Jump to content
Forumu Destekleyenlere Katılın ×
Paticik Forumları
2000 lerden beri faal olan, çok şukela bir paylaşım platformuyuz. Hoşgeldiniz.

motosiklete ilk adım


Kyra

Öne çıkan mesajlar

Arkadaslar motosiklet almak istiyorum max fiyat 7.000ytl zorlarsak 8.000 olabilir ikinci el düsünüyorum.aldıgım motosikleti uzun süre 2 yıl gibi kullanmak istiyorum aklımda hyosung gt250r var ama cruiser ve chooperlar ilgimi cekmiyor değil gayet güzel modeller var fakat parada sıkıntı yasıyorum.her zaman race motor istemişimdir fakat fiyat olarak uygun olmuyor modeller ve motosiklet le ilk defa tanışacağım için nerden başlamam konusunda kararsızım..

bir kac fikir ve örnek verirseniz sevinirim ayrıca örneklerdeki motosikletlerin vergileri (yıllık) ne kadar belirtirseniz cok işime yarar..

sağolun şimdiden..

Saygılar..


bu balon ne yaf account 1.5 yıllık genellikle sadece okuyorum yazı yazdıgım cok nadirdir..ondan mı acaba ?

Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Kyra Hyosunglar ciddden çok hoş makineler ve hakkında genelde ii yorumlar var. İlk motorun olarak zaten guclu bir race almaman isabet olmuş; yapılmıyacağın değil fakat ilk başlarda kendini zapetmen biraz zor olabilir düşük tecrube + gucle birleşince kötü sonuçlar doğurabilir. Şimdi birkaç yıldır bu konuda yapılan kampanyalar nedeniyle 125-250 cc motorların sayısı eskiye oranla çok arttı Race tarzında Honda CBR 125 R modeli de hoş ve yanılmıyorsam 5.5-6.0 gibi bir fiyat etiketi olması lazım. Honda Turkiyede servis konusunda en yaygın ve başarılı olanı ve motorların kaliteside tartışılmaz zaten http://www.honda.com.tr/motosiklet/content/modeller/supersport/cbr125.htm yine dusuk cc de CBF 250 iyi bir tercih olabilir http://www.honda.com.tr/motosiklet/content/modeller/supersport/cbr125.htm yada CBF 150 http://www.honda.com.tr/motosiklet/content/modeller/supersport/cbr125.htm Bu ikiside kaliteli motorlardır ve yuzunu kara çıkarmazlar ve şehirler arası ve surekli otobanda gitmiyorsan hız olarakta seni uzmezler. Aynı zamanda Yamahanın YBR 250 http://www.beldeyama.com.tr/www/haberler/YAMAHA_YBR250.html modelide fena değildir. Bu motorlar umarım senin isteklerine uyar , Turkiye'de önemli faktorlerden biri servis motorunu alırken bunu aklında bulundurmanı tavsiye ederim. Allah korusun motorun başına bir arıza geldiğinde 2-3 ay serviste parça bekleyip yatan motorların hikayeleri hala forumlarda dolaşıyor. O yuzden servis kalitesi Güvenilir Honda ,Suzuki ,yamaha gibi markalar seçmeni öneririm. Ayrıca 2 yıl demişsin ama motor uzerinde ne kadar zaman geçireceğini bilmiyorum fakat şöyle yakalşık bir 15000 km devirmeden buyuk cclere yönelmemeni öneririm. Ayrıca kullandıkça hafif motorun şehir iç trafikte nasıl can kurtaran olduğunu görüceksin; hop devir kaldır problem yok burdanda geçerim hemencecik suraya girerim gibi artılar seni motoruna bağlıcaktır. Tabiki motordaki en önemli faktorlerden biri aşk kesinlikle gönlünü dinle ne hoşuna gidiyorsa onu al emin ol hergun ustune binmek için uyandığın bir motor sana değişik tatlar yaşatıcaktır. Finans konusunda motor için fiyat vermişsin ama umarım en az bir 500 ytlde korumaların için ayırmışsındır. Cunku motorun kaportası sen olduğun için motorun kendisindende önemli; 3 gun pahalı motora biniceğine hayatın boyunca surekli motor uzerinde olman daha faideli olucaktır kanımca. Neyse lafı çok uzattım, Ne alırsan al karenajın asfalt görmesin, Km ce motor ustunde olman dileğiyle....


P.s: 125-250cc yi kucumseme onemli olan motor aşkı http://www.tavooo.com/index.php?lang=eng
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Gereksiz bir yorum olmuş! Bütün motosiklete binenlerle tanıştın mı? Hepsinin salık durumlarını takip ediyormusun? Tabiki ölüm ihtimali arabaya göre daha yuksek doğal olarak fakat trafikte kasksız korumasız gezen sağa sola milletin önüne kıran daha vites değiştirmeyi kullanmadan onunu kaldırmaya çalışan tipler düşüp beynini asfalta açıyorsa Motosiklet ne yapsın. Şimdi senin mantıkla bütün araba şöförleri giderken kafaları camdan çıkarsa sonunda kadar direksiyonu ayakla tutsa bu arabanın tehlikesi mi olucak. Şimdi sen bana gazete haberlerini örnek vericeksin. Bende sana diecem ki haberleri dikkatli oku Ömer abi (Ömer Uzma) dışında butun haberler kurye kız arakdaşını kasksız aldı, dustuğunu farketmedi, gençlerin yarışı ölümüne sebep oldu tarzında haberler. Türkiye şartlarının daha tehlikeli olduğu gerçeğini kabul ediyorum fakat motora binme bugun değil yarın ölürsün ne demek hangi tercubene dayanarak bunu sölüyorsun?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

e bu haberler zaten ya gençler yarışınca çıkıyor ya da birisi arkasındakinin düştüğünü farketmeyince çıkıyor... hergün olmuyor bunlar... ama kendimden örnek veriim.. 50 yaşında bir adam ben motorsiklet istiyorum diyor gerekli eğitimleri alıyor, bütün önlemler tamam... geliyor lavuğun biri altına alıyor bu amcamı... amca da felçli kalıyor.. normal bir motosiklet kazası görüldüğü üzre haberlere de çıkmasına gerek yok gayet basit bir kaza.. ama gerçek. büyük bir tutku olmadıkça bu sevdadan caydıracak kadar da acı..
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Abicim kişisel kayıplar tabiki daha acı ve akılda kalıcı oluyor ama benim denizde felç kalan tanıdığım var denizede mi girmicez? Araba kazasında kuzenimi kaybettim ,trafiğe mi çıkmıcaz? Bahsettiğin lavuklar malesef var ama gerekli önlemler alınarak ve dikkatli olursan trafikte gayet sağlıklı bir yolculuk yapabilirsin dediğim gibi kötü örnek hayatın her alanında verilebilir. Zaten biz boşa konuşuyoruz arkadaşın gönlüne birkez motosiklet sevdası girdiyse biz ne desek boş.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

istanbul soz konusu oldugunda kimseye motor onermiyorum. problem agir trafik. trafik agirlasinca da akmayan trafikte tek akmasi gereken vasita olarak kendilreini gorduklerinden motor kullanicilarinin sagi solu belli olmuyor. ne yazik ki yapmayan motor surucusu gormedim.

agir trafikte motor sahibi her yerden cikabilir. sag dikiz aynama kor noktadan yaklasip 100km ile sifir gecen adamlardan biktim acikcasi. bir gun farketmeyecegim beyinlerini asfalttan toplayacaklar, omur boyu da vicdan azabi cekecegim.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Olayın tek savunucusu gibi oldum ama. Duran trafikte yanından 100 km ile geçenler mega özküzmüş ama asıl motor istanbulda rahatlık ne trafik derdin var ne park? Tabi sen sırf ben bekliyorum onlarda beklesin geçmesin kimse aradan diyosan oda ilginç bir yaklaşım. Keşke herkes motora geçsede milletin evine varması 3.5 - 4 saat sürmese.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

ornek vereyim , dun basima geldi. trafik yavas akiyor, 30-40 la gidiyorum, serit daraliyor. ben en sag seritteyim, yanimda sadece emniyet seridi var. solumdaki adam illa burun sokuyor, normalde bir yandaki seritle birlesmesi lazim ama inatci. yol vericem ama yol gitmiyor, nasil verecegim. bende sagdan emniyet seridine dogru biraz alan alayim diye dusunurken birden bire en sagimdan 80-100 le bir motorlu neredeyse dikiz aynama surtecek mesafeden hizla geciyor. bu arada solumdaki adam sol tamponumu cizmek uzere boydan boya. cunku her istanbul soforu gibi saygisiz. tabi benden ter bosaniyor. iyi ki kirmamisim direksiyonu, yoksa direk fezaya cikacak adam motorla beraber.

bu ornek bir kac kez basima geldi.

ozellikle orta seritten 120 ile giderken sagimdan onume makaslayan motorlardan gina geldi artik. ayna disidnan gelip sonra dar girdikleri icin yakalayamiyorum da gelen var mi yok mu diye. sag on tamponu siyirip en sola makas atiyor onumden. allah koruyor adamlari, farkinda degiller.

cam aciksa sesi duyarsam sabit hizda hic kirmadan gidiyorum ki bisi olmasin adama. ama bazen muzik acik oluyor, hava soguk oluyor ve camlar kapali oluyor. bu ikisi beraber disaridan cok az ses girmesi, girerse de duyulmamasi demek. istanbul trafigi zaten bela, seridinde duz gitmen mumkun degil bir cok durumda. sinyal veriyorum tam serit degistirmeye basliyorum adam viiiiiin geciyor arabaya sifir sagimdan. bir insan cani ile niye oynar? hadi kendi canina deger vermiyor, benim hayatimla, vicdanimla neden oynar?
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

CoolRider said:
Gereksiz bir yorum olmuş! Bütün motosiklete binenlerle tanıştın mı? Hepsinin salık durumlarını takip ediyormusun? Tabiki ölüm ihtimali arabaya göre daha yuksek doğal olarak fakat trafikte kasksız korumasız gezen sağa sola milletin önüne kıran daha vites değiştirmeyi kullanmadan onunu kaldırmaya çalışan tipler düşüp beynini asfalta açıyorsa Motosiklet ne yapsın. Şimdi senin mantıkla bütün araba şöförleri giderken kafaları camdan çıkarsa sonunda kadar direksiyonu ayakla tutsa bu arabanın tehlikesi mi olucak. Şimdi sen bana gazete haberlerini örnek vericeksin. Bende sana diecem ki haberleri dikkatli oku Ömer abi (Ömer Uzma) dışında butun haberler kurye kız arakdaşını kasksız aldı, dustuğunu farketmedi, gençlerin yarışı ölümüne sebep oldu tarzında haberler. Türkiye şartlarının daha tehlikeli olduğu gerçeğini kabul ediyorum fakat motora binme bugun değil yarın ölürsün ne demek hangi tercubene dayanarak bunu sölüyorsun?


3 tane arkadasimin vefat etmesi tecrubesine dayanaraktan soluyorum. 1 sene onceye kadarda kendi motosikletimin oldugunu ve trafiktaki kazmalar yuzunden kac tane kaza atlattigimin tecrubesine dayanaraktan soluyorum. Motosikletin tehlikeli oldugunu soylemedim, Turkiye'de tehlikeli oldugunu vurguladim. Ister alsin binsin gezsin, ister almazsin topici acan arkadas. Sende devam et binmeye. Kisisel haklarina saldirmisim gibi tepki gostermissin bana lakin ben sizin caninizi dusundugum icin yorum yaptim. Yoksa beni en ufak enterese etmez.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Farklı accler olunca afalladım biraz. Ben yukarda o kadar sert bir yorum yapmamıştım ama tekrardan okuyunca tarzı biraz ters olmuş kusura bakma. Sen "bugun ölmezsen yarın ölürsün motorda" yazınca galyana gelmişim. Ya burda mini çaplı motosiklet bayisi moduna girdim ben.

Senin düşünceni değiştiremiceğime göre son kendi yorumumu yazıyım: Kazalar malesef oluyor, akıllı kullananında başına geliyor , deli gibi makas atanında. Ama bu demek değildir ki herkes tek teker gidiyor, motora binen 3 gun sonra kadavra oluyor. Butun hayatı boyunca motordan inmeyen insanlar var ve gayet sağlıklılar (güzel örnekte verelim) ve ben sağlığım el verdiğince binmeyi planlıyorum. Sende surduysen o duyguyu biliyorsun en suretli en viraj kabiliyeti yuksek olan araba gelsin, o hissi yakalamak zor.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Selam,

'Bugün olmazsa yarın kesin' cümlesini arkadaş yaşadığı tecrübeler neticesinde kurduğunu belirtti.

Bıçak, bir canlının hayatını tehdit ve riske edecek şekilde kullanılmadığı sürece tehlikeli değildir.

Bu trafikte de geçerli. Otomobil de, motor da düzgün kullanıldığı sürece sizi riske sokmaz. Fakat bu teoride böyledir. Gerçek hayatta siz istediğiniz kadar kontrollü olun, dengesiz biri size gelip çarpabilir veya sizi tehlikeli pozisyonda bırakabilir. Şimdi bunları düşünelim.

A. Kendi halinizde şehir içi trafikte otomobilinizle gidiyorsunuz, birisi geldi size otomobili ile çarptı. Ufak kaporta hasarlarıyla kurtulabileceğiniz gibi, ciddi maddi hasarla da kurtulabilirsiniz. Emniyet kemeriniz takılı olduğu sürece hayatınız çok büyük bir risk altına girmez.

B. Yukarıdaki durumu otomobil ile seyrederken size çarpanı motor olarak düşünün. Motor kullanıcısı daha büyük zarar görecektir muhakkak ki.

C ve D. Yukarıdaki iki durum için de siz motor kullanıcısı olun. Daha vahim olacağını düşünüyorum sonucun.

Hayatta her şeyin riski vardır. Üzüm yerken boğazınıza kaçar ve ölebilirsiniz. Ama bu risklerin bir de risk değeri vardır; yüzde bilmam kaç. İşte o arkadaş otomobile oranla bu riskin daha yüksek olduğunu belirtiyor CoolRider arkadaşım.

Her zaman için motor şehiriçi kullanımda daha kullanışlıdır. Bunu itirazsız kabul ediyorum ama mevcut İstanbul ahalisi bu taşıtı daha tam sindiremedi. Ayrıca küçük hacimli motorları ile ortalıkta cambazlık yapan kişiler de bu sürecin olgunlaşmasını kesinlikle engelliyor. Büyük hacimli iri motoru olan kişiler zaten o tarz dengesiz hareketler içersine girmiyorlar. Ben kurye motorlarla bile sorun yaşamadım gibi. Ama o scooter falan denen o motorların %90'ı dengesiz hareketler eşliğinde trafikte yol alıyorlar.

Saygılar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Daha gecen gun soyle bir olay oldu; Atakoy Marina girisini bilenler vardir elbet. Aksam saati ben Yesilkoy tarafindan gelip Opet'ten gecerek Marina'ya gitmeye calisiyorum, yarisi donulup duz gecilecek bir gobek var bunu yapmak icin. Gobegin bana gore sag tarafindan gelip sol tarafina dogru duz gecerek sahil yoluna cikmaya calisanlar da kuyruk halinde, aksam saati oldugu icin.

Simdi ben zaten sahil yolundan geliyorum, deli mi bisey yapti da benzinciden gecip, o gobegi tam geri donup tekrar sahil yoluna cikayim? Yine de saga sinyal verdim ustune, "ben duz gecicem, cikintilik yapmayin" manasinda. Kuyrukta bekleyen, onundeki trafik 10 saniyede bir yarim metre ya akan ya akmayan okuz arkadasimiz, butun bunlara ragmen basladi kanirtmaya. Korna caldim kisa bi, baksin da duz isaret ediyim diye, ona da bakmadi. Cok cool, cok hakkini savunan bi arkadas ya, onune kimse giremez onun. Boyle bir dangalak yuzunden 1 dakikam bosa gitti mesela, arabada annem babam olmasa iner kapisina dayanirdim normalde boyle seyler yapmamama ragmen, en uc noktada beyinsizlik ve terbiyesizlik cunku yaptigi.

Bu adam zaten okuzun onde gideni, ve bunun gibi daha binlercesi var. Bundan beterleri de var. Normal insanlar bile zaman zaman trafikten o kadar bunaliyorlar ki gecici olarak bu hallere yaklasiyorlar. Simdi bunu motor icin dusunelim; trafikte Halic'ten Sirinevler'e gidicem diye bir saattir bekliyo boyle bi okuz, debriyaja basmaktan baldiri agrimis, aynada motor goruyo yardira yardira gelen. "BEN ESSEK KADAR ARABAYLA BEKLIYORUM SEN NEREYE GIDIYOSUN LAN ......" diye onune kiriyo, yol vermiyo. Sen de hemen duramiycak bi hizla gidiyosan veya son anda onune kirdiysa yapisirsin yere. Bunun yogun-akici bir trafikte 60-80'le giderken yasandigini dusunsek, buyuk ihtimal kirik cikik da olur isin icinde. 120'den yukarsinda olursa zaten plate armor da giysen olumcul kaza olur.

Yayalara uyuzum ben mesela motorlardan cok, ben yaya gecidinden dalginlikla veya aceleden "kimse yok ya salla" diyip gecsem, o anda da bi yaya ciksa, ne gozluk isareti yapmadigi kalir ne arkandan kufur etmedigi, ama yolda araba yokken yayalar gayet guzel geciyo. Kimisi gene acele edip geciyo, bazilari sallana sallana geciyo bi de, Carmageddon geliyo insanin aklina direk, ama yapamiyosun. Kirmizida gecen araba olsa, o an da icinden gelse git orta yerinden gir mesela, ama yaya olunca yapamiyosun bunu, mutlaka sende de kusur buluyolar cunku, nadiren bulmasalar bile aylarca yillarca mahkeme. Motorda boyle bi olay yok ama, araba kullanabilen 4 ayaklilari yeterince caydiracak bisey yok, dolayisiyla yapiyolar boyle isler.

Babamin arkadasi var bi tane mesela, 120 130'la bombos yolda giderken hic sagina soluna bakmadan (veya bakip da motoru gorunce onune kiran) yola atlayan bi arabaya yandan cakmisti. Araba taksi cikmasi Sahin'di, uzerinde full motor ekipmani olmasina ragmen kac yeri kirildi. Oyle dandik bi araba degil de kapi ici celik barlari falan olan 2000+ model duzgun bi araba olsa daha kaza aninda olmustu adam.

Dayim ve butun arkadaslari motor hastasidir mesela, ben de ondan gordum alistim, seviyorum, su aralar motor sinavina da girip ehliyete ekletmeyi dusunuyorum hatta, yanlis anlamayin yani. Karsi falan degilim, cok seviyorum hatta, ama hem maddi olarak aileye bagliyim henuz ve onlar pek sicak bakmiyor, hem de Turkiye (en azindan Istanbul) trafigi daha hazir degil gibi motor fikrine. Egitimsiz, hazimsiz, kiskanc insanlar cok fazla cunku, trafik de arapsaci gibi olunca bu duygular katlaniyo.

Sehir icinde yakin yerlere giderken guzel bi olay da, E5-TEM gibi 3-4 seritli hizli trafigi olan anayollara cikilinca sakat oluyo diger insanlar yuzunden. (Tamam bazi motorcular da aksiyon filmi gibi gidiyolar da, sonucta bazi arabalar da oyle gidiyor trafikte, ama normal kuralli vs. giden arabalarin da oldukca buyuk bi bolumu motorlara giciklik yapabiliyor.)
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

problem yogun trafikte normal otoban kurallarinin gecerli olmamasi.

normali nedir? en sol serit yuksek hiz, saga gittikce yavaslarsin, en sag seritte donusler ve kavsak girisleri icin. turkiye de saginizdaki serit sizden hizli akiyorsa, bu nedenle zikzak manyagi oluyorsa millet, motora binmek tem de pek akil kari degil. her an kimin hangi hizla nereden cikacagi belli degil cunku.

binenler de efendi kullanmiyorlar zaten pek buyuk olasilikla bu nedenle.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Tamam arkadaşlar! Özür dilerim motoru savunduğum için! Ben binmeye devam ediyorum. Ben uslubumda terslik olmasın geri alıyım dedikçe, herkes bir ayar peşinde. En iyisi okumak, ben eski yöntemime geri dönüyüm.

Motorlar tehlikelidir. Bugun ölmezseniz yarın ölürsünüz. Hayatınızda denyolar var diye butun zevklerden vazgeçin.Tarfikte ben duruyorum diye hareket eden aracın önüne kıranlar yuzunden motordan vezgeçelim. Yarın bir gun bende para yok diye yol kesip gasp yapanlar yuzunden kimse para kazanmaz, benim kız arkadaşım yok diye sağda solda laf atanlar yuzunden sokağada çıkmayız kız arkadaşımızla. Riske gerek yok.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

arkadaslar, surekli motor kullananlarin nasil trafikte magdur olduguna dair deneyimler aktariyorsunuz. insan yasamadigi seyi direk birinci agizdan kolayca aktaramaz, istanbul trafigini dolduran, afedersiniz, okuzleri ve yapabileceklerinin potansiyelinin bir siniri olmadigini gordukce de yazdiklarinizin dogruluguna daha bir inaniyorum. bu ulkede kadin soforun onune kasitli direksiyon kiran, kaldirimdan inmis yol kenarinda yuruyen kizin uzerine direksiyon kiran bir hayvanin motor kullanan birinin uzerine korkutma amacli ya da gecirmemek icin direksiyon kirmasi da uzulerek soyluyorum anormal gelmiyor.

ama cuvaldizi kendinize hic batirmiyorsunuz. biraz batirin diyince de hemen aliniyorsunuz. motorsiklet kullanicilari ve sorumsuz manevralari yuzunden burun buruna geldigim kaza anlarinin haddi hesabi yok.

motor tutkunu bir kisi ozgurlugune duskun bir insandir, bir parca heyecan, o ruzgari ve o motorun uzerinde tattigi adrenalini sever. ondeki araci takip ederek, efendi efendi seridinde giden bir motor tutkunu ben daha gormedim. ozune aykiri o aracin. o nedenle de is cikisi kaosunda olmuyor iste.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

CoolRider said:
Tamam arkadaşlar! Özür dilerim motoru savunduğum için! Ben binmeye devam ediyorum. Ben uslubumda terslik olmasın geri alıyım dedikçe, herkes bir ayar peşinde. En iyisi okumak, ben eski yöntemime geri dönüyüm.


Sen mi veriyosun ayari, baskalari mi? Sakin halin bu mu? Allah korusun o zaman baska hallerinden ne diyim.

Ben de cok seviyorum yazimi okuduysan, zaten biseyler yazanlarin cogu duzgun kullanilirsa guzel bir sey oldugunu fakat insanlarin ayi oldugunu soylemis kaba hatlariyla. Herkes tecrubelerini veya gorduklerini anlatiyor, ben araba perspektifinden trafigi ve motorlara genel bakisi anlatmaya calistim biraz, anlayana. Kissadan hisse derler.

Hadi beni gec, Demir Bukey vardi bi aralar, guvenli surus teknikleriyle ilgili ne gerekse bu adami cagiriyolardi hani. Bu adamin motorcu versiyonu vardi bi tane, adini hatirlayamiyorum simdi, o expert sayilan adam gecirdigi bi kazadan sonra bi daha motor kullanmamaya yemin etti birakti. "Herkesin basina gelebilir" lafini kanitlayacak daha somut bir ornek gelmiyor benim aklima.

Sen lafi biraz tersten anliyosun bu kadar buyutup sinirleniyosun, kimse "kullanma lan manyak misin" demiyor yani, tehlikeleri bunlar bunlar, trafikte ayi cok, tehlikesi cok, kaza durumunda olum orani arabaya gore kat kat fazla diyor sadece, ve bunlar gercekler.

Bunlara ragmen ben buyuk ihtimal kullanicak miyim bikac sene icinde? Muhtemelen evet. "Ben dikkat ederim, bisey olursa da raziyim, seviyorum bu isi napiyim" dedikten sonra kimsenin bisey dedigi yok, ama "ne tehlikesi ya sacmalamayin, hayret bisey" uslubuyla bi yere varman mumkun degil. Keskin sirke kupune zarar.
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

Günlerden bir gün, kurbağaların yarışı varmış. Hedef, çok yüksek bir kulenin tepesine çıkmakmış. Bir sürü kurbağa da arkadaşlarını seyretmek için toplanmışlar. Ve yarış başlamış. Gerçekte, seyirciler arasında hiçbiri, yarışmacıların kulenin tepesine çıkabileceğine inanmıyormuş. Sadece şu sesler duyulabiliyormuş:

- Zavallılar! Hiçbir zaman başaramayacaklar!

Yarışmaya başlayan kurbağalar, kulenin tepesine ulaşamayınca teker teker yarışı bırakmaya başlamışlar. İçlerinden sadece bir tanesi, inatla ve yılmadan kuleye tırmanmaya çalışıyormuş. Seyirciler bağırıyorlarmış:

- Zavallılar! Hiçbir zaman başaramayacaklar!

Sonunda, bir tanesi hariç, diğer kurbağaların hepsinin ümitleri kırılmış ve bırakmışlar. Ama kalan son kurbağa, büyük bir gayret ile mücadele ederek kulenin tepesine çıkmayı başarmış. Diğerleri hayret içinde bu işi nasıl başardığını öğrenmek istemişler. Bir kurbağa, ona yaklaşmış ve sormuş bu işi nasıl başardın diye. O anda farkına varmışlar ki, kuleye çikan kurbağa sağırmış!
Link to comment
Sosyal ağlarda paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...