Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Kill Bill film sonrası Tartışma - Spoiler Topic i


-Mandrake-

Öne çıkan mesajlar

roguenoir 9 sayfayı da baştan beri takip ettim herkes tarantinonun sanat yaptığı iddiasında. "oh my baby shot me down. bang bang." şarkısı insanları çok etkilemiş, bütün filmin olayı başta yazan o intikamla ilgili sözmüş. bunun gibi şeylere sanat denmiş ta 1. sayfadan itibaren ve hala da deniyo. işte buna karşıyız biz. bu filmde çok büyük aşmış sanat war diyosunuz ben de diyorum oscar alsın o zaman?

yani gidin bi piyanist filmine bakın orda da aksiyon hat safhada öle ki alman ssler yahudileri camlardan atıp geri kalanları kurşuna dizip arabayla üstlerinden geçiyolar. ama bunun yanında adamın uzun zaman sonra piyanoya ilk kez elini sürüp duygularını anlatan bi beste çalması gibi sanat dolu bi sahne war. işte bi filmde sanat bu bence

tabi şimdi siz diceksiniz ulan piyanistle bu film karşılaştırılır mı. ben de biliyorum tarantinonun bu filmde herşeyi(aksiyonları falan) abartarak gösterdiğini ve piyanist filminden çok farklı bi yapıda olduğunu. ama siz diyosunuz filmde sanat yapıyo. ha o zaman başka bi sanat yapılan filmle mesela piyanist filmiyle bu tarantino filmini karşılaştırma hakkım war demektir

bence adama öle bi hayranlığınız war ki hiç olmadık sahnelerden olmadık ifadeler çıkartıyosunuz. mesela önceki sayfalardan birinde bi laf geçmişti: "o-ren in korumalarının gözünde maske olması bruce lee ye göndermeydi" abi inanıyorum ki tarantino böle bi düşünceyi aklından bile geçirmemiştir. basit bi karanlık mafya portresi yaratmaya çalışmış sadece. illa eleştirel olcak abi illa her sahnede bişe ifade etmiştir bu adam şeklinde bi mantıkla hareket ederseniz zaten bi dolu boş filmden böle anlamlar çıkarırsınız. ha ama ben demiyorum ki "tarantino nun marjinal düşünceleri yok enteresan filmleri yok". çevremdeki herkes sölüyo "çok değişik enteresan düşüncelerini filmlerinde garip bi yolla/dille anlatır" diye. ama baya bi abartılıyo bu kadar da fazla anlam çıkartılamaz ve bu düşüncelerin işleniş biçimine sanat denemez. bu son cümleyi sawunuyorum ben. kapish?[hline]a.k.a "bay bomba"
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

gunun sonucu : "zevkler ve renkler de tartışılır, ama herkesle değil"
neyse benim bu topic altındaki son mesajımdı, aklı selim diğer insanların da öyle yapmasını umut ediyorum, bi yere varmıyo çünkü bu tartışma.
hadi saygılar.[hline]I look inside myself and
see my heart is black

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

benim asıl merak ettiğim şey şu:

yönetmenin izleyiciye karşı hiç mi sorumluluğu yoktur yahu? yani her isteyen yönetmen (belki biraz da önceki filmlerinin üstüne yatarak) istediği gibi istediği şeyi yapıp sonra da "ben yaptım oldu" deme özgürlüğüne sahip midir? sinemayı kendi masturbasyonuna malzeme etmesi hiç mi yadırganmaz? siz de kabul ediyosunuz sanırım filmde pek çok eksik gedik olduğunu. neyini beğeniyosunuz diyince tarzını yorumunu demeye gelen cevaplar veriyosunuz. e o tarz konu bile bırakmıyo ortada? ben açıkçası samimiyetsiz, ilginç olmak için, ilgiyi üstüne toplamak için aklına gelen her şeyi yapan bi adam olarak görüyorum tarantinoyu.[hline]tüm dünya nüfusunun yokolduğu büyük savaştan sonra hayatta kalan tek kişi evde oturmaktadır. kapı çalar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

evet...

her filmin bir k,itlesi olduğuna her kitleni de bir filmi olduğuna inanırım

mesela ben bir film yaparım adamlar toyota-krikosuyla dövüşürler bir grup "way be!" derken bir başka grup da "höh be!" diyebilir bunda da bir sakınca yoktur

hem uzun metrajlı her filmin öncelikli amacı para kazanmaktır.. kimse sanat yapmak için milyon dolar vermez...[hline]wnJ0h!^3§ !u3§

Yılkı atlar oynaşırken bozkırlar sarsılırmış...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

benim de son mesajım olucak. 1.4.2004 tarihli Hürriyet Keyif ekinde Kanat Atkaya'nın filmle ilgili yazısından bir alıntı, kapanış mesajım olarak gayet anlamlı olucak sanırım:

Kill Bill, Tarantino'nun hep takdir ettiğimiz "Çektim işte kardeşim ben filmimi. Küfürden rahatsız mı oluyorsun, seyretme... Şiddetten tiksiniyor musun, yine seyretme... Bu benim filmim, ister seyret ister seyretme" tavrıyla yaptığı son filmi.

buna ilaveten, sanat izafidir. sen piyano çalan adamda bulursun bir sanat değeri, ben çirkin bi kadın ayak baş parmağına yapılan yakım çekimde.. bu o kadar basit bişey ki, tartışmak bile gereksiz.

o yüzden tartışmıyorum, yatıyorum.[hline]improper dancing in the middle of the street
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

son mesaj furyasina katiliyorum son kalkan gemi ile orta dünyadan ayrılıyorum:
yani oscarla sanati aynı kategoriye koydun ya ben bişi diyemiorum herifler "ya kadin zenci sanatciya hic oscar vermemişiz" diyipte oscar veriyolar, bütün "sanatçı" yönetmenlere oscar fln veriliyosa bütün sanat filmlerine oscar veriyosa, hani tarantinoyu saymiosun..
kubrickin kaç oscari var?
bir tek 2001, özel efekti aldı o kadar..
ztn o da pek sanat yapmazdi..[örnek olarak kubricki verdim ztn avrupa sinemasindan fln bahsetmek istemiorum onlara oscar göstermiyolar bile]
said:
Zed, 06 January 2004 00:46 tarihinde demiş ki:
benim asıl merak ettiğim şey şu:
...ben açıkçası samimiyetsiz, ilginç olmak için, ilgiyi üstüne toplamak için aklına gelen her şeyi yapan bi adam olarak görüyorum tarantinoyu.[hline]tüm dünya nüfusunun yokolduğu büyük savaştan sonra hayatta kalan tek kişi evde oturmaktadır. kapı çalar.

zaten tarantino deli abi hiç ugraşmayin adamla, adam deli miramaxx'in milyonlarca dolarla destekledigi bir deli, picassoda insanlarin peşinden koştugu bir deliydi, dalide..
said:
BabacumMostors, 06 January 2004 00:49 tarihinde demiş ki:
....hem uzun metrajlı her filmin öncelikli amacı para kazanmaktır.. kimse sanat yapmak için milyon dolar vermez

naptin abi sen ya.. uzun metrajlı film çekenler ne oluyo, git bakalim bunu bide Nuri Bilge Ceylan'a fln söyle
tartışmıyorum ii geceler size[hline]İnsan beyni moleküllerinin sıkıştırılmasından yapılmış olan kalkan ile korunuyordu Dünya.(Dünyayı Kurtaran Adam)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

söylerim... ben bir filme milyon dolar yatıracaksam sanat için yatırmam. ama derim ki ali gel sen 500 koy ben 500 koyim sen ver bilmemne allaım makinalrı senaryo gtirin oyuncular bunlar mı eywallah hadi uzun metrajlı filmimizi çekelim sanat yapalım uyduruk kıytırık olacak ama olsun sanat alemi bizi anlar zaten sadece onlar için yapıyoruz filmi...

adım hıdır olayım budur...

kimse mamal okumasın pahalı filmlerde öncelik sanat değil para kazanmaktır... enayi mi lan bu yapımcılar... enayi olan versin[hline]wnJ0h!^3§ !u3§

Yılkı atlar oynaşırken bozkırlar sarsılırmış...
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tarantino kimdir?
Çağımızın büyük yazar+yönetmenlerinden biridir.

Kim demiş?
Eleştirmenler ve sinemaseverler.

Peki doğru mudur?
Bence bunun için 10 tane daha film yapmasını beklememiz gerekiyor.

Yetenekli midir?
Kesinlikle çok iyi bir gözlemci ve bence yeteneklidir. Ama gelecekte bu yeteneğini doğru şekilde aktarabilir mi bilinmez.




Tarantino henüz tarzını tam bulamamış bir yönetmen. Belli bir taslağı oluşmuş olsa da tam olarak nereye oturması gerektiğini bilemiyor. Reservoir Dogs, Pulp Fiction, 4 Rooms, Jackie Brown ve Kill Bill filmlerine baktığınızda ana bir ortak taslak göreceksiniz zaten ama onun dışındakiler hep deneme şeklinde ilerlemektedir.



Reservoir Dogs sine açısından hoş ama biraz fazla şiddet içeren bir filmdir. Zaten sinemada şiddet kullanımının dönüm noktasıdır.



Pulp Fiction ise Tarantino' yu tarantino yapan filmdir. Her ne kadar şiddet olsa şiddet, sex ve uyuşturucunun dojajlı ama alaylı birleşimidir. Kesinlikle bir başyaapıttır. Ama buşans da olabilir. Tek filmle çok iyi olmak bir şey getirmez.



4 Rooms biraz diğer filmlerin dışında olsa da (ne de olsa kısa film sayılır) yapılabilecek olan zaten yapılmştır. O kadar zamanda oyle dar bir sahada bence bundan fazlası bheklenmemelidir.



Jackie Brown her ne kadar tarantinoseverler tarafından aşağılansa da Tarantinonun şiddet kullanımına hayran kitlenin beklediğini bulamamasından kaynaklanmaktadır. Bir Pulp Fiction değildir ama Tarantinodur(Tamamen tarantino tarzı taşıyor anlamında) ve gayet hoş akıcı iyi bir filmdir.



Kill Bill' e gelince bence bir hayal kırıklığıdır. Kill Bill ismini duyduğumda Pulp Fictiondaki performansını aşmasını bekleyerek gittim ama hayal krıklığına uğradım. Bence kesinlikle en kötü filmidir. Bence kesinlikle Tarantino değildir. Bence bu Rodrigues' dir. Rodriguez ve Tarantino' nun filmlerde beraber çalıştıkları birbirlerini etkiledikleri ve birbirlerine hayran oldukları bir sır değil. Fakat bence artık birbirlerine olan hayranlıklarını ve etkilşimleri biraz abartıya kaçmış. Rodriguez film çekiyor "bu nasıl Rodriguez" denirken ben de bugun Tarantino filminde "bu nasıl Tarantino" diye dşündüm açıkcası.

Film sanki From Dusk till Dawn kopyası. Desperado' daki tarzda espriler from dusk til dawn tarzı aksiyon bana resmen çok kötü iki saat yaşattı. Eğer bu filmin Tarantino' nun olduğunu söylemeseler ve oyuncular birazcık değişik olsa kesinlikle Rodriguez filmi derdim. Rodriguez iyidir severim ama madem bu kadar esinlenilcek o zmaan verseydi filmi Rodriguez çekseydi.

-Öncelikle efektler gerçekten çok ucuz bir filmde olmayacak kadar kötüydü.

-Kavgalar kan ve ölüler iyi dursun diye fonda bayağı çabalanmış.

-Çok saçma senaryo hataları ve inandırıcılıktan uzak olaylar söz konusuydu.

-Uma Thurman' ın oyunu çoğu yerde inandırıcılıktan çok uzaktı.

-Aksiyon sahneleri Çin filmlerine özenilmiş fakat Crouching Tiger Hidden Dragon' daki aksiyon sahnelerinin yanına bile yaklaşamaz.

-Müzikler kendi başına çok güzeldi fakat nedendir bilmiyorum çok bariz bir şekilde hissettiğim şey müziklerle oynamış olması idi. Hızlı kullanılması gereken yerde bir dram sahnesine yakışacak müzik koyduğu gibi tam tersini de yaparak denemeler yapmış. Bir iki yerde bence başarılı olmuş olsa da kesinlikle çoğunda başarısız ve itici olmuş. Maalesef müziğin sinema üzerinde etkisini göz ardı ederek çok şey kaybetmiştir ki Pulp Fictionu baş yapıt yapan şeylerden biri de Müziklerin doğru yerde kullanımıdır. Bir de müziğin sesi genel aksiyonun sesinden yüksekti. Bariz müziğin baskısını hisederek çok rahatsız anlar geçirdiğimi söyleyebilirim.

-Çizgi film bölümü çok güzeldi. Keşke tüm film çizgi olsaydı dediğim çok oldu. Bazı yerleri çizgi film olarak yapmak yeni bir şey değil ama bu kadar uzununu yapanı görmemiştim. Daha kısa bir kaç bölümü yapmasını tercih ederdim.



Kısacası ben filmi pek beğenmedim. Bir kere Tarantino' nun ana tarzını taşımadığı için beğenmedim. Bu zmanda bu kadar para harcayıp 1-2 milyon dolarlık filmler kalitesinde bir film yapılması da beni üzdü. 2. sine de giderim sonuçta filmdir belki çok şey değişir. Ne de olsa daha ilk yarıya çıktık çok da kötülemek olmaz. Önemli olan bittiğinde toplam olarak ne getirdiğini görmek. Ama pek ümitli değilim.


Not: Her ne kadar filmi de Uma Thurman' ın filmdeki performansını da beğenmesem de filmin giriş sahnesindeki siyah beyaz bölümü çok beğendim. O bölüm benim unutulmaz sahnler bölümümde yerini aldı bile.

[Bu mesaj ghaldszar tarafından 06 January 2004 02:57 tarihinde değiştirilmiştir]
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Yukarılarda biryerde filmle ilgili yorumlarımı söylemiştim zaten. Bence Kill Bill şimdiden sinema tarihine girmiş bir başyapıttır. Mükemmele çeyrek kalmış bir kült filmdir. Kendi anlatımı ile inanılmaz bir sanat eseridir. Yaşadığnız karmaşa ise şudur: Resim gibi düşünürsek mesela sizler hep fotoğraf görmekten de hoşlansanız, suluboya yağlıboya resim yapanlar ve ürünü talep edenler olmuştur olacaktır. Resim benzetmesi üzerinden gidersek Kill Bill bir karikatürdür. Anlatmak istediğini karikatürize ederek anlatmış yani. O fışkıran kanlar ve basit dediğiniz efektler hep bu sebeple gördüğünüz gibi olmuştur. Fotoğraf çekmek olsaydı amaç emin olun en tıbbi gerçekçi haliyle yapabilirdi ama O DEĞİL !!!

Kill Bill bir klasiktir ve uzun yıllar anılacak bundan sonra çekilecek pek çok film için bir kıyas aracı olacaktır.

Bakın göreceksiniz "kill billden iyi, kill bill gibi, kill bill tarzı" v.b. lafları çok ama çok duyacağız...

Saygılarımla.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Hersey tarzda bitiyor bence,adamın tarzı bu bu sekılde fılm yapıyor ve ınsanlarda ızlıyorlar.
Ben Master and commander ı cok ıyı buldum denız savası mantıgıyla gercekten etkıledı benı ama bır cok arkadasım bu fılmı ıyı bıle bulmadılar burdada zevkler olaya karısıyor...[hline]Magic.Yes,I know you think you know what it is,and how it works.You don't.You are an ignored fool,just like all the others.

Khelben 'Blackstaff' Arunsun
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Bonecrusher, 03 January 2004 20:05 tarihinde demiş ki:
son olarak,
kadının uçakta katana taşıması
ve bir anda kar yağması dışında hiç bir saçmalık görmedim..[hline]Bir şeyi göremiyor olman,
orda olmadığı anlamına gelmez.

hepsini okuyyup yorum yapacam azimliyim... ve de
o uçakta bir-iki katana daha gördüm galiba oralarda taşımak serbest:)[hline]"127*625+3 işleminden elde edilen sayının 5 tabanındaki eşitinin rakamlarının toplamının 10 tabanındaki değeri kaçtır?"(Yaşasın ÖSS!)
Aşağıdakilerden hangisi en aşağıdadır?(Long live ÖSS!)
Gel vatandaş beleş 3.5 ed.e geeel
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

yeter bea oku oku bitmiyo anasını satıyım 7. sayfada gına geldi amma çok izleyen adam varmış bea
"e tarantino tabii"
filme gelince, güzel aksiyon filmi, paso beklenmedik şeyler çıkıyo,ilk sahneden kadının inlemesinden yatakta başlıyacak zannettim bir anda kafa göz yarılmış çıktı, müzikler mükemmel faln filan zaten yeteri kadar övülmüş
bence adam dalgasını geçmiş milletin kafasını kesince fıskiye tarzı kan çıkıyo, fenci olarak özetliyim:Çıkmaz, patlar biraz sonra da ritmik olarak akmaya devam eder ama vücutta o kadar basınç yok:)
tek sorun bilinmeyenlerin biraz fazla oluşuydu. bu gelin kim? niye kafasına kurşun yedi? bu assasinationcı tiplerin olayı nedir? nerden geldik nereye gidiyoruz? lucy ablamız nasıl öldü?(kafasını kesti sandım ama kafası yerinde duruyo idi??)
ama ikinci, varsa üçüncü filmden umutluyum. orda açıklasın bi zahmet[hline]"127*625+3 işleminden elde edilen sayının 5 tabanındaki eşitinin rakamlarının toplamının 10 tabanındaki değeri kaçtır?"(Yaşasın ÖSS!)
Aşağıdakilerden hangisi en aşağıdadır?(Long live ÖSS!)
Gel vatandaş beleş 3.5 ed.e geeel
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

said:
Zed, 06 January 2004 00:46 tarihinde demiş ki:
yönetmenin izleyiciye karşı hiç mi sorumluluğu yoktur yahu? yani her isteyen yönetmen (belki biraz da önceki filmlerinin üstüne yatarak) istediği gibi istediği şeyi yapıp sonra da "ben yaptım oldu" deme özgürlüğüne sahip midir? sinemayı kendi masturbasyonuna malzeme etmesi hiç mi yadırganmaz?

bu soruların sorulacağı ilk yönetmen büyük mastürbatör david lynchtir. o adam varolduğuna ve filmlerinde enteresan birşeyler de olduuna göre. ve ve kimse kolay kolay laf atamadıına göre böle şeyler oluyo diyebiliriz.

ve bunu dedikten sonra şunu da diyebiliriz ve demeliyiz yönetmen, hatta yönetmen diil sanatçı her özgürlüğe sahiptir. esere sanat adını veren ve değerlendiren ulaştığı insanlardır. yaa. yaa...[hline] To resist change is folly.
To direct change is unlikely.
To co-operate with change is an act of intelligence.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

öeh bea....8. sayfaya geldim artık bi yerlerim çıktı okumaktan..hep aynı şeyler dönmeye başlamış bi yerden sonra...filmde beni en çok etkileyen şeyler bi kere "PUSSY WAGON" isimli araç :D ikinci olarak "my name is Buck my job is to F*ck" olayı ve son olarak da gecenin mavisinin oda içine sızmasıyla oluşan mükemmel tonda 1 vs 7 combat...sonuncusunda özellikle vaauuuvvvv oldum...[signature][hline]Trust hurts, betrayel kills...
İn the Name of God, impure souls of The Living Dead shall be Banished into eternal Damnation. Amen.

Aket-Atum, 18 August 2003 16:54 tarihinde demiş ki:
ayrıca benim adım thomas disease bana komaz
Bonus 18 August 2003 18:36 tarihinde demiş ki:
İleriki levıllarda summon maganda, summon yeniçeri gibi büyülerde geliyor
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
  • Yeni Oluştur...