzel bir makale, herkes okumalı. Türkçe çevirisi için sire teşekkürler.
http://forum.paticik.com/read.php?17,1615256#msg-1615256

sir said:
kuzenim yolladı bunu, yabancı bir kaynaktan, türkçeye çevirip buraya koymayı uygun gördüm, herkes muhakkak okumalı. hatta uygun görülürse konu dışına da taşınabilir.


Nazi-Ermeni Katliamı 1935 - 1945
Samuel A. Weems

Viyana, Avusturya'da birkaç hafta önce bir cenaze vardı. İki küçük siyah vazo, içinde 4 yaşındaki Annemarie Danner'in ve 18 aylık Gerhard Zeketner'in beyinleri ve birkaç kalıntılarıyla gömüldü. 2. Dünya Savaşı'nda bu çocuklar, Nazilerin "gereksiz yaşantı" olarak belirlediği 600 çocuktan ikisiydi. Onların hepsi Viyana'nın AmStein hastanesine getirilmişlerdi. Öldürüldüler ve cesetleri "tıbbi" deneylerde kullanıldı.

1935 ve 1945 yılları arasında, tıp ve araştırma adına Naziler Avrupa çapında 5000!i çocuk olmak üzere 75.000'den fazla insan öldürdüler; saf ırkı yaratmak adına. Bu vahşi ve gaddarca uygulamalar toplama kamplarında yahudilere yapılan kıyımdan ayrıdır."Soykırım" kelimesi 1944'te Nazilerin yahudilere uyguladığı bütün değişik öldürme biçimleri ve "etnik temizleme" adına yapılan her tür uygulamayı kapsaması için yaratılmıştır. Annemarie Danner ve Gerhard Zeketner, Naziler tarafından silinen binlerce yaşamdan sadece ikisidir.

Ermeniler bugün bu "soykırım" kelimesini çalıp, 1915 yılında Türklerin 1.5 milyon ermeniyi öldürdüğüne dair sözde soykırım iddialarını kanıtlamaya çabalıyorlar. Bu konudaki sarsılmaz doğru ise, bütün bu hikayenin Ermeni kilisesi bünyesindeki yüksek konumdaki rahiplerden birinin hayalgücüne dayanmasıdır. Bu rahibin böylesine korkunç yalanlar uydurmasının ve anlatmasının nedeni, yurtdışından gelecek yardım ile Ermenilerin başkalarının evine, toprağına sahip olmasının sağlanmasıdır. Bu büyük yalan üzerine Ermeni hükumeti milyar dolarlık bir "soykırım endüstrisi" kurmuştur. 1918 yılından beri de bu yalan üzerinden bişeyler elde edilmek istenmektedir. Ermenistan, bu kadar yalan dolana rağmen bu soykırım endüstrisini bugün de başarıyla yürütebilmektedir.

Gerçek şu ki, Osmanlı Türkleri sadece yapılması gerekeni yapmıştı, ancak bunu yapmakla Ermenilere "soykırıma uğradıkları iddiası"nı yaymaları şansını vermiştir. Yapılan da şuydu; Ermeni kilisesinden, onlara bağlı gerillalar tarafından Osmanlı ordusuna yardım sağlayanlara yapılan terörist saldırıların engellenmesi için yardım talep edilmesi. Ruslar Osmanlı devletinin topraklarını işgal etmişlerdi ve Ermeniler de bu doğu topraklarında Ruslara katılmışlardı. Ermeni kilisesi yardım etmeyi reddetti ve Osmanlı devleti de bu durumda bölgedeki bütün Ermenilerin oradan taşınması gerektiğini ve bunu yapacaklarını belirtti.

Sonrasında Osmanlı devleti, ordusuna bu denli zarar veren bütün ermenileri başka bir yere sürdü. Aynı şeyi ABD, 2. Dünya Savaşı sırasında yapmıştı. Birçok Amerikalı, capcanlı ve savaş bölgesinden uzaklaşan Ermenileri görmüştü. Oysa Ermeni Kilisesi hepsinin "katledildiğini" öne sürmüştü.

Osmanlı Türkleri hiçbir zaman çocukları tıbbi araştırmalar için öldürmedi. Nazilerin gaddarca eylemlerinin daha kötü bir yanı da, etnik temizlik adına yaptıkları soykırımı tek başlarına gerçekleştirmemiş olmalarıdır. 100.000 Ermeni'nin Nazi askeriyesine katılmak için gönüllü olduğunu ve etnik/ırksal temizlik kampanyasında aktif bir rol oynadıklarını düşünün. 10 yıl boyunca Ermeniler, sadece Yahudilerin değil, ayrıca Annemarie Danner ve Gerhard Zeketner gibi çocukların da katledilmesine yardımcı oldular.

2. Dünya Savaşında Ermeniler, etnik/ırksal temizliğin inceliklerini Nazi dostlarından öğrendiler. Bugün, Ermenistan kendi ülkesini o kadar iyi temizlemiştir ki, nüfusunun %94.8!i safkan Ermenidir. Birçok yahudi, müslüman, hristiyan, ya öldürülmüş ya da Ermenistan'dan dışarı sürülmüştür.

Bir de Ermenistan'ın bugün bile Nazilere saygı duyduğu gerçeğini düşünün. Ermeni Nazi General Dro, İkinci Dünya Savaşı sırasında 20.000 kişilik ermeni-nazilerdedn oluşan 812. taburu yönetmişti. Savaştan sonra, Nazilere hizmet etmiş olmasına rağmen, Dro ABD'ye sığınıp ölene kadar orada yaşamayı başarmıştır. Henüz geçen yıl Ermeniler onu gömüldüğü yerden çıkarıp cesedini Ermenistan'a geri götürdüler, hem de askeri bir törenle defnedilmesi için. Ermeni-Amerikan lobisi yüzbinlerce dolar para toplayıp bu Ermeni-nazi generalin onuruna bir genç-liderlik-enstitüsü kurmuştur. General Dro adına kurulan bu enstitüde bugün Ermeni gençlere neler öğretiliyor?Nefret, Ermeni ırkının saflığı, ırksal üstünlük?

Ve şunu da düşünün; halen faaliyette olan "soykırım endüstrisi", kendi "soykırım" anıtını, Amerika'da beyaz sarayın iki blok ötesine inşa etmekle meşgul. ABD'de bir milyondan az Ermeni yaşıyor. Neden 85 yıl önce ve 6000mil ötede yaşandığı varsayılan bir olay için 75 milyon dolar harcanıyor? Cevabı basit. Amerikadaki Ermeni lobisi kendi yarattıkları sahte anıt ile daha fazla Amerikalının vergisini yalan dolanla alıp, 200 yıllık bile olmayan ve rusların onlara müslümanlardan alıp verdiği "anatoprakları"na kazanç sağlamak için. Bu Ermeni soykırımı anıtı, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük dolandırıcılıklarından biri olacaktır. Yahud
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

peki ama yıllarca bunları neden biz anlatamadık dünyaya. hakkında konuşmassak yok olur gider diye bekledik. hadi ermenilerin güçlü bir lobisi var, çıkıp da bizim bi başbakanımız bi üst düzey devlet görevlimiz, bi amerikan başkanıyla buluştuktan sonra çıkıp bu olaylar öyle değil böyle olmuştur demedi.

gidip türkün türke propagandasını yapıyorlar, kardeşim dünyadaki ülkeler seni mahkum edecek, bir gün gelecek o adamlara tazminat ödemeye mahkum olacaksın bu gidişle. eğer gerçekten yoksa böyle birşey, başlat bi oluşum, tüm saygı değer tarihçilerini, dünya çapındaki bilim adamlarını bu iş için seferber et.

benim isyanım bu devekuşu duruşuna. konuşmayalım belki unuturlar yaklaşımına.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

dünmü ne yunan balıkçılar yunan sahil güvenlikle gelip bizim karasularımızda avlanmış
ve bizde hiç bir yetkili 9 saat boyunca bişey yapamamış
bi düsünün orada bi amaç varki balıkçılar kendi sahil güvenlikleriyle geliyor
peki bizim balıkçılar onların kara sularını ihlal edince ne oluyor?
sorgusuz sualsiz bizim balıkçılar ya tutuklanıyor ya üzerlerine ateş açılıyor
konuyla alakasız olcak ama burada anlatmak istediğim
iğrenç politikalara sahip bi ülke burası
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
In 1974, Samuel Weems was disbarred as a lawyer for mixing his clients money with his own. A year later he was convicted of arson and conspiring to defraud an insurance firm[1]. In 1977 a jury found Weems guilty of conspiring to commit arson and ordered him to pay $30,000 to an insurance company. Samuel Weems unsuccessfully ran for the position of mayor of Hazen county in 1994 and 1998. Local courts dismissed his appeals questioning the legality of the election outcomes. The Turkish Times reported that Weems travelled to Turkey in 2002 for the 81st anniversary of the death of Talaat Pasha, one of the men most responsible for orchestrating the Armenian Genocide[2]. Samuel Weems died from a heart attack on January 25, 2003.


İlginç
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Türkiye neyin propogandasını yapcak, yapsa neye yarayacak?
Dün teketek de yusuf halaçoğlu vardı, çok güzel bir söz söyledi
büyük devletlerin parçalanması uzun sürer.
bugün hala osmanlının sahip olduğu topraklardaki etkisi kırılmaya çalışılıyor, ortadoğu parçalara bölündü,
balkanlar kafkaslar. Bizim bişeyin propogandasını yapmamızın herhangi bir ilgi göreceğini sanmıyorum yurtdışından.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Ancak Weems’in çağrısı Batı dünyasında yankı bulmaz. Hatta Türklerle aynı büyük zulüm ve baskıya kendisi de maruz kalır. Tüm ABD’de örgütlü olan ve cinayet dahil her türlü terörist yöntemle insanları sindiren Ermeni Diasporası Weems’i hedef seçer.

Ermeniler kendi kirli yüzlerini ve eylemlerini açığa çıkaran bir sese asla tahammül edemez. Weems asla işlemediği suçlardan dolayı kamuoyunda Ermeni propaganda makinesi tarafından mahkum edilir. Yüz kızartıcı suçlar işlemiş bir dolandırıcı olarak resmedilir. Oysa bu tür suçlardan hüküm giymiş birinin yargıç seçilmesi zaten söz konusu bile olamaz. Ancak Ermenilerin yalan silahı durmaz. Yalnızca Türklere değil Türk’ün yanında kim durursa dursun herkese karşı aynı çirkin ve kirli iftiralar devreye girer. Bu sefer Weems’in Türk devletinin paralı ajanı olduğu iddia edilir.

İşin ilginç yanı, bu iddiaların tersine, Türkiye’ye yaptığı ziyaretler ve araştırmaları sonucu büyük bir Türk dostu olan ve bir Türk ile evlenen Weems’i Türk Milleti ne kadar bağrına bastıysa da Türk hükümetleri o kadar görmezden gelmiştir. Atatürk’ün büyük bir hayranı olan ve “onun ilkelerinin ve barış mücadelesinin sadece Türkiye ve Üçüncü Dünya için değil tüm dünya için büyük bir şans olduğunu” düşünen Weems, ABD’de bir “Dünya Barışı Atatürk Enstitüsü” kurmak ve son derece yetersiz olan Türkiye’nin tanıtımını bizzat üstlenmek istiyordu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sg-1, şu topic'i açarak ne kanıtlamış olduğunu düşünüyorsun, merak ettim.
Tartışmalarda sunabildiğin argümanlarda o kadar aciz duruma düştün de, üç sene önce yazılmış bir şeyleri eşeleyip gündeme getirerek birisinin güvenilirliğine saldırmak yoluyla kendine bir nebze de olsun galibiyet hissi mi sağlamaya çalıştın?
Evet, insanların politik fikirleri değişir.
Evet, insanların hayata bakışları değişir.
Evet, insanların her şeye olan fikri her an değişebilir.
Hani sir köşe yazarı olsa, 3 sene önce x gazetesine yazıyordu da onlar para veriyor diye öyle yazıyor, şimdi y gazetesinde de onlar para veriyor diye böyle yazıyor olsa, neyse diyeceğim.
Ancak durum bu değilken, şu açtığın konu tam olarak neyi kanıtlıyor sence?
Kendim için söyleyeyim, bana kanıtladığı tek şey ne kadar çaresiz, zavallı bir duruma düştüğün.
Çünkü sadece o durumdaki bir kişi şöyle bir saldırıya başvurur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

bilenler bilir, benim de gayet ulusalcı bi geçmişim var, ailemden ötürü =) zamanında Atatürk'ün bursa nutkunu koyduğumuz için grup halinde banlanmıştık bile..hey gidi günler..

yazıya 3 yıl sonra yeniden baktığımda, okuduğum kitap ve makaleler, gittiğim konferanslar, ermeni arkadaşlarımla diyalogların da etkisiyle tabii ki çok farklı düşünüyorum; bütün ermenileri sürmenin manasızlığı ve vicdansızlığını gayet iyi idrak ediyorum. hangi sebeple olursa olsun bütün bir milleti mahkum etmenin insanlığa sığmayacağını çok iyi görüyorum.

ama yazıda doğru yerler de yok değil, ermenilerin arasından da ırkçı, kindar, gerikafalı birçok insan hem kendi halkına hem de bizim halkımıza büyük zararlar vermişlerdir. özellikle amerikadaki ermeni diasporası bazı eylemleriyle, hem türkiyedeki hem de ermenistandaki ermenilerden tepki almıştır. bu konuda çözüm ve karşılıklı diyalog yerine sorunu uzatmayı tercih eden ve nefreti körükleyen her duruş, iki halka da zararlıdır zaten.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

biz bunlara donek diyoruz.


Antimodes52 said:
sg-1, şu topic'i açarak ne kanıtlamış olduğunu düşünüyorsun, merak ettim.
Tartışmalarda sunabildiğin argümanlarda o kadar aciz duruma düştün de, üç sene önce yazılmış bir şeyleri eşeleyip gündeme getirerek birisinin güvenilirliğine saldırmak yoluyla kendine bir nebze de olsun galibiyet hissi mi sağlamaya çalıştın?
Evet, insanların politik fikirleri değişir.
Evet, insanların hayata bakışları değişir.
Evet, insanların her şeye olan fikri her an değişebilir.
Hani sir köşe yazarı olsa, 3 sene önce x gazetesine yazıyordu da onlar para veriyor diye öyle yazıyor, şimdi y gazetesinde de onlar para veriyor diye böyle yazıyor olsa, neyse diyeceğim.
Ancak durum bu değilken, şu açtığın konu tam olarak neyi kanıtlıyor sence?
Kendim için söyleyeyim, bana kanıtladığı tek şey ne kadar çaresiz, zavallı bir duruma düştüğün.
Çünkü sadece o durumdaki bir kişi şöyle bir saldırıya başvurur.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Konu ile alakalı yazmayacağım ama ,

Matama , edindiği yeni bilgilerle ve araştırmalar ile bir insanın bir konuda önceden sahip olduğu fikrini değiştirmesi döneklikmi oluyor ?

Biz buna okuyarak araştırarak insanın gelişmesi diyoruz aslında. Dünyayı düz sanan insanlar bilim ile araştırma ile yuvarlak olduğunu bulup fikirlerini değiştiklerinde kimse "siz döneksiniz!" demedi.

Komik.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Ermenilerin surulmesi o gunun sartlarinda en mantikli hareketti. Surulmeseler arkalarindan vurduklari turk komsulari cok daha fena yapacakti. Herseyin bi karsiligi vardir, hele savas sartlarinda.
Benim bir turk vatandasi olarak vicdanim rahat. Once ermenileri kullanip sonra surgunde gumrugunu kapayan fransiz ve ingilizler dusunsun. Fransa Cezayirin hesabini da versin, sonra biz de dusunuruz. Gelen gecen saf bulup turklere yukleniyor, belki de haklilar cunku safiz onlara Göre. Ama bu propagandaya da boyun egmeyecek bilinci olanlar hala var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Horizon said:


Biz buna okuyarak araştırarak insanın gelişmesi diyoruz aslında. Dünyayı düz sanan insanlar bilim ile araştırma ile yuvarlak olduğunu bulup fikirlerini değiştiklerinde kimse "siz döneksiniz!" demedi.


dediler, hatta fikirlerini degistirmeyip dunya yuvarlak diye israr edenleri yaktilar

dogrusu da budur zaten, insan yedisinde ne dusunuyorsa yetmisinde de birebir ayni seyi dusunmelidir; yeni bilgiler isiginda fikirlerini degistiren donektir
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
İşin ilginç yanı, bu iddiaların tersine, Türkiye’ye yaptığı ziyaretler ve araştırmaları sonucu büyük bir Türk dostu olan ve bir Türk ile evlenen Weems’i Türk Milleti ne kadar bağrına bastıysa da Türk hükümetleri o kadar görmezden gelmiştir. Atatürk’ün büyük bir hayranı olan ve “onun ilkelerinin ve barış mücadelesinin sadece Türkiye ve Üçüncü Dünya için değil tüm dünya için büyük bir şans olduğunu” düşünen Weems, ABD’de bir “Dünya Barışı Atatürk Enstitüsü” kurmak ve son derece yetersiz olan Türkiye’nin tanıtımını bizzat üstlenmek istiyordu.


Isin bir diger ilginc yani ise su, neden surekli paranoid davranip ozelestiri yapmiyoruz, yapilincada tepemiz atiyor ve komiklesiyoruz. Mesela yurtdisinda Turk tarafini tutan kimseye devlet destek vermedi, mesela 80 yil bu konuyu acmayi bile redetti yine ayni devlet.

Ortada buyuk bir zulum var, yuzbinlerden bahsedilen bir kayip var, soykirimi gectim, bir ozurde bile sacmaliyoruz. Elestirirsin , mantikli argumanlar sunarsin ama, ilkokul 3 cocugu gibi davranmassin. Hrant Dink hadisesinde de oyle olmustu. Turkler Almanyada dazlaklar tarafindan oldurulunce, Almanlar hepimiz Turkuz diye gezmisti, ve bu guzel bi jestti hepimiz ermeniyiz diye gezmek. Bunun da cilkini cikardik.

Yani oturup mantikli argumanlar uretmek yerine ya saldiriyoruz, ya cilkini cikariyoruz. Yani Kurt meselesinde de, Ermeni meselesinde de hic birsey yapmaniza gerek yok, zaten durdugunuz yerde puan kaybediyorsunuz. Eger amaciniz soykirimin olmadigina sadece kendinizi inandirmaksa bilemiyorum, ama asil tepki bu olayin disindaki insanlari buna inandirmak degil mi? Yurtdisina ciktiginizda insanlar bu olaylari sordugunda nasil tepki vereceksiniz? Bi cogunuzun Tv'lerden ve forward maillerden baska bildigi birseyi, argumani yok. Ben bi kac defa gordum cunku bunu, bu olayi bilmeyenlere oyle basit argumanlarla cikiyosunuz ki adamlarin zaten bi ermeni ya da bi kurtle konusmasina gerek kalmiyor.

Bu insanlarin argumanlari neler, curutmek istiyorsaniz (ki curutmeyi istemekde ayri bi sacmalik ya neyse) karsi argumanlar gelistirin, en azindan ortada tartisilan bi konu oldugu belli olsun..

Olayi tam olarak bilmeyen ama merak eden biri ile hayali soylesi:

- Ermeni soykirimina ne diyosun?
- Soykirim falan olmadi, hepsi kendileri intihar etti, sonra ustumuze yiktilar soykirim diye.


neyse.. komik degil mi? ama bi cogunuzun argumanlari bu kadar komik kaliyor iste, sadece o kadar cok duymussunuz ki bu argumanlari, size cok normal gelmeye basliyor.

Dil okulunda iken sinifca arkeoloji muzesine gitmistik Sydney universitesinde, okulun buyuk bi panosu vardi duyurular icin, oradan yine sinifca gecerken siniftaki baska bir Turk arkadas bi afis gordu. Sey yaziyodu, Suriye, Turkiye, Iran ve Irakta ezilen Kurtler hakkinda konferans, bla bla Sydney unviersitesi su bu tarih. Bizim Turk arkadas afisi yirtti, hoca ona garip garip bakarken, bunlar terorist diye cikisti.

Simdi insanlarin nasi dusunmesini beklersin. Ben hoca yerine olsam gercek terorist siz olmayasiniz derdim, ki bakisida oyleydi.

Herseyde %100 hakliyiz ezikligi var biraz. Olaylardaki hatalari es geciyoruz, ondan sonraki surecte ki hatalari es geciyoruz, %100 hakliyiz diyoruz ama birden karsi tarafinda hatalari varken bu sebeple onlar %100 hakli pozisyonuna gecmeye basliyor..

Mesajim ozur dileyin, birbirinizi sevin degil.. biraz da biz nerede hata yaptik diyin..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tayyip de degiserek gelisti zaten. Insanlar degismez, cocuklar buyurken fikirleri biraz degisrbilir ama akli basinda insanin olaylara bakis acisi 2 makale okuyup 3 insanla konusarak degismez. Degisiosa saglam gorusleri olmadigini dusunur ve o anki goruslerinin de degisebilecegi ihtimalinden dolayi goruslerini dikkate almam. Bilmem anlatabildim mi.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...