Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

Türk halkı Atatürk devrimlerinde bir travma yaşamış!


sg-1

Öne çıkan mesajlar

Koy Enstituleri, egitim reformlari, alfabe reformu, kadin-erkek esitligi, dini vs. titlelarin kaldirilmasi, tarikat evlerinin kapatilmasi..
Hep bunlar esit ve egitim seviyesi yuksek bir millet yaratmak icin atilmis adimlar. Evet baslangic bir dikta rejimidir ona bisey demiyorum, Ataturk'un takip edilmesi uzerine kuruludur zaten yazimda da Ataturk'ten cevap verdim, ama bu, esit ortam saglanmak uzere yapilmis olan bir surectir, ben boyle dusunuyorum. Ataturk'ten sonra siciyor tabi, CHP'de siciyor, sonrasinda DP mahvediyor zaten, sonra bugunlerdeyiz iste.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
devleti sıfırladın ama toplumu nası sıfırlıcaksın??mesele o işte zaten..seni şimdi gelip sıfırlamalarına razı olur musun? "bugüne kadar doğru bildiğin, kutsal saydığın herşey yıkıldı gitti, yalan, artık bunlar doğru ve bu ülkede böyle yaşanacaktır." deseler sana, nası karşılarsın? paradigm shift'ler zordur hep, çok zoooor =)


çok zor dimi anlamak. beyin kıvrımları arasında kaybolup gidiyor tabi bazı şeyler takip sorunu var.

osmanlı devleti çökmüştü. halk zaten ümmet sistemiyle yönetildiği için kula kulluk etmek kural olmuşken zaten gücü elinde bulunduranlar fırsat bu fırsat diyerek memleketi başkalarının kontrolüne vermeye hazırlanırken bir devrim yapıldı. ve baştan bir devlet yapısı oluşturuldu.

Şuanda böyle bir durum var mı ?

Cumhuriyetin temelleri modern topluma aykırı mı ?

laiklik, demokrasi, cumhuriyet, insan hakları.

Bunlardan hangileri temel olarak türkiyede bulunmuyor bana bunu bir izah et. Temel olarak diyorum.

Bunların temeli varken, geliştirmek varken yıkmak yeniden yapmak hangisi.

kimse osmanlıyı yok saymadı. Yeniden başlangıç yapmak sıfırdan başlamak demek geçmisi silmek demek değildir. Sadece geçmişin kurallarının işlemediği artık topluma ayak uyduramadığı anlamına gelir. Ondan dolayı köklü değişiklikler yapılmıştır.

ama bunları anlamak için objektif olmak gerekir. nefretini bir noktaya yöneltmemek gerekiyor. tam teslimiyetçilik yerine tam bağımsızlığı savunmak gerekir.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Soulbringer said:
OO ooo OOO Green Jacketler gelmis bende diyordum bu konuya kesin Babo Fettolarin minionlari damlar diye bir baktimki uc bej denmemis hemen damlanmis...

M.Kemal olmasa idi ne Babo Fettonun rahat bir hayati olurdu nede sen su an istedigin dini ozgurce secerek nefes alabilirdin... Soyle libosh soylevlerle gelmeyin ya bosuna post kasiyorsunuz diyecegim ama ne denli Fettocu bir replikle bunlari hazirladiginizi bildigimden sadece
Hell YEAH!!!


atatürk'ü savunmak kimlere kalmış. hell yeah green jacket adamım. ne kadar da türksün sen öyle.

libosh söylem demiş adam ya. aslanım benim. devam böyle
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

tabi ki eşitlik adına yapıldı biçok reform, ama geçmişten bu denli kopan insanlar biraz ortada kalmadılar mı, o yüzden bu devrimleri benimsemekte zorlanmadılar mı? yani şu türkçe ezan meselesi bile, bütün o eşitlik adına yapılan reformlardan daha çok tepki çekip tartışılmadı mı? bugün en dinci elemanlara da baksan "kadınlardan seçme ve seçilme hakkını geri alalım" veya "tdk'yı kapatalım" tarzı söylemler bulamazsın. ama nasıl ki bugün ordunun "kırmızı çizgileri" varsa, yüzyıllardır bu topraklarda yaşayanların da "kırmızı çizgileri" var. onları geçersen de delleniyolar, kabul etmiyolar, benimsemiyolar devrimleri..şu öğretmen-imam meselesi hani..bütün anlatmaya çalıştığım bu.

mani, hala nefret veya teslimiyetçilik falan diyosun, niye nefret edeyim yahu, neyi nereye teslim edeyim? eleştirmek için nefret mi etmem lazım? devrimleri eleştirenler "teslimiyetçi" mi?

ister evir, ister çevir, bu ülkenin temellerinde de, Atatürk'ün ilkeleri arasında da "demokrasi" yok, öyle bi sözcük bile yok. yanlış mı biliyorum, halkçılık, devletçilik, laiklik, cumhuriyetçilik, inkılapçılık, milliyetçilik. bugün insan hakları ve demokrasi öyle tanımlanmış durumda ki, en başta bu 82 anayasası olmak üzere bugüne kadarki bütün anayasaları kaldırıp anında çöpe atmak gerekiyo. o yüzden bağrınıyoruz sivil anayasa diye, ama hala sen dincisin, liboşsun, sorosçusun, yeşilcisin, bilmemne de bilmemne..aşamadınız şunu.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

maniye öncelikle.
ismet inönü 2.dünya savaşına girmemiştir belki ancak ,natoya girmek için olağanca gücüyle çalışmıştır, bu bi geçrek.
iki anlaşmalar emperyalist değil anlaşılan devletler emperyalist dedik.bu da emperyalizme doğru sürüklenmeye yol açmıştır doğal olarak.
ayrıca daha önce de dediğim gibi atatürk tamamiyle chp ayarında bir parti olursa neden çok partili rejime geçmeyelim ki demiştir bir mektubunda burdan da ne kadar düşünce özgürlüğü olduğunu anlayabiliriz.
Penthesilea ya

allah aşkına bana bolşevik devrimini anlatsana.
ikinci olarak penth türkiye cumhuriyet hiçbir zaman eşit olalım tarzında bir siyaset izlemedi,size göre eşit ortam nedir ayrıca bunu da merak ettim.

-Wissy
marksizmi bir biçim olarak algılaman zaten herşeyi açıklamış.

matama

allah aşkına nerden biliyorsun leninin ne diyeceğini.ayrıca saçma sapan hakaretler yerine adam gibi eleştiri getirsenize yazıya.
hala biriniz bile getiremediniz. bu aslen yazının haklı olduğunu gösteriyor.

busye

senin yazını görmemiştim, şimdi cevap yazayım.sen diyorsun ki ingiltereyle ittifak yapmamak sovyetlerin kucağına atlamaktı,sosyalist olmayı sovyetlerin kucağına oturmak olarak görüyorsanız bir şey diyemeyeceğim tabi ki.
evet sana katılıyorum işçi sınıfı yoktu türkiyede ama köylüler vardı. ancak atatürkün komünistlere karşı olan tutumu buraya komünizm olmaz o yüzden aslında ben işçiyi çok seviyorum tadında değildi aslında mustafa suphiler öldürülmeden bir hafta önce mecliste şunları söylemişti “İşte bu serseriler Türkiye Komünist Fırkası diye bir fırka teşkil etmişlerdir ve bu fırkayı teşkil edenlerin başında da Mustafa Suphi ve emsali bulunmaktadır. Bunlar kendilerine para veren, kendilerini himaye eden ve bunlara ehemmiyet atfeden Moskova'daki prensip sahiplerine yaranmak için bir takım teşebbüsatı serseriyanede bulunmuşlardır.Bu suretle memleketimize, milletimize hariçten komünizm cereyanı sokulmaya başlanmıştır...”
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

sir said:
tabi ki eşitlik adına yapıldı biçok reform, ama geçmişten bu denli kopan insanlar biraz ortada kalmadılar mı, o yüzden bu devrimleri benimsemekte zorlanmadılar mı? yani şu türkçe ezan meselesi bile, bütün o eşitlik adına yapılan reformlardan daha çok tepki çekip tartışılmadı mı? bugün en dinci elemanlara da baksan "kadınlardan seçme ve seçilme hakkını geri alalım" veya "tdk'yı kapatalım" tarzı söylemler bulamazsın. ama nasıl ki bugün ordunun "kırmızı çizgileri" varsa, yüzyıllardır bu topraklarda yaşayanların da "kırmızı çizgileri" var. onları geçersen de delleniyolar, kabul etmiyolar, benimsemiyolar devrimleri..şu öğretmen-imam meselesi hani..bütün anlatmaya çalıştığım bu.


ister evir, ister çevir, bu ülkenin temellerinde de, Atatürk'ün ilkeleri arasında da "demokrasi" yok, öyle bi sözcük bile yok. yanlış mı biliyorum, halkçılık, devletçilik, laiklik, cumhuriyetçilik, inkılapçılık, milliyetçilik. bugün insan hakları ve demokrasi öyle tanımlanmış durumda ki, en başta bu 82 anayasası olmak üzere bugüne kadarki bütün anayasaları kaldırıp anında çöpe atmak gerekiyo. o yüzden bağrınıyoruz sivil anayasa diye, ama hala sen dincisin, liboşsun, sorosçusun, yeşilcisin, bilmemne de bilmemne..aşamadınız şunu.




Dünyadan haberi olmayan köyü dışında dünyayla bağlantısı olmayan bir adamı zorla da olsa yenileyip çağdaş, çağa uygun insan yapmak zorla eğitmek gayet hukuka uygundur ister şovenizm ister diktatörlük diyin. O halkın kırmızı çizgileri bilgiden uzak haksız ve karanlığın kırmızı çizgileridir. Ordu gibi yüce bir kurumla kıyaslanamaz.

Kişisel olarak bilgili adamın zaten çağdaş yaşama kırmızı çizgisi olmaz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

-007- said:



Dünyadan haberi olmayan köyü dışında dünyayla bağlantısı olmayan bir adamı zorla da olsa yenileyip çağdaş, çağa uygun insan yapmak zorla eğitmek gayet hukuka uygundur ister şovenizm ister diktatörlük diyin. O halkın kırmızı çizgileri bilgiden uzak haksız ve karanlığın kırmızı çizgileridir. Ordu gibi yüce bir kurumla kıyaslanamaz.

Kişisel olarak bilgili adamın zaten çağdaş yaşama kırmızı çizgisi olmaz.


halka rağmen halk için halka zulmetmek hiç bir şey kazandırmadı bu ülkeye.

modernleşmenin adı iran'da Garpzede imiş. depremzede gibi. ilber ortaylı şu anda ntv de söyledi. doğu insanının batıya nasıl baktığının güzel bir örneği aslında.


of şimdi iran dedim ya, sen irandaki rejimi mi istiyorsun diyecekler, yanıyorum ona yanıyorum
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Buyse said:


halka rağmen halk için halka zulmetmek hiç bir şey kazandırmadı bu ülkeye.

modernleşmenin adı iran'da Garpzede imiş. depremzede gibi. ilber ortaylı şu anda ntv de söyledi. doğu insanının batıya nasıl baktığının güzel bir örneği aslında.


of şimdi iran dedim ya, sen irandaki rejimi mi istiyorsun diyecekler, yanıyorum ona yanıyorum


Zulmedilenler halk değildi, aksine halkın en büyük düşmanlarıydılar. Zulmedilmesinin de sebebi o. Bu açıyla bakarsan düşman askerine karşı yapılan eylemin adı da sana göre zulüm olabilir.

Modernleşmeye karşı olmak gelişmeye yeniliğe değişime karşı olmakla aynı şey, insan doğasına aykırı ve normal değil. Biz bu ülkede 85 senedir haklı olarak doğunun yanlış bakış açılarından nefret ediyoruz.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Buyse said:
işte sorun da orda. türkiyede ki komün gruplar hiç bir zaman rusyadan veya çinden bağımsız olmadılar ki. oldukları zaman da sesleri çıkamadı. çıkartmadılar. atatürk komünist bir düzen seçseydi sscb'nin güdümüne girmeyecek miydi? girecekti.

o günler için belki bu doğruydu,ancak bunun çözümü onları boğazlamaktan mı geçiyordu. hiç zannetmiyorum.
ha ayrıca çıkartmadılar sözcüğüne karşıyım,çıkartamadılar her defasında susturdular.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

naraso said:
Buyse said:
işte sorun da orda. türkiyede ki komün gruplar hiç bir zaman rusyadan veya çinden bağımsız olmadılar ki. oldukları zaman da sesleri çıkamadı. çıkartmadılar. atatürk komünist bir düzen seçseydi sscb'nin güdümüne girmeyecek miydi? girecekti.

o günler için belki bu doğruydu,ancak bunun çözümü onları boğazlamaktan mı geçiyordu. hiç zannetmiyorum.
ha ayrıca çıkartmadılar sözcüğüne karşıyım,çıkartamadılar her defasında susturdular.


çıkartmadılardan kastım oydu zaten. çıkartamadılar evet. orada bile bir rant vardı çünkü. bu ülkede gerçekten "sol"u ne zaman göreceğiz bakalım. çünkü buna çok ihtiyacımız var.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ulekde yasiyan insan birakmamak yegane cozum


meclise bakalim

bir gurup 622 nin parlakligina donmek istiyor
diger gurup 1453 un hasmetine donmek istiyor
obur gurup 1923 un gunesine yelken acmak istiyor
diger gurup ulkeyi bolmek istiyor

2008 de 2008 i yasayip 2009-2010 diye gelecege yelken acmak istiyen TEK PARTI YOK MECLISTE

evet asil problem bu

halkin tamami muhafazakar olunca yerinde saymaya devam ediyorsun
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Buyse said:
peki ya bulunabilecek bir orta yol yok mu? bu savaş bizi bitiriyor. bu ülkenin köküne en büyük ayrılığı sokuyor. bunun çözümünü düşünmemiz gerekmiyor mu artık.



Ayrılıkların sebebinde normal olmayan insan doğasına aykırı ispatlanabilir anormallikler varsa bunların giderilmesi gerekir. Aklın yolu bir lafı çok doğru bir laf.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

öncelikle sir e cevap vereyim.

diyorumki devrimler toplum üzerinde travma yaratmıştır demek yapıcı ve objektif bir eleştirimidir yoksa apılam devrimleri kabul etmemek yok saymakmıdır.

bana göre yok saymaktır. çünkü bana göre devrim maddeleri mutlak doğrulardır. ve bu mutlak doğrular bizim değil şuanda tüm dünyanın kabul ettiği mutlak doğrulardır. yani insan hakları demokrasi , sosyal hukuk devleti , bilime modernliğe önem veren vs vs. ve bunların alt maddeleri.

Şimdi çıkıp bu devrimler yeteri kadar uygulanmadı ve yarım bırakıldı. bizim amacımız bu devrimleri dahada geliştirmek ve amacına ulaştırmaktır.

Bu şekilde bi açıklama gelse yani aşağı yukarı bu cümleden çıkan anlama yakın ozaman derimki bu insan çağdaş modern bir insan. ama yaptığı açıklama Atatürk devrimlerini toplum üzerine yapılmış kötü bir baskıymış gibi gösteriyor ve kusura bakma ama yapılan devrimler bu topluma kendi olma imkanını vermiştir. yok olmaktan kurtarmıştır.

Her kim bu devrimleri travma olarak nitelendirirse insan haklarına, demokrasiye, sosyal hukuk devletine laikliğe ve cumhuriyete karşıdır demektir. Bukadar kesin ve net.

Diğer nokta. naruso için.

şimdi emperyalist dediğin devletlerle hiç bir bağ olmamalı mı? yani onları tanımayalım yok sayalım kendimizi soyutlayalım. e buda bir nevi faşistlik oluyor. Neden dersen açıklıyayım.

Devletlerle bir noktada buluşmak onların yönetimini kabul ettiğin anlamına gelmez. Misal Türkiye nin İran İran ında Türkiye büyük elçiliği var. Şimdi İran şeriyatla yönetilen bir devlet. Türkiye nin yönetimiyle taban tabana zıt. Bu durum 2 devletin ortak bir paydada buluşmasını engeller mi ? Engellemiyor görüldüğü üzere.


ha Türkiye emperyalist bir ülke ile emperyalist bir plan üzerine bir anlaşma yaparsa ozaman sonuna kadar karşı çıkarım. Her türlü eleştiririm. Amerikanın orta doğu planı ve turkiye ile bu konuda yaptıkları çeşitli anlaşmalar gibi.

Ama bir ülkeyi tamamen görmezden gelmek. Bir düşman gibi yok saymak şuanki dünya düzeninde kabul edilemez. Bu noktada Atatürk'ün ve devrimlerinin emperyalizm le uzaktan yakından alakası yoktur.

Nato meselesine gelince. Nato kuruluş amacından yapmış ve miladını tamamlamıştır kanımca. Varlık nedenine itiraz etmek çokta eleştirmem ve şuanki vardığı noktada etkisiz eleman konumundadır. Ya amacından sapmış yada zaten amacına ulaşması imkansızdır ki ben 2. kısıma daha çok katılıyorum. Nato gibi bir yapının amacına ulaşabilmesi imkansızdır.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...