Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Kırmızı Balık


Laraken

Öne çıkan mesajlar

"Kırmızı balık pek bi heyecanlıydı bugün.

Babasının getireceği yeni oyuncağını bekleyen çocuk gibi kıpır kıpır. Solungaçları daha hızlı açılıp kapanıyordu her zamankinden. Yumurtadan çıktığından beri evi bellediği taşlar çok farklı geliyordu bu sefer. Bugün sadece kendisi için önemli bir gün değildi. Yaşadığı yerdeki tüm varlıklar -taşlar dahil- onu bekliyordu.

Bugün.. Bugün akıntıya karşı yüzecekti.

Asırlardır kimse denememişti bu kadar delice bir şeyi. Efsaneler türetilmişti ama kimse bilmiyordu akıntının ardındakini.

-- Çok deneyen oldu ama yarı yolda yoruldular.

-- O akıntıyı geçebilecek güçte balık yok.

-- Gidenler bi daha geri dönemedi.

Hanginiz asırlar yaşadınız ki bana gidip gelmişsiniz gibi konuşuyorsunuz? Giden kimi gördünüz de bu kadar gelmiş gibi davranıyorsunuz?

Belki de çok güzeldir akıntının ardındaki sır yuvası. O yüzden dönmemiştir giden. Yorulanlar da benim kadar hayatlarını adamamıştır belki de. Kafasından bunlar geçiyordu kırmızı balığın. Yıllarını yiyen çalışması bi sonuç vermeliydi.

Güneş kırıkları dinlendiği kayalıklardan sıyrılıp gözünü dağlayınca çıktı evinden. Bütün deniz canlıları toplanmıştı. Akıntının kenarında karşılıklı iki set halinde bekiyorlardı itme gücüne karşı koyarak. Kırmızı balık ne bi konuşma yaptı ne de hoşçakal dedi sevdiklerine.

Fırladı.

İlk girişi bu kadar zorlu düşünmemişti. Yüzgeçleri kapandı ama ilk girdiği hızla ilerledi. Yüzgeçlerine tüm gücüyle asıldı kaldırıp indirdi, kuyruğuyla tokatladı suyu. Böyle bir güce hiç bir deniz canlısı erişemişti. Yokuşun sonu birden beliriverdi, atladı kırmızı balık..."

Bir sürü masalı tamamlamasına rağmen bu masalın sonunu hiç getiremedi bir sürü farklı şekile sokmasına rağmen çoğu gece.

Hayal gücü kuvvetliydi de uzun uzun anlatınca uykusu izin vermezdi.

--Eee ne oldu kırmızı balığa?

Belki benim hayal gücüme bırakmak istedi. Hani sonunu sana bırakan yazarlar vardır ya, o da işte masalla başladı demekki beni bana bırakmaya.

Düşünürdüm o uyuyunca, ne oldu acaba? Kırmızı balık daha büyük bi dereye mi geçmedi, karaya düşüp bi balıkçıya mı yem olmadı, uçup aya mı gitmedi... Çocuk işte düşünemiyor o zamanlar. Sonra buldum bi son...


O hızla havadadan süzülürken yorulmuştu çok ama hiç bi düşüş bu kadar güzel olamazdı. Uçsuz bucaksız.

Suya girdi. Yüzgeçleri acı çekiyordu, açılan etine tuz basılıyordu. Hiç görmediği varlıklar ona bakıyordu, kocaman, acıyarak.

Neden acıyarak baktıklarına anlam vermeye çalıştı. Onlar bilmiyordu ki neleri aştığını. Tuz canını yakmıyordu, oksijensizlik acıtmıyordu da, işte... Gülümsedi.

Geri döndü, kalan son -ufak- enerjisini kuyruğuna verdi.

Sonra ne olduğunu bilmiyorum ama kırmızı balık bi daha uğramadı masallara.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...