ombakkombak Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Çetin Emeç'i Özel Harp öldürdü Cinayetten 17 yıl sonra gelen bakan itirafı 08.10.2007 10:09 Özel Harp Dairesi, 1952'de NATO öncülüğünde Rus işgaline karşı kurulmuştu. Adı pek çok karanlık olaya karıştı. Ecevit döneminin İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş, Çetin Emeç cinayetinin bu olaylardan biri olduğunu ima etti.. BAŞLARKEN Batı ülkelerindeki gizli ordular, İtalya'da başlayan Gladio tartışmalarıyla, 1990'ların başında tek tek açığa çıkartıldı. Avrupa'daki çoğu ülkede komisyonlar kuruldu, açığa çıkartılan sorumlular yargılandı. Sonunda da bu gizli orduların hepsi dağıtıldı. Bir ülke hariç: Türkiye... Türkiye'nin gizli ordusu "Özel Harp Dairesi", son 30 yılda her siyasi cinayet veya katliamda gündeme gelmesine karşın hakkında çok az şey biliniyor. Bunlar da çoğunlukla kulaktan dolma. Gerçek bilgiler ise geçen yıl yaşamını yitiren Bülent Ecevit'in açıklayabildikleriyle sınırlı kaldı. Ecevit, Özel Harp Dairesi'nin varlığını dönemin Genelkurmay Başkanı Semih Sancar'ın daire için örtülü ödenekten bir milyon dolar istemesiyle öğrenmişti. Ardından Ecevit, Özel Harp Dairesi Başkanı Kemal Yamak'tan bir brifing almıştı. Ecevit'in dahi başbakan olarak varlığını bilmediği Özel Harp Dairesi geçen hafta 55'inci kuruluş yıldönümünü kutladı. Ecevit Kılıç'ın Güncel Yayıncılık'tan çıkacak "Özel Harp Dairesi" adlı kitabı, bu gizemli kurumla ilgili pek çok soruyu yanıtlıyor. Kılıç, kitap için yaptığı çalışmayı, yazı dizisine dönüştürdü... Gladio, komünizm tehlikesi ve Avrupa'da muhtemel Sovyetler Birliği işgaline karşı 1950'li yıllarda NATO bünyesinde kurulan gizli orduların adıydı. NATO konseptine göre şekillendirilen bu gizli ordular, Amerika ve İngiltere'nin öncülüğünde İtalya, Fransa, Yunanistan, Danimarka, İspanya, Portekiz, Almanya, Belçika, Norveç, Hollanda ve Türkiye'de oluşturuldu. NATO üyesi Kanada'nın Sovyetler Birliği'ne çok uzak olması, İzlanda'nın ise silahlı kuvvetleri bulunmaması nedeniyle bu iki ülkede oluşturulmadı. Buna karşın ilerleyen yıllarda NATO üyesi olmayan Avusturya, İsveç, Finlandiya ve İsviçre'de de gizli ordular kuruldu. Merkezi Brüksel'deki NATO Karargâhı olan bu orduların her ülkedeki ismi farklıydı. İtalyan gizli ordusunun adı "Roma Kılıcı" anlamına gelen Gladio, Fransa'nın gemilerdeki rotanın ayarlandığı pusuladaki sembollerden biri olan "Rüzgâr Gülü", Yunanistan'ın ise "Koyun Postu" idi. Gizli orduların oluşturulmasında ülkelerin kendi askeri ve istihbarat örgütleri etkin görev aldı. Varlıkları sır gibi saklanan ve o ülkenin parlamentosunun varlığından haberdar olmadığı bu orduların kurucuları ve sonraki yöneticileri Amerika'daki merkezlerde eğitimden geçirildi. Yine örgütlerin eğitim, silah ve teknik malzeme ihtiyaçları ABD tarafından karşılandı. Soğuk Savaş döneminin kilit ülkesi Türkiye'ydi. Türkiye'deki gizli ordunun kurulma çalışmaları, 4 Nisan 1952'de NATO'ya katılmasından hemen sonra, daha Kore Savaşı devam ederken başladı. Adı da Özel Harp Dairesi" oldu. Dairenin kurulma kararı resmi olarak 27 Eylül 1952'de bugünkü Milli Güvenlik Kurulu işlevini gören Milli Savunma Yüksek Kurulu'nda alındı. Ancak "özel harp" terimi dairenin işlevlerini deşifre ettiği için Özel Harp Dairesi'ne kâğıt üzerinden farklı bir isim bulundu: "Seferberlik Tetkik Kurulu." Özel Harp Dairesi'nin oluşturulması ile diğer dairelerin kuruluş kararlarına göre büyük bir fark var. Genelkurmay Başkanlığı'na bağlı tüm daireler ihtiyaca göre Genelkurmay Başkanlığı'nın emriyle kuruluyordu. Özel Harp Dairesi ise Milli Siyaset Kurulu'nun kararı doğrultusunda Milli Savunma Bakanlığı'nın kararnamesiyle kuruldu. GİZLİ CEPHANELİKLER Doğrudan Genelkurmay İkinci Başkanlığı'na bağlanan Özel Harp Dairesi'nin merkezi Kızılay, Ataç sokak numara 36'daki bir ev oldu. Geniş bir bahçe içerisinde yer alan bu ev Milli Savunma Bakanlığı tarafından kiralandı. Bu evde faaliyetlerine başlayan Özel Harp Dairesi'nin finansmanı ve silahlar dâhil tüm teçhizatı ABD tarafından karşılandı. Dairenin teşkilat yapısı da iki ana unsurdan oluşturuldu. Birincisi özel harp eğitimi alan çok profesyonel askerler. İkinci unsuru ise muhtemel bir Sovyet işgalinde cephe gerisinde askerlerle birlikte direnişi örgütleyecek sivillerden oluşturuldu. Her meslekten ve her kesimden seçilen bu siviller için de işgalde kullanmaları için Türkiye'nin dört bir yanındaki yeraltı sığınaklarında ve ormanlarda gizli cephanelikler oluşturuldu. İşte Özel Harp'in kurulduğu ev 27 Eylül 1952'de Seferberlik Tetkik Kurulu adıyla kurulan Özel Harp Dairesi, faaliyetlerine Kızılay'ın göbeğindeki bu evde başladı. Ataç sokak numara 36'daki bu ev o dönemde de, şimdi olduğu gibi bahçeliydi. Evin kapısında "MSB Seferberlik Tetkik Kurulu" yazılı tabela vardı. Görevi ise olası Sovyetler Birliği işgali durumunda cephe gerisinde halkı seferber etmek olarak açıklandı. Temelleri bu evde atılan kurum, daha sonra Türkiye tarihine damgasını vuracak olaylarda yer alacak, faaliyetleri kamuoyunda tartışma konusu olacaktı. Bu faaliyetler üzerindeki sis perdesi bugün hâlâ kaldırılabilmiş değil. Kontrgerilla ve Özel Harp Dairesi tartışmalarının başladığı 1970'li yıllarda Başbakan Bülent Ecevit'in İçişleri Bakanlığı'nı yürüten Hasan Fehmi Güneş, Özel Harp Dairesi'yle ilişkilendirilen büyük olayların bazılarını bakanlığı döneminde yaşadı. Güneş'e göre Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Turan Dursun, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok gibi aydın cinayetlerinin Özel Harp Dairesi'yle ilgisi yok. Güneş, "Bunlar İran istihbaratı destekli. Bir tek Çetin Emeç cinayeti farklı" diyerek Emeç'in 1990 Martında öldürülmesinde Özel Harp'in rolünün olduğunu ima ediyor. Güneş, gazeteci Emeç cinayetinin bir yanlışlık sonucu gerçekleştirildiği kanaatine sahip olduğunu belirtiyor. Güneş'e göre Emeç'in kardeşi Leyla Tavşanoğlu'na da bazı güçler Çetin'in yanlışlıkla öldürüldüğünü söylemişler. Güneş "Bu cinayette karanlık ilişkiler karanlık noktalar var" diyor. ÖZAL: EMEÇ KONUSUNU KAPATALIM, KONUŞMAYALIM Tavşanoğlu ise, Çetin'in yanlışlıkla öldürüldüğü yönünde bir bilgi almadığını, fakat eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Emeç'in öldürülmesinin diğer cinayetlerden farklı olduğunu söylediğini anlattı. Tavşanoğlu şöyle dedi: "Bunu gazeteci Cengiz Çandar bana aktardı. Özal, Çandar'a 'Ama bu konuyu kapatalım. Bir daha konuşmayalım' demiş." Özel Harp Dairesi'nin adı tarihi olaylarla anıldı ECEVİT SUİKASTINDA ÖZEL SİLAH Seçim kampanyası için 1977 yılında İzmir'e geden Ecevit'e yönelik Çiğli Havalimanı'ndaki saldırıda CHP'li Mehmet İsvan bacağından yaralandı. Saldırıda kullanılan silahın Özel Harp Dairesi üzerine kayıtlı olduğu ve ilk kez bir insan üzerinde denendiği belirlendi. * DAİRE BAŞKANLIĞI YAPAN GENERALİN İLGİNÇ İTİRAFI Özel Harp Dairesi Başkanlığı yapan Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu, 1991 yılında, 6-7 Eylül 1955'te gayrimüslimlere yönelik gerçekleştirilen yağma hareketinin Özel Harp Dairesi'nin eylemi olduğunu açıkladı. * BÜLENT ECEVİT: ÖĞRENİNCE DEHŞETE DÜŞTÜM Bülent Ecevit, 1970'li yıllarda varlığını öğrendiği dairenin sivil unsurlarıyla ilgili 1990'da konuştu: "Özel Harp Dairesi'nin varlığını öğrenince dehşete düştüm ve hemen brifing istedim. Adları gizli tutulan bazı 'vatansever gönüllüler' Özel Harp Dairesi'nin uzantısı olarak çalışmak üzere görevlendirilmişlerdi." * KENAN EVREN 1990'DA KIZILDERE'Yİ İŞARET ETTİ Kenan Evren, 1990 yılında yayımlanan anılarında Mahir Çayan ve arkadaşlarının öldürüldüğü Kızıldere katliamında Özel Harp Dairesi'nden askerlerin görev aldığını anlattı. * ZİVERBEY'DE KONUŞULAN İSMİ KONTRGERİLLA'YDI 12 Mart 1971 darbesinin ardından Ziverbey Köşkü'nde işkenceli sorgulardan geçen İlhan Selçuk, Mümtaz Soysal, Doğan Avcıoğlu ve Azra Erhat gibi isimler köşkte kendilerine "Genelkurmay'a bağlı Kontrgerilla teşkilatının elindesin. Burada anayasa yok. Yasalar yok. Yalnızca biz varız" denildiğini anlattılar. * ÖZEL HARP RAPORUNU YAZDI, ÖLDÜRÜLDÜ Ankara Savcı Yardımcısı Doğan Öz, 1978 yılında Başbakan Bülent Ecevit'e sunduğu raporda "Kontrgerilla, Genelkurmay Harp Dairesi'ne bağlıdır. Kontrgerilla il ve ilçelerde seferberlik işlemini yürüten kurum olarak askerlik şubelerince yönetilmektedir" dedi. Bu rapordan 20 gün sonra, öldürüldü. * AĞCA'NIN KAÇIŞINDA ÖZEL HARP BAĞLANTASI Abdi İpekçi'nin katili Mehmet Ali Ağca'nın cezaevinden kaçırıldığı dönemde İstanbul Sıkıyönetim Komutanı olan Orgeneral Necdet Üruğ "Bunu Özel Harp Dairesi'ne mal etmeden, Özel Harp Dairesi'nde çalışanların bireysel gayretleri diyebilirsiniz" dedi. İlk başkan şampiyon atletti ÖZEL Harp Dairesi'nin ilk başkanı Tuğgeneral Daniş Karabelen Teşkilat-ı Mahsusa geleneğinden yetişmişti. 1898'de İstanbul'da doğan Karabelen, asteğmen olarak Filistin'e gitti. Ardından da Mustafa Kemal'in yanında, Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı'nda görev yaptı. Kurtuluş Savaşı yıllarında yeniden Teşkilat-ı Mahsusa'ya katıldı. Cumhuriyet yıllarında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanlığı yaptı. Kore Savaşı'na da katılan Karabelen, Özel Harp Dairesi başkanlığını 27 Mayıs 1960 darbesine kadar sürdürdü. Kardeşi Danyal Akbal'ın Demokrat Parti'den milletvekili olması nedeniyle 27 Mayıs'ta emekli edilen Karabelen, ünlü bir atletti. 1922'de Türkiye sırıkla atlama şampiyonu oldu. 1983 yılında yaşamını yitirdi. Karabelen'in kardeşi Danyal Akbel ise Futbol Federasyonu ve Beşiktaş Kulübü Başkanlığı yaptı. Sabah http://www.haberturk.com/haber.asp?id=39361&cat=200&dt=2007/10/08 Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Asteroth Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Ee pis işlerini yaptırmak için kullanıyorlar işte. "Yanlışlık sonucu" nasıl cinayet gerçekleşiyor, onu anlayamadım. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
zydar Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 o deilde neden bi ton başlık açıyosun ki? Patinin bir görgü kuralı vardır elinde 20 tane konuda olsa yada 30 tane yerden güzel konular bulmuş dahi olsan (ki herhangi bir sorununda olabilir onuda açmak isteyebilrisn) en fazla 2 hadi 3 konu açarsın ki forum senin özel alanın olmaz sevgili pati kullanıcısı. di mi? Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Xaenin Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Elinde ne kadar konu varsa o kadar topic açar ne görgüsünden bahsediyosun. Kimse topic açmıyo adam gibi bari konusu olan topic açsın. Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
yevaud Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 zydar problemlimisin sen adam bi yanlışlık yapmış belliki hem seni ne geriyo bırak moderatorler ilgilensin fazla açılan başlık ile Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Xaenin Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Ayrıca sen misin buranın görgü kurallarını bilen peh . Karışmayın boyunuzdan büyük işlere . Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
SoulCube Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 şaka mısın zydar biri cıkar bu nasıl topic der biri cıkar sürekli laf sokmaya calısır birinin paylaşımına demediğini bırakmaz bu da geldi görgü kuralı diyo az topic ac diyo dfgsdfg Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
sturmbrightblade Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Paylaş Mesaj tarihi: Ekim 8, 2007 Sayın Zydar, Bakınız zydar bey/hanım,tekrarlamaktan gına getirene kadar ısrarcısınız ama o tuttuğunuz mouse denilen ecnebi icadı dikkat ediniz kaçmasın bir tarafınıza... Saygılarınıza arz ederim. [spo]Ahlak kurallarını gel de burda belirle.Gayet saygılı bir şekilde küfür ettim.[/spo] [ Mesaj 08 Ekim 2007, Pazartesi - 15:24 tarihinde, sturmbrightblade tarafından güncellenmiştir ] Adamın süper kahramanı tikicemal olduktan sonra oo.. [ Mesaj 08 Ekim 2007, Pazartesi - 15:29 tarihinde, sturmbrightblade tarafından güncellenmiştir ] Link to comment Sosyal ağlarda paylaş Daha fazla paylaşım seçeneği…
Öne çıkan mesajlar