Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Başbakan'dan "Kültürel Erozyon" Tanımı


sg-1

Öne çıkan mesajlar

Erdoğan Vakit’e başyazar olsun

BAŞBAKAN Erdoğan uçağına Vakit’in küfürbaz yazarını aldıkça...
Ben şu türden analizler patlatıyordum:
"Tayyip Erdoğan, Vakit gibi cepheleştirici bir yayın organının sırtını okşayarak, oradan gelecek desteğe tenezzül ediyor."
Meğer ben ne büyük bir yanılgı içindeymişim!
Meğer Tayyip Erdoğan’ın içinde bir "klasik Vakit yazarı" uyuyormuş...
Görmüyor musunuz?
Frenler boşalınca, içindeki "klasik Vakit yazarı" nasıl da uyanıverdi?
Artık o da cepheleştiriyor... Artık o da nefret ettiriyor... Artık o da Vakit üslubuyla racon kesiyor...
Hatta Vakit’ten ilham alıyor: Medyaya boykot çağrısı fikrinin babası Vakit’tir...
Şimdi de tutmuş, "Ramazan Bayramı’na Şeker Bayramı denmez" diyerek ahkam kesiyor...
Sanki memleketin başbakanı değil de Vakit’in fıkıh köşesi yazarı konuşuyor...
* * *
Ey Tayyip Erdoğan...
Sen merkez sağ bir partinin liderisin...
Bırak isteyen vatandaşın "Şeker Bayramı" desin, isteyen vatandaşın "Ramazan Bayramı"...
Bırak isteyen vatandaşın, "selamünaleyküm" desin, isteyen vatandaşın "merhaba"yı tercih etsin...
Bırak isteyen vatandaşın "baklava" yesin, isteyen vatandaşın "likör artı kahve" takılsın...
Sana ne?
Toplumu bayram adları üzerinden cepheleştirme işini neden Vakit yazarlarına bırakmıyorsun ki?
Sen ne diye giriyorsun bu topa?
Yok, eğer nefsine hakim olamıyorsan...
Bırak başbakanlığı, git Vakit’e başyazar ol...


Ahmet Hakan


Biz Vakit'i sallamıyoruz ama ciddi şekilde sallayan birileri varmış demek ki, hem de önemli mevkilerde.

Kim kimin maşası anlayamıyorum artık.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ramazan bayramı şeker bayramı muhabbetine arap örneği

Mehmet Y. YILMAZ
Oruç başına vurmuş olmalı


BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan’a bu ramazan yaramadı. Belli ki o da tıpkı Bülent Arınç gibi "orucun etkisiyle" aslında hiç söylememesi gereken şeyleri söyleyebiliyor.

Eğer böyle olmasaydı şu son "Bakıyorsunuz bayram adını değiştirdi. Ne oldu bayramın adı: Tatil. Olmaz. Adını başka türlü de değiştirmişler şimdi. Şeker Bayramı. Ne Şeker Bayramı, bu dört dörtlük Ramazan Bayramı! Buna kültürel erozyon denir" sözlerini söylemezdi.

Bütün dini kaynaklar, bayramların yüce duyguların coştuğu sevinç ve neşe günleri olduğunu vurguluyor. İnsanları bir araya getiren, ayrılıkları unutturan güzel bir vesile olarak tanımlıyor.

Başbakan’ın yaptığı buna uyuyor mu?

Bu bayrama Türklerin bir bölümü çok uzun süredir "Şeker Bayramı" diyor. Türklere özgü, bayramlarda misafirlere şeker ve tatlı armağan etme geleneğinin bir sonucu bu ve bugün ortaya çıkmış bir şey değil. Bu nedenle, Başbakan’ın işaret ettiği türden bir kültürel yozlaşma diye de tanımlanamaz. İsteyen Ramazan Bayramı der, isteyen Şeker Bayramı, kime ne?

Başbakan bu konularda fetva verecek dini bir merci midir?

Üstelik bu bayrama dünyanın değişik yerlerindeki Müslümanlar farklı isimler de veriyorlar.

Araplar "İyd el-Fitr" diyorlar. Ramazanın bitimiyle birlikte yapılan ilk sabah kahvaltısından alıyor adını.

Malezya, Endonezya gibi ülkelerin de kendi dillerinde bu anlama gelen bir ismi var bu bayramın.

Müslümanlık ile ilgili gelenekler kökenini Arap bir geçmişten aldığı için bu bayrama mutlaka dini geleneğe uygun bir isim verilecekse "fitr bayramı" demeyi gerektirmiyor mu?


Başbakan’ın bayramın adını bile bir ayrımcılık nedeni haline getirme çabası, bayramın ruhu ile örtüşmüyor.

Kim ne isim verirse versin, önemli olan bu bayramın aramızdaki ayrılıkları bir kez daha düşünmemizi sağlayacak fırsatı veriyor olmasıdır.

Başbakan’dan beklememiz gereken de budur: Bayramın ismi üzerinden yeni bir kamplaşma yaratması değil.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...