Laraken Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 "Kırmızı balık pek bi heyecanlıydı bugün. Babasının getireceği yeni oyuncağını bekleyen çocuk gibi kıpır kıpır. Solungaçları daha hızlı açılıp kapanıyordu her zamankinden. Yumurtadan çıktığından beri evi bellediği taşlar çok farklı geliyordu bu sefer. Bugün sadece kendisi için önemli bir gün değildi. Yaşadığı yerdeki tüm varlıklar -taşlar dahil- onu bekliyordu. Bugün.. Bugün akıntıya karşı yüzecekti. Asırlardır kimse denememişti bu kadar delice bir şeyi. Efsaneler türetilmişti ama kimse bilmiyordu akıntının ardındakini. -- Çok deneyen oldu ama yarı yolda yoruldular. -- O akıntıyı geçebilecek güçte balık yok. -- Gidenler bi daha geri dönemedi. Hanginiz asırlar yaşadınız ki bana gidip gelmişsiniz gibi konuşuyorsunuz? Giden kimi gördünüz de bu kadar gelmiş gibi davranıyorsunuz? Belki de çok güzeldir akıntının ardındaki sır yuvası. O yüzden dönmemiştir giden. Yorulanlar da benim kadar hayatlarını adamamıştır belki de. Kafasından bunlar geçiyordu kırmızı balığın. Yıllarını yiyen çalışması bi sonuç vermeliydi. Güneş kırıkları dinlendiği kayalıklardan sıyrılıp gözünü dağlayınca çıktı evinden. Bütün deniz canlıları toplanmıştı. Akıntının kenarında karşılıklı iki set halinde bekiyorlardı itme gücüne karşı koyarak. Kırmızı balık ne bi konuşma yaptı ne de hoşçakal dedi sevdiklerine. Fırladı. İlk girişi bu kadar zorlu düşünmemişti. Yüzgeçleri kapandı ama ilk girdiği hızla ilerledi. Yüzgeçlerine tüm gücüyle asıldı kaldırıp indirdi, kuyruğuyla tokatladı suyu. Böyle bir güce hiç bir deniz canlısı erişemişti. Yokuşun sonu birden beliriverdi, atladı kırmızı balık..." Bir sürü masalı tamamlamasına rağmen bu masalın sonunu hiç getiremedi bir sürü farklı şekile sokmasına rağmen çoğu gece. Hayal gücü kuvvetliydi de uzun uzun anlatınca uykusu izin vermezdi. --Eee ne oldu kırmızı balığa? Belki benim hayal gücüme bırakmak istedi. Hani sonunu sana bırakan yazarlar vardır ya, o da işte masalla başladı demekki beni bana bırakmaya. Düşünürdüm o uyuyunca, ne oldu acaba? Kırmızı balık daha büyük bi dereye mi geçmedi, karaya düşüp bi balıkçıya mı yem olmadı, uçup aya mı gitmedi... Çocuk işte düşünemiyor o zamanlar. Sonra buldum bi son... O hızla havadadan süzülürken yorulmuştu çok ama hiç bi düşüş bu kadar güzel olamazdı. Uçsuz bucaksız. Suya girdi. Yüzgeçleri acı çekiyordu, açılan etine tuz basılıyordu. Hiç görmediği varlıklar ona bakıyordu, kocaman, acıyarak. Neden acıyarak baktıklarına anlam vermeye çalıştı. Onlar bilmiyordu ki neleri aştığını. Tuz canını yakmıyordu, oksijensizlik acıtmıyordu da, işte... Gülümsedi. Geri döndü, kalan son -ufak- enerjisini kuyruğuna verdi. Sonra ne olduğunu bilmiyorum ama kırmızı balık bi daha uğramadı masallara. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Griswold Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 Senin adını görünce girip bakayım dedim, çok güzel yazmışsın =) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
smash Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 güzelmiş Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dunno Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 ne oldu simdi? kırmızı balık nereye geldi?? ne oldu anlamadım hemen acıklayın nutfennn Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laraken Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 18, 2008 öldü öldü. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
smash Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 ölmedi diye anlamıştım ben! Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
vivavale Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 ölmüş ya üzüldüm.insanlar yakalamış kıymıjı balığı.sona da yimişler. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
smash Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 ben son anda kurtuldu sanmıştım üzüldüm şimdi gece gece Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
vivavale Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 üzülme be belkide kurtulmuştur.kayganlığı sayesinde :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Ceronibo Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 bülent ortaçgil dinliyo gibi oldu okurken. böyle kötü bişey anlatıyosun ölüyo falan da, sanki mutlu sevinç dolu hikaye anlatır gibi. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
smash Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 ama yazar öldü dedi :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
vivavale Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 sen yazarın dediğine ne bakıyosun.onlar istediğini yaşatıo istediğini öldürüo.bu kırmızı balık yaşıo ben son anda kurtardım.pörtlek gözlü.bide 9 canlı bu :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Penthesilea Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Ceronibo said: bülent ortaçgil dinliyo gibi oldu okurken. böyle kötü bişey anlatıyosun ölüyo falan da, sanki mutlu sevinç dolu hikaye anlatır gibi.ahaha abi ayni seyi dusundum :) guzel yazmissin ama Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
smash Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 haha oleyy gecem şenlendi :) Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laraken Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 buğulaması gelse çatır çatır yiyeceksin ama. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dunno Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 Paylaş Mesaj tarihi: Eylül 19, 2008 kırmızı balık bogularak can verdi. olabilir mi Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar