Alexi_Septimus Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Lenin vs Stalin gibi bir başlığın tartışılması ve çözülenmesi yanlızca konu hakkında hiç bir fikri ya da bilgisi olmayanların işine yarayacak bir şey. Müthiş yazmış olabilirsin, muhtemelende yazmışsındır insanların dediğine göre de, bunun bundan 70 sene sonra, Iran'da birinin KILIÇDAROĞLU VS ERDOĞAN diye bir paper yazmasından çok farkı yok. Devrim niteliği dışında tabii. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pekaziz Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Kılıçdaroğlu'yla Lenin bir mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Laurelin Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Alexi_Septimus said: Müthiş yazmış olabilirsin, muhtemelende yazmışsındır insanların dediğine göre de, bunun bundan 70 sene sonra, Iran'da birinin KILIÇDAROĞLU VS ERDOĞAN diye bir paper yazmasından çok farkı yok. erdogan - hukumet basi kilicdaroglu - parti seysi -------------------------------------------- lenin - devrimci lider, kizil sahsiyet, sscb nin ilk devlet baskani ve birnevi kurucusu, dunyadaki komunistlerin "bak her kizil diktator acimasiz canavar degil!!" diyebilicegi tek insan stalin - kizil diktator, ikinci dunya savasi liderlerinden biri, dunyada en cok insanin olumune kasitli olarak neden olan adam ve SSCB nin leninden sonraki ikinci basi Ataturk vs Ismet Inonu desen olurdu hadi, Irandaki bir ogrenciyi o kadar ilgilendirmezdide hem ideolojik hemde tarihi ilgilendiren bir karsilastirma bu cunki gercekten dunyaya yon verebilmis birbirinle hic benzemiyen iki insan bunlar Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 ahah sanıyorum o kadar övülmesine rağmen oturup bir kişi okumamış şu yazıyı. Bu yazıya 90 veren hocayla cidden tanışmak isterim. Lenin kısmını okudum ve "İlke evladım otur sıfır" diyorum. Bu arada Bu yazıyı seven bunu da sevdi: Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
dasaaa Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 stalin yazmak lenin yazmaktan daha zevklidir.. birinin sakalıda vardır, ötekinin sadece gür bıyıkları.. lenin 1-2-3'ü gelmeden 6.lenin olabilmiştir. stalin sadece 1de kalmıştır herhal.. lenin genç hali leonardo dicaprio'ya benzer. http://www.webspawner.com/users/pakli/lenin-20.jpg stalin http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/b/b5/Stalin_1894.jpg pek bişiye benzemez.. gerçi lenin'de aşağı kalır değilmiş; http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/a/a8/Lenin-1895-mugshot.jpg/508px-Lenin-1895-mugshot.jpg haftaya dellivolli'de yeniden görüşmek üzere.. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 kavga etselere hangisi dover konusu saniyodum ben bunu. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 yokarda da dediğim gibi (spamlardan dolayı arkada kaldı:P) sizleri tekrar penth in yazısını okumaya davet ediyorum bu kadar sayfa yorum yapan pati halkı... Dileyen çıksın tartışalım diyeceğim de siyaset var nasıl olur bilmem ki... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Penthesilea Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Konuyu açan Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Sosyal bilimci degilim ben, kendi goruslerim isiginda ve gotumden uydurmayarak, verdigim referanslardan okuduklarimla, hic alanima girmeyen bir yazi yazdim. 90 veren adam da Cemil Kocak. Unutmustum basligi dahi, simdi guncel basliklarda gorunce hatirladim. Tartisacak birseyi oldugunu da dusunmuyorum, bir dersin bitirme paperi iste, o kadar. Insanlar Lenin ve Stalin konusuyorlar, sen gelmis surekli yaziyi okumaya davet ediyorsun, herkes bok gibiymis evet diyip tartismaya devam edince rahatlayacak misin anlamadim gercekten. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
calimero Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 28, 2009 yahu sakin. biraz geyikle karışık okuyun yazıyı dedim, kötü mü etmişim. sen buraya yazını okunsun diye koydun diye düşünüyorum. Elbette 3. sınıf falan heralde bir ders projesi ve de abartmaya gerek yok. Ancak oldukça tek taraflı olduğunu yalnızca verilen kaynaklardaki bildiğim isimlerden, kitap başlıklarından (teror of Lenin reign vs) dahi söyleyebilirdim okumasam bile. şahsi fikrimce oldukça gerçeklikten uzak ve tek taraflı bir yazı olmuş. Sana bir garezim yok, yalnızca fikrimi belirtiyorum... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Werewolf Mesaj tarihi: Aralık 31, 2009 Paylaş Mesaj tarihi: Aralık 31, 2009 ilke bırak bu işleri, nilep ayarında tez yazmışsın hala üste çıkmaya çalışıyosun Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ovchinnikov Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 bastaki link ölmüş acaba bu döküman elindeyse tekrar upload etme sansın varmı Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 olmus adamlarin arkasindan konusmayin. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
ShadowFury Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 ovchinnikov said: bastaki link ölmüş acaba bu döküman elindeyse tekrar upload etme sansın varmı Penthesilea said: Ben upliyorum izninizle basligi cunku zamaninda biri bana ozel mesaj atip paperi yollamami rica etmisti ben de bulamadigimdan yollayamamistim (mezun oldugum icin sabancidaki web alanim yattara oldu) buyrun efendim yeni link: http://cs.brown.edu/~ilke/leninvsstalin.pdf NLP'ye guvenip Ingilizce klavyeyle yazdigim ve sonra Turkce ozel harf koyan bi programdan gecirdigim, sonra da sonuclari gorup vazgecip eski haline getirdigim icin, arada gozumden kacan yerler olmus sacma sapan imla hatalari var, kusura bakmayiniz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
nileppezdel Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 1, 2010 bence kapitalist düzen lenin ve stalini ezer Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
pronoit Mesaj tarihi: Ocak 2, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Ocak 2, 2010 yok kapitalist düzen gençlere lenin ve stalin kitaplari posterleri defterleri tişörtleri vs vs vs satar, rahatına bakar. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
xwhiplashx Mesaj tarihi: Şubat 6, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 6, 2010 konuyu yerinde bildiğimden sadece bunu söylemek istedim. Kazan Devlet Üniversitesinde ki Lenin resimleri ve heykelleri gelecek sene itibariyle kalkacakmış. 1 ay okumuş sadece ayrıca KDÜ'de. İsim yapmasının en büyük avantajı da buymuş. Araştırıyordum okulu o şekilde öğrendim. Lenin resimlerinin kalkmasında ki talep ise Tatar velilerden gelmiş. Ona göre de bir düzenleme uygulanmış ve bu karara varılmış. Bildiğim yanlışsa düzeltiniz. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
gellidus Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 fedaykin said: uzun yazılara kısa cevap yazılınca uyuz olurum ama HableMİToğlu isimli beş para etmez kişinin adı yüce Türk bilgini diye geçince kalanını okumaya yüreğim elvermiyor. Su bölümü biraz açarmısın ya. Yanlış anlamayın bilmediğimden dolayı soruyorum. Benim bildiğim gördüğüm okuduğum kendisi gayet iyi bir araştırmacı idi. Hatta fethullah gülenle ilgili attığı iddialar neticesinde öldürüldüğü söylenir.. ki bu ülkede bir araştırmacı suikaste kurban gidiyorsa demekki iyi birşeyler yapıyor demektir Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
gecko Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 in soviet russia, car drives you Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Sparkcaster Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 link niye ölmüş Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Cons Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Şubat 26, 2010 Helcaraxe said: lenin sitalin socializm rusia you antalya holiday AHAHAHAHAHHA BUNU YAZMAYA GELDİMDİ Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
RRa Mesaj tarihi: Nisan 14, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 14, 2010 stalin kafasına sıkmış Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Werewolf Mesaj tarihi: Nisan 14, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Nisan 14, 2010 facebook videosu niye silindi lan Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
DeaN Mesaj tarihi: Kasım 8, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 8, 2010 Yeni linkten ulaşabildim, okudum, emeğine sağlık. Ancak bazı yanlışlıklar var, az çok marksizm üzerine bilgisi olan birisi olarak belirteceğim, Stalin hakkında fikirlerinden çok önyargıların var ancak yazdıklarımı tamamen okursan, daha objektif fikirlerin oluşacağını düşünüyorum kafanda. Ve bir takım marksizm ve tarih üzerine yanılgılar da gördüm. Umarım okursun bu kadar yazdım :P Ve paticik tarihinin en büyük wot'u geliyor ( öyleyse bi title isterim ). Çok uzun çooook said: Bu sebeple, Lenin 1917 Ekim’inde Rusya’ya donusunde tek bir hedefe sahiptir: Rusya’yi mumkun olan en hizli sekilde Bolsevik kontrolune sokmak. Ayni zamanda bu surecteki konusmalarinin derlenmesiyle olusturulan Nisan Tezleri ile birlikte Bolseviklerin lideri konumuna da gelmistir. Bolseviklerin iktidari ele gecirmesiyle sonuclanan Ekim Devrimi’nin ardindan, 8 Kasim’da Rus Sovyet Kongresi tarafindan “Halk Komiserleri Konsey Baskani”, yani hukumet baskani secilmistir ve Sovyet Rusya’nin ilk diktatorlugu boylece baslamistir. Görüş Burada tarih bilimini incelerken bir hata yapmışsın diye düşünüyorum. Çünkü olaylar tarihinin koşullarına göre araştırılmalıdır tarih biliminde. Şayet o zamanın çoğu menşeviği, liberal ve karma-ortak bir düzen kurulmasını bile ister bir hale getirilmişti. Avrupa'lı anarşistlerin ki anarşistler o dönemde sayıca çok fazladır, Rusya'yı bir tahta olarak görmesi bolşevikler tarafından devrimi saptıracak ve hareketi bölecek bir unsur olarak görülmüştür. Şayet bahsetmeye çalıştığın bir baskı ise, hayır baskı veya otorite değil, karşı devrimci hareketleri elage etmektir. Aleksandr Kerenski, Georgiyeviç Kornilov gibi isimler örneğin karşı devrimci faliyetler içerisine girmişlerdir o dönem. Buna karşılık olarak Lenin'in yaptığı otorite değil, devrimi saf bir forma sokmaktır. Ayrıca Grigori Zinoviyev'i de araştırmalısın. Lenin'e karşı çıkışları olmasına rağmen devlet kadrolarında yüksek mevkilerde bulunmuş birisidir. said: Boylece Lenin, ortaya çıkardığı bu sistem ile Marksizm’i sadece uygulanabilir bir düşünce sistemi yapmakla kalmamış, bizzat Sovyetler Birliği’nin kuruluşunda büyük rol oynayarak onu pratiğe de dökmüştür. Görüş Tam olarak pratiğe döken Lenin değil Stalin'dir. Bilimsel sosyalizmi pratikte, büyük bir ülkede uygulamaya sokmuş kişi Stalin'dir bilinenin aksine. Lenin'in ömrü yetmemiştir bunu gerçekleştirmeye. said: Lenin’in gelismemis bir ulkeye devrimi getirmekte son derece basarili bir tarihi rol ustlendigini, fakat bu sirada hem Marksist bir lider, hem de Marksist bir teorisyen olarak basarisizliga ugradigini soylemek mumkundur. Marks ve Engel’e gore, isci sinifini azad edecek olan, yine isci sinifinin kendisidir. Kendisinin onculugunde bir isci sinifi kitlesinin kapitalizme karsi harekete gecmemis, boylece isci sinifina iktidari verecek devrimin asla gelmemis olmasi, onun Marksist bir lider olarak basarisizligini gostermektedir. Bu durum sadece kendisi icin gecerli degil, kendisinden sonra gelen yoneticiler icin de gecerli olmustur. Sovyet Rusya, her zaman bir grup entellektuel oncunun, kendilerini isci haklarini gozetmekle sorumlu tuttugu bir devlet olmustur, asla Marksizm’in gerektirdigi gibi, isci sinifinin, kendi haklarini korumak icin yonetimde oldugu bir devlet halini almamistir. Görüş Yine tam olarak öyle değil. Marx, proletarya'dan bahsetmiştir ki proletarya=/=tüm işçiler. Proleter demek, örgütlü işçi demektir. Örgütlülük, teorik bilgi ve pratik deneyimler gerektirir. Dolayısıyla bir komünist ile bir işçi arasında belirgin farklar vardır. Kapitalist şartlar altında ezilen bilinçsiz işçi sınıfları, komünistler sayesinde devrime yönlendirilirler ve ardından "kültür devrimi" ile bilinçlilikleri oluşturulur. Bu yüzden Lenin başarısız değil, başarılı bir politikacı ve devrimcidir. Bunun yanı sıra, sosyal demokrat ve komünist dalgaların da insanları etkilediği bir dönemde, belirttiğin nedenlerle Lenin'e başarısız demek yanlış olur. said: Lenin’in bu jakoben tutumu, bir anlamda Stalin diktatorlugune acilan bir kapidir. Görüş Değildir. İlk olarak bahsettiğim üzere, tarihsel koşullara göre araştırmak ve öğrenmek çok önemli. Menşevik kanatın, anarşist kanatın, lümpen sınıfların, anarşistlerin etkin olduğu bir coğrafya da, nüfusun çoğunluğu sınıf bilincinden yoksun iken devrimi doğru yola sokmak adına Lenin yapması gerekeni yapmıştır. said: Lenin hareketi yeni bir ideoloji katmani olarak mesrulastirmistir. Lenin’in onceligi, tum diger partilerin devrime erisimini onlemektir ve bunda buyuk olcude basarili olmustur. Görüş Toplum bir geçiş dönemi yaşarken, o şartlarda yapılması gerekende budur. Her devrim, yeni kapalı kapılar ortaya çıkarır. Yeni bir devrimi koruyabilmek ve sağlıklı bir şekilde sonlandırabilmek, amacına ulaştırabilmek için de tıpkı yeni bir bebeği korumak gibi korumak gerekir. O dönemin karşı devrim fraksiyonlarını araştırmalısın bence. said: Oysa, tum bu gelisimler Lenin tarafindan demokratik olarak nitelendirilmektedir, Bati ve burjuvazi tarafindan kabul edilen bir sekilde degil, Lenin’in ideolojisinde yatan, demokratik merkezci sekilde. Görüş Demokrasi marksizmin ilkelerinden biri değildir şayet demokrasi, ekonomik eşitlik olmadığı sürece nafile kalan bir sözcükten başka bir şey değildir. Bunu bugün heryerde görüyoruz. Misal, Amerikan Hükümetinin şu anda çok açık bir hükümet olduğunu varsayabilir miyiz? Kesinlikle hayır, wikileaks bize bunu gösteriyor. Dolayısıyla gerçek bir eşitliğin sağlanabilmesi için öncelikle sosyalist yapılanma, sosyalist yapılanmanın sağlıklı bir şekilde olabilmesi için karşı devrimcileri soyutlamak gerekir. Kısaca yine o dönemin karşı devrim süreçlerini araştırmanı öneriyorum. said: Fakat bir yandan da hirsizlik, cinayet gibi geleneksel suclar konusunda ikilemde kalmistir. Cunku bu tur hareketlerin temelinde toplumun somurulmesi yatmaktadir, yani bu suclular aslinda Bolsevikler’in potansiyel muttefikleridir. Görüş Nasıl şu altı çizili yargıya varabildin? said: Sovyet devletinin ilk gunlerinden baslayarak, insanlar ne yaptiklari icin degil, kim olduklari icin hukum giymislerdir. Görüş Var olan sınıfın aitliği, insana dolayısıyla sıfat yakıştırdığı için, kim oldukları için gayet tabi hüküm giymeleri normal. Devrim sürecinde burjuva kimliğini red etmeyen biri, açık bir sınıf ve sosyalizm düşmanıdır zaten. Misal, cumhuriyet devrimi ve sonrasında, kendini halife bayraktarı ilan eden biri, iyi niyetli olduğu için gözardı edilebilir mi? Devrimlerde ve devrim süreçlerinde demokrasi olamaz. Özellikle bir sınıf iktidarı diğer sınıftan ele geçirirken yazdığın bu cümle bariz bir şekilde bilimsellikten uzak, anti-sovyet fikirlerden mi kaynaklanıyor acaba diye sorguluyorum şu anda. said: Hic suphesiz, bu bir teror ortamidir, ve bilindigi uzere kendi devrinde yasanip bitmeyecek, gelecek icin de tohumlar ekecektir Görüş Bilimsellikten uzak bir yorum daha. Bir devrim sürecine "terör" niteliği yüklemek garip değil mi? Üretim araçları ve mekanizmaların kontrolünü birbirlerine çiçeklerle vermiyor ya millet. said: Fakat, Stalin bu gorusun tam tersi yonunde hareket ederek, zamanla dagilmasi gereken devletin gucunu eskiden oldugundan kat be kat fazlasina cikarmis, onun kalici olmasina sebebiyet vermistir. Görüş Zamanla dağılması gereken devlet gücü? Hayır, sosyalizm bir çeşit anarşizm değildir. Doğrusu devletin gücünü arttırmaktır. Burada yanlış bir şey söylemişsin. Asıl söylemen gereken, "sınıfın devlet üzerinde ki hakimiyeti" olmalıydı. said: Stalin partinin efektif yonetim gucunu ortadan kaldirarak, bu boslugu kisisel yonetim gucu ile doldurmustur. Görüş Stalin kişisel yönetimi ile doldurmamıştır. Aksine troçkizm ile birlikte şekillenen karşı devrim süresince mümkün olduğu kadar devlette hakimiyetini korumak istemiştir. "Stalin'i anlamak" adlı eseri okumanı şiddetle öneririm. Çünkü bariz Stalin hakkında en fazla şehir efsanesine sahip liderler listesinde birinci gidiyor =) said: Stalin kalici devrim teorisini gelistirenleri Rus koylusunun devrimci enerjisini kucumsemekle ve Rus proleteryasinin koyluleri yanina cekebilme kapasitesini hafife almakla suclamistir. Bu, dortte ucu koylulerden olusan Rus Halki’nin destegini kazanmak icin de akillica bir hamledir. Görüş Şartları göz ardı edersek evet sen dediğin gibi bir düşünce ortaya çıkıyor. Bir yerde çok güzel yazmışsın, devrimin diğer ülkelerde bir domino etkisi yapacağı zannediliyordu, olmadı. Hatta daha sonra bu "domino teorisi" olarak asya için iddia edilmiştir ama oda gerçekleşmemiştir. Ancak Stalin bunu dörtte üçü köylülerden oluşan bir halka yaranmak için yapmış olması baya kişisel bir yorum olmuş. said: Tek parti rejimleri muhalefeti tam anlamiyla ortadan kaldirmaz, onu parti icine iterler. Iste Lenin’in demokratik merkezciliginin temelinde bu ic tartismalar yatmaktadir. Bir onceki bolumde bahsettigim “Lenin’in teroru”, Stalin’inkinden daha dusuk bir seviyededir. Lenin’in terorunun temelinde sivil savasa cevap vermek ve tum ulke uzerindeki kontrolu genisletmektir. Stalin, zaten bu evreler Lenin tarafindan asildigindan, boyle gucluklerle karsilasmamistir. Lenin, yoldaslarini oldurmemis, malup Mensevik liderlerin yurt disina cikmalarina izin vermistir. Stalin ise, bircok Bolsevik’i, yoldaslarini, oldurmus, hatta bir adim daha ileri giderek yurtdisina ajanlarini gonderip Trotsky’i oldurtmustur Görüş Öncelikle bir devrim sürecine "terör" denmeyeceğini yukarıda belirttim. Gel gelelim Stalin'e. Stalin hakkında, Stalin'in yaptığı iddia edilen katliamların çoğunun geçerli belgesi olmamakla birlikte, 90'ların karşı devrimcileri tarafından oldukça fazla nitelendirilmektedir bu katliamlar. Buna sonradan değineceğim. said: Hic suphesiz ki, Leninizm ve Stalinizm birbirlerine yakin tarihlerde uygulanip ayni ideolojiden geliyor olsalar da, makalede de gorulebilecegi uzere uygulanislarinda farkli sistemlerdir. Buna ragmen, Leninizm ve Stalinizm arasinda baglantilar da bulunmaktadir. Hatta bir adim ileri giderek, Stalinizm’in Leninizm’in beklenen bir sonucu oldugunu soylenebilir, fakat bu ne planlanmis ne de onlenemez bir sonuctur. Lenin’in otoriter yonu, partinin elit rolu, kati disiplin ve War Communism, bize Stalin’in rejimine giden yolu gostermektedir. Pek tabi, bu Leninizm Stalinizm’e sebep olmustur demek de degildir. Sonucta, Stalinizm oncesi bir yorum olarak ve Stalinizm’in dogal bir sekilde uzerine kurulmasindan anlasildigi uzere, icinde Stalinizm’in tohumlarini barindirdigi asikardir Lenin’in bir ozgurlukcu yani vardir, parti icinde karar oncesi tartismalara onem vermesi, yonetimini parti uzerinden kurmasi, kisisel kultlesmeden hazzetmemesi, daha yumusak basli bir ekonomik reform izlemesi ve devletin zamanla yokolacagina olan inanci bize bunu gostermektedir. Stalin ise, kendini Lenin’in en iyi takipcisi olarak portrelemis olsa da, gercekte Lenin’in bircok kazanimini yok etmistir. Görüş Yukarıda yinelediğim üzere, yazdıklarının bir çoğunun dönemin şartlarını ele alarak, onun üzerinden yazılmadığı apaçık ortada. Öncelikle Lenin'in devrimi bir "terör" süreci değil, tıpkı tarihte ki diğer devrimler gibi doğal bir "devrim" dir. Devrimler de kanla yazılır. Bu terör değildir. Özet geç p.. diyenler için: Rus coğrafyasının o dönemlerde demokratik bir düzeninin olabilmesi imkansızdır. Rusya toprakları devrimci fikirlerle şekillenirken troçkist fikirlerin, anarşistlerin, menşevik ve liberal kanatlarında göz diktiği bir ortama da sahiptir aynı zamanda. Devrim ve devrim sonrası süreçler her toplum için uyumsuzluklara sahne olur. Bu gayet normaldir. Bunu anormal olarak gösterip, sovyet tarihini kirletmeye çalışman hoşuma gitmedi. Sosyalist bir toplumun sağlıklı bir yapıya kavuşması devrim sonrası parti içi demokrasiye izin vermek değil, sınıfa bilinç aşılamak ve kültür devrimi ile gerçekleşir. Stalin olmasaydı, farzedelim ki Troçki olmasaydı, sovyet iktidarı Avrupa'lı bir çok farklı görüş ve fraksiyonun oyun bahçesine dönecek, 90'lara kadar gelebilmiş bir büyük güç olamayacaktı belki de sovyetler. Kaldı ki çoğu yerde marx'ın "sosyalizmin sağlıklı işlemesi için kapitalizmin gelişkin olduğu coğrafyada gerçekleşmesi gerektiğini" vurgulamışsın. Ancak Leninizm marx'ın bu tezini aşarak, tarıma dayalı bir ülkeyi büyük bir endüstriyal güce çevirerek zaten başarılı olduğunu ikinci kez kanıtlamıştır. Evet stalin belki de bürokrasi sınıfını bu kadar yücelterek, Gorbaçov gibi 3. nesilden karşı devrimcilere devlet mekanizmasını bıraktıracak uygulamalara gitmiş ve koca sovyetlerin içten yıkılmasına sebep olmuş olabilir. Ancak şartları içerisinde Lenin ve Stalin yapmaları gerekeni yapmış, karşı devrimci süreçleri uzun yıllar püskürtmeyi başarabilmiş, dahası sosyalizmi bir dünya gücüne çevirebilmeyi başarmışlardır. Olayları diyalektikten, dönemin şartlarından ve sosyalist perspektifden bakmadıkça anlayabilmek gerçekten zor. Özellikle sovyetler yıkıldıktan 20 yıl sonrasında bile bir propaganda mevcut iken, doğru bilgiyi bulmak gerçekten zor olabiliyor. Kim bilir, elbet bende birilerine göre aşırı taraflı gelebilirim. Ama yok efendim Stalin konuşurken millet korkudan alkışlıyormuş falan, bu propagandalar halen var oldukça anlatmak da boşa aslında. Stalin öldükten sonra cenazesine 300'ün üstünde insan ezilerek ölmüş mesela. Şimdi ben size desem ki "arkadaki askerler zorla halkı getirdi oraya, linç oldu, öldüler" inanıyorum ki binlerce insanı inandırırım. Oysa durum öyle değil. Ha buna rus milliyetçiliği mi dersiniz bilemem artık. Stalin katilmidir: Stalin bir melek değildir. Stalin bir liderdir, elbet birilerinin ölümü için imzalar atmıştır. Şimdi buna da bik bik demeyin,daha 7 sene içerisinde yanımızda 1.5 milyon insan ölmüşken... Gel gelelim Stalin'in suçlandığı katliam ve kıtlıklara: Katyn katliamı: Polonya'lı savaş esirlerinin katliamı. Katliam gerçek ancak katliamı gerçekleştirenin kim olduğu bilinmiyor. Bunca zaman Nazilerin yapmış olduğu öngörülürken, son zamanlarda Medvedev'in ve bazı rusya'lıların çıkardığı belgeler öne sürülmekte. Ancak Stalin'im emriyle gerçekleştiği öne sürülen infaz belgeleri halen onaylanmamış durumda, üstelik Polonya işçi partisinin bir soruşturması bile mevcut ( ne garip, polonya işçi partisi, bu katliamın Stalin değil naziler tarafından yapıldığını düşünüyor. ). Buna rağmen batı profesörleri ve medyası belgelerin gerçekliği bile kanıtlanmadan halen gerçekmiş gibi bizlere sunuyor. Öyle ya, batıya inanmalıyız. Her ne kadar Irak'ta nükleer faliyet bulamadılarsa da inanmalıyız onlara. Gel gelelim kimin yaptığına? Orası işte tartışılır. STALIN'E KATİL DEMEDEN ÖNCE OKUNMASI GEREKENLER: http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/polonya-fasizmi-ve-katin-fabrikasyonu-18909 http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/alksnisin-medvedeve-yaniti-21282 http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/70-yillik-yalan-18632 http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/staline-iftira-atmanin-dayanilmaz-hafifligi-34998 http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/ahiska-turklerinin-surgunu-33096 http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/rusyada-afetler-ve-kazalar-34435 http://haber.sol.org.tr/yazarlar/kivilcim-cagla/gdanskin-ruhu-27109 Yani Stalin'i anlamak biraz güç olsa da, öyle "stalin katil abiee" dememek gerekiyor... Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
aquila Mesaj tarihi: Kasım 8, 2010 Paylaş Mesaj tarihi: Kasım 8, 2010 adam uniyi, masteri bitirip ise basladi, lenini stalini mi kalmis ya. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar